YEREL HABERLER - 19 Nisan 2017 Çarşamba 19:03

Akademisyenler ile tekstilciler bir araya geldi

A
A
A
Akademisyenler ile tekstilciler bir araya geldi

Tekirdağ Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü tarafından düzenlenen Üniversite Sanayi İşbirliği kapsamında tekstil sektöründeki pazar liderleri, Namık Kemal Üniversitesi akademisyenleri ile bir araya geldi.

Tekirdağ Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü tarafından düzenlenen Üniversite Sanayi İşbirliği kapsamında tekstil sektöründeki pazar liderleri, Namık Kemal Üniversitesi akademisyenleri ile bir araya geldi.


Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi Konferans Salonunda düzenlenen toplantıya Tekirdağ Valisi Mehmet Ceylan, Rektör Osman Şimşek, Çerkezköy Kaymakamı Atilla Selami Abban, Kapaklı Kaymakamı Mehmet Yüzer, Çerkezköy Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkan Vekili Natan Yakuppur, Çerkezköy Organize Sanayi Bölge Müdürü Mehmet Özdoğan, Tekstil fabrikalarının temsilcileri ile akademisyenler katıldı.


Toplantının açılış konuşmasını ÇOSB Yönetim Kurulu Başkan Vekili Natan Yakuppur, “ÇOSB gibi ülkemizde tekstil denildiği zaman akla gelen lokasyonda böyle bir çalışma yapılması çok güzel. Katma değeri yüksek tekstil ürünlerini üretilmesi ülkemizin için önemlidir. Yüksek düzey de üretilen ürünlerin üretimi ve satışını Türkiye’nin yüksek ihracat rakamlarını yakalayarak mili gelir seviyesini yükseltmesinde en önemli barajlardan biridir. Toplantıyı düzenleyen Bilim, Sanayi Teknoloji İl Müdürlüğü’ne teşekkür ediyorum” dedi.


ÇOSB Yönetim Kurulu Başkan Vekili Yakuppur’un ardından konuşan Rektör Şimşek, “Yapılan bu programı destekliyor ve Bilim, Sanayi Teknoloji İl Müdürlüğü’ne teşekkür ediyorum” diye konuştu.



"Tekstil sektöründe yeni çığırlar açmak istiyoruz"


Tekirdağ Valisi Mehmet Ceylan ise, “Gerçekten çok önemli bir toplantı yapılıyor. Tekirdağ’da yapmayı planladığımız ve gelecekte ülke ekonomisine önemli katkıları olacak üniversite ve sanayici işbirliği ciddi anlamda önemli. Bizlere ev sahipliği yapan ÇOSB’ye teşekkür ediyorum. Burada sanayicilerimiz ve akademisyenlerimiz var. Nasıl AR-GE çalışmaları ile tekstilde katma değer yükseldi bunu konuşacağız. Yeni yatırımlar ve yeni teknolojiye ayak uydurarak neler yapabileceğimizi değerlendirebileceğimiz bir toplantı yapıyoruz. Tekirdağ bölgesinde tekstil sektörü önemli. Fabrika sayımız çok fazla, yeni teknoloji ile kendilerini yeniliyorlar. Şuan 3 fabrikamızda AR-GE ekibimiz var, bu önümüzdeki günlerde 8’e çıkacak. Bu yeterli değil, çünkü AR-GE yatırımlarımız artıyor. Bunlardan yararlanarak inşallah her üniversitemizi işin içine katarak bu bölgede tekstil sektörümüzde yeni çığırlar açmayı istiyoruz” şeklinde konuştu.


Toplantıyı düzenleyen Bilim, Sanayi Teknoloji İl Müdürlüğü de yazılı olarak basın açıklamasında bulundu. Bilim, Sanayi Teknoloji İl Müdürü Fahrettin Akça tarafından yapılan açıklama şu ifadeler kullanıldı:


"Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından hazırlanan Türkiye sanayi strateji belgesinde, sanayinin vizyonu ‘Orta-Yüksek ve ileri teknoloji ürünlerde Afro-Avrasya’nın tasarım ve üretim üssü olmak’ şeklinde belirlenmiştir. Yine Bilim ve Sanayi Teknoloji Bakanlığınca hazırlanan Türkiye tekstil, hazır giyim ve deri ürünleri sektörleri strateji belgesinde de vizyonu ‘Tekstil hazır giyim ve deri ürünleri (THD) sektörlerinde teknoloji ve tasarım içeren ürünlerde dünya pazarlarında lider olmak’ şeklinde ortaya konulmuştur. Tekstil sektörü gerek büyüklüğü ve gerekse oluşturduğu istihdam ve ihracat açısından ülkemizin en önemli sektörüdür."



"Teksil sektörü Tekirdağ’da 69 bin 889 kişiyi istihdam etmektedir"


Tekirdağ’da tekstil sektörü lider sektör konumunda olduğunu da açıklayan Akça, “İl Müdürlüğümüz sanayici sicil kayıtlarına göre müdürlüğümüzde kayıtlı 2 bin 650 firma, 157 bin 619 kişi istihdam ederken, bunun 379’u tekstil ve konfeksiyon sektöründe faaliyet gösteren firmalardan oluşmakta ve 157 bin 619 kişinin 69 bin 889’u bu sektörde istihdam etmektedir. Tekirdağ ülkemizin en önemli tekstil ve konfeksiyon üretim alanlarından biri durumundadır. Bunu nedenleri incelendiğinde İstanbul’a yakın olması, kara, deniz, demir ve hava yolu ulaşım imkanlarına sahip olması, Avrupa’ya yakın olması gibi jeopolitik konum önemli yer tutmaktadır” ifadelerini kullandı.



"Geliştirme durumundayız"


"Bizler de hem ülke, hem de il olarak tekstil sektörü ve diğer sektörlerde üniversite-sanayi işbirliğini geliştirmek durumundayız" diyen Fahrettin Akça, “Dünya Ekonomik Forumu Küresel Rekabetçilik raporunda, Ar-Ge boyutu içerisinde kullanılan göstergelerden biri olarak Üniversite Sanayi İşbirliği verileri kullanmaktadır. Üniversite sanayi işbirliğinde 144 ülke arasından ilk beş sırasıyla, Finlandiya, ABD, İsviçre, İngiltere ve Singapur’dur. Söz konusu ülkelerinde küresel rekabet edebilirlik sıralamasına bakıldığında İsviçre’nin birinci, ABD’nin ikinci, ve Finlandiya’nın da beşinci sırada yer aldığı görülmektedir. Bakanlığımızca Şubat 2016 sonunda Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Ar-Ge reform paketi kapsamında ilimizde Tekstil sektöründe birinci olan Ar-Ge ve tasarım merkezi sayısının 3-4 ay içerisinde 7-8’e ulaşması beklenmektedir. Tekstil firmaları bünyelerinde oluşturulacak olan bu Ar-Ge ve tasarım merkezlerinde yeni ve teknolojik ürünlerinin geliştirilmesinde hem bu toplantının hem de tekstil mühendisliği akademisyenlerin büyük katkısı olacaktır” dedi.


Konuşmaların ardından toplantıya katılan akademisyenler ile tekstil sektörünün temsilcileri, birlikte fikir alışverişinde bulundular.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Yıllık işletme cetvellerinde son tarih 30 Nisan Samsun Sanayi ve Teknoloji İl Müdürü Selahattin Altunsoy, sanayi işletmelerinin ‘yıllık işletme cetvelleri’ni 30 Nisan 2024 tarihine kadar vermeleri gerektiğini hatırlatarak, verilmemesi durumunda işletmelere 8 bin 322 TL idari para cezası uygulanacağının altını çizdi. Müdür Selahattin Altunsoy, sanayi sicil belgesi sahibi işletmelerin 2023 yılına ait yıllık işletme cetvellerini 30 Nisan 2024 tarihine kadar vermeleri gerektiğini hatırlattı. Altunsoy, “Sanayi sicil belgesi alan işletmeler aynı kanunun 5. maddesine göre her yıl vermek zorunda oldukları bir yıllık faaliyetlerini gösteren yıllık işletme cetvellerini takvim yılı sonundan itibaren en geç dört ay içinde (30 Nisan tarihine kadar) bağlı bulundukları İl Sanayi ve Teknoloji Müdürlüklerine bildirmek zorundadırlar. Bu çerçevede sanayi siciline kayıt olan işletmelerin 2023 yılına ait yıllık işletme cetvellerini Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca yayımlanan SGM 2014/11 no’lu Tebliğin 11’nci maddesi uyarınca e-Devlet kapısı veya Bakanlık web sayfası Sanayi Sicil Bilgi Sistemi üzerinden (http://sanayisicil.sanayi.gov.tr) elektronik ortamda vermeleri gerekmektedir. Yoğunluk yaşanmaması için girişler son güne bırakılmamalıdır. Sistem 7 gün 24 saat açık olduğundan mesai saatleri dışında ve hafta sonları da girişler yapılabilir. Söz konusu zorunluluğu yerine getirmeyen işletmelere aynı kanunun ilgili maddeleri uyarınca 2024 yılı için belirlenen 8 bin 322 TL idari para cezası uygulanacağından, ilgililerin cezai müeyyideye maruz kalmamaları açısından 30 Nisan 2024 tarihine kadar 2023 yılı yıllık işletme cetvellerini sistem üzerinden vermeleri önem arz etmektedir. Sanayi işletmeleri tereddüt edilen hususlarda bizzat İl Müdürlüğümüz Sanayi Sicil Birimine müracaat edebileceği gibi kurum telefondan da bilgi ve yardım alabileceklerdir” dedi.
Ordu Topraksız tarım sistemiyle çilek üretimine başladılar: Yıllık kazanç hedefleri 5 milyon TL Ordu’da, aldıkları hibe desteği ile 6 dönümlük serada topraksız tarım uygulaması ile çilek üretimine başlayan çift, yıllık yaklaşık 5 milyon TL kazanmayı hedefliyor. Fatsa ilçesinde yaşayan Özge Arslan ve eşi Uğur Arslan, topraksız tarım ile çilek üretimi yapmaya karar verdi. 2021 yılında aldıkları hibe desteği ile seralarını kuran çift, yaklaşık 10 dönümlük arsa üzerine 6 dönüm çilek serası kurdu. Burada 110 bin fideden yıllık 80-100 ton arası üretim yapan çift, yıllık 5 milyon TL kazanmayı hedefliyor. “Öğretmenliğe hiç başlamadan çilek üreticisi oldum, 6 dönüm alanda 30 dönümlük üretim yapıyoruz” Üniversitenin çocuk gelişimi bölümünden mezun olan yaşındaki Özge Arslan, topraksız tarım uygulaması ile verimin 5 katı arttığını belirterek, “Öğretmenliğe hiç başlamadan ticarete başladım, öncesinde farklı sektörlerde de çalıştık, şuanda çilek üretimi yapıyoruz. Topraksız tarım olduğu için herkes su kültürüyle üretim yaptığımızı zannediyor ancak Hindistan cevizi kabuğu içerisinde yetiştiriyoruz. Toprakta olmayan bütün değerlerin tamamını biz veriyoruz ancak kesinlikle hormon ve genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO) yok. Toprağa göre daha hijyenik ve verim olarak 3-5 kat arası daha verimli. Burası 6 dönümlük sera ancak 30 dönüm toprak üretimine tekabül ediyor” diye konuştu. “2 yılda kendini amorti etti, yıllık 5 milyon TL getirisi bekliyoruz” Serada bulunan 110 bin fidede yıllık 80-100 ton ürün ile yıllık 5 milyon TL getiri beklediklerini söyleyen Özge Arslan, “Getirisinden memnunuz, 2 yıl önce 7 milyon liraya kuruldu, şu an maliyetler arttı ancak bu süre zarfından kendini amorti etti. Zaten kırsal kalkınma projesinden de destek almıştık. İl Tarım ve Orman Müdürümüz Kemal Yılmaz’ın da bizlere çok desteği oldu. İlk yıl 3 milyon TL gibi bir getirisi oldu, bu yıl 5 milyon kadar bir gelir bekliyoruz. Sektör açık, bu kalitede çilek Antalya’da ihracata gidiyor, biz burada iç piyasada satıyoruz. İlerleyen günlerden Karadeniz Bölgesi’nin tamamına yaymayı hedefliyoruz” ifadelerine yer verdi. Uğur Arslan ise eşinin fikri ile topraksız tarım sistemiyle çilek üretimi yapmaya başladıklarını ve başarılı olduklarını dile getirerek, bu tür hibe desteklerinin insanları teşvik ettiğini ve üretime katkı sağladığını söyledi.