ASAYİŞ - 28 Temmuz 2018 Cumartesi 17:32

Ormana sıçrayan yangına, uçakla müdahale

A
A
A
Ormana sıçrayan yangına, uçakla müdahale

Tunceli’nin Pertek ilçesinde otluk alandan başlayıp rüzgarın etkisi ile ormanlık alana sıçrayan yangının kontrol altına alınması için yangın söndürme uçağı devreye girdi.

Tunceli’nin Pertek ilçesinde otluk alandan başlayıp rüzgarın etkisi ile ormanlık alana sıçrayan yangının kontrol altına alınması için yangın söndürme uçağı devreye girdi.Karadan ekiplerin müdahale ettiği yangına, yangın söndürme uçağı da havadan su boşaltarak destek oluyor.


Alınan bilgiye göre, Pertek ilçesine bağlı Çataksu ve Yakabaşı köyleri arasında Perşembe günü akşam saatlerinde otluk alanda henüz tespit edilemeyen sebeple yangın çıktı. Yangının ormanlık alana sıçraması üzerine köylüler durumu yetkililere haber verdi. Kısa sürede iş makineleriyle olay yerine giden ekipler, yangını kontrol altına almaya çalıştı. İki gün süren çalışmalar sonucunda yangın kontrol altına alınamayınca durum Orman Genel Müdürlüğü bünyesinde bulunan yangın harekat merkezine bildirildi. Hareket merkezi de Adana’da bulunan bir yangın söndürme uçağını bölgeye sevk etti. Keban Baraj Gölü’nden aldığı suyla yangına müdahale eden söndürme uçağı aralıksız olarak devam eden çalışmalara destek veriyor.


Perşembe gününden itibaren yangını söndürme çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Orman İşletme Müdürü Özcan Yüksel, “Ancak bu çalışmalarda gördük ki arazinin dağlık ve dik olması, havaların çok sıcak olması ve bölgedeki ormanlarda ardıç ağaçlarının fazlalığı ciddi sıkıntılar yaşatıyor. Konuyla ilgili Orman Genel Müdürlüğündeki yangın harekat merkeziyle görüştük. Bu görüşmeler sonucunda bize bir yangın söndürme uçağı tahsis edildi. O uçak bugün saat ondan itibaren çalışmaya başladı, devam ediyor. Yangınla mücadelemiz de personelimizle birlikte devam etmekte” dedi.


Yangının çıkış nedeniyle ilgili ellerinde net bir bilgi olmadığını ifade eden Özcan, “Araştırmalarımız devam ediyor. Temel amacımız yangını söndürmek. Sonrasında bir çalışma yapacağız. İdari ve adli işlemler başlamış olacak. Aynı şekilde yangından etkilenen alan da bu çalışmanın sonucunda tespit edilecek” diye bilgi verdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.