ÇEVRE - 31 Ağustos 2018 Cuma 11:48

(Özel) Almus baraj gölünde su seviyesinin düşmesi balıkçıları endişelendiriyor

A
A
A
(Özel) Almus baraj gölünde su seviyesinin düşmesi balıkçıları endişelendiriyor

Tokat’ın Almus ilçesinde baraj gölünde su seviyesinde düşmesi alabalık çiftliği sahiplerini endişelendirirken, kafeslerde çok sayıda balık telef oldu.

Tokat’ın Almus ilçesinde baraj gölünde su seviyesinde düşmesi alabalık çiftliği sahiplerini endişelendirirken, kafeslerde çok sayıda balık telef oldu.


Almus ilçesinde 52 yıldır tarımsal sulama, elektrik üretimi ve balıkçılığın yanı sıra görselliği ile ilçeye değer katan Almus baraj gölünde önceki yıllara göre su seviyesinde ciddi düşüş yaşanıyor. Almus Barajı’ndan tarımsal sulama ve doğal yaşam için saniyede 25 metreküp su bırakılıyor. Yaklaşık olarak 5-6 metre düşüşün yaşandığı baraj gölünde su seviyesinin 3-4 metre daha düşmesi bekleniyor. Önceki yıllara göre gözle görülür oranda su seviyesinde düşüş yaşandığını ileri süren balık çiftliği sahipleri ise endişeli.


Balık Üretim Tesisi Sorumlusu Su Ürünleri Mühendisi Erdem Karaalioğlu, barajda su seviyesinin ciddi oranda düşmesi nedeni ile kafeslerde yetiştirdikleri alabalıklarda yüzde 50’ye yakın zaiyat yaşadıklarını ileri sürdü. Karaalioğlu, su seviyesindeki düşüşün devam ettiğine dikkat çekerek, “Barajdaki tüm üreticiler balık üretiminde sorun yaşıyor. Su seviyesinin çok daha fazla devam edeceğini tahmin ediyoruz. Kıyıdaki kafesleri ortalara doğru çektik. Kıyıya yakın bazı kafesleri kaldırdık. Ama artık baş edemiyoruz, barajda ciddi anlamda bakteri ve parazitel hastalıklar yoğunlaşmış durumda. Balıklara larniya diye bir parazit musallat olmuş durumda. Ciddi anlamda üreticiler suyun düşmesinden kaynaklı olarak zarar görüyor. Bu durumu Almus’ta balıkçılığın sonu gelmek üzere diye algılayabiliriz. Bir cevap alamıyoruz yetkililerden, çözüm yolu yok zaten. Sadece bizlere dilekçe yazın diyorlar. Bizim balıkların yüzde 50’si ölmüş durumda bundan sonra ne olacağı meçhul. Bundan sonra nasıl bir çözüm üretebilirler bilmiyorum. Yağışların başlaması kasım ayını bulacaktır. 3 ay daha bu mevcut suda bakteri ile balık durduğu sürece bu balıklar ölmeye devam edecek. Suyun oksijen seviyesi ciddi oranda düştü. Üreticiler zor durumda” dedi.



Balıklar telef oldu


Balık Üretim Tesisi Sorumlusu Hayati Gül, geçen yıla göre bu sene su seviyesinin aşırı düşmesi nedeni ile balıkların telef olduğunu ifade ederek, “Benim 5 kafesim var, yaklaşık 30-40 zayiatımız var. DSİ’ye Tarım Müdürlüğüne dilekçe yazdık bir sonuç alamadık. Bu şekilde giderse zararımız daha fazla olur. Önlem olarak kafesler derine çektik ama buda sonuç değil. Su sıcak olduğu için balık yem yemiyor" diye konuştu.


Balık Üretim Tesisi Sorumlusu Su Ürünleri Mühendisi Umut Şahin ise su seviyesinin aşırı düşmesi nedeni ile kafeslerdeki ağların taban seviyesine değdiğini kaydetti. Alabalıkların bu durumdan ciddi olarak etkilendiğini ve telef olduğunu belirten Şahin, “Kafes ağlarımızın tabana değmesi nedeni ile balık ağlarında yırtılmalar ve balık kaçışlarında aşırı bir zayiata neden olacaktır. Bu düşüşlerin durması için Tarım İl Müdürlüğü ve DSİ’ye gerekli bildirimler yapılmasına rağmen herhangi bir geri dönüş sağlanmamıştır” ifadelerini kullandı. Öte yandan DSİ ve İl Tarım Müdürlüğü yetkilileri konuyla alakalı basına açıklama yapma yetkileri olmadığını kaydetti.



29 balık çiftliği bulunuyor


İl merkezine 34 kilometre uzaklıkta yeşil ile mavinin tüm tonlarının buluştuğu Almus ilçesinde 1966 yılında yapılan baraj gölü tarımsal sulamanın yanı sıra elektrik üretimi ve balık çiftlikleri ile bölgeye katma değer sağlıyor. Almus Barajında HES ortalama 86.021.351 kilovatsaat elektrik üretimi ile 25 bin 988 kişinin günlük hayatında ihtiyaç duyduğu (konut, sanayi, metro ulaşımı, resmi daire, çevre aydınlatması gibi) tüm elektrik enerjisi ihtiyacını karşılayabiliyor. Almus Barajı’nda ayrıca alabalık ve somon balığı yetiştiriciliği yapılıyor. İrili ufaklı 29 tesisin bulunduğu baraj gölünde yılda yaklaşık olarak 5 bin ton balık üretiliyor. Üretilen balıklar yurt içinde İstanbul, Ankara, Samsun, Trabzon, Diyarbakır, Adana, Kayseri gibi büyük şehirlerin yanı sıra başta Japonya olmak üzere Avrupa ülkelerine ihraç ediliyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara ATO Yönetim Kurulu Başkanı Baran’dan kafe ve restoranları boykota ilişkin açıklama Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, hafta sonunda yapılacak kafe ve restoranları boykota ilişkin, "Ticaret hayatı bir bütündür ve fiyat artışlarıyla mücadeleye boykot ile değil ancak birlik ve beraberlik içinde katkı sağlanabilir" dedi. ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, yiyecek-içecek sektöründe son günlerde yaşanan gelişmelere ilişkin X hesabından paylaşımda bulundu. Baran, son dönemde dünyanın en büyük sorunu haline gelen fiyat artışlarına dikkati çekerek, "Ülkemizde tüm sektörlerimizi ve ticaretimizi etkiliyor. Hükümetimiz enflasyonla mücadeleyi kararlılıkla yürütüyor. Enflasyonla mücadelenin bir süreç olduğunu biliyoruz. Bu dönemde sabırlı olmamız gerektiğini de çok iyi biliyoruz. Enflasyonla mücadele politikaları konusunda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğindeki hükümetimize, ekonomi yönetimimize güveniyor ve yürekten destekliyoruz" dedi. "Yiyecek-içecek sektöründe faaliyet gösteren işletmelerimiz, ürünlerin tüketiciye ulaştığı son aşamanın temsilcileri durumundalar" ifadelerini kullanan Baran, şunları aktardı: "Her sektörde olduğu gibi yiyecek-içecek sektöründe de fırsatçılık yapanlar olabilir. Kötü örnek hiçbir zaman örnek değildir. Ticaret Bakanlığımız da fahiş fiyat uygulamalarına karşı denetimlerini yoğun bir şekilde sürdürerek, cezai yaptırımlarına devam ediyor. Sosyal medyada yiyecek-içecek sektörüne karşı başlatılan boykot çağrısı, sektördeki işletmelerimizin tümünü töhmet altında bırakarak hem yiyecek-içecek sektörüne hem de ilişkili tüm sektörlere ve ticaretimize zarar verecektir. Ayrıca bu yaklaşım binlerce işletme ve yüzbinlerce çalışanın mağduriyet yaşamasına yol açacaktır. Ticaret hayatı bir bütündür ve fiyat artışlarıyla mücadeleye boykot ile değil ancak birlik ve beraberlik içinde katkı sağlanabilir."
İstanbul İBB’den 4 milyar 200 milyon liralık borç yetkisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi, dün yapılan Nisan ayı ikinci oturumunda tam yetki alan Mecliste yapılan oylamada 4 milyar 200 milyon lira tutarında iç borçlanma dosyalarını kabul etti. Meclis toplantısında gündem maddesi olan Plan ve Bütçe Komisyonu görüşünde, 2019 yılından bu yana komisyonunda bekleyen 950 milyon lira iç borçlanma talebi için yapılan oylamada İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na tam yetki verildi. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Meclisi Nisan ayı ikinci oturumu İBB Meclisi Başkan vekili Nuri Aslan başkanlığında Saraçhane’deki İBB binası meclis salonunda yapıldı. İETT’nin 2023 yılı faaliyet raporunun görüşüldüğü mecliste iç borçlanma talepleri 160’ı kabul, 97’si ret oyuyla kabul edildi. Mecliste, İBB Başkanlığı Mali Hizmetler Dairesi Başkanlığı Finansman Şube Müdürlüğünün imar, çevre, kültür, kentsel dönüşüm, sosyal belediyecilik ile toplu ulaşım ve benzeri birçok alandaki yatırım ve hizmet faaliyetlerinde kullanılmak üzere 950 milyon lira iç borçlanma talebi konuşuldu. Plan ve Bütçe Komisyonu görüşünde, 2019 yılından bu yana komisyonda bekleyen 950 milyon lira iç borçlanma talebi için yapılan oylama sonrasında İBB Başka Ekrem İmamoğlu’na tam yetki verildi. ‘2 milyar 250 milyon lira iç borçlanma talebi oy birliğiyle kabul edildi’ İkinci oturumda oylama sonrası borçlanma talebi görüşülen Meclis toplantısında Mali Hizmetler Dairesi Başkanlığı Finansman Şube Müdürlüğünün, köprü ve kavşak inşaatları, atık yakma ve enerji üretim tesisleri, termal bertaraf tesisi ile kentsel dönüşüm projelerinin etkinlik ve verimlilik çerçevesinde ilerlemesi ve yeni yatırımların yapılması için 2 milyar 250 milyon lira iç borçlanma talebi görüşüldü. Plan ve Bütçe Komisyonu oylamasında 2020 yılından itibaren komisyonda bekleyen 2 milyar 250 milyon borçlanma talebi İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na tam yetki verilmesi oylama sonucu kabul edildi. ‘1 milyar lira iç borçlanma oy birliğiyle kabul edildi’ Mali Hizmetler Dairesi Başkanlığı Finansman Şube Müdürlüğünün yapılan yatırım ve hizmet çalışmalarını Kovid-19 salgınına rağmen kesintisiz sürdürülebilmesi, halkın ihtiyaçlarını karşılayabilmesi ve bozulan nakit akışının iyileştirilmesi için 2024 yılı bütçesi çerçevesinde 1 milyar lira iç borçlanma maddesi de gündemde görüşüldü. Plan ve Bütçe Komisyonu, görüşünde 2021 yılından bu yana komisyonda bekleyen 1 milyar lira iç borçlanma isteği için İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na tam yetki verilmesi de oylama ile kabul edildi. Öte yandan, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu yönetimindeki 5 yılda İBB’nin borçlarının 26 milyar 760 milyon 454 bin liradan 150 milyar 837 milyon 391 liraya çıktığı olduğu öğrenildi.