YEREL HABERLER - 22 Şubat 2017 Çarşamba 20:23

Aydınlanma Toplantılarının ikinci konuğu İsmail Saymaz oldu

A
A
A
Aydınlanma Toplantılarının ikinci konuğu İsmail Saymaz oldu

Süleymanpaşa Belediyesi’nin organize ettiği Aydınlanma Toplantıları devam ediyor. Her ay Türkiye’nin önde gelen aydınlarını konuk eden Aydınlanma Toplantıları’nın ikincisinde Gazeteci-Yazar İsmail Saymaz kürsüye çıktı.
Tekirdağ Ticaret ve Sanayi Odası toplantı salonunda gerçekleştirilen konferansa çok sayıda dinleyici katıldı. Açılış konuşmasını Süleymanpaşa Belediye Başkan Yardımcısı Hulusi Özocak, Saymaz’ı dinleyicilere tanıttı. Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat ise, belediyelerinin Aydınlanma Toplantıları’nın insanları aydınlatmayı değil aydınlık insanları bir araya getirerek büyük bir ışık meydana getirerek toplumu aydınlatmak olduğunu belirtti.
Aydınlanma Toplantıları’nın Şubat ayı konuğu Saymaz, Belediye Başkanı Eşkinat’ın ardından kürsüye gelerek, “Türkiye Nereye Gidiyor” konulu konferansta gündemi ve 16 Nisan’da gerçekleştirilecek olan Anayasa değişikliği referandumunu değerlendirdi. 2010 yılından bu yana devletin ekonomi, siyaset ve adalet alanında taşeronlaştırıldığını öne süren Saymaz, referandumdan çıkacak sonuç ne olursa olsun hiçbir şeyin sonu olmayacağını, evet oyu verenlerin de hayır oyu verenlerin de aynı vatanın evlatları olduğunu, bu ülkenin iyiliği için çabaladığını unutmamak gerektiğini ifade etti.
Konuşması sık sık alkışlarla kesilen Saymaz, konferansın ardından katılımcıların sorularını da yanıtladı. Saymaz, konferans sonrası fuayede kitaplarını imzaladı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.