YEREL HABERLER - 16 Aralık 2011 Cuma 13:29

SARIKAMIŞ BAYRAKTEPE KAYAK MERKEZİ CIVIL CIVIL

A
A
A
SARIKAMIŞ BAYRAKTEPE KAYAK MERKEZİ CIVIL CIVIL

Pistlerin uzunluğu, Sarıçam Ormanları, Kristal kar ve ulaşım imkanlarıyla Türkiye’nin önden gelen kayak merkezleri arasında bulunan Kars Sarıkamış Bayraktepe Kayak Merkezi, kayak severleri büyülüyor.
Bayraktepe Kayak Merkezi’nde renkli görüntüler yaşanıyor. Kars’a özgü yöresel müzikler, Kaz eti ikramıyla tam bir festival havasının yaşandığı Sarıkamış’ta, atlı kızaklarla da kayak severler keyifli dakikalar yaşıyor. Sarıkamış’a gelen yerli yabancı kayak severler, sarıçam ormanları arasında kayak yapmanın ayrıcalığını yaşarken, bir taraftan da yöresel atlı kızaklarla gezerek karın ve tatilin tadını çıkartıyor.
SARIKAMIŞ’TA KAYAK YAPMAK AYRICALIKTIR
Çığ tehlikesinin olmadığı Sarıkamış Bayraktepe Kayak Merkezi’nin Türkiye’nin en iyi ve uzun kayak pistlerine sahip olduğunu ifade eden Çam-Kar Otel Müdürü Kemuran Eroğlu; "Sarıkamış Bayraktepe Kayak Merkezi kayak da en son donanıma sahip dörtlü sandalyeli üç ayrı etaptan oluşan kayak merkezidir” dedi.
Eroğlu; Kayak merkezinde 9 pist bulunmaktadır. Bir tanesi snowboarcılara özel adrenalin ve macera düşünen kayakçıların kayabileceği pist. Diğerleri acemiden başlayarak profesyonel kayakçılara kadar pistlerimiz mevcut. Pist uzunluğumuz toplam 25 kilometreye ulaşmaktadır. Saatte 2 bin 800 insan taşıma kapasitesine sahip telesiyejlere sahibiz. Sarıkamış’ı kayağın beşiği diye adlandırıyoruz” diye konuştu.
Sarıkamış denildiği zaman kar kristallerinin hayat verdiği 2 bin 634 rakımla bulutlarla komşuluk yapan turizm cenneti, kayak merkezinin akla geldiğine dikkat çeken Eroğlu; “Sarıkamış’ta bulunan karın özelliği Türkiye’nin hiçbir yerinde yoktur, dünyada iki yere yağan toz kar özelliği vardır. Tesislerimiz güvenlidir ve çığ tehlikesi yoktur, ulaşım yönünden Türkiye’nin ulaşımda en kolay olan kayak merkezidir burası. Ankara’dan Sarıkamış’a gelen bir kayak sever bir saat on beş dakikaya Kars’a geliyor, Kars Sarıkamış arası 54 kilometre ve 30 dakika sonra kayak sporunu yapabiliyor. Sarıkamış ilçesinde ayrı bir özellikte kayak sezonunun çok uzun süre olmasıdır. Burada kayak sezonu Nisan sonuna kadar devam ediyor. Sarıkamış’ın tarihi ve kültürel yapılarıyla birçok farklı özelliği var. Sarıkamış’ta şuan iki tane hastane var ve bu hastanelerde 25 uzman doktor görev yapıyor ve sağlık hizmetinin çok kaliteli ve hızlı veriliyor olması da ayrı bir avantajdır. Ülkemizdeki bütün kayak severleri Sarıkamış’a davet ediyorum” şeklinde konuştu.
Sarıkamış Bayraktepe Kayak Merkezi; saatte 2 bin 800 kişi kapasiteli, bilgisayar donanımlı telesiyej sistemi ile dünyanın sayılı, Türkiye’nin ise en gelişmiş kayak tesisi olma özelliğini taşıyor.
2 bin 635 metre yüksekliğindeki Cıbıltepe de, tüm kayak severler için arzuladıkları zorluk derecesinde 5 pistin bulunduğu iki lift yer almaktadır. Bin 700 metre uzunluğundaki birinci lift, kayak sporuna yeni başlayanlar için ideal bir eğime sahip 3 kilometre uzunluğunda bir pistle kayak merkezine bağlanmaktadır.
Kayak merkezindeki 2 bin 600 metre uzunluğundaki ikinci lift ise, 4 pist ile birinci lifte bağlanmaktadır. Sarıçam ormanlarıyla kaplı zirveden aşağıya doğru inmeye başladığında; en güzel çam yeşilinin, ormanların melodik uğultusunun, cıvıl cıvıl kuş seslerinin, sincapların, en güzel kar beyazının, eşliğinde 7 kilometrelik iniş keyfi yaşatıyor.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Dağlarda çiriş otu bereketi Doğu Anadolu Bölgesinde ve Erzincan’da bu günlerde çarşı pazarda sıkça görülen çiriş otu dağlarda yaban hayvanlarının da ilgisini çekiyor. Bahar ayları ile birlikte Erzincan’ın yüksek kesimlerinde ortaya çıkan çiriş otu vatandaşlar tarafından toplanmaya başlandı. Munzur Dağlarında yerli ve yabancı birçok kişiye rehberlik yapan Murat Aydemir, yaptığı gözlemlerde dağ keçilerinin de çirişi yediğini ifade etti. Dağlarda doğal olarak yetişen çirişten birçok yemek yapıldığını anlatan Aydemir, çirişten yapılan turşunun ayrı bir lezzet olduğunu söyledi. İnsanlar yüzyıllardır yaşamın neredeyse her alanında bitkilerden faydalanıyor. Bazı bitkiler tıbbi faydaları sebebiyle sağlık alanında kullanılırken bazı bitkiler besin bazıları ise boya ya da süs bitkileri olarak kullanılıyor. Çiriş otu da bu bitkilerden bir tanesi. Latincede Asphodelus aestivus L. olarak bilinen ve Zambakgiller familyasına ait olan çiriş otu, çoğu bölgede güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu olarak biliniyor. Toplumun büyük bir kısmı bazı hastalıkların tedavisinde tıbbi bitkilere başvuruyor. Bitkisel tedavi yöntemlerinin yan etkilerinin olmadığı ya da daha az olduğu düşünülmesi buna büyük bir etken olarak gösteriliyor. Çiriş otu da bölgede halkın tercih edilen bitkilerin başında yer alır. Çirişten birçok yemek yapılıyor Meryem Badayman, Ekin Dinçel ve Ayla Ünver Alçay tarafından yapılan bir araştırmada çirişin; yabani bir ot olup yenilebilmesinin yanında vitamin, antioksidan, lif ve mineral içerikleri ile vücudu besleyen özelliğe sahip olması sebebiyle yaygın olarak tüketildiği belirtildi. Çiriş otu, Afrika, Arap ülkeleri, Türkiye, Mısır ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde görülen bir bitki türü. Türkiye’de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişiyor. Çiriş otu genel olarak zararsız ve faydaları ile ön planda olan bir bitki olarak biliniyor. Bunun yanında çirişin yaprakları henüz tazeyken de yenilebiliyor. Ayrıca çirişten çorba ve birçok yemek de yapılıyor. Haşlandıktan sonra yumurta ile kavrulması ya da peynirle de karıştırılarak yufka ekmek içinde yeniliyor. Ayrıca kaşila diye adlandırılan bir yemeği de yapılıyor. Sevilen yemeklerden biri olan kaşila, çirişin kaynatılıp, içerisine bulgur katılarak, katılaşıncaya kadar pişirilmesiyle yapılıyor. Katılaştıktan sonra içi çukurlaştırılarak yağ dökülüp ve servis edilip yeniliyor.