KÜLTÜR SANAT - 05 Ekim 2017 Perşembe 15:19

Trakya, Türkiye birincisi oldu

A
A
A
Trakya, Türkiye birincisi oldu

Trakya Kalkınma Ajansı, Yaşayan Şehirler Platformu tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen ’Şehir Ödülleri Türkiye’de, ’Trakya Tanıtım Filmi’ ile ’Destinasyon Tanıtım Filmi’ dalında birinci oldu.

Trakya Kalkınma Ajansı, Yaşayan Şehirler Platformu tarafından bu yıl ilk kez düzenlenen ’Şehir Ödülleri Türkiye’de, ’Trakya Tanıtım Filmi’ ile ’Destinasyon Tanıtım Filmi’ dalında birinci oldu.


Kültür Turizm ve Kalkınma Bakanlıklarının desteklediği Yaşayan Şehirler Platformu ve Dokuz Eylül Üniversitesi işbirliğinde düzenlenen “Şehir Ödülleri Türkiye” Dokuz Eylül Üniversitesi Sabancı Kültür Sarayı’nda gerçekleşti. Trakya Kalkınma Ajansı’nın, gönderdiği ‘Trakya Tanıtım Filmi’, “Destinasyon Tanıtım Filmi” dalında birinci oldu. Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin, Trakya Kalkınma Ajansı toplantı salonunda basın açıklaması gerçekleştirdi.



"Birçok şeyi içine alacak şekilde bir film hazırlandı"


Trakya Kalkınma Ajansının aldığı ödül hakkında bilgi veren Genel Sekreteri Mahmut Şahin, "Özelikle tanıtım noktasında turizm ve tarih ağırlıklı olmak üzere sosyal dokusunu, yaşantısını, yemesini, içmesini yani bütün gastronomiden tutun turizme kadar oradan tarihe kadar farklı alanlarda birçok şeyi içine alacak şekilde bir film hazırlandı. İnsan Trakya’ya gelmeden önce ben nereye gidiyorum ve ne bulacağım noktasında bütün sorularına burada kimler yaşıyor, nasıl yaşıyor, ne yeyip ne içtiklerinin cevabını ve ben nereye gitmeliyim nerede ne yapmalıyım, neyi varmış? Denizimiz var ormanımız var, tarihi camilerimiz var, hanlar hamamlarımız var yani insanların durumu nasıl bütün bunları alabilecek bir film hazırlattık. 1 dakikalık teaserler hazırladık, 4 dakika 10 saniyelik yayına verdik çünkü en çok izlenecek rakam 4 dakika 10 saniye, biz genel her yere gittiğimizde sunabileceğimiz öyle bir film hazırlattık bir de 14 dakikalık bir uzun belgesel var" dedi.



“Yaklaşık 48 ülkeye filmimizi gönderdik”


Tanıtım filminin yaklaşık 48 ülkede yayınlayacağını aktaran Şahin, "Her şeyin birebir anlatıldığı sesli anlatıldığı bir film yaptık. Bunu da Türkçe, Almanca, İngilizce, Rusça ve İspanyolcaya çevirisini yaptırdık. Oradaki İngiltere, Japonya, İspanya, Rusya gibi bizim bakanlarımızın bulunduğu bütün ülkelere ve yaklaşık 48 ülkeye filmimizi gönderdik. Geçtiğimiz günlerde İzmir’de bir yarışma oldu. 9 Eylül Üniversitesi ile Yaşayan Şehirler Platformunun beraber yürüttüğü ama Kültür Bakanlığının ve bizim bakanlığımızın da destek verdiği bir yarışma vardı. O yarışmada farklı konseptler ve alanlar vardı. Onlardan bir tanesi de Destinasyon Tanıtımı noktasında idi. Bizde o destinasyon tanıtımına kendi filmimizi koyduk ve gönderdik. Orada Türkiye’de birinci oldu. Bizim bu yaptığımız filme benzer birçok kalkınma ajansı, kamu kuruluşu ve bakanlıkların yaptığı bir sürü tanıtım filmi var” açıklamasını yaptı.



"Trakya kendini içtenlikle tanıttı"


Yarışmadan sonra, yetkililerin kendisine filmin içtenlik içinde olduğunu ve Trakya halkının doğallığından dolayı birinci seçildiğini söylediğini aktaran Şahin, "Bunların arasından en iyisi Trakya Kalkınma Ajansının yaptığı bu film seçildi. Orada ifade edilen bana, biz çok film izledik gönderilen filmlerin arasında da birçok film vardı. Ama sizin filmin özelliği doğal olması, içten olması her şey profesyonel çekilmiş ama olayı tam anlamı ile gerçekten yansıtan bir film olmasından dolayı çok beğendik, orada bir doğallık var, onlar kendi insanları kendi bölgesini doğallıkla ve içtenlik ile anlatmışlar. Tabi ki bu şekilde Trakya’nın takdir edilmesi de bir tanıtımda olmuş oldu aynı şekilde, orada bütün Türkiye görmüş oldu. Trakya’nın böyle özellikleri de var diye, filmini de izlettik insanlara orada böyle bir güzellik yaşanmış oldu. Böyle bir yarışma vesile ile de bunun tescillenmiş ve takdir ediliyor olması bizim içinde bölgemiz içinde bir gurur vesilesidir" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.