GENEL - 10 Ocak 2012 Salı 10:53

TZOB GENEL BAŞKANI ŞEMSİ BAYRAKTAR:

A
A
A
TZOB GENEL BAŞKANI ŞEMSİ BAYRAKTAR:

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Akdeniz ve Ege bölgelerinde aşırı yağışlar, bazı yerlerde görünen fırtına ve hortumun en fazla sera ürünlerine zarar verdiğini bildirerek, "Odalarımızın da içinde yer aldığı hasar tespit çalışmaları devam ediyor. Oluşan zararın boyutları önümüzdeki günlerde netleşecek" dedi.
Bayraktar, konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, mevsim itibari ile tarlada ürün olmamasının avantaj olduğunu ve zararın azalmasını sağladığını kaydetti. Ziraat odalarının da içinde yer aldığı hasar tespit çalışmalarının devam ettiğini vurgulayan Bayraktar, ancak özellikle sera üreticilerinin zararının fazla olduğunun göründüğünü belirtti. Hasar tespit çalışmalarını takiben öncelikle çiftçilerin bankalara olan kredi borçlarının faizsiz ertelenmesi gerektiğine dikkat çeken Bayraktar, "Çiftçilerimiz
Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerinin dışında diğer bankalardan da kredi kullanmaktadırlar. Özel bankalar da bu durumu göz ardı etmemeli, kredi borçlarını faizsiz ertelemelidir" dedi.
Akdeniz Bölgesinde gerçekleşen yağışlar, fırtına ve hortumun serada yetiştirilen önemli ürünlere zarar verdiğini kaydeden Bayraktar, Ege Bölgesinde yaşanan aşırı yağışlar sonucu meydan gelen seller ve derelerin taşması ve kanalların patlaması sonucu ortaya çıkan taşkınların, yerleşim yerleri yanında, tarım arazilerini sular altında bıraktığını ve hasadı devam eden narenciye ürününü vurduğunu belirtti.
Yağışlarla ilgili Ziraat Odalarından alınan ilk bilgiler ise şöyle:
"Antalya/Kumluca: Türkiye serada yetiştirilen domates üretiminin yüzde 60’ını gerçekleştiren Kumluca ilçesinde gerçekleşen kuvvetli hortum 30 dekar alanda yer alan projeli tünel seraların yarıdan fazlasının çökmesine neden oldu. Seraların çoğunluğunda domates olmakla birlikte, biber ve patlıcan ürünleri de bulunuyordu. Kumluca’da zarar gören seralarda sigorta yaptıran çiftçi sayısı yok denecek kadar azdır. Sigorta yaptırmamanın önemli nedeni tapuların hisseli olmasıdır. İlk gözlemlere göre hortumun neden
olduğu zararın 1 milyon liraya ulaşması bekleniyor. İlçede 1 dekar tünel seranın maliyeti 45-50 bin lirayı buluyor. Maliyetin yüksek olması zararın boyutunu artırdı.
Antalya/Merkez: Muratpaşa ve Kepez ilçelerinde yaklaşık 150-200 dekar serada domates başta olmak üzere, kesme çiçek ve çeşitli sebzeler zarar gördü.
Antalya/Demre: İlçede gerçekleşen fırtına ve hortum 120 dekar sera alanında seralara ve biber, domates ve kabak ürünlerinde zarar meydana geldi. Bu alanlarda yer alan seraların bir kısmının naylonu sökülürken bir kısım serada da çökme oldu.
Muğla/Köyceğiz: 6 Ocak Cuma günü başlayan yağışlar çay ve derelerin taşmasına neden oldu. İlçe merkezin de birçok eve zarar verdi. Tarım arazileri sular altında kaldı. Özellikle narenciye bahçelerine henüz girilemedi.
Muğla/Ortaca: İlçede gerçekleşen fırtına seraların camlarının kırılmasına ve plastiklerinin yırtılmasına sebep olurken ürünler önemli zarar gördü. Fırtına ayrıca narenciye bahçelerinde meyvelerin dökülmesine neden oldu.
Denizli/Sarayköy: Aşırı yağışlar Büyük Menderes nehrinin taşırmış, oluşan taşkın ilçedeki ova köylerde tarım alanlarının sular altında kalmasına neden oldu. Bir iki ay önce ekimi yapılmış olan buğdaylarda tohumların çürümesinden endişe duyuluyor.
Denizli/Tavas: Aşırı yağışlar özellikle drenaj alanlarındaki dar kanalların patlamasına neden oldu. Buğday, arpa ekili alanlar sular altında kaldı.
Denizli/Kale: Akçay dere kenarında bulunan arazilerde sıkıntı yaşandı. Üretim dönemi itibariyle arazide fazla ürün olmaması zararı azalttı. Kale biberi ekim dönemi olması nedeniyle yağışlar Kale biberinin ekim zamanının gecikmesine neden oldu.
Edirne: Son birkaç günde gerçekleşen yağışların nehir kapaklarının açılmasını gerektirecek kadar olmadığı ilde tarımsal konuda herhangi bir sorun olmadı. Tunca nehrinin debisinin zaman zaman arttığı yağışlar devam ederse bir sıkıntı oluşabilir."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul TOGG’un yeni SUV modelinin ismi belli oldu: T8X Türkiye’nin otomobili TOGG’un yeni SUV modelinin ismi belli oldu. TOGG CEO’su Gürcan Karakaş, sedan modelinin ardından yeni B-SUV modeli T8X için çalışmaların başladığını söyledi. Türkiye Gazetesi’nin haberine göre, Karakaş, 2021 yılı Mayıs ayında TOGG Europe GmbH’yı kurduklarını hatırlatarak, “2024 sonu itibarıyla Avrupa’da yavaş yavaş yer almak üzere faaliyetlerimize devam ediyoruz. T10X’in Avrupa’daki ön satışlarına bu sene sonunda başlayıp, 2025 takviminde teslimata başlamak hedefindeyiz. Yurt dışı stratejimiz pazar dinamiklerine uygun şekilde güncelleniyor. İskandinav ülkelerinden başlamak niyetindeydik. Bu planımızı güncelledik. Çünkü sektör çok hızlı gelişiyor ve Çinli markalar çok hızlı bir şekilde her yere yayılıyor. Dolayısıyla özellikle Avrupa’nın en büyük pazarı olan Almanya, Fransa, İtalya üçgeni tamamıyla dolmadan biz daha yolun başındayken o pazarlarda var olma kararı aldık” dedi. 2023 hedefi 18 saatte satıldı Karakaş, ilk modeli satışa sunduklarında rekor bir talep gördüklerini ifade ederek, “18 saatte 2023 yılındaki üretmeyi planladığımız bütün araçları sattık. İlk 8 saatte 2022 yılında satılan tüm elektrikli otomobillerin sayısından daha fazlasını satıldı. Siparişlerin yüzde 80’den fazlası en donanımlı versiyon için geldi ve biz 2023 Nisan ayından yılın sonuna dek ilk 20 binin teslimatını yaptık. Dünyada, Avrupa’da, Amerika’da, Çinli şirketler arasında, ilk üretim yılında 20 bin adet üretmiş ve satmış başka bir şirket bildiğimiz kadarıyla yok. O açıdan hem ülkemiz için hem de hepimiz için iyi bir başarı, iyi bir başlangıç daha doğrusu. Bundan sonra da arkasını getirmek için de gece gündüz çalışıyoruz” diye konuştu. Karakaş, açıklamasında, bu başarının yeni modellerle devam edeceğini belirterek ikinci ve üçüncü modeller hakkında ön bilgi verdi. Ocak ayında T10F’yi sergilediklerini dile getiren Karakaş, “Sergilemeden bir sene önce bu modelin çalışmalarını yaptık. Şimdi aynı şekilde T10F’nin sonrasının da çalışmalarını yapıyoruz. Şimdi sırada B segmentindeki SUV modelimizin çalışması var. Seneye bu vakitler T10F’nin satışları başladıktan bir müddet sonra da T8X’i de göstermeye hazır hâle gelebiliriz” ifadelerini kullandı.
Bayburt Sağlık çalışanları ’Kırım-Kongo Kanamalı Ateş’ hastalığına karşı vatandaşları bilgilendirdi Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi enfeksiyonuna karşı Bayburt Devlet Hastanesi girişinde stant açılarak, vatandaşlar konuyla alakalı bilgilendirildi. Hastalığın belirtilerinden ve tedavisinden bahseden sağlık personelleri broşürler dağıtarak, hasta ve hasta yakınlarına bilgilendirme faaliyetinde bulundular. Keneler tarafından taşınan ve keneyle temas halinde vücutta ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal gibi belirti gösteren, müdahale edilmediği takdirde ölümlere neden olabilen bir tür enfeksiyon hastalığı olan Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi(KKKA) enfeksiyonuna farkındalık oluşturmak için Bayburt Devlet Hastanesi poliklinik girişinde stant açıldı. Hasta ve hasta yakınlarına broşür dağıtılarak konu hakkında bilgilendirme yapıldı. KKKA enfeksiyonundan korunmak için yapılması gerekenleri hastaneye başvuran vatandaşlara anlatan sağlıkçılar tarla, bağ, bahçe, orman ve piknik alanları gibi yerlerde vücudu kapatacak şekilde giyilmesi gerektiğini hatırlattılar. Vücuda tutunan kenelerin kesinlikle çıplak el ile koparılmaması, tutunduğu yerden çıkarılmadan hemen sağlık kuruluşuna başvurması gerektiğini söyleyen sağlık personelleri, olası belirtilerden bahsettiler. ’Keneyi hafife almayın, tedbiri elden bırakmayın’ hatırlatmalarıyla sık sık uyarılarda bulunan sağlık çalışanları vatandaşların sorularını da yanıtlamayı ihmal etmediler.
Erzurum Başkan Sekmen ve Rektör Çakmak, Üniversite sanayi iş birliği için buluştu Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ve Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, üniversite sanayi iş birlikleri kapsamında fikir alışverişinde bulunmak amacıyla bir araya geldi. Erzurum’da kurulması planlanan ileri teknoloji fabrikalar için istişarede bulunmak üzere ETÜ’yü ziyaret eden Başkan Sekmen ve Rektör Çakmak, bölge ve ülke ekonomisine katkıda bulunmak için yüksek katma değerli ileri üretim teknolojileri ve nanoteknoloji tabanlı aygıtların yer aldığı ETÜ Yüksek Teknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi’nde (YÜTAM) incelemelerde bulundu. Fotonik teknolojilerin ve güneş pillerin üretimi için kullanılan 1000 sınıfı temiz odalar hakkında Başkan Sekmen’e bilgi veren Rektör Çakmak daha sonra konuğuna Eklemeli Üretim Laboratuvarlarını gezdirerek burada lazer ergitme cihazıyla üretimi yapılan materyalleri tanıttı. Erzurum’un ikliminin mikro ve nano boyuttaki fotonik aygıtların üretilmesi için son derece uygun olduğunu ifade eden Rektör Çakmak: “YÜTAM’da son derece gelişmiş alt yapı ve laboratuvar imkanlarımız bulunuyor. Burada bilimsel araştırmaların yanı sıra üretimini yaptığımız çeşitli malzemeler var. Önümüzdeki süreçte Ar Ge’sinin üniversitemizde üretiminin ise şehrimizde yapıldığı ileri teknoloji fabrikaların kurulması bizleri ziyadesiyle memnun edecek. ETÜ olarak ülkemize değer katan yerli ve milli teknolojilerin bir parçası olmak için çalışmalarımıza aralıksız devam ediyoruz. Bu merkez milletimizin ve devletimizin parasıyla kuruldu. Bu bilinçle kapılarımızı tüm paydaşlarımıza sonuna kadar açmış bulunuyoruz. Şehrimizde kısa sürede ileri teknoloji fabrikaların kurulması için iş birliğine her daim hazır olduğumuzu belirterek EBB Başkanımız Sayın Mehmet Sekmen’e girişimlerinden ötürü teşekkür ediyorum. Misafirperverliğinden ötürü Rektör Çakmak’a teşekkür eden Başkan Sekmen ise ETÜ’nün Erzurum ve bölgesi için çok önemli bir değer olduğunu belirterek: “YÜTAM’da yapılan çalışmalar ve sahip olduğu imkanlar şehrimiz ve ülkemiz için son derece kıymetli. Rektör hocamız bizlere çok değerli bilgiler verdi. Kendisine ve ekibine bir kez daha teşekkür ediyor ve çalışmalarında başarılar diliyorum” diye konuştu.