SAĞLIK - 30 Mayıs 2018 Çarşamba 09:21

Dr. Hülya Çiçek: “Doğum kesileri annelerin mutluluğuna gölge düşürüyor”

A
A
A
Dr. Hülya Çiçek: “Doğum kesileri annelerin mutluluğuna gölge düşürüyor”

Doğum esnasında genital bölgede yapılan zorunlu kesilerin ileriki dönemde kadınlarda çeşitli olumsuzluklara neden olabildiği ancak yapılan kısa süreli bir ameliyatla bu olumsuzlukların giderildiği kaydedildi.

Doğum esnasında genital bölgede yapılan zorunlu kesilerin ileriki dönemde kadınlarda çeşitli olumsuzluklara neden olabildiği ancak yapılan kısa süreli bir ameliyatla bu olumsuzlukların giderildiği kaydedildi.


Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Medical Park Karadeniz Hastanesi’nden Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Hülya Çiçek, normal doğumda bebeğin vajinadan rahat çıkımı sırasında yapılan epizyo (doğum kesisi-epizyotomi) kesisinin kötü iyileşmesi sonucu oluşan deformasyonların düzeltilmesi hakkında bilgi verdi. Op. Dr. Hülya Çiçek, “Genital bölgede oluşturduğu kötü görüntüden dolayı kadında cinsel isteksizlik, cinsel tatminsizlik, eşinden utanma, özgüven eksikliği, sık tekrarlayan vajinal akıntı gibi olumsuzluklara neden olabiliyor. Yaklaşık 30 dakika süren bir ameliyatla estetik olarak düzeltilebiliyor” dedi.


Doğum sırasında bebeğin vajinanın girişinde veya içteki kanalda düzensiz yırtıklara neden olabileceğini anlatan Çiçek, bu tür yırtıkların olmaması için gerekli durumlarda ‘Perine’ adı verilen bölgeye makas ile bir kesi yapılarak, kontrolsüz yırtılmaların önlenebileceğini kaydetti.Çiçek “Epizyotomi kesisi daha sonra bu bölgeye atılan dikişlerle kapatılmakta. Böylelikle lohusalık dönemi süresince epizyo dikişleri de iyileşmektedir. Bazı hallerde epizyotomi kesisi iyi şekilde iyileşmez ve hatta iyileştikten sonra perine bölgesinde iz de kalabilir” diye konuştu.



Zor doğumlar sonrası...


Zor doğumlarda dikiş izlerinin daha belirgin olabileceğini ifade eden Çiçek, “Özellikle vakum, forseps gibi doğuma yardımcı enstrümanlarının kullanılması doğum kesi yerinin uzamasına sebep olmakta, kontrolsüz yırtıklarda onarımın zor olması enfeksiyon riskinin artmasına ve dikiş izlerinin daha belirgin olmasına neden olabilmektedir” şeklinde konuştu.


Çiçek, “Perine onarım tekniğine ya da kişinin yapısının yara iyileşmesine vereceği tepkiye bağlı olarak doğumdaki dikişlerde tutmama ve açılma oluşabilir. Doğum dikiş izlerinin tutmaması veya açılması; perine bölgesinin ani şekilde gerilmesine ve perine iltihaplanmalarına bağlı olarak da gerçekleşebilmektedir. Hastanede veya evde yapılan doğumlarda gelişen perine yırtıkları onarılmadığı zaman vajina girişinde kötü bir görünüm sergileyebilir. Dışarıdan bakıldığında vajinanın içinin görülmesi rahatsızlık verici olabilir, aynı zamanda sık vajinal enfeksiyon nedenidir. Derin ve uzamış epizyotomilerdeki derin perine yırtıkları iyileşmesi daha uzun zaman alıcıdır. İyileştikten sonra doğuma ait dikiş izleri de daha sık ve belirgin olabilmektedir. Perine bölgesinde vajinal doğum sonrası kötü görünümlü dikiş izleri ‘Perine estetiği’ adı verilen genital estetik operasyonla düzeltilebilmektedir” ifadelerini kullandı.



Eşini de olumsuz etkiliyor


Vajinal doğum her ne kadar bir doğal doğum yöntemi olarak görülse de vajina kanalında da bazı genişlemelere neden olabildiğine vurgu yapan Çiçek “Vajinanın genişlemesi, bollaşması veya sarkması ‘Vajinal relaksasyon Sendromu’ olarak bilinir. Vajinal relaksasyon (gevşeme) cinsel isteksizlik, tatminsizlik, ilişki esnasında ağrı, eşinden utanma, özgüven eksikliği ve hem kadın hem de erkek eşte cinsel ilişkide hissedememe gibi olumsuzluklara sebep olabiliyor. Bu tür problem yaşayan hastalarda vajina daraltma ile birlikte doğum dikiş izlerinin silinmesi operasyonu da yapılabilmektedir. Genital estetik ameliyatlardan labioplasti (iç dudak estetiği), ile birlikte vajina daraltma ve perine estetik ameliyatları hep birlikte aynı seansta yapılabilmektedir. Böylelikle genital bölge hem içten hem de dıştan düzeltilmiş olacaktır” açıklamasında bulundu.


(BK-ÖS-Y)


.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Dirilere değil ölülere sesini duyurmak istedi Kahramanmaraş’ta bir vatandaş İsrail ve Çin mallarının boykot edilmesini dirilerden değil ölülerden istedi. Dirilerin kendisin dinlemediğini ifade eden vatandaş mezarlıktaki şehitlikte pankart açtı. Kahramanmaraş’a yaşayan Hacı Altun, sesinin duyulmadığını öne sürerek, hayattakilere değil de ölülere sesini duyurmak istedi. Şeyh Adil Mezarlığı Şehitliğinde pankart açan Altun, "Aylardan bu yana Kahramanmaraş’ta meydan meydan geziyoruz. Bir şeyler anlatmaya çalışıyoruz. ’Müminler ancak ve ancak kardeştir, kardeş kardeşe sahip çıkmak zorundadır.’ Elimizle yapamadığımızı dilimizle dilimizle yapamadığımızı kalbimizle. Bizim bir şekilde bu boykotu dile getirmemiz gerekiyor. Ama Biz gördük ki ülkemizde ve hala Kahramanmaraş’ta İsrail malları satılıyor. Bunun önüne geçemiyoruz. Doğu Türkistan’da ve Filistin’deki kardeşlerimiz, iftar sofralarında yiyecek ekmek bulamazken, biz süslü sofralarımızda İsrail mallarıyla, Çin malları ile iftar yapıyoruz" dedi. Altun,"Aylardan beri sürdürdüğümüz ve bunu boykot etmek için, bu defa da farkındalık olsun diye, mezarlıkta yapmaya karar verdik. Bu boykotumuza ses vermeyenleri, bu ülke için canını veren şehitlerimize şikayet etmeye geldik. Bu vatan için siz canınızı verdiniz, bu vatan için sizler kanınızı akıttınız. Bu vatan için mücadele eden Doğu Türkistanlı ve Filistin kardeşlerimize bu ülke ve 57 İslam ülkesinin insanları sahip çıkmadı. Bu durumu sizlere şikayet etmeye geldim. Mescid-i Aksa bizim mahrememizdir. Binlerce kutsalımızı Yahudiler, Amerika, öteki beriki ayaklar altında çiğnemekte. Bu çiğnemenin önünü alabilmek için, tekrar şehitlerimizin huzurunda sesleniyorum. Allah rızası için çim ve İsrail mallarını protesto edelim . Filistin’e ve Doğu Türkistan’a sahip çıkalım. Vatan için can verenler, Bu vatanı size emanet ederken vatana, Müslümanlara ve İslam’a sahip çıksın dediler. Ama sizler sahip çıkmamakta ısrar ediyorsunuz. Ben burada bu farkındalığı yaparken sizlere yürüyen ceset diyorum. Yürüyen ceset olmaktan kurtulmak için, boykota katılın ve İsrail’i protesto edelim. Ben iman ehlini Allah’a emanet ediyorum, göstermelik iman edenleri Allah’a havale ediyorum" ifadesini kullandı.
Kayseri Başkan Çolakbayrakdar Erkilet sakinleriyle buluştu Kocasinan Belediye Başkanı ve Başkan Adayı Ahmet Çolakbayrakdar, Kocasinan’ı hak ettiği şekilde daha ileri noktalara taşımak için yoğun gayret sarf ettiklerini belirterek, ‘Kocasinan’da yaşamak ayrıcalıklıdır’ dedirtene kadar projeleri ve yatırımları artırarak devam edeceklerini söyledi. Erkilet Mahallesi’nde düzenlenen programa Kocasinan Belediye Başkanı ve Başkan Adayı Ahmet Çolakbayrakdar, AK Parti Kocasinan İlçe Başkanı Selçuk Melekoğlu, MHP Kocasinan İlçe Başkanı Hacı Ali Doğan, AK Parti ve MHP yönetim kurulu üyeleri, muhtarlar, meclis üyeleri ile vatandaşlar katıldı. Programda konuşan Başkan Çolakbayrakdar, her mahalle için projeler geliştirdiklerini ve imkanlar ölçüsünde çözmeye çalıştıklarına dikkat çekerek, “Kocasinan Belediyesi olarak her alanda her bir noktada yaptığımız çalışmalarla hemşehrilerimizin güler yüzüyle karşılaşıyoruz. ‘Kocasinan’da yaşamak ayrıcalıklıdır’ dedirtene kadar yoğun çalışmaya devam edeceğiz. 9 yıldır Kocasinan’ın her bir mahallesine hizmet ediyoruz. 45 merkez ve 48 köyümüz olan ilçemizde her bir cadde ve sokakta izimiz var. Özellikle geçen ay açılışını yaptığımız Kayseri’mizde en büyük tesis olan 41.tesisimiz hayırlı uğurlu olsun. Ayrıca Tarman kültür Merkezi’ni de bu yıl tamamlayacağız. Sadece kütüphane hizmeti değil, içinde biyolojik göleti olan bir Kafe Sinan’ı da bölgeye kazandıracağız. Her geçen gün güzelleşen mahallemiz, gelişiyor ve her geçen gün yenileniyor. Kayseri’mize yakışan hizmetler yapıyoruz. Önümüzdeki dönemde de inşallah çok güzel hizmetlere imza atacağız. Buradan Hızır İlyas köşkü ve Erkilet Millet Bahçesi’nde bir seyir terası yapacağız. Herkesin gelmek istediği bir seyir terası olacak. Gerek şehir dışından gerek hemşehrilerimiz, bu bölgeye akın edecek. Orası şimdiden cazibe merkezi olma yolunda hızla ilerliyor. Gök Gözlem Evi olarak hizmet veren o bölgeye bir de uzay ve astronomi ile ilgili Astronomi Köyü Projesini hayata geçireceğiz. Gençlik Merkezi, Sinan Kütüphane ve birçok tesislerimizle gençlerimize doğru mekânları ve doğru hizmet alacakları kurgulamanın peşindeyiz. O yüzden yapacağımız mekânlar ailelerin uğrak mekânı haline gelecek. Yakın gelecekte Kocasinan, her türlü cazibe alanları ile insanların burada yaşamak için can atacakları cazibe merkezi olacak” ifadelerini kullandı. MHP Kocasinan İlçe Başkanı Hacı Ali Doğan ise Başkan Çolakbayrakdar’ın yaptığı projelerin takdire şayan olduğunu belirterek “ Yaptıkları yapacaklarının teminatıdır. Diğer Kocasinan adaylarının yapacakları projelerde yok. Kamyon arkası sözlerle vatandaşın karşısına çıkıyorlar ve aday oluyorlar. Dolayısıyla işi ehline teslim etmek lazım. Hep beraber, el ele gönül gönüle olmaktan ve birlikte hedefe varmaktan bir adım geri durmayacağız. 1 Nisan’da terör sevicileri değil, Vatanını, milletini, bayrağını, devletini ve gelecek nesilleri düşünen Belediye Başkanımız Ahmet Çolakbayrakdar, zafere imza atacak” diye konuştu. Bölge sakinleri ise hizmetlerle Erkilet’in çehresinin değiştiğini belirterek, yapılan hizmetlerden dolayı Başkan Çolakbayrakdar’a teşekkür etti.
Kayseri Büyükşehir’in Engelsiz Yaşam Merkezi, ‘ikinci yuva’ oldu Türkiye’nin alanında en kapsamlı engelsiz yaşam merkezlerinden biri olan Kayseri Büyükşehir Belediyesi Besime Özderici Engelsiz Yaşam Merkezi, özel ihtiyaçlı bireylerin eğitim ve tedavi ihtiyaçlarına cevap verirken, engelsiz bir gelecek için de hizmet veriyor. Öğrenciler her gün yeni şeyler öğrenirken, aileleri de bu merkezi ikinci yuvaları olarak gördüklerini söyledi. Büyükşehir Belediyesi ile hayırsever Özderici ailesi iş birliğinde Türkiye’nin en kapsamlı engelsiz yaşam merkezlerinden birisi olarak hayata geçirilen Besime Özderici Engelsiz Yaşam Merkezi, ‘Hizmette Engel Tanımıyoruz’ mottosuyla hizmetlerini sürdürüyor. Engelli bireylerin bağımsız, kendine tamamen ya da azami ölçüde yetebilen, üreten, ayakları üzerinde durabilen bireyler olmasını sağlamak amacıyla 4 bin metrekare kapalı alan içerisinde yapay mimari halinde kurulan merkezde, 344 öğrenci ücretsiz eğitim ve tedavi görüyor. Merkezin kapalı alanı içerisinde 3 blok, çok amaçlı konferans salonu, kütüphane, spor salonu, yüzme ve hidroterapi havuzu, duyu bütünleme odası, kafeterya, müzik, spor ve İngilizce atölyeleri bulunurken, açık alanda ise spor sahası, hobi bahçesi, sera, kum havuzu gibi öğrencilerin fiziksel ve zihinsel ihtiyaçlarını destekleyecek, sosyal yaşam becerilerini güçlendirecek yapılar yer alıyor. Merkezde bireysel ve grup eğitimleri verilirken, müzik, spor, İngilizce, mutfak atölyeleri de bulunuyor. Özel eğitim ve rehabilitasyon merkezinde psikologlar çocukların öğrenmeye hazırlık sürecinde sosyal ve bilmekle alakalı destek olma, aile eğitimleri düzenleme, çocuğun okulu ile iş birliği kurma, çocuk ve aile arasındaki ilişkinin kuvvetlenmesi için çalışmalar yapıyor. Ayrıca ekip-biçmenin, ürün elde etme sürecinin, toprakla zaman geçirmenin bireysel olarak insanların stresini azalttığı, sosyalleşmelerine katkı sağladığı, doğal ortamda eğlenceli zaman geçirmelerine destek olduğu bilinmektedir. Ayrıca merkezde bulunan hobi bahçesi ve sera alanı ile öğrencilerin toprakla zaman geçirmeleri sağlanırken, öğrenciler sera bahçesinde tohum ekiyor, fizyoterapi seansında daha sağlam adımlar atıyor, engelsiz mutfakta tarifler öğreniyor ve yapılan etkinliklerle el becerilerini geliştiriyor. “Bu merkez, ikinci yuvamız” Özel öğrenciler, engelsiz bir gelecek için hizmet veren bu merkezde her gün yeni şeyler öğrenirken, öğrencilerin aileleri de merkezden duydukları memnuniyeti dile getirdi. Bir öğrenci velisi, Besime Özderici Engelsiz Yaşam Merkezi’nin ikinci yuvaları olduğunu belirterek, “Bizim için ikinci bir evimizdir, burada çevremiz geniş, eğitmenlerimizle konuşmamız bizi rahatlatıyor, çocuklarımız arkadaşlarını görünce rahatlatıyor, personel güler yüzlü, burası bizim için ikinci ev, gösterebileceğimiz bir adres, ikinci yuvamız” diye konuştu.