ÇEVRE - 04 Ekim 2017 Çarşamba 15:12

Yaylalardaki yıkım kararına yöre insanının tepkisi sürüyor

A
A
A
Yaylalardaki yıkım kararına yöre insanının tepkisi sürüyor

Doğu Karadeniz Bölgesi’nde 1 Ocak 2017 tarihinden itibaren yaylalarda yapılan kaçak yapılar ile ilgili İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Kaçak yapılar yıkılacak” açıklamasının ardından yöre insanının tepkisi sürüyor.

Doğu Karadeniz Bölgesi’nde 1 Ocak 2017 tarihinden itibaren yaylalarda yapılan kaçak yapılar ile ilgili İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Kaçak yapılar yıkılacak” açıklamasının ardından yöre insanının tepkisi sürüyor.


Bölgedeki yaylalarda inşa edilen kaçak yapıların yıkımı için harekete geçen Trabzon, Giresun, Rize ve Gümüşhane valilikleri 4 binin üzerindeki kaçak yapının yıkımını gerçekleştirecek. Rize’de 350, Gümüşhane’de ise 306, Trabzon’da bin 750 ve Giresun’da bin 700 olmak üzere 4 bin 106 kaçak yapı için yıkım kararı alınırken, yıkımların özellikle Trabzon ve Giresun’da ağırlıklı olarak gerçekleştirileceği öğrenildi.



Vakfıkebir’de STK’lar toplu açıklama yaptı


Çok sayıda yaylası bulunan Trabzon’un Vakfıkebir ilçesinde sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri bir araya gelerek duruma tepki gösterdi. Büyükliman Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlenen basın toplantısına Vakfıkebir Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Kadem Sağlam, Esnaf Sanatkârlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Hasan Topaloğlu, Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı İsmail Hakkı Çobanoğlu, Ziraat Odası Başkanı Muhammet Kılıç ve Muhtarlar Derneği Başkanı İzzet Çilingir katıldı.


Başkanlar adına bir açıklama yapan Vakfıkebir Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Kadem Sağlam, Türkiye’nin çimentosu olarak bilinen Trabzon ve Karadeniz Bölgesi’ndeki yaylalarda yıkım kararı alınmasını son derece yanlış bulduklarını söyledi. Sağlam “Bölge ile ilgili alınan kararların daha dikkatli ve iyi düşünerek alınması gerekmektedir. Yetkililer önce insanlarımızla istişareler yaparak böyle kararları alması lazımdır. Yüzyıllardır devam eden yaylacılık kültürü ile ilgili alınan bu karar hem vatandaşı devlet ile karşı karşıya getirecek, hem de devlet ile vatandaşın arasında güvensizlik oluşturacaktır” dedi.



Devletten beklentimiz


“Devletten beklentimiz; yapılanı yıkmak yerine gelecek ile ilgili bir proje hazırlayıp, bunun kanunlarla güvence altına alarak uygulanması” diyen Başkan Sağlam “ ‘1 Ocak 2017 tarihinden sonra yapılan yapılar yıkılacaktır’ diyen bakanımızın terörle yaptığı mücadeleden gurur duyuyoruz ve arkasındayız. Ancak bu konuda yeterince bilgilendirilmediğini düşünüyoruz. ‘Sorumluluk bende’ diyor. Bu devlet anlayışı değildir. Kendisi Turizm Bakanı değildir. Ben yaptım oldu demekle olmaz. Kendisi bu konuda bir daha düşünmelidir. Bölge milletvekilleri de sorumludur. Gerekli hassasiyeti göstermelidirler. Dün hayvancılık yaparak kullandığımız yaylaları bugün ağırlıklı olarak tatil için kullanıyoruz. Biz de yaylalarımız heba edilmesin istiyoruz. Ekonomik imkânı olan ve evini kısa zamanda yapan vatandaşın evi kalacak, ekonomik imkânı olmadığı için ev yapımı 2017 yılına sarkan vatandaşın evi yıkılacak. Bu son derece adaletsiz bir uygulamadır” ifadelerini kullandı.



Esnafa “Yaylaya inşaat malzemesi satmayın” uyarısı


Sağlam, Vakfıkebir Kaymakamlığı tarafından ilçede inşaat malzemesi satan esnaflara “Yaylalara inşaat malzemesi satmayın” uyarısı gönderildiğine de dikkat çekerek “Esnaf malzeme satın alan vatandaşın bu malzemeleri nerede kullanacağını nasıl tespit edecek? Birde satış olursa cezai işlem uygulanacakmış. Böyle yanlış uygulama olur mu? Böyle bir uyarının yazılmasını esefle kınıyorum” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.