GENEL - 29 Aralık 2011 Perşembe 12:17

BAKAN YILDIZ, GAZETECİLERLE KAHVALTIDA BULUŞTU

A
A
A
BAKAN YILDIZ, GAZETECİLERLE KAHVALTIDA BULUŞTU

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Rusya’ya izin verilen Güney Akım Projesi’ne Türkiye’nin ortak olmayacağını, bu Rusya’ya verilen iznin Türkiye’ye bir zararı olmayacağını belirterek, "Biz bir masaya oturduğumuzda, o masadan kazanmadan kalkmayız. O masadan kazanarak kalkarız" dedi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, 2011 yılındaki enerji durumu değerlendirmek için basın mensuplarıyla kahvaltıda bir araya geldi. Türkiye’nin önemli bir büyüme performansı gösterdiğini belirten Bakan Yıldız, Türkiye’nin arz güvenliğiyle ilgili bir sıkıntısı olmadığını söyledi. Tahkim kararlarıyla ilgili 2011 yılının bir dönüm noktası olduğunu söyleyen Bakan Yıldız, "Bakanlığın üzerindeki kamburlar bir bir atılmış oldu" diyerek, Uzanlar Davası’nın Türkiye’nin lehine sonuçlandığını
hatırlattı. Yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan yatırımlardan bahseden Bakan Yıldız, rüzgar enerjisinin daha da genişlemesi gerektiğini söyleyerek, 2012 yılında güneş enerjisine yatırım yapacaklarını belirtti.
EPDK’ya müracaatta bulunanlarla 2023 yılında Türkiye’nin enerji ihtiyacının karşılandığı bir portföy gördüklerini belirten Yıldız, özel sektörde yatırım yapamayacak olanların lisanslarını teslim etmeleri gerektiğini belirtti.
TANAP Anlaşmasına da değinen Yıldız, "Hükümetler arasında bu anlaşmanın güçlendirmesini sağlamamız lazım" dedi.
Petrol aramaları noktasında ’bazen aradığımızı bulamadık’ diyen Yıldız, "Buna rağmen aramalardan vazgeçmedik" derken, nükleer güç santralleri ilgili olarak ise güvenlik sistemlerinin daha da güçlendirildiğine dikkat çekti.
Arap Baharı’ndaki gelişmelerin 2011 yılında enerji sektörünü olumsuz etkilediğini söyleyen Bakan Yıldız, Doğu Akdeniz’de Rumlarla yaşanan doğalgaz arama sorunun da yine enerji sektörünü olumsuz etkilediğini kaydetti. İran’dan doğalgaz için bir indirim talep edildiğini fakat İran’ın bu talebi yerine getirmediğini söyleyen Bakan Yıldız, "Doğalgaz piyasasına baktığımızda bizim bu indirimi istememiz hakkımızdır diye düşünüyorum" diye konuştu.
"KARADENİZ’DEN AYRILMAYACAĞIZ"
Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevaplandıran Bakan Yıldız, bir gazetecinin "Petrol aramalarında sonuç aldığımız ve alamadığımız noktalar oldu dediniz. Karadeniz’de petrol aramaları bitti mi?" şeklindeki sorusuna, "Karadeniz’den ayrılmıyoruz, Karadeniz’den ayrılmayacağız ama gelen teklifleri de değerlendirmeyi beklememiz lazım" cevabını verdi. Elde edilen sonuçların değerlendirileceğini kaydeden Bakan Yıldız, "Norveç’te bırakın 5 6 sondajı, 30 tane sondajdan petrol çıkmadı. Ama son
sondajda büyük bir petrol çıktı" diyerek bu işin uzun soluklu bir iş olduğunu söyledi. Bakan Yıldız ayrıca Karadeniz’deki petrol aramaları için "Bu işten hemen yılmayacağız, bu işten vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu.
GÜNEY AKIM PROJESİ
Güney Akım Projesi kapsamında Rusya’ya verilen izne de değinen Bakan Yıldız, Türkiye söz verdiği izinleri gerçekleştirdiğini belirterek, "2011 yılında bizim izin vermemiz gereken izin kalmıştır denilemez" diye konuştu. Yıldız ayrıca, AB Dönem Başkanlığı’nın Güney Kıbrıs’a verilecek olmasını ciddi bir talihsizlik olarak değerlendirdi.
Bir gazetecini sorusu üzerine Güney Akım Projesi’nin detaylarını anlatan Bakan Yıldız, bu projenin Rusya ile imzalanmış olan birçok anlaşmanın bir silsilesi olduğunu söyledi. Batı Hattı’ndaki 6 milyar metreküplük kontratın hafta sonu sona ereceğini hatırlatan Bakan Yıldız, BOTAŞ’ın yeni bir kontrat yapmayacağını söyledi ve "Kararlılığımız sürüyor" dedi.
"Al yada Öde" konusuna da değinen Bakan Yıldız, bu yöntemin Türkiye’nin lehine olduğunu, bakanlığın müzakere ekibinin de çok başarılı olduklarını düşündüğünü söyledi.
Güney Akım Projesi’nde Rusya’ya kıta sahanlığından izin verilmesinin Meclis’e gidip gitmeme konusunun Dışişleri Bakanlığı’na bağlı olduğunu belirten Bakan Yıldız, bunun böyle olmasının sebebinin ise izinlerin Dışişleri Bakanlığı tarafından verilmesi olduğunu kaydetti. Rusya ile yeni projeler geliştirilebileceğinin altını çizen Bakan Yıldız, ülke yararına olduğunda her türlü projeye açık olduklarını ifade etti.
"Güney Akım Projesi’nden Rusya’nın fayda göreceği bizim zarar edeceğimiz anlamına gelmez" diyen Yıldız, "Bu projeye şuan için ortak olarak girmeyi düşünmüyoruz. Çünkü yürütülen başka projeler var" dedi.
"Biz bir masaya oturduğumuzda, o masadan kazanmadan kalkmayız. O masadan kazanarak kalkarız" diyen Bakan Yıldız, Türkiye’nin artık mahkum olacağı bir anlaşmaya oturmadığını söyledi. Türkiye’nin 3 ay öncesine göre doğalgazda daha iyi noktada olduğunu belirten Bakan Yıldız, Güney Akım Projesi ile birlikte Rusya ve Türkiye arasında stratejik işbirliğini artıracak bir alan açıldığını söyledi.
NÜKLEER SANTRAL
Nükleer Santral konusuna da değinen Bakan Yıldız, Japonya’da meydana gelen santral kazasından sonra Türkiye’nin gerekli nezaketi göstererek Japonya’yı beklediğini belirterek, "Bizim artık karar vererek sonuç alacağımız noktadayız" dedi.
Japonya’nın görüşmelere gelmemesi halinde diğer tekliflerin değerlendirileceğini kaydeden Yıldız, Türkiye’nin artık kurulacak olan nükleer santral konusunda karar aşamasına geldiğini kaydetti.
Bir gazetecinin Güney Kıbrıs Rum kesiminin Doğu Akdeniz’de bulacağı petrolden Türklerin de faydalanacağını açıklamasını hatırlatması üzerine, Bakan Yıldız, bunun olumlu bir durum olduğunu söyleyerek, "Bir barışın, bir yakınlaşmanın gerekçesi haline gelmesini beklerim" dedi.
Bakan Yıldız bir soru üzerine ise TANAP projesinin BOTAŞ şebekelerinin kullanılmadan müstakil bir şekilde gerçekleştirileceğini ifade etti. Bir soru üzerine Uzanların temyiz için harekete geçtiğini belirten Bakan Yıldız, "Biz yargı süreci başladığında yine sessizliğe bürünürüz" diyerek 30 milyon dolarındaki civarındaki mahkeme masraflarının kendilerinden alınacağını kaydetti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Ege Bölgesi’ndeki buluşçu öğrencilerin projeleri ilk kez Denizli’de Ege Bölgesinde İzmir’İn dışında ilk kez Denizli’nin ev sahipliğinde düzenlenen ve 100 projenin sergilendiği Ortaokul Öğrencileri Arası Proje Yarışması Bölge Finalinde görücüye çıkan fikirler büyük beğeni topladı. Ortaokul Öğrencileri Arası Proje Yarışması Bölge Finali ilk kez İzmir dışında bir kentin ev sahipliğinde Denizli EGS Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşiyor. Ege Bölgesi kentlerinden İzmir, Aydın, Muğla, Manisa, Uşak ve Denizli’den yarışmaya katılan okullardan toplam 100 proje yarı finale katıldı. Bu yıl 18.’si düzenlenen Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri yarışmasında Ege Bölgesindeki okullarda hazırlanan 887 projeden 100 tanesi jüriler tarafından sergilenmeye değer görülerek, bölge finaline davet edildi. Bölge finalinde başarılı olan projeler ise Türkiye finalinde yarışmaya hak kazanacak. Birbirinden ilginç fikirlerin yer aldığı sergi, Denizli’de 3 gün boyunca yine ortaokul öğrencileri tarafından ziyaret edilebilecek. Muğla’dan başvurdukları 90 proje arasından 13’ü ile yarışmaya katılan Muğla Bilim ve Sanat Merkezi Müdürü Bekir Cevizci, “Ortaokul Öğrencileri Arası Proje yarışması bölge finali heyecanını yaşıyoruz. Öğrenciler yıl boyunca hazırladıkları projelerini sundular ve bunlar bir ön elemeden geçti. Davet edilen projeler ise burada 3 gün boyunca sergilenecek. Perşembe günü gerçekleşecek ödül töreninde dereceye giren öğrenciler Türkiye Finallerine gidecek. Biz bugün 13 proje ile buradayız. Şu an burada 100 proje var. Bunun 13’ü bize ait. Ege Bölgesi’ndeki projelerin yüzde 13’ü Muğla Bilim ve Sanat Merkezi’ne ait. Bilim ve teknoloji kuruluna bu yıl 90 proje ile başvuruda bulunduk. Türkiye bazında en çok proje başvurusu yapan ikinci okuluz. Ege Bölgesi’nde birinci sıradayız. Ege bölgesinde böyle bir başarı yok. Okullardan öğrenciler buraya gelerek geziyorlar. Buradaki projeler günlük hayat problemlerinde çıkardığımız tahlillerdir. Patent ve inovasyon değerine sahip projeler yaptılar” dedi. Yarışmaya katılan Muğla Bilim ve Sanat Merkezi öğrencilerinde Elif Su Demir ise “Benim projem, Bir Doğal Boyar Madde Kaynağı: Xanthoria Parietina. Xanthoria Parietina bir diken türü. Günümüzde sentetik boyar maddelerin özellikle insanlara ve çevreye pek çok etkisi olduğu bilinmektedir. Bu etkileri azaltmak için doğal boyar maddelere ihtiyaç vardır. Xanthoria Parietina’dan elde ettiğimiz doğal boyar maddenin ahşap üzerindeki etkinliğini ortaya koymak projemizin amacıydı ve amacımıza ulaştık. Elbette literatürde bu doğal boyar madde var. Ancak ahşap üzerindeki etkinliğinin olmaması bizim projemizi özgün kılmakta” ifadelerini kullandı.
Sivas Sivaslı kadınlar artık madımak toplamak yerine pazardan satın alıyor Sivas’ta baharın gelmesiyle birlikte dağlardan toplanan madımak otu pazar tezgahlarında satışa sunuldu. Pazar esnafı artık köylerde yeni neslin madımak toplamadığını belirterek, "Şimdiki nesil madımak toplamıyor. Birkaç seneye kadar da bu emekçi kadınlarımız ölürse madımak olayı biter" dedi. Türkiye’nin geleneksel yemek kültüründe önemli bir yere sahip olan ve türkülere dahi konu olan madımak, yıllar boyunca özellikle kırsal bölgelerde yaşayan genç kızlar tarafından doğada tek tek elle toplanırken, günümüzde halk pazarlarında veya marketlerden hazır olarak satın alınıyor. “Şimdiki nesil madımak toplamıyor, hamburger yemeye gidiyor” Pazarda madımak satan Ethem Yıldız, “10 senedir madımak işi ile uğraşıyorum. Madımak nisan ayında toplanmaya başlanır ve haziran ayına kadar devam eder. Bunu toplayan şu an köylü kadınlarımız, emekçi kadınlarımız var. Ne yazık ki o eski kadınlarımız da artık yaşlanıyor ve nesli tükeniyor. Şimdiki nesil madımak toplamıyor. Birkaç seneye kadar da bu emekçi kadınlarımız ölürse madımak olayı biter. Şimdi çocuklar pizza yemeye, hamburger yemeye gidiyorlar. Böylesi zararlı şeyleri yiyorlar ve madımak gibi yararlı bir şeyi yemiyorlar. Önceden kadınlarımız madımağı kendileri severek topluyordu. Şimdi ise nesil değiştiğinden dolayı kadınlarımız da tembelleşti ve madımak toplamıyorlar. Satın almaya geldiklerinde ise ’Bunun toplamasında ne var ki’ diyorlar. Madımağı toplaması kolay değildir. Madımağı topladıktan sonra 1 ay boyunca hasta yatabilirsiniz. Emekçi kadınlarımızın ellerine sağlık, çok teşekkür ediyorum” diye konuştu. “Madımak da pazara düştü” Pazara alışveriş yapmaya gelen Ahmet Turan Yıldırım, “Kadınlar şimdi her şeyin hazırına koşuyorlar. Önceden bizim annelerimiz, nenelerimiz bunu toplarlar, güzelce bıçakla kıyarlardı ve bunun yemeğini yaparlardı kuşbaşı etle. Katı bir yemek olurdu, onu yufka ekmekle sokum ile yerdik. Bakar mısınız madımak da pazara düştü. Bundan köylerde çok var ama toplayan yok” şeklinde konuştu. “Genç kızlar daha madımağın ne olduğunu bile bilmiyorlar” Doğada elleriyle tek tek madımak toplayan Zeynep Gedikli, “Gençken biz topluyorduk, şimdiki cahiller ise daha madımağın ne olduğunu bilmiyorlar. Genç kızlar daha madımağın ne olduğunu bile bilmiyorlar” ifadelerini kullandı.