GENEL - 10 Ağustos 2017 Perşembe 14:41

Yerli köstebek Anadolu çalışmaya başladı

A
A
A
Yerli köstebek Anadolu çalışmaya başladı

Türkiye’nin ilk yerli ve milli tünel açma makinesi düzenlenen törenle devreye alındı.

Türkiye’nin ilk yerli ve milli tünel açma makinesi düzenlenen törenle devreye alındı. Ergene Havzası Koruma Eylem Planı kapsamında hayata geçirilen Ergene Derin Deniz Deşarj Projesi kapsamında kullanılacak olan yerli köstebek Anadolu için düzenlenen törene Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu da katıldı.


Ergene Havzası Koruma Eylem Planı’nın 15 maddelik bir pakt olduğunu ve toplam 4 milyar TL’lik proje olduğunu kaydeden Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, projenin o dönem Başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatı ile başladığını söyledi.



“Şimdi üzerine gitmiyoruz ama yeraltı sularını kontrol edeceğiz”


Ergene Nehri’ndeki kirliliğin gerçek zamanlı olarak izlendiğini de kaydeden Bakan Eroğlu, “Odamdan dahi izleyebiliyoruz. Kirliliği anında görebiliyoruz. Denetimler sıklaştı ve yeni standartlar getirildi. Taşkın uyarı sistemi kurduk. Bir de yeraltı suyunu kontrol edeceğiz. Şimdi çok üzerine gitmiyoruz çünkü sanayimiz, biliyorsunuz şuanda sanayinin gelişmesini ihracat yapmasını istiyoruz ama yakın bir zamanda, biliyorsunuz bunlara, sayaç takma mecburiyeti getirdik ama yakın zamanda çok daha sıkı bir denetim yapacağız. İsteyen istediği şekilde yeraltı suyunu kullanamaz. DSİ’den izin almadan kaçak kuyu açamaz, bunu da vurgulamak istiyorum” dedi.



“Trakya’ya çok önem veriyoruz”


Biz Trakya’ya çok önem veriyoruz diyen Bakan Eroğlu, “Bu amaçla Trakya, hakikaten sanayisiyle, ziraatıyla muhteşem biliyorsunuz. Dolayısıyla biz burada TRAGEP adıyla Trakya Gelişim Projesi hazırladık. Bu Ergene’de dahil olmak üzere 10 milyar TL’lik bir harcama yapıyoruz. Buradaki barajlar, tesisler, sulama göletleri inşallah burada sulanmadık bir toprak bırakmayacağız, Trakya Gelişim Projesi ile Trakya bizim de takibimizde Allah’ın izniyle bu gelişim projesini de arkadaşlara sorun bunun bitiş tarihini size hemen söyleyeceklerdir. 31 Aralık 2019 saat 16:59’a kadar. Trakya Gelişim Projesi’nde belirtilen sadece İstanbul hariç, burada, Tekirdağ Kırklareli Edirne bir de Çanakkale’nin Gelibolu ilçesini dahil ettik. Trakya Gelişim Projesi tamamen 31 Aralık 2019 saat 16:59’a kadar bitirmek üzere bütün bakanlığımızın mensupları hedefe kilitlendi. Bunu da başaracağımıza ben yürekten inanıyorum” diye konuştu.



“Bu bizim bildiğimiz köstebek, Anadolu köstebeği”


İleri biyolojik arıtma tesisleri kurma konusunda dünya birinciliği bizde diyen Bakan Eroğlu, “İleri atık su arıtma tesisini daha önce yabancılar yapıyordu, artık onları biz yapıyoruz. En ileri teknolojiler bizde. Ayrıca içme suyu arıtma tesisleri kurma konusunda biz çok modern tesisler kurduk şuanda. Dünyanın en modern tesisleri teknolojileri bizde şuanda. Anadolu köstebeği de bunlardan bir tanesi. Avrupalılar başka isimler veriyorlar ama bu makine bizim bildiğimizi köstebek. Biz buna bundan sonra Anadolu köstebeği diyeceğiz. Ben kendilerine dedimki bunu yapacak güç, teknolojiyi şevk ve heyecan bizde var diye söyledim. Hakikatten bu inanç var ve bu köstebek tünel açma makinesini yaptılar. Basınımıza da teşekkür ediyorum bu milletimiz için çok önemli bunu belirteyim. Çünkü biz sürekli tünel açıyoruz. Benim İstanbul’da açtığım tünellerin sayısını, yer altında olduğu için pek göremiyorsunuz ama açtığım, tünellerin sayısının haddi hesabı yok. Kemerburgaz’dan bir başlıyoruz, Baltalimanı’na kadar tünel Haliç’i kurtarmak için bütün atıkları tünellerde topladık. Sarıyer’den Baltalimanı’na kadar da tünelle ulaştık. İşimiz tünelle yani. Dolayısıyla bu konuda hakikaten çok tünel açıyoruz. Ayrıca, karayolları dünyanın en uzun tünellerini açıyor 17 bin 34 metre uzunluğunda tünel açtık, dünyanın en büyük sulama tünelini biz açtık. Atatürk Barajından Suruç’a kadar 17 bin 184 metre uzunluğunda, içinden TIR, geçen dev tüneller inşa ediyoruz” şeklinde konuştu.



“İsterse milletimiz her şeyi yapar”


Konuşmasının bir bölümünde müjde vermek istediğini de kaydeden Bakan Eroğlu, “Size buradan bir müjde vermek istiyorum biliyorsunuz biz zamanla yarışıyoruz. Ergene projesini tamamlamak istiyoruz. Çerkezköy’den başlayarak Çorlu ve denize kadar olan kısmını 31 Temmuz 2018 saat 16:59’a kadar bitirmeye söz verdiler. Bu konuda ben imzaladım. Vali imzaladı, Cumali Kınacı imzaladı, Mehmet Ceyhan imzaladı. Çalışıyorlar, çünkü biz zamanla yarışıyoruz. Bu konuda söz verdik ama önümüzdeki Temmuz ayı, Ağustos demedik. 31 Temmuz olarak belirledik. Dolayısıyla şu anda 355 günlük bir süre var. Zamanla yarışacaksınız ve bu işi bitireceksiniz. Tekirdağ’ımıza da her gelişte mutlaka müjde veriyoruz. Projelerin hayırlı olmasını diliyorum. Çerkezköy’den gelen en büyük hattın Temmuz 2018 16:59’a kadar bitmesini arzu ediyoruz. TRAGEP’in biteceği saatte 31 Aralık 2019 saat 16:59. İnşallah bunların hayırlı olmasını diliyorum. Emeği geçen herkesi kutluyorum. İsterse milletimiz her şeyi yapar dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Öğretim Üyesi Dr. Furkan Polat: "İsrail’in ABD’siz İran’a savaş açması mümkün değil" İran ve İsrail krizinin daha da tırmanarak bir savaş çıkmasının kısa vadede mümkün olmadığını belirten Bursa Teknik Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Furkan Polat, "İsrail’in ABD’siz İran’a savaş açması mümkün değil. İsrail, Amerika’nın bölgeye dahil olarak İran’a yönelik bir operasyon yapılma taraftarı. İran tarafından yapılan açıklamalara bakıldığında ise net bir biçimde İsrail’e doğrudan savaşmak gibi bir niyeti yok. Bu aşamada her iki devletin de karşılık geri adım atarak krizi sonlandırmasını bekliyoruz" dedi. Orta Doğu’da yaşananları değerlendiren Bursa Teknik Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Furkan Polat, "Orta Doğu son dönemlerde yine ciddi krizlerle karşı karşıya gelmiş durumda. Özellikle İran ile İsrail arasındaki kriz, kronikleşmiş bir hal almaya başladı. Bu tür rekabetlerde aktörlerin karşısına üç farklı seçenek çıkar. Birincisi aktörlerden biri karşı tarafa blöf yapar, karşı taraf ise geri adım atarak bir saygınlık veya stratejik kayıp yaşamakla birlikte krizin son bulmasına imkan tanır. İkinci seçenekte ise, aktörler karşılıklı olarak bir geri adım atma durumu tercih ederler, bu durumda da kriz kendiliğinden son bulur. Son olarak üçüncüsünde ise, aktörler mevcut pozisyonlarından taviz vermezler. Daha sert adımlar atmaya başlarlar. Bu da kaçınılmaz olarak aktörler arasında bir savaşa yola açarlar" dedi. "İran ve İsrail krizi, daha da tırmanarak bir savaşa yol açması kısa vadede mümkün değil" Bu 3 senaryo üzerinden İran-İsrail ilişkisini değerlendiren Öğretim Üyesi Dr. Furkan Polat, "İran ve İsrail arasındaki ilişkilerde ilk senaryonun gerçekleşmeyeceğini çok net bir şekilde söyleyebiliriz. Her iki tarafta geri adım atma niyetinde değil. Bunu hem İsrail’in Şam’daki büyükelçilik saldırısında gördük. Hem de İran’ın İsrail’e misilleme olarak insansız hava araçları ve balistik füzelerini kullanarak yaptığı saldırıda net bir biçimde gördük. Dolayısıyla iki tarafta geri adım atma niyetinde değil. İkinci seçeneği bir tarafa bırakacak olursak, üçüncü seçenekteki gibi tarafların krizi daha da tırmandırarak bir savaşa yol açması ise kısa vadede mümkün olmayacak gibi görünüyor" ifadelerine yer verdi. "İsrail’in ABD’siz İran’a savaş açması mümkün değil" İran tarafından yapılan açıklamalara bakıldığında İran’ın net bir biçimde İsrail’e doğrudan savaşmak gibi bir niyetinin olmadığını belirten Polat, "Diğer taraftan İsrail ise İran ile savaşma konusunda o kadar isteksiz değil. Ancak bunun da bazı şartları var. İsrail, Amerika’nın bölgeye dahil olarak İran’a yönelik bir operasyon yapılma taraftarıdır. Ancak ABD cephesine bakıldığında ise hem bu yıl içerisinde yapılması planlanan seçimlerin başkan üzerindeki baskısı, hem de Amerika’nın uzun yıllardır yaklaşık 15 yıldır Orta Doğu’ya doğrudan angaje olmamak gibi bir stratejik yaklaşımı söz konusudur. Bu opsiyonu da kısa vadede pek mümkün kılmıyor. Dolayısıyla önümüzde tek bir seçenek kalıyor. Bu aşamada aktörlerin krizi yavaş yavaş iki tarafın da geri adım atarak sonlandırmasını bekliyoruz. Mevcut durumda bu senaryonun gerçekleşme ihtimalini yüksek görüyorum. Özellikle İran ile İsrail arasındaki kriz kronikleşmeye başladı diyebiliriz" dedi. "Türkiye, Orta Doğu’da mümkün mertebe krizlerin barışçıl bir biçimde çözümlenmesini arzuluyor" Türkiye’nin, 7 Ekim’den beri bölgesel krizlerin artık bir noktada durması gerektiği yönünde bir politika benimsemiş durumda olduğunu ifade eden Polat, "Malum, son 15 yıldır Orta Doğu’da yoğun bir rekabet söz konusu bölgesel aktörler arasında. Buna bir de devlet dışı silahlı aktörler ve başarısız devletler eklenmiş durumdadır. Dolayısıyla Orta Doğu, 2000 yıllarının başından 2010 yıllarına kadar olan kısmen istikrarlı dönemini özlemiş durumdadır. Dolayısıyla Türkiye, ne İran-İsrail arasında, ne de İsrail-Hamas arasında böyle bir çatışmanın devamlılığı yönünde bir politika arzulamıyor. Türkiye, Orta Doğu’da mümkün mertebe krizlerin barışçıl bir biçimde çözümlenmesini arzuluyor. Bu çerçevede de girişimlerini sürdürüyor. Türkiye’nin kendi çıkarları açısından da bu oldukça önemli. Aksi takdirde, çeşitli insani krizler, terör örgütlerinin yeniden palazlanması gibi veya başarısız devletlerin ortaya çıkması gibi Türkiye’nin güvenliğini yanından ilgilendiren başka kriz alanları ortaya çıkıyor. Dolayısıyla Türkiye, bu tür krizlerin daha barışçıl yollarla çözümü için mücadele ediyor" şeklinde konuştu.
Van Van-Bahçesaray kara yolunda çalışmalar devam ediyor Van’da çığ riski nedeniyle 119 gün önce kapalı tutulan Van-Bahçesaray kara yolunun ulaşıma açılması için çalışmalar devam ediyor. Van’da 22 Aralık 2023 tarihinde yağan kar yağışı ile birlikte düşen çığlar sonucu Van-Bahçesaray yolu ulaşıma kapandı. Yapılan çalışmalar sonucu yol 29 Aralık 2023 tarihinde ulaşıma açıldı. Ulaşıma açılan yol araç trafiğine açılmadan önce Van İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan Çığ Tehlikesini Belirleme ve İzleme Komisyonu` üyelerinin bölgede yaptığı inceleme sonucu çığ riski devam ettiği için yol araç trafiğine açılmadı. İlerleyen günlerde etkili olan kar yağışı ve birçok noktaya düşen çığlardan dolayı yol yeniden ulaşıma kapandı. “Van-Bahçesaray yolu 119 gündür kapalı” Yaklaşık 119 gündür çığ tehlikesinde dolayı kapalı tutulan Van-Bahçesaray karayolu, Karayolları 11. Bölge Müdürlüğü Görentaş Şantiye ekipleri, Ramazan bayramı sonra bölgede çalışma başlattı. Kar kalınlığının yer yer 5 metreyi bulduğu bölgede, ekipler çığ riskine karşı büyük titizlikle çalışmalarını yürütülüyor. Çalışmalar 2020 yılında ilki 4 Şubat, ikincisi ise 5 Şubat’ta meydana gelen çığ faciasında 11 jandarma, 9 güvenlik korucusu olmak üzere 42 kişi hayatını kaybettiği bölgede yürütülüyor. Yolun kapalı olmasından dolayı aynı bölgeye yine büyük bir çığ düştü. Yolun kapalı olmasından dolayı olumsuz bir durum yaşanmadı. Ekipler yoğun bir mesai harcayarak yola düşen çığları açarak çalışmalarını sürdürüyor.