YEREL HABERLER - 09 Ocak 2012 Pazartesi 14:21

KARABÜK MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ BEŞLER`İN KALORİFER AÇIKALAMASI

A
A
A
KARABÜK MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ BEŞLER`İN KALORİFER AÇIKALAMASI

Karabük Milli Eğitim Müdürü Mehmet Beşler, eğitim kurumlarının sorunlarını yakından takip ediyor ve bu sorunların çözümü hususunda her türlü gayreti gösterdiklerini söyledi.
Milli Eğitim Müdürü Mehmet Beşler, yaptığı yazılı açıklamada, daha önce Soğuksu Mahallesi’ndeki Şehit Adem Yavru İlköğretim Okulu’nda gündeme gelen ısınma sorunu ile ilgili çalışmalar yaptıklarını söyledi. Mahalle muhtarının bu sorunu basına yansıtarak kendilerini suçladığını anlatan Beşler, "Bugüne kadar, müdürlüğümüzü telefonla arayan ya da bizzat makama gelerek görüşme talebinde bulunan hiçbir kamu ya da özel kurum yetkilisinin ve vatandaşın bu taleplerini reddetmediğimiz, görevimiz dahilinde olan hususlarda kendilerine yardımcı olma yönünde elimizden gelen desteği verdiğimiz halde, kalorifer sorunu nedeniyle, mahalle muhtarının görev ve yetki hudutlarını aşarak, yerel basında ’Milli Eğitim Müdürü bu konuyla ilgili bizimle görüşmüyor, telefonlarımıza dahi çıkmıyor’ şeklinde gerçeği yansıtmayan, haksız demeçlerde bulunması ve 30 Aralık 2011 tarihinde yayınlanan yerel gazetelerde, ’Milli Eğitim Rezaleti’, ’Velilerin Kalorifer Tepkisi’, ’Fedakar Müdür, Çaresiz Milli Eğitim’ gibi manşetler yer almıştır. Ayrıca mahalle muhtarının bu tür demeçlerde bulunması hak etmediğimiz halde, kurumumuzun ve eğitim camiamızın, kamuoyu nezdinde yanlış anlaşılmasına sebep olacaktır" dedi. Kalorifer probleminin yaşandığı iddia edilen okulda şu anda 6 yardımcı hizmetlinin görev yaptığını anlatan Beşler, açıklamasını şu sözlerle devam etti:
"Buna rağmen, kaloriferin yakılmasına dair bir sorun hasıl olmuşsa, bir mahalle muhtarının, okul idaresi, okul aile birliği, veliler ve Müdürlüğümüzle birlikte istişare ederek, bu sorunun çözümüne yardımcı olması, idareden ve çözümden yana yatıştırıcı ve olumlu bir tavır alması gerekirken, ’Bunlar çözüm üretmiyor’ gibi tahrik edici ve kışkırtıcı beyanlarda bulunması, kamu adına görev yapan bir görevlinin hakkını, haddini aşması, görevini ve yetkisini kötüye kullanması anlamına gelmektedir. İş birliği yapma yolunu seçmiş olsaydı, bahsi edilen mezkur sorun, kolayca çözülebilirdi. Şimdi ısınma ile ilgili yaşanan soruna, ivedi olarak bu şekilde bir çözüm bulunmuş ve şu anda, bu eğitim kurumumuzda herhangi bir sıkıntı yaşanmamaktadır."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.