Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Türklerin oluşturduğu sivil toplum kuruluşları dayanışma içinde olsaydı, bugün Fransa Meclisi’nden Ermeni soykırımını inkar eden yasa geçemeyecekti" dedi.
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, devam eden 4. Büyükelçiler Konferansı’nın bugünkü oturumuna katıldı. Sivil toplum kuruluşların önemine dikkat çeken Bozdağ, "Türklerin oluşturduğu sivil toplum kuruluşları dayanışma içinde olsaydı, bugün Fransa Meclisi’nden Ermeni soykırımını inkar eden yasa geçemeyecekti" diye konuştu.
Bozdağ, dünyada İslamofobi sorunu ile karşı karşıya kalınıldığını belirterek, ’’Dilimizi, kültürümüzü, tarihimizi, inancımızı anlatamazsak; onları eksik bırakmış, dilimize, tarihimize erişimler konusunda korumasız bırakmış oluruz. Vatandaşlarımızı her türlü asimilasyona açık hale getirmiş oluruz. Bugün bir çok ülkede insanların İslam’dan soğumasını sağlamak, İslam’a inanışı durdurmak ve dinlerini hakkıyla yerine getiren Müslümanları suçluluk psikolojisine sokmak için İslam ile terörü yan yana koymak,
İslam ile şiddeti yan yana koymak için bilinçli ve arkalarında çok büyük destekler olan çalışmalar yürütülmekte ve bunların sonucunda da İslamofobinin oluşturulması hedeflenmektedir" dedi.
Yurtdışında yaşayan Türklerin bazı sorunlar yaşadıklarını ifade eden Bozdağ, 4’üncü kuşak Türk vatandaşlarının ciddi bir asimilasyon tehlikesi ile karşı karşıya olduğunu savundu. Bozdağ, "Neleri yaparsak daha fayda sağlarız, bunun hesaplarını yapıyoruz. Din adamlarımız, Avrupa’daki insanlara ulaşmakta ciddi sıkıntılar yaşamakta. Bu açıdan, Yunus Emre Türk Kültür Merkezlerinin yaygınlaştırılması, kültürümüzün öğretilmesi açısından son derece önemlidir. Büyükelçiliklerimize bu kültür merkezlerinin
yaygınlaştırılmasında büyük görev düşmektedir" ifadelerini kullandı.