Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Şerafettin Aşut, Mersin’in 2011 yılı sonu itibariyle 1 milyar 300 milyon dolarlık ihracatıyla, ihracatı 1 milyarı geçen 15 il içinde yer aldığını bildirdi.
Mersin’in ihracat rakamlarına ilişkin yazılı bir açıklama yapan MTSO Başkanı Aşut, Mersin’in ihracatta 2011 yılında, 2010 yılına göre yüzde 19’luk artış kaydettiğini belirterek, bunun Mersin adına gurur verici olduğunu vurguladı. Hiçbir başarının tesadüflerin sonucu olmadığına işaret eden Aşut, Türkiye’nin bir Cumhuriyet rekoru olan 134,5 milyar dolarlık ihracatında Mersin’in, en çok ihracat yapan 13’ücü il olduğunun altını çizdi. Sıralamada yer alan ilk 10 kentin, yıllardır ekonomik gelişimlerini sadece sanayi üretimine endekslemiş, bunun için ciddi teşvikler almış iller olduğuna dikkat çeken Aşut, “Mersin’in tarım-gıda, lojistik ve turizm yapılanmasına büyük bir başarı ile entegre ettiği sanayi üretiminin ve Mersin KOBİ’lerinin bu noktaya gelerek en çok ihracat yapan ilk 15 il listesine girmesi önemli bir başarıdır. Bir zamanların sadece tarım kenti görülen Mersin, artık en çok ihracatı imalatçı sektörleri ile yapmaktadır. Mersin 2008-2009 yıllarındaki büyük küresel krizde bile 1 milyar dolar baremini düşmemiş ve ihracatını korumuştur. Mersin bu ihracat artışını, en güçlü ve potansiyel gördüğü Orta-Doğu ve Kuzey Afrika pazarındaki siyasi ve sosyal sıkıntılara rağmen yapmıştır” dedi.
Türkiye’de bu yıl sektörlerin beklemeye geçecekleri yönündeki yorumlara katılmadığını da ifade eden Aşut, 2012’nin atak yılı olması gerektiğini kaydetti. Gazetelerin ekonomi sayfalarında “2012’de sektörler defansa geçecek” yorumları yapıldığına dikkat çeken Aşut, şöyle devam etti: “Eğer bu, yatırımlarda ayağını yorganına göre uzatmak ve borçlanma anlamında dikkatli olmak anlamındaysa katılıyorum. Ancak, bu büyüklükte bir üretim ve ihracat kapasitesine ulaşmış bir ülke olarak, bu kadar nitelikli insan gücü ile krizleri, resesyonları durup seyredemeyiz. Aksine, yeni pazarlar anlamında, 2012 hem ülkemiz hem kentimiz için bir atak yılı olmalıdır.”
Mersin’de 2012’nin ilk aylarının hedef pazarlara odaklanacakları aylar olacağını iddia eden Aşut, “Üretmeyenlerin tüketmeye hakkı yoktur. 2012’de Mersin olarak üreteceğiz, ürettiğimizi yeni pazarlara satacağız, insanımıza iş vereceğiz. 2011 yılında Türkiye’nin istihdam şampiyonu olan Mersin yurt dışı açılımlarıyla Türkiye’ye örnek olacaktır. Mersin iş dünyası olarak popüler ekonomi yorumları ve kriz sloganlarına bakmıyoruz. Yavaşlayan pazarlarımız için ağlamıyor ve şikayet etmiyoruz. Terazinin iki kefesi aynı anda inmez. Biri iniyorsa, diğeri yükseliyor demektir. AB ülkelerinde sıkıntı varsa, biz de terazinin yükselen kefesindeki ülkelere gideriz. Bizi bekleyen Türki Cumhuriyetleri var, Asya var. Suriye’de sıkıntı varsa, Suriye’nin ötesi var” ifadelerini kullandı.
Mersin’in hedefi olan bir kent olduğuna vurgu yapan Aşut, bu hedefleri de şöyle sıraladı: “Hedefimiz, 2023’te Türkiye’nin en büyük ekonomisine sahip ilk 5 kenti arasına girmek, en büyük liman, havaalanı ve lojistik merkeziyle Türkiye’nin en büyük lojistik alt yapısına sahip olmak, sanayisindeki çevre dostu bakışıyla fark yaratmak; tarım-gıdada ve dış ticarette öncü rolünü arttırmak, alternatif turizmde uluslararası bir destinasyon olmak, kültür ve sosyal sermayesini ekonomisine entegre etmiş bir kent olmak. 2012 Mersin iş dünyası için defans değil, aksine bir atak yılı olacaktır.”