GENEL - 23 Kasım 2017 Perşembe 17:01

Memur-Sen Genel Başkanı Yalçın: "KPDK ve KİK toplantılarının işlevselliği arttırılmalı"

A
A
A
Memur-Sen Genel Başkanı Yalçın: "KPDK ve KİK toplantılarının işlevselliği arttırılmalı"

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, memleketi Tokat’ta sendikası tarafından düzenlenen istişare toplantısında 28 Kasım 2017 Salı günü düzenlenecek olan Kamu Personel Danışma Kurulu Toplantıları (KPDK) öncesinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu’na seslenerek, KPDK ve KİK toplantıların işlevselliğinin arttırılması ve ara ara sorunların test edildiği bir mekanizmaya dönüştürülmesi gerektiğini söyledi.

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, memleketi Tokat’ta sendikası tarafından düzenlenen istişare toplantısında 28 Kasım 2017 Salı günü düzenlenecek olan Kamu Personel Danışma Kurulu Toplantıları (KPDK) öncesinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu’na seslenerek, KPDK ve KİK toplantıların işlevselliğinin arttırılması ve ara ara sorunların test edildiği bir mekanizmaya dönüştürülmesi gerektiğini söyledi.


Memur-Sen İl Başkanlığı tarafından düzenlenen istişare toplantısına çok sayıda memur ve Memur-Sen’e bağlı olarak çalışmalarını yürüten sendika temsilcileri katıldı. Toplu Sözleşme Masası haricinde, KPDK ve Kurum İdare Kurul (KİK) toplantılarının çözüm arayışı yapan toplantılar olduğuna dikkat çeken Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, bu toplantıların sorunların tekrar edildiği bir rutine dönüşmesinin toplu sözleşme masasına daha fazla sorunun yığılması gibi bir baskıyı da beraberinde getirdiğini söyledi.


Yalçın, "Önümüzdeki Salı günü KPDK toplantısı var. Kamu görevlilerin toplu sözleşme masası haricinde önemli çözüm arayışı yaptıkları ikinci mekanizma KPDK toplantıları, üçüncü mekanizma ise KİK toplantılarıdır. Dolayısıyla KİK’ler ve KPDK toplantılarının verimsiz geçmesi sorunlara çözüm üretmek yerine, sorunların tekrar edildiği bir rutine dönüşmesi toplu sözleşme masasına daha fala sorunun yığılması gibi bir baskıyı da beraberinde getiriyor. Belki toplu sözleşme masasında çözülmeyecek olan, o masanın konusu olmayacak olan konular, toplu sözleşmeye yansıdığı için toplu sözleşmede bütün sorunları nitelikli tartışmaya da vakit kalmıyor. Bunun için KPDK ve KİK toplantılarının yaptırım gücünün oluşması, buraların verimli geçmesi açısından da burada önemli görev kurumlara ve KPDK boyutunda da Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına düşüyor. Onun için Sayın Süleyman Soylu’nun çalışma bakanı olduğu dönemde, KPDK’nın etkinliğini arttırma, sorunların yığılarak, birikerek, totalde tamamının toplu sözleşme masasına gitmesi riskinin önüne geçmek için bazı sistem değişikliği anlamına gelecek, ara istasyonlar üretecek çözüm mekanizmasını hızlandıracak bazı tasarımlar yapılmıştı. Fakat daha sonraki süreçte bunlar rafa kalkmış gibi gözüküyor. Onun için Çalışma Bakanı’na da bu anlamda çağrımız KPDK toplantısına olan inancın ortadan kalkmaması için bu toplantıda çözüm beklenen konulara ilişkin mutlaka olumlu yaklaşım sergilemeleridir. Daha sonra da bu toplantıların verimli olması ve çalışanların beklentilerini karşılayacak hale gelip kamuda biriken sorunların çözülmesi konusunda bir fırsata dönüşmesi için, bunun işlevselliğinin arttırılması ve ara ara sorunların test edildiği, check edildiği bir mekanizmaya kavuşturulmasıdır. Salı günü yapılacak kamu personel danışma toplantısı öncesinde bu çağrımızı buradan iletmiş olmak istiyoruz" dedi.



"Bütün kadro bekleyenlere yönelik bir çalışma olmalı"


Taşerona kadro verilmesine yönelik çalışmalarla ilgili de değerlendirmede bulunan Yalçın, "Hükümetin önünde şuan taşerona güvence anlamında bir çalışma taslağı var. Hükümet Çalışma Bakanlığı aracılığıyla bu konuya ilişkin bir çözüm arayışını sonlandırmak üzere. Bunun taşerona kadro başlığıyla sunulması çok doğru değil. Bunun kamuda güvence bekleyen bütün çalışanlara kadro başlığıyla sunulması doğru olandır. Çünkü kamudan sadece taşeron çalışanı arkadaşlarımızın bu anlamda bir beklentisi yok. Aynı zamanda 3’üncü dönem toplu sözleşmede imza altına alınmış olan 4C’lilerin, 4B’lilerin, memur işi yapan ama işçi kadrosunda bulunan arkadaşlarımızın da bu anlamda beklentileri var. Bu beklentilerin toplu sözleşme süresi dolmadan 31 Aralık olmadan netleştirilmesi gerekiyor. O yüzden biz çalışma bakanıyla da yaptığımız değerlendirmede de, karşılıklı yaptığımız görüşmede de hep aynı teklifi kendisine de ilettik. Bizim temel yaklaşımımız şu; sadece taşerona kadro başlığıyla bunun sonuçlandırılması çok doğru olmayacaktır. Onun için bununla beraber 4C’lilerin beklentileri de karşılanmalı, 4B’li arkadaşlarımızın beklentileri de karşılanmalı, memur işi yapan işçi kadrosunda bulunan kardeşlerimizin beklentileri de karşılanmalı. Devletin kamuda çalışma sistematiğine ilişkin, mutlaka derli toplu yaklaşıma ihtiyacı var. Onun için her geçen gün yeni bir istihdam biçimini buna eklemleyerek çalışma hayatını daha karmaşık hale getirmek; çalışma hayatındaki sorunları büyütmek anlamına geliyor. O yüzden 4A, 4B, 4C, 4D, 4E gibi alfabenin bütün harflerini bir istihdam biçimine dönüştürmek yerine; memur işçi başlığıyla 4A ve 4D şeklinde bu işi toparlamak doğru olandır. Her sorun ortaya çıktığında yeni bir harf eklemek kolay gibi gözükse de çalışma hayatını daha da karmaşık bir hale getiriyor. Bu çalışma mevzuatı açısından da son derece sıkıntılı. Aynı çalışma ortamında aynı işi yapıp farklı statüde bulunan insanların birbirleriyle çalıştıkları ortamdaki iş huzur açısından da, iç huzurları açısından da çok sağlıklı değil. Kamuda güvence bekleyen istihdam biçiminden rahatsızlık duyanların tamamının rahatsızlıklarını giderecek, çalışana kadro anlamında tamamını kuşatacak bir paket halinde çıkarın diyoruz ve bunu bugün Tokat’tan bir kez daha yineliyoruz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da aranması bulunan 8 kişi yakalandı Erzincan’da toplam 12 yıl 2 ay hapis cezası bulunan 8 kişi yakalandı. İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince 16 Nisan 2024 - 23 Nisan 2024 tarihleri arasında aranması bulunan şahıslara yönelik yapılan çalışmalarda; Bina içerisinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık suçundan 4 yıl 2 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan 1 şahıs, herkesin girebileceği bir yerde bırakılmakla birlikte kilitlenmek suretiyle hırsızlık suçundan 3 yıl 1 ay 15 gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan 1şahıs, 5607 sayılı kanuna muhalefet suçundan 2 yıl 6 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan 1 şahıs, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak ve kullanmak suçundan 1 yıl 8 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan 1 şahıs, görevi yaptırmamak için direnme suçundan 6 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan 1 şahıs, muhafaza görevini kötüye kullanmak suçundan 2 ay 15 gün kesinleşmiş hapis cezası bulunan 1 şahıs, basit yaralama suçundan 6000 TL adli para cezası bulunan 1şahıs, bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçundan ifadeye yönelik aranması bulunan 1 şahıs olmak üzere toplam 12 yıl 2 ay hapis cezası olan 6 şahıs, 6000 TL adli para cezası olan 1 şahıs, ifadeye yönelik aranması olan 1 şahıs toplam 8 şahıs Emniyet Müdürlüğünde tamamlanan işlemlerinin ardından adli makamlara sevk edildi.
İstanbul MBA Okulları, Kapadokya Üniversitesi ile akademik iş birliğine imza attı Yenilikçi Eğitim Ekosistemi Modern Müfredat vizyonu ile Kişiselleştirilmiş Başarı Tasarımı anlayışını referans alarak “Daha İyi Bir Dünya için Daha İyi Bir Ben Kimliğine” odaklanan Medicana Eğitim Grubu MBA Okulları, Kapadokya Üniversitesi ile akademik iş birliğine imza attı. Kapadokya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Ali Karasar ile MBA Okulları Projeler Koordinatörü Selin Ural arasında imzalanan akademik ve bilimsel proje protokolü ile MBA Okulları mezun öğrencilerine Kapadokya Üniversitesi tarafından eğitim bursu verilecektir. Protokol çerçevesinde MBA Okullarının kampüs ve üniversite imkanları öğrenciler tarafından ulusal ve uluslararası organizasyonlarda kullanılacak olup, multidisipliner çalışmalarla Kapadokya Üniversitesi akademisyenleri tarafından öğretmen eğitimleri yanı sıra Newgen Kariyer Eğitimi verilecek ve ulusal-uluslararası bilimsel proje hazırlama çalışmalarına rehberlik edilecektir. Sosyal sorumluluk projeleri, meslek ve tercih bilincinin kazandırılması ile ilgili lise kademesi öğrencilerin yer aldığı oturumlar düzenlenecek. Rektör Prof. Dr. Hasan Ali Karasar, imzalanan protokol hakkında “Kapadokya Üniversitesi olarak bu tür iş birlikler bizim için önemli. Bu iş birliği kapsamında eğitimde yenilikçi bir ekosistem oluşturulacak ve Kişiselleştirilmiş Başarı Tasarımları ile öğrencilerin eğitim hayatındaki sınırlar genişletilecek ve daha nitelikli yetiştirilmesi hedefine ulaşılması kolaylaşacaktır” değerlendirmesinde bulundu. MBA Okulları AP ve Projeler Koordinatörü Selin Ural da “Öğrencilerimizin tutku alanlarının derinleşme yolculuklarında kampüslerimiz ve üniversiteler arasındaki iş birliğini önemsiyoruz. Ülkemizin köklü ve başarılı üniversitelerinden biri olan Kapadokya Üniversitesi ile sürdürülebilir iş birliğine imza atarken öğrencilerimizin eğitim ve kariyer hedeflerine ulaşmalarında son derece önemli bir adım attığımızı ve yenilikçi projeler üretmek için heyecan duyduğumuzu ifade etmek istiyorum.” dedi.