POLİTİKA - 16 Aralık 2011 Cuma 12:15

BAKAN BAĞIŞ: "MİKROKREDİ İLE ÜLKEMİZDE 55 BİN KADININ SİGORTA GÜVENCESİ SAĞLANMIŞ OLACAK"

A
A
A
BAKAN BAĞIŞ: "MİKROKREDİ İLE ÜLKEMİZDE 55 BİN KADININ SİGORTA GÜVENCESİ SAĞLANMIŞ OLACAK"

Avrupa Birliği ve Başmüzakereci Egemen Bağış ile Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, İstanbul’da "Türkiye Grameen Mikrokredi" toplantısına katıldı. Bakan Bağış, "Mikrokredi ile ülkemizde 55 bin kadının sigorta güvencesi sağlanmış olacak" dedi.
Haliç Kongre Merkezi’nde "Kadın Emeği Mikrokredi ile Gelişiyor, Mikrosigorta ile Güvence Altına Alınıyor" başlığı altında düzenlenen toplantıya AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, mikrokredi projesini geliştiren Nobel ödüllü iktisatçı Prof. Dr. Muhammed Yunus ve çok sayıda mikrokredi kullanıcısı katıldı.
Mikrokredi sayesinde 55 bin kadına sigorta güvencesi sağlanacağını belirten Bakan Bağış, "Dünyanın önde gelen akademik çevrelerinde, dünyanın önde gelen üniversitelerinde olduğu gibi artık ülkemizde de mikrofinans ve sosyal girişimcilik merkezi açıldı. Ülkemizde 55 bin kadının sigorta güvencesi altına alınması sağlanmış olacak. Mikrokredi sayesinde nasıl makro kalkınma sağlanıyorsa bugün mikrosigorta sayesinde de gerçekten Türkiye genelinde bir güvence hissinin oturduğuna hep birlikte şahitlik etmekteyiz.
Bu uygulama ile haftada 25 kuruş, yılda sadece 12 lira ile insanların yarınlarla ilgili kaygıları ortadan kalkacaktır" dedi.
Bağış, bir kadının 300-400 liralık bir krediyle çocuklarının umudunu güçlendirebildiğini ifade ederek, "58 şehirde 75 şubeyle on binlerce insan bugün farklı bir noktada. Bizim kendi kültürümüzde şanımızda olan ’yuvayı dişi kuş yapar’ anlayışı mikrokredi ile çok farklı bir noktaya taşındı. Hiçbir eğitim almadığı halde ailesi yoksulluk içerisinde olduğu halde bir kadınımız 300 lira, bazen de 400 liralık bir krediyle sadece kendisinin değil, çocuklarının umudunu güçlendirebiliyor. Bir yandan da bu ülkenin
en iyi okullarında okumuş, hukuk gibi adalet sağlama platformu üzerine eğitim aldıktan sonra yıllarca hakimlik yapmış, daha sonra da milletvekili seçilmiş bir başka kadının tutup ’Yargıda militan lazım’ deme zihniyetiyle kıyaslandığı zaman burada 81 ilden gelen kadınlarımız eli öpülesi kadınlardır. Kimileri kendilerine kukla ararken, kimileri de ben hayatın gidişatını pozitif yönde değiştirebilirim deyip 300 lira ile 500 lira ile önündeki bütün engellere rağmen gerçekten bir fark ortaya koyabilmektedir. Bu
ülkenin saygın bir vatandaşıyım, vergi ödemek istiyorum. Bu ülkenin kalkınmasına katkıda bulunmak istiyorum. Ben kimsenin militanı olmak istemiyorum. Ben bu ülkenin kalkınmasını istiyorum diyebilmektedir. Onlara saygı duymak gerekir" diye konuştu.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Şahin ise, "2001’de Sayın Genel Başkanımız ve Başbakanımızın kurduğu AK Parti’nin ilk söylediği şey ’Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak’ dedi, önce insan dedi. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın dedi. Burada koyduğumuz misyonun içerisine yasakları kaldırma, yolsuzluğu önleme ve en önemlisi yoksulluğu önleme en önemli devlet politikamızdır. Bir taraftan geleneksel bankacılık sistemi çökmüş, bir taraftan kamu maliyeti çökmüş, kara delikler oluşmuş, milletin kaynakları farklı
kanallara gitmiş, bir taraftan da buradaki temel manada yapılacak şeyler halka ulaşamadığı için halk eğitimde fırsat eşitliği, sağlıkta fırsat eşitliği yakalayamamış ve büyük bir uçurumla karşı karşıyaydık. İleride göreceksiniz 2001’de verdiğimiz o mücadele sigortacılıkta da o hale gelecektir. Bir şey çok önemli; birinin bir odası ne kadar önemliyse, birinin bir villası, birinin büyük varlığı o kadar önemlidir. Yani insana ait bir şey küçük de olabilir, okyanusta bir damla olabilir ama o ona aittir. Mali
olarak koyacağımız şeyin bedeli çok az olabilir, önemli olan o küçüğün kıymetini bilme, bütçeye değer koyabilmek, küçüğü büyültebilmek ufkun ve vizyonudur" dedi.
Törenin ardından 81 ilden gelen mikrokredi kullanıcısı kadınlara, mikrosigorta poliçeleri verildi. Van’dan gelen depremzede bir kadın, "Ben Van’dan geldim. Üç çocuğum var, eşim rahatsızlığından dolayı hiçbir şey yapamıyordu. Arkadaşların sayesinde 400 TL mikrokredi aldım. Aileme, çocuklarıma çok büyük katkıda bulundum, depremden dolayı şu anda hiçbir şey yapamıyoruz. Çok perişan olduk. O 400 lira ile elişi yaptım, aileme destek verdim" diye konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Ruhsatsız tabanca ile yakalandı, “Taşımıyorum bozuk” diyerek tüfek ruhsatı gösterdi Aksaray’da ruhsatsız tabanca ile yakalanmasına rağmen önce “Taşımıyorum” deyip inkar eden, sonra da “Bozuk” diyen sürücü bir de “Ruhsatım var” diyerek tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. Olay Gülağaç Yolu Kireçlik Mevkiinde yaşandı. Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde gece yarısı bekçilerin de katıldığı asayiş ve trafik uygulaması yapan İl Emniyet Müdürlüğü asayiş ile trafik şubesi ekipleri şüphe üzerine Gülağaç ilçesinden Aksaray merkez istikametine seyreden Ali B. (38) idaresindeki 51 ACV 230 plakalı otomobile "dur" ihtarında bulundu. Sürücüsü ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirildikten sonra araçta arama yapan bekçiler araç içerisine gizlenmiş bir adet tabanca buldu. Kullandığı araçta tabancayla birlikte yakalanmasına rağmen “Taşımıyorum” diyen sürücü Ali B. daha sonra tabancanın bozuk olduğunu belirterek işlem yapılmasından kaçmak istedi. 2 ayrı bahanesiyle başarılı olamayan sürücü bu kez de “Ruhsatım var” diyerek yakalattığı tabanca yerine tüfek ruhsatı gösterdi. 3 ayrı bahanesiyle işlemden kaçamayan sürücü son olarak tabancayı kabullenerek “Benim, tamir için taşıyorum” dedi. Tabancaya bekçiler tarafından dolu boş kontrolü yapıldıktan sonra el konulurken ruhsatsız tabanca taşımaktan gözaltına alınan sürücü adli işlemler için polis merkezine götürüldü.
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.