GÜNDEM - 04 Haziran 2008 Çarşamba 13:52

"Ankara'nın 20 yıllık suyu var"

A
A
A
"Ankara'nın 20 yıllık suyu var"

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, başkente 20 yıl yağmur yağmasa bile suyun olduğunu söyledi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun "İzmir'in 160 günlük suyu kaldı" sözlerine de atıfta bulunan Gökçek, "İzmir'de de aynı sıkıntı var, bana yaptıklarının onda birini İzmir Belediye Başkanı'na yapmayacaklar. 20 yıllık su sorununu çözdüm" dedi.

Ankara'nın geçen sene Ağustos ayında çok ciddi su sıkıntısı yaşadığını belirten Gökçek, "Medya beni linç etti. Beni tedbir almamakla, suyu getirmemekle suçladı. Başbakanımızın geçen sene talimatıyla Şubat'ta Kızılırmak'tan su getirmek için müsaade verildi.

DSİ'nin tek hat olarak 10 yılda getireceğini bir yılda üç hat olarak getirdim. Bu bir dünya rekorudur. Tartışmasız dünya rekoru. Türkiye'deki en ucuz isale hattı, aksini ispat edenlerden hemen özür dilerim. En ucuz, en süratli isale hattını yaptım. 11 bin TIR boru taşındı, 500 TIR motor vantuz ve pompa taşıdı. 280 kilometreden elektrik getirdim, 80 kilometre gıdım gıdım kaynak yapıldı. Yapılan işler o kadar çok ki, 12 aya yetiştirdik. Helal olsun bir yıl içerisinde yaptı demedi kimse. Bu kadar çifte standartlı, bu kadar insafsızlık. Kıskançlık alabildiğine yükseliyor" diye konuştu.

Vatandaşların kobay olarak kullanıldığına yönelik eleştirilere de tepki gösteren Melih Gökçek, "Ne haddimize kobay olarak kullanmak. İnternet sayfamızda her gün su analizleri var. Bu analizlerde insan sağlığını tehdit eden bir şey varsa gel hesabını sor" dedi.

"Kobay demek kadar büyük bir hakaret yok"


İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun "İzmir'in 160 günlük suyu kaldı" sözlerine atıfta bulunan Gökçek, "Çoğu şehirlerde bu problem var. Nerede bu İzmir Belediye Başkanı diye niye yayın yapmıyorlar? Niye çifte standart yapıyorlar? Benle dalga geçtilerdi su tasarrufu konusunda. Benim söylediğim tasarruf metotlarını tavsiye olarak söylüyorlar. Dün susuzluk tehlikesi altındaydık, şimdi İzmir susuz kalınca içim yanar. Allah düşmanımı susuz bırakmasın. Bana yaptıklarının onda birini yapmayacaklar. 20 yıllık su sorununu çözdüm" şeklinde konuştu.


Gökçek, daha önceki su kesintilerinde Ankara Tabipler Odası'nın haksız linç girişiminde bulunduğunu ifade ederek, "Günlük raporlarımızı şimdi her gün yayınlıyoruz, ama dikkatli bakmak lazım. İnternet sitemize koyuyoruz. Biz ayda 640 noktadan, günde 20 noktadan tahlil alıyoruz. Keçiören, Çankaya bölge bölge tahlillerini veriyoruz" dedi.

Vatandaşa olan saygısından Türkiye'de olmayan bir ilki gerçekleştirdiğini de belirten Gökçek, "Türkiye'de internet sitesinde günlük raporu bulamazsınız. 40 yıldır Kırıkkale-Keskin bunu kullanıyor. Bu insanlar kobay mı? Kırıkkaleliler '40 yıldır içiyoruz' diyenler var. CHP'nin Grup Başkanı açıklama yapıyor, 'Kırıkkale'de içen yok' diyor, yalan söylüyor. Vatandaş röportajı var. Kırıkkaleliler ben içiyorum, kimisi diyor ki ben kullanıyorum. Kobay demek kadar büyük bir hakaret yok" ifadelerini kullandı.

Kızılırmak suyunun insan sağlığına zararlı olmadığını gösteren 7 tane raporun olduğunu açıklayan Gökçek, "ASKİ tarafından yapılan analiz, ODTÜ tarafından yapılan analiz, DSİ tarafından yapılan Hıfzısıhha, Gazi Üniversitesi, İTÜ üç tane profesörün imzası var. TAEK tarafından radyo aktif element bulunmadığına ilişkin belge var" diye konuştu.

Bu raporlara rağmen TÜDEF'in mahkemeye gittiğini hatırlatan Gökçek, TÜDEF Başkanı Ali Çetin'in ideolojik düşünceyle hareket ettiğini, TÜDEF'in eleştirilerinin kaynağının su olmadığını söyledi. TÜDEF'in internet sitesinde bir anketin yer aldığını, bu ankette halkın yüzde 59.9'unun Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin hizmetinin iyi olduğunu, yüzde 15.6'sının ise yeterli bulduğu verilerinin yer aldığına dikkat çeken Gökçek, önemli olanın vatandaşın görüşünün olduğunu ifade etti.

"20 yıl yağmur yağmasa Ankara'nın suyu var"


Gökçek, Gerede suyu yerine neden daha pahalı olduğu iddia edilen Kızılırmak suyunun Ankara'ya getirildiği sorusuna da açıklık getirdi. DSİ'den müsaade almadan Gerede'den su getirilmesinin mümkün olmadığına dikkat çeken Gökçek, o dönemde gerekli iznin kendisine verilmediğini anlattı. Gerekli izinlerin alınmasının ardından Gerede sisteminin yapımı için 14 Ağustos 2007'de yetkinin verildiğini, kendilerinin şu an sondajı bitirdiklerini belirten Gökçek, Gerede suyunun da Ankara'ya getirileceğini bildirdi.

Gerede sistemi ile Ankara'nın kullandığı Çamlıdere Barajı'nın aynı yağış rejimine bağlı olduğunu vurgulayan Gökçek, her iki bölgeye de aynı anda yağmurun yağdığını, bunun için bu sistemin çok da faydalı olmayacağını dile getirdi.

Kızılırmak suyunun şart olduğunu vurgulayan Gökçek, "Kesiköprü ve 20 yıl yağmur yağmasa Ankara'nın suyu var. Ankara'nın istikbalini garanti altına alıyoruz. Gerede sistemini 2010 yılına kadar bitireceğiz. Ankara'nın yeter ki alternatifleri olsun. Kızılırmak, Sivas'ın karlı dağlarının sularını alıp geliyor. 7 milyarküp suyun içinde atıklar eser miktarında tabirinde önemli değildir" şeklinde konuştu.

Arıtma tesisinin Türkiye'nin en modern tesisi olduğu kaydeden Gökçek, "Kızılırmak sülfat 330. Dünya Sağlık Örgütü diyor ki tavsiyemiz 250. Biz bunu hamililere, çocuklara test yaptık diyor. Avrupa'dan 9 ayrı örnek aldım. Bu suların sülfatı 700-900-1100 ve1500 olan var. Bunları hiçbir şekilde AB yasaklamıyor" dedi. Gökçek, Ankara'nın uzak semtlerinde sülfat kokusunun olduğu iddialarının da gerçeği yansıtmadığını söyledi.

CHP Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş'in bu sistemin 1 milyar dolara yapıldığı iddialarına da cevap veren Gruz. Biz ayda 640 noktadan, günde 20 noktadan tahlil alıyorökçek, "1 milyar dolara mal olmuş olsa istifa edeceğim, ama yarısından aşağıya mal olduysa o zaman o milletvekilliğinden istifa etsin. 572 trilyon lira, yani kura göre 480 milyon dolara mal oldu" diye konuştu. Bu konuda herkesi insaflı davranmaya davet eden Gökçek, "İnsanlar ellerini vicdanlarına koyup söylemeli. İrsale hattını emsalleri ile mukayese edin, iki katımızdan daha aşağı ise halkın önünde özür dileyeceğim" dedi.

EDA HAN-ANKARA

Bunlar Da İlginizi Çekebilir