Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Türk İslam Sanatları Tarihi AD öğretim görevlisi ve ebrûzen Dr. Hicabi Gülgen, ney eşliğinde ebrû yaptı. Büyük ilgi gören gösteride, Dr. Gülgen, suya damlattığı boyalara adeta sihirli bir değnekle dokunup desen ve çiçeklere dönüştürdü.
Uludağ Üniversitesi Mete Cengiz Kültür Merkezi’nde 29 Kasım 2011 akşamı gerçekleşen gösteride ebrûzen Dr. Hicabi Gülgen’e, meslektaşı İlahiyat Fakültesi Türk İslam Sanatları Tarihi AD Öğretim Görevlisi İbrahim Benlioğlu, ney üfleyerek eşlik etti.
Gösterisine başlamadan önce ebrû sanatı hakkında bilgi veren Gülgen, ebrûzenlerin genellikle ney eşliğinde çalışmayı sevdiklerini belirterek, "Ben de ancak ney üflenirken çalışabiliyorum, kendimden geçiyorum. Bu yüzden kendini kaybetmek istemeyenler ebrûya başlamasın" dedi.
Toplumların ancak kültürleriyle kalıcı olabildiklerini hatırlatan Dr. Hicabi Gülgen, ebrû sanatının geçmişinin tam olarak nereye kadar uzandığını bilemediklerini, ancak 15. ve 16. yüzyıla ait örneklere ulaşılabildiğini söyledi.
Kâğıt üzerine yapıldığı için uzun süre korunamadığını ve bu yüzden çok eski tarihli ebrulara rastlanmadığını tahmin ettiklerini kaydeden Dr. Gülgen, sanayi devrimi ile birlikte Avrupa’da ebrûnun geleneksel yöntemler yerine matbaada basılarak yapıldığını, matbaanın geç girmesi sayesinde Osmanlı’nın geleneksel yöntemleri günümüze taşıma şansını yakaladığını belirtti. Gülgen, "Matbaanın geç girmesinin tek iyi yanı bu olmuştur" diye konuştu.
İlgi ile izlenen gösterisinde sanatçı Dr. Hicabi Gülgen, 16. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar ebrûnun geçirdiği merhaleleri yaptığı örneklerle gösterirken, neyzen İbrahim Benlioğlu da aynı dönemlere ait besteleri çaldı.
Dr. Gülgen, gösteride yaptığı eserleri imzalayarak davetlilere armağan etti.