YEREL HABERLER - 06 Ocak 2012 Cuma 12:44

MARMARİS KENT MEYDANI İÇİN SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI DEVREDE

A
A
A
MARMARİS KENT MEYDANI İÇİN SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI DEVREDE

Muğla’nın Marmaris ilçesine yapılacak olan ‘Kent Meydanı’ projesi hakkında sivil toplum kuruluşları görüşlerini bildirdi.
Marmaris’te yıkılan alışveriş merkezinin yerine yapılacak olan ‘Kent Meydanı’ projesi için sivil toplum kuruluşları çeşitli alternatifler sunarak meydanın mimarisi ve peyzajı hakkında farklı görüşlerin ve projelerin kamuoyuna oylamaya sunulması gerektiğini belirttiler.
Marmaris Çevrecileri Derneği Başkanı Ahmet Kutengin, Marmaris kent konseyine gönderdiği yıkılan alış veriş merkezinin yerine yapılabilecek projeler hakkında bilgi verdi.
Daha önce Marmaris Kent Konseyi, yıkılan alışveriş merkezinin yerine nasıl bir ‘Kent Meydanı ‘ yapılması gerektiği hakkında sivil toplum örgütlerine fikirlerini ve projeye destek amaçlı önerilerini sormuştu.
Marmaris Çevrecileri Başkanı Ahmet Kutengin, konu ile ilgili olarak hazırladıkları yazıyı kent konseyine sundu.
Kutengin Marmaris Kent Konseyi’nin bütün sivil toplum örgütlerine kent meydanı hakkında görüş sormasının güzel bir uygulama olduğunu belirtti.
Kutengin, "Bu çok güzel bir davranıştı öncelikle sonrasında yapılacak bir iş için görüş sorma ve paylaşımda bulunma bizi de oldukça memnun etti. Bizde düşüncelerimizi basın yoluyla paylaşmayı istedik ”dedi.
Ahmet Kutengin kent konseyine hazırladıkları yazı hakkında bilgi vererek, “Konunun uzmanları mesela Marmaris Mimarlar Odası öncülüğünde böyle bir anket düzenlemeli ve insanlarımız bu konuda görüşlerini sunabilmelidir. Bilindiği üzere belediye tarafından daha önce yapılan bir peyzaj çalışması vardı hatta reklam panolarına asılmıştı. Proje olarak biz sadece onu biliyoruz projenin ön alanını mı gösteriyordu ya da yapılacak daha başka çalışmalar var mı bu konuda herhangi bir bilgi sahibi değiliz. Ama bir çevreci derneği olarak, bütün Marmaris’in yarınlarını düşünerek mümkün olduğunca kullanım amacı belli olan, çevreye hizmet eden bir kent meydanı olmasını istiyoruz” diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.