SPOR - 25 Nisan 2016 Pazartesi 01:20

Başkan Muharrem Usta'dan Provakasyon İddiası

A
A
A
Başkan Muharrem Usta'dan Provakasyon İddiası

Trabzonspor Kulübü Başkanı Muharrem Usta, Fenerbahçe maçında yaşanan olayların muhtemel bir provokasyon izleri taşıdığını söyledi.
Tatil edilen Trabzonspor-Fenerbahçe maçı sonrası açıklamalarda bulunan Trabzonspor Başkanı Muharrem Usta, hatırlarında olan bir görüntü ile karşı karşıya kaldıklarını belirterek, "Maalesef hatırımızda olan bir görüntü ile yeniden karşı karşıyayız. Doğrusu ikinci defa Trabzon’da aynı görüntüyü tekrarlamış olduk. Tabi olayın iki boyutu var. İşin bir boyutu, sportif kanalda ilerliyor. Diğer boyutu insani yolculuğu. Bu akşam sportif anlamda futbolla ilgili olarak konuşacak pek bir şey yok. Çünkü burada hep birlikte bir başka şeyi görmüş olduk ki; biz gerçekten üzgünüz. Bu görüntülerde hiç bir neden hele hele spor alanlarında yaşanan hiç bir hadise sonuçta şiddete dönüşecek bir noktaya varmasını meşru kılmaz. Bunu hiç bir şekilde tasvip etmemiz söz konusu değil. Maçla ilgili olarak belki bir iki bir şey söylenebilirdi ama insani boyutta ortaya çıkan tabloda bizim sporla ilgili , yaşananla ilgili oyun içersinde doğru yanlış kararla ilgili söyleyeceğimiz bu akşam bir şey yok" dedi.
"ÜZGÜNÜZ"
"Üzgünüz" diyen Usta "Çünkü Trabzonspor ve Trabzonspor’un tarihine baktığımızda bugün gelinen noktada açısında üzgün olduğumu ifade etmek istiyorum. Son 3-4 yıl içersine baktığımızda 60-70 oyuncu Trabzonspor’a gelmiş. Ama bizim son parlayan ve Türkiye’ye ve Milli Takıma mal olmuş oyuncularımız maalesef 2010-11 dönemine ve ondan öncesine ait. Son yıllarda Trabzonspor olarak bizler parlatabildiğimiz oyuncu açısında bir fakirlik yaşıyoruz" diye konuştu.
"HAKEME GEÇMİŞ OLSUN DİLEKLERİMİ İLETTİM"
Hakemin darp olayıyla ilgili olarak üzüntülü olduğunu belirten Usta, "Yaşananlardan dolayı çok üzgünüm. Hakeme ’geçmiş olsun’ dedim ve yanına da gittim. Trabzonspor için sembol olan Onur gibi bir oyuncumuzun karşılaşmış olduğu kötü durumla ilgili ikinci bir üzüntü yaşıyorum. Bu şehir bu takım buralara büyük bir emeklerle geldi. Arkasında göz yaşı oldu. Göz yaşlarının sel olduğu bir kulüpten bahsederken bugün böyle bir tablo ile karşılaşmış olmasından çok üzülüyorum. Bize bu tarihi emanet edenler adına çok üzülüyorum" şeklinde konuştu.
"BU OLAY SIRADAN BİR OLAY DEĞİL"
Bu olayların sıradan bir olay olduğuna asla inanmadığını belirten Muharrem Usta, "Seçildiğimizde de bir şey söylemiştik, şu anda da aynısını söylemek istiyorum. Bu akşam yaşanan olayların sıradan bir olay olduğuna asla inanmıyorum. Bu olay muhtemel bir provokosyunun izlerini taşıyor kanatimce. Çünkü orada olaylar olurken ya da olaylar gelirken sonradan defalarca kamera kayıtlarına baktığımda ciddi bir şekilde tedbirlerin alınmadığını gördüm ve çok üzgünüm. Gördüğüm kadarıyla hakemler maçı bitirmek için bir gayret içindeydiler. Maç son dakikaları gelmişti. Yarıda kalmasını istemiyorlardı. Hem hakemler tarafından maçın bitirilmesi adına emniyet görevlilerine orada tedbir alınmasıyla ilgili olarak da defalarca uyarılar yapıldı. Tedbir alınmadı. Ciddi bir önlem alınmalıydı" ifadelerini kullandı.
"YENİ STADLA YENİ BİR HEYECANA"
Usta, Trabzonspor yeni stadyumuyla birlikte yeni bir heyecana çıkmanın yolculuğunu yaşama arifesinde olduğunu belirterek, " Bu yaşananlar bizim önümüzde motivasyonumuzu bozucu bir unsur olarak gözükebilir. Ama Trabzon’dan tüm Türkiye’ye sesleniyoruz ve diyoruz ki Trabzonspor üzerine gelmekte olan provaktif bir takım eylemlerin lekelediği bir kulüp olmayacaktır. Kesinlikle ama kesinlikle Trabzonspor camiası olarak bu yeni yolculukta eski başarıların tekrar gündeme geldiği bir kulüp olarak yola devam edeceğiz. Sporla şiddetin yan yana gelmesinden dolayı Türkiye’nin huzurunda gerçekten üzüntülüyüz. Bu büyük kulüp bunların hepsini aşacaktır" dedi.
"TRABZONSPOR’UN GELECEĞİNE HİÇ KİMSE İPOTEK KOYAMAYACAK"
Yaşananlardan çok büyük bir üzüntü duyan taraftarlar olduğunu da belirten Usta, "Ben üzüntünün şiddete dönüşmeyen boyutunun arkasındayım. Ama asla ve asla kendi oyuncumuzu, Onur gibi bir oyuncumuzu bir başkasını da hakemimizi de sıkıntıya sokabilecek her türlü eylemin ilk önce Trabzonspor karşısındadır. Trabzonspor geleceğine hiç kimsenin ipotek koymasına müsade etmeyeceğiz. Bu tablo ile ilgili sorunu çözebileceğimize inanıyorum. Karbon kağıdı gibi üst üste gelmiş iki tane olayın iki sene içersinde olması, asla ve asla normal bir durum değildir" açıklamasında bulundu.
"HAKEMİN ÖNEMLİ BİR ŞEYİ YOK"
Saldırıya uğrayan hakeme tekrar "geçmiş olsun"dileklerini ileten Usta, sözlerini şöyle tamamladı:
"Hakemimizi gidip gördüm. Bende bir hekimim. Allah’tan çok önemli bir şey olmamış ama küçüğü bile olsa bunu tasvip etmemiz söz konusu değil. Türkiye’deki bütün kamuoyundan da Trabzonspor’un son dönemde yaşamış olduklarından sonra destek vermelerini bekliyorum."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bora Kaplan’ın avukatı: “Kaplan kerpetenle diş çekti diyorlar, olacak iş değil” Ayhan Bora Kaplan suç örgütüne ilişkin 28’i tutuklu 61 sanığın yargılandığı davaya avukat beyanlarıyla devam edildi. Sanık Bora Kaplan’ın avukatı Doğan Soyaslan, “Bora Kaplan kerpetenle 3-4 tane diş çekti diyorlar. Basında da bu iddialar yer aldı. Nasıl çekecek ki? Kerpeteni nereden bulmuş? Olacak iş değil. Kan kaybından ölür insan” dedi. Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü’ndeki salonda görülen duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile müştekiler ve taraf avukatları katıldı. Mahkeme başkanı, yargılamanın bu aşamada avukat beyanlarıyla devam edeceğini söyledi. Sanık Barış Kurt’un avukatı Muhammet Hardalaş, “Barış Kurt’un ismi sadece Erkan Doğan’ın ifadelerinde geçmektedir. Doğan bugüne kadar sekiz ifade vermiştir. İlk ifadesini kolluk kuvvetlerine vermiştir. Burada Barış Kurt’un adı geçmiyor. Verdiği beşinci ifadede Barış Kurt’un adını geçiriyor. Doğan’ın ifadelerinde yer alan eziyet, yağma, kasten yaralama suçlarını saydığı hiçbir yerde müvekkilim Kurt yoktur. Doğan yedinci ve sekizinci ifadelerinde tüm her şeyi aktarıyor ancak bu son ifadelerinde de Barış Kurt hiçbir şekilde yer almamıştır” diyerek Kurt’un tahliyesini ve beraatını talep etti. “Kaplan kerpetenle diş çekti diyorlar, olacak iş değil” Bora Kaplan’ın avukatı Doğan Soyaslan da, “Bora Kaplan kerpetenle 3-4 tane diş çekti diyorlar. Basında da bu iddialar yer aldı. Nasıl çekecek ki? Kerpeteni nereden bulmuş? Olacak iş değil. Kan kaybından ölür insan” diyerek müvekkilinin tahliyesini talep etti. Bora Kaplan’ın avukatı Umut Köroğlu, esasa ilişkin savunma yapmayacaklarını, Bora Kaplan’ın tutuklanmasının ardından dosyaya dahil olduğunu ifade etti. Avukat Köroğlu, Kaplan’ın yurtdışına ‘Dexas Hamburger’ firmasının bir şubesini açmak için gittiğini anlattı. Diğer sanık avukatları da müvekkillerinin suçsuz olduğunu ve iddianamenin somut delillerle hazırlanmadığını öne sürdü. Duruşmaya yarın devam edilecek. İddianameden İddianameye göre soruşturma, 7 Eylül 2023’te Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına giderek Ayhan Bora Kaplan ve suç örgütü üyelerinden şikayetçi olan müşteki Erkan D’nin beyanları üzerine başlatıldı. Suç örgütü üyelerinin Kaplan’ın talimatı ve bilgisi doğrultusunda farklı tarihlerde Mahfuz Tatar ve Semih Arslan’ın öldürülmesi, müştekiler Altan T, Murat Y, Serhat T. ve Serdar H’nin silahla yaralanması, müşteki Erkan D’ye 2 gün boyunca alıkonularak işkence edilmesi, müşteki Mehmet Taha E’nin sahibi olduğu işletmelerin zorla alınması, müşteki Muhammed S’nin iki otomobilinin gasbedilmesi ve zorla çek yazdırılması ile müşteki Emirhan B’nin darbedilmesi olaylarını gerçekleştirdikleri ileri sürüldü. Kaplan ve örgütün diğer yöneticileri, suç örgütünün işlediği tüm suçlardan sorumlu tutuldu. İddianamede Ayhan Bora Kaplan ve diğer örgüt yöneticileri Fethi Koyuncu, Mutlu Ayaş, Yusuf İzzet Savaş, Kanber Keskin ve Serdar Sertçelik hakkında "suç işlemek amacıyla silahlı örgüt kurmak ve yönetmek", "kasten öldürme", "nitelikli kasten öldürme", 7 kişiye yönelik "kasten yaralama", 2 kişiye yönelik "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma", 2 kişiye yönelik "nitelikli yağma", "eziyet", "suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme", "suç üstlenme" ve 2 kez "suçluyu kayırma" suçlarından biri ağırlaştırılmış 2’şer kez müebbet ve 169’ar yıl 6’şar aya kadar hapis cezası talep edildi. Diğer 55 sanık için de çeşitli sürelerde hapis cezası talep edildi.
Diyarbakır Diyarbakır’da vektörlere karşı ilaçlama çalışmaları sürüyor Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ekipleri, kent genelinde ilaçlama çalışmalarını aralıksız bir şekilde sürdürüyor. Belediyeden yapılan açıklamada, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı Veteriner İşleri ve Halk Sağlığı Şube Müdürlüğü İlaçlama Birimi ekipleri, sivrisinek, karasinek, yakarca, kene ve benzeri haşere popülasyonlarının insan sağlığını tehdit etmeyecek düzeyde tutulması ve bunlardan bulaşabilecek sıtma, tifo, kolera, dizanteri, sarıhumma, şark çıbanı gibi hastalıkların önlenmesi için bilimsel mücadele yöntemleriyle ilaçlama çalışmalarına hız verdi. İlaçlama faaliyetleri; 274 personel, 80 adet araç, 34 adet holder, 1 adet traktör holderi, 15 adet atomizör, 50 ulv cihazı, 200 adet sırt pompası, 1 adet misblower, 5 adet termal sisleme cihazı ile 17 ilçe ve 1046 mahallede sürüyor. İlaçlama çalışmaları, sivrisinek ve karasinek larvalarına karşı havuz, göl, gölet, kanalizasyon, sazlık alanlar, bataklıklar, fosseptikler, birikinti sular, bodrum suları, süs havuzları, hayvan gübrelerinin biriktiği alanlar, ahırlar, organik atıkların toplandığı ve biriktiği yerler, çöplükler, çöp konteynırları, çöp aktarma istasyonları vb. üreme alanlarında belli periyotlarla yapılıyor. İlaçlama hizmetleri, mühendisler gözetiminde yıl boyunca Sivrisinek, karasinek, tatarcık gibi zararlıların erginlerine karşı üredikleri, beslendikleri, barındıkları ve dinlendikleri tüm alanlarda biyosidal ürünler, araç ve cihazlar kullanılarak devam edecek.
Ankara AYM üyeliğine seçilen Çınar için yemin töreni düzenlendi Anayasa Mahkemesi (AYM) üyeliğine seçilen Ömer Çınar, düzenlenen törenle ant içip, cübbe giyerek görevine başladı. Anayasa Mahkemesi’nin 62. kuruluş yıldönümü ve yeni üye Prof. Dr. Ömer Çınar’ın göreve başlaması dolayısıyla tören düzenlendi. Anayasa Mahkemesi Yüce Divan Salonu’nda gerçekleştirilen törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Gökhan Karaköse ile birçok yargı mensubu katıldı. Törende açılış konuşmasını gerçekleştiren AYM Başkanı Kadir Özkaya, AYM’nin yeni üyesi Ömer Çınar’ı tebrik etti. Ülkeye hayırlara vesile olmasını dileyen Özkaya, ”Liyakatli üyelerden oluşan AYM’nin yeni üyesinin kendisinden beklenen katkıyı sağlayacağını umuyorum” dedi. "Hakimler özgürce karar vermelidirler" Hakimlerin kimsenin etkisinde kalmadan tarafsız bir şekilde karar vermesi gerektiğini ifade eden Özkaya, “Adaletin sağlanması bakımından en önemli sorumluluk hakimlere düşer. Hakimin terazisi hep doğru tartmalıdır. Hiçbir neden onları hakkı ayakta tutmaktan alıkoymamalıdır. Örnek ahlak sahibi olmalı, kişilik ve vicdanlarını kirletmemelidirler. Herhangi bir dışsal etki altında kalmadan özgürce karar vermelidirler. Bağımsız ve tarafsız yargının varlığı bağımsız ve tarafsız hakimlere bağlıdır” diye konuştu. “Gazze’deki ikiyüzlülüğü kabul etmiyorum” İsrail’in Gazze’ye yaptığı zulmü kabul etmediklerini vurgulayan Özkaya, “Millet olarak ortak menfaatlerimiz için kenetlenip çalışmalıyız. Gazze başta olmak üzere zulümlere karşı gösterilen ikiyüzlülüğü kabullenemediğimizi dile getirmeyi bir görev biliyorum. İnsanlığa adaleti anlatan devletlerin zulme ve haksızlığa gözlerini ve vicdanlarını kapatmaları, insanlığı gelecek adına umutsuzluğa sevk etmektedir” dedi. Özkaya’nın konuşmasının ardından AYM’nin yeni üyesi Çınar kürsüde yemin etti.
Erzurum Tarih Derneği ve Türk Ocakları’ndan 24 Nisan tepkisi ABD ve Fransa gibi ülkelerin 24 Nisan’ı Ermeni Soykırımı olarak anma günü olarak kabul etmesine tepki gösteren Erzurum Tarih Derneği Başkanı Prof. Dr. H. Ömer Özden ile Türk Ocakları Erzurum Şube Başkanı Av. Nizam Işık, Ermenilerin Türklere karşı yapmış oldukları soykırımın belgelerle ortada olduğunu söylediler. Konuyla ilgili olarak ortak bir basın açıklaması yapan Prof. Dr. Ömer Özden ile Av. Nizam Işık, 24 Nisan 1915 yılında asıl soykırıma uğrayanların Doğu Anadolu’da yaşayan Türkler olduğunu belirterek, asıl bunun dünya gündemine oturtulması gerektiğini ifade ettiler. ABD, Fransa ve Almanya gibi ülkelerin 24 Nisan’ı Ermeni Soykırımı Anma Günü ilan etmesinin yıl dönümünde ortak bir açıklama yapan Erzurum Tarih derneği Başkanı Prof. Dr. H. Ömer Özden ile Türk Ocakları Erzurum Şube Başkanı Av. Nizam Işık, şu ifadeleri kullandılar: “24 Nisan 1915 tarihinde, Ermenilerin Türklere yönelik tedhiş ve terör eylemlerine karşı bir tedbir olmak üzere Osmanlı Devleti’nin Sevk ve İskân Kanunu, bir tehcir değil, Ermenileri iskân etme kanunudur. Bu kanun gereğince Ermeni nüfus hem güvenli bölgelere nakledilmiş ve orada iskan edilmiş hem de Osmanlı ordusuna karşı yapabilecekleri suikastler önlenmeye çalışılmıştır. Bu iyi niyetli girişim, sonraki zamanlarda ters döndürülerek bir soykırım yapıldığı gibi yalan bir beyanın etrafında insanlar aldatılmaya çalışılmış ve Türk toplumuna ve devletine yönelik bir karalamaya dönüştürülmüştür. 1918 yılında Anadolu coğrafyasında Ermenilerin Türklere karşı yapmış oldukları soykırım ise belgelerle ortadadır. 1915 yılında çıkarılan yasanın bir sevk ve iskan yasası olduğu da yine belgelerle ortadadır. Tarih ise belgelerden yola çıkılarak yapılan bir bilimdir. Belgeden yoksun anlatılan hiçbir olayın kıymeti harbiyesi bulunmamaktadır. Bu bakımdan her 24 Nisan’da karşımıza çıkarılan sözde Türklerin Ermeni kıyımı yaptığı gibi bir yalanı artık bütün ülkelerin anlamasını ve bu yalanın artık tutmadığını görmelerini istiyoruz. Asıl soykırıma uğrayan Doğu Anadolu’da yaşayan Türklerdir ve asıl dünya gündemine oturtulması gereken budur. Doğu Anadolu’nun muhtelif bölgelerinde ortaya çıkarılan toplu mezarlar bunun en önemli kanıtıdır ve batılı ülkelerin özellikle de Amerika ve Fransa’nın artık bunu görüp anlaması gerekmektedir. 24 Nisan’da bir sözde Ermeni kıyımının yapıldığı iddiasını Türk Ocakları Erzurum Şubesi ve Erzurum Tarih Derneği olarak kınıyor ve böyle bir iddianın asılsız olduğunu tüm dünya kamuoyuna açıkça ilan ediyoruz.”