Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Belçika ziyaretinin ikinci günündeki temasları kapsamında ilk olarak NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile bir araya geldi. İkili temasları kapsamında AP Türkiye Raportörü Nacho Sanchez-Amor ile de bir araya gelen Çavuşoğlu, daha sonra AB Konseyi Başkanı Charles Michel ile heyetlerarası görüşme gerçekleştirdi. Çavuşoğlu ve Michel’in başkanlığında gerçekleştirilen heyetlerarası görüşmenin ardından basın toplantısı gerçekleştirildi.
Çavuşoğlu basın toplantısında yaptığı açıklamada, “İki gün önce akşam geldiğimiz Brüksel’de AB nezdinde çok sayıda temaslarımız oldu. Dün akşam ayrıca Belçika Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Sophie Wilmes ile de uzun uzun bir görüşme gerçekleştirdik, yine bu sabah NATO Genel Sekreteri ile de son derece faydalı bir görüşme gerçekleştirdik. Bu ziyaretimizin amacı özellikle Aralık zirvesinden bu yana oluşan pozitif ortam çerçevesinde AB ile diyalogumuzu devam ettirmek, bundan sonra yapılacak ziyaret ve atılacak adımların çalışmalarını başlatmaktı” ifadelerini kullandı.
“Önümüzdeki süreçte bu diyalogu devam ettirme konusunda AB ile hemfikiriz kararlıyız”
Çavuşoğlu şöyle devam etti:
“2020 yılı AB ile ilişkilerimizde kolay bir yıl olmadı sorunlu bir yıl oldu. Biz Türkiye olarak, Türkiye’nin ve KKTC’nin çıkarlarını korumak için gerekli adımları attık ve atabileceğimizi de gösterdik fakat Aralık Zirvesi ortak açıklamasını biz Türkiye’ye uzatılmış bir el olarak gördük ve biz de pozitif anlamda karşılık verdik. İşte o günden bu yana diyaloğumuz arttı. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve benim muhataplarımız ile temaslarımız devam ediyor.
2021 yılındaki ilk ziyaretimizi AB Dönem Başkanı Portekiz’e gerçekleştirdik. Bu yolla diyaloğu geliştirmek istiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımız, Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’i Türkiye’ye davet etti. Onlar da bu daveti kabul ettiler, tarihi belirliyoruz. Önümüzdeki süreçte bu diyalogu devam ettirme konusunda AB ile hemfikiriz kararlıyız” dedi.
Pozitif ortam ve diyalogun olması için somut adımların da atılması gerektiğini söyleyen Çavuşoğlu, “Bu somut adımlar konusunda beklentilerimizi tüm muhataplarımıza net bir şekilde aktardık. Elbette bu iş tek taraflı değildir. AB’nin de bizden Türkiye’den beklentileri vardır. Muhataplarımızdan da aynı şekilde Türkiye’den beklentilerini dinleme imkanımız oldu. Kendilerine şu net bir şekilde söyledik, geçmişte olduğu gibi özellikle de Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan bir söz verdiği zaman o sözünü yerine getirir AB’nin de aynı şekilde sözlerini yerine getirmesi beklenir.
Hangi konularda adımlar atılabilir? Geçmişte aramızda mutabakatlar oldu, ortak açıklamalarımız oldu, işbirliğimiz oldu. Onlara da baktığımız zaman yine Türkiye’nin yükümlülüklerini yerine getirdiğini görebiliyoruz. Ama AB tarafından o sebepten veya bu sebepten neticede AB’nin yükümlülüklerini yerine getirmediğini de hepimiz biliyoruz. Örneğin beş sene önce göç konusunda ortak mutabakatımız Mart ayında beşinci yılına girdik” dedi.
“Vize serbestisinin de hayata geçmesi gerekiyor”
Çavuşoğlu, ortak mutabakatta sadece kaçak göçmenlerin durdurulması ya da Suriyeli göçmenlere belli yardımların yapılması konusunun değil, Türkiye ve AB ilişkileri bakımından da çok önemli unsurların yer aldığını söyledi. Bakan Çavuşoğlu, bu unsurlardan birinin Türkiye ile AB arasındaki gümrük birliği anlaşmasının güncellenmesi olduğunu belirterek, “Maalesef bu konuda bir adım atamadık ve müzakereler de belli bir zaman sonra durdurulmuştu. Keza vize serbestisinin de hayata geçmesi gerekiyor. Bunun için 72 kriter vardı, biz geçen yıla kadar 66 kriteri yerine getirmiştik. Sadece 6 kriter kalmıştı. Şu anda 4 kriter kaldı. Ama o geri kalan kriterlerde de bazı kelimelerde anlaşmazlıklar var. Bana göre bu siyasi sebepten. Yani bu vize serbestisini içinde bulunduğu şartlardan dolayı hayata geçirmek istemeyen Avrupa ülkelerinin etkisiyle AB Komisyonu’nun o kelimeler üzerindeki katı tutumu sayesinde gerçekleşmedi ama bu konularda biz gerekli adımları atıyoruz ve atacağız” dedi.
“Meselenin siyasi olduğunu hepimiz biliyoruz, onlar da biliyor”
AB ile terörle mücadele konusunda daha iyi bir işbirliğine ihtiyaç olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, AB ile Türkiye arasında sağlıklı bir ilişkinin devam etmesi için üyelik müzakere sürecinin de öldürülmemesi gerektiğini söyledi. Çavuşoğlu, Türkiye’nin herhangi bir faslın açılması için bildirilen açılış ve kapanış kriterlerini her zaman yerine getirmeye hazır olduğunu vurgulayarak, “Ama meselenin siyasi olduğunu hepimiz biliyoruz, onlar da biliyor. Üyelik süreciyle ilgili genişleme ile ilgili olarak AB içinde farklı tartışmaların olduğunu biliyoruz. Bu nedenlerle de Arnavutluk ve Makedonya’ya da herhangi bir müzakere tarihi verebilmiş değiller” dedi.
Bakan Çavuşoğlu, Avrupa’da artan ırkçılık, ayrımcılık, İslam karşıtlığı ile de mücadelenin birlikte yapılması gerektiğini söyleyerek, “Bu tırmanış, sadece bugün burada yaşayan bizim vatandaşlarımızı etkilemiyor, AB ülkelerinde de temel değerleri kökünden sarsıyor. Yunanistan’la istikşafi görüşmeleri pazartesi başlatıyoruz. Keza Kıbrıs konusunda beş artı BM gayrı resmi toplantısı için ilerleme kaydediliyor. Şubat sonu veya Mart başında New York’ta iki taraf, 3 garantör ülke ve BM olarak bir araya geleceğiz. AB de bu toplantılara gözlemci olarak katılmak istediğini söyledi” dedi.
“Türkiye’de uygun bulunan bir ekip oluşturulacak”
AB’nin KKTC’yi ihmal ettiğini söyleyen Bakan Çavuşoğlu, bu güvenin tekrar kazanılması gerektiğini bildirdi. Doğu Akdeniz Konferansı önerisine de değinen Çavuşoğlu, “Bu konferansı nasıl gerçekleştireceğimizi de ele aldık. Libya, Suriye ve Yukarı Karabağ gibi bölgesel konuları ve dış politika konularını da muhataplarımızla ele aldık. Bundan sonra atılabilecek somut adımları inceledik. En son görüşmemizde Charles Michel ile bu konuda mutabık kaldık. Türkiye’de uygun bulunan bir ekip oluşturulacak. Avrupa Parlamentosu’nda da önemli görüşmelerimiz oldu. Aynı şekilde ikili ve NATO ile görüşmelerimizi faydalı bir şekilde gerçekleştirdik” ifadelerini kullandı.
“Türkiye bir söz verirse o sözü yerine getirir”
Türkiye’nin kendisine pozitif yaklaşım sergileyen herkesle ilişkilerini en iyi şekilde devam ettirdiğini söyleyen Çavuşoğlu, “Türkiye bir söz verirse o sözü yerine getirir. Ama ilişkilerde bir tarafın bu arzu veya kararlılık içinde olması yetmez. AB’nin de aynı kararlılık ve istek içinde olması gerekir. Memnuniyetle söylemek istiyorum ki iki gündür gerçekleştirdiğimiz toplantılarda tüm muhataplarımda pozitif bir yaklaşım ve ilişkileri daha da geliştirme konusunda bir kararlılık gördüm. Umarım somut adımlarla bu süreci kalıcı hale getiririz” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
