YEREL HABERLER - 19 Ekim 2016 Çarşamba 18:43

Gümüşhane’de Muhtarlar Günü kutlandı

A
A
A
Gümüşhane’de Muhtarlar Günü kutlandı

Gümüşhane’de 19 Ekim Muhtarlar Günü ilk kez düzenlenen törenle kutlandı.
Geçtiğimiz yıl Başbakanlık Genelgesi ile 19 Ekim tarihinin “Muhtarlar Günü” olarak ilan edilmesinin ardından Gümüşhane’de ilk kez düzenlenen kutlama programı kapsamında Gümüşhane Köy ve Mahalle Muhtarları Derneği tarafından Hükümet Konağı önündeki Atatürk Anıtına çelenk sunuldu.
Vali Okay Memiş, Garnizon Komutanı Albay Cezayir Danışan, Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Erdem, İl Emniyet Müdürü Orhan Kar, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ekrem Akdoğan, kurum müdürleri ve çok sayıda muhtarın katıldığı törende Dernek Başkanı Gürbüz Demir ve muhtarlar Atatürk anıta çelenk sundu.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından sona eren törenin akabinde Vali Okay Memiş tarafından Valilik Makamında tebrikler kabul edildi.
Programın ikinci bölümünde ise Vali Okay Memiş, 19 Ekim Muhtarlar Günü nedeniyle İl Özel İdaresi sosyal tesislerinde köy ve mahalle muhtarları onuruna yemek verdi.
“Muhtar köyün he şeyidir”
Garnizon Komutanı Albay Cezayir Danışan, Vali Yardımcısı Şenol Turan, Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Erdem, İl Emniyet Müdürü Orhan Kar, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Ekrem Akdoğan, Gümüşhane Köy ve Mahalle Muhtarları Derneği Başkanı Gürbüz Demir ve muhtarların katıldığı yemekte konuşan Vali Memiş, muhtarın köyün herşeyi olduğunu söyledi.
Muhtarlık tarihinin çok eski bir geçmişi olduğunu vurgulayan Vali Memiş, Türkiye’de son yıllarda ikili yaşama geçildiğini belirterek, “Bugün büyük kentlerde yaşayan vatandaşlarımız, yaz aylarında özellikle 3-5 ay gibi bir süre köylerine dönmekte, yaz mevsimi yaşamını köylerde sürdürmektedirler. Buna ilimizde de tanık oluyoruz. Ben bunu gerekçe göstererek, İstanbul Büyükşehir Belediyesinden Kocaeli Büyük Şehir Belediyesinden yolların asfaltlanması için malzeme talep ettim. Kocaeli talebimizi henüz gerçekleştiremedi ama İstanbul Büyükşehir Belediyesi bu talebimize olumlu yanıt verdi, şu anda tanklarımızı dolduruyoruz, en az 200 kilometre yol yapacak kadar bize malzeme verdiler. Huzurlarınızda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanına ve çalışma arkadaşlarına çok teşekkür ediyorum” dedi.
“Sandıktan çıkmak kolay değil”
Sandıktan çıkmanın kolay olmadığının altını çizen Vali Memiş, şunları söyledi: “Bir dernek seçiminde, çok basit bir kulüp seçiminde bile sandıktan çıkmak çok kolay değil. Onun için biz buna her zaman saygı duymak durumundayız. Bizler her zaman yanınızdayız. Bütün kurumlarımız bütün vatandaşlarımızın yanındayız. Kendimizi sizlerden üstün görmüyoruz, hep beraber bu kenti birlikte yöneteceğiz. Amacımız, istişare ederek kararları birlikte alarak yönetmektir. Bizler dersimizi çalışıyoruz. Gümüşhane Valiliği olarak eksikleri gördük kendimize bir yol haritası çizdik. 320 köyümüz 440 yaylamız bulunmaktadır. 4 bin kilometre civarında da yol ağımız var. Ana arterleri 2 yıl içerisinde asfaltlayacağız, bütün mücadelemiz bu şekildedir. Ancak yolu asfalt olan bir takım köylerimizde eksiklikler var. Muhtarlarımız bu taleplerin hepsini yerine getireceğiz ama önceliğimizi yolu asfalt olmamış köylerimize vereceğiz. Sizlerden anlayış bekliyorum. İçme suyuyla ilgili şimdi problemimiz yok. 2 milyon lira İller Bankasından hibe temin edildi. Bu gelen parayla da Özel İdaresi ve Kaymakamlıklarla istişare ederek eksik olan içme suyu şebekesi yenilecek.
“Muhtarlarımız 15 Temmuz’da bizi yalnız bırakmadı”
15 Temmuz gecesi muhtarların kendilerini yalnız bırakmadığını da kaydeden Vali Memiş, “Muhtarlarımız bizleri aradı, köylerini bırakarak şehre kadar geldiler. O hain darbe teşebbüsünde devletinin ve milletin yanında oldular. Başta sayın Başkan olmak üzere hepinize çok teşekkür ediyorum. Huzurun başı köyün muhtarıdır. Yaptığınız hizmetleri adaletli yapmaya gayret edeceksiniz. Köyün huzurunu sizler sağlayacaksınız. Türkiye’nin en güvenli 3 İlinden birisiyiz. Allaha şükürler olsun olayların en az olan illerinden bir tanesiyiz. Bütün konularda bizler, sizlerin yanınızda olacağız. Hepinize ayrı ayrı çok teşekkür ediyorum, 19 Ekim Muhtarlar Gününüzü kutluyorum” diyerek sözlerini sonlandırdı.
Gümüşhane Köy ve Mahalle Muhtarları Derneği Başkanı Gürbüz Demir ise 19 Ekim’i Muhtarlar Günü olarak kabul eden Bakanlar Kurulu’na, Başbakan Binali Yıldırım’a ve Muhtarlar Günü’nün resmileştirilmesi için talimat veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür etti.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kastamonu Sahurdan sonra hemen uyumayın: Organları yoruyor Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Elif Zeynep Özer, sahurdan sonra hemen uyumanın organları yorduğunu söyledi. Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Elif Zeynep Özer, Ramazan ayında beslenmede dikkat edilmesi gereken hususlarla ilgili bilgi verdi. Ramazan orucunun vücuttaki toksinlerin temizlenmesine imkan sağladığını belirten Özer, sahurun önemli bir besin olduğuna dikkat çekti. Sahurdan sonra hemen uyumamak gerektiğine dikkat çeken Özer, iftardan sonra da çorba içtikten sonra bir kaç dakika bekleyip ana yemeğin verilen aranın ardından yenilmesi gerektiğini kaydetti. "Ramazan insan vücudunu yeniliyor" Ramazan ayında sağlıklı beslenmeye karşı herhangi bir engel bulunmadığını belirterek, “Aksine özellikle sağlıklı beslenme Ramazan’da mümkün olabilmektedir. Çünkü 11 ay boyunca yediğimiz gıdaların tamamının vücuttan atılması bir hayli zor. Ramazan orucu içerisinde yaşanan uzun süreli ‘açlık’ ile vücutta birikmiş toksinlerin temizlenmesine, insan vücudunun yenilenmesinin desteklenmesine destek olmaktadır. Orucun insanın beslenme alışkanlıklarından kaynaklanan mevcut sıhhi durumunun iyilik halini daha iyiye taşıyabilmesini sağlaması üzerine oluşturulmuş bir sistem şeklinde düşünülebilir” dedi. “Vücudun su dengesi bakımından kahve ve çay tüketimine dikkat edilmeli” Oruç tutarken uzak durulması gereken yiyeceklerle ilgili örnekler veren Özer, “Ramazan, aşırılıklardan ve abartıdan uzak kalma felsefesine sahiptir. Her anlamdaki aşırılık insana zarar verir. Gıdada da durum aynı şekilde, örneğin en sağlıklı olarak bilinen bir gıda abartılı bir biçimde fazla tüketilirse bu gıda kişiye zamanla zarar vermeye başlayacaktır. Ramazan’da, yani özellikle uzun süreli aç kalmış bir mideye, ilk besin maddesi olarak basit karbonhidratlar girerse burada sağlıklı beslenmeden kesinlikle bahsedemeyiz. Basit karbonhidratların özellikle Ramazan’da fazla tüketilmemesine özen gösterilmelidir. Basit karbonhidrat içeren besinler olarak; toz şekerler, mısır şekerleri, beyaz ekmek gibi unlu mamullerden bahsedebiliriz. Bunların dışında fazla tuzlu yiyecekleler vücutta su tutacağı ve kişide su ihtiyacı uyandıracağı için özellikle Ramazan ayında bu tür beslenme şeklinden muhakkak kaçınılmalı. Vücudun su dengesi bakımından kahve ve çay tüketimine de dikkat edilmeli” diye konuştu. “Özellikle kadınlar sahur yapmalıdır” Kadınların sahur yapmaları noktasında tavsiyede bulunan Özer, “Sahur oruç tutarken önemli, fakat olmazsa olmaz değil. Ramazan ayının her yıl değişmesinin beraberinde getirdiği açlık süreçleri de değişmekte, bunun oluşturduğu 16 saat ve üzeri açlık durumlarında hormonal dengenin korunması bakımından özellikle kadınların sahur yapmalarını tavsiye ederim. Ramazan’da yapılan en büyük yanlışlardan biri ise, günlük su tüketimini iftardan sonraki süreçte tamamlayabilmek adına tek seferde büyük yudumlarla su tüketmek. Günlük tüketilmesi gereken su miktarının yudum yudum içilerek tamamlanması istenilen faydayı sağlayacaktır. Unutulmamalıdır ki hızlı içilen su vücuttan hızla atılırken yavaş yavaş/yudum yudum içilen su vücuttan daha yavaş atılır. Fazla susuzluk çekmemek ve gerekli mineral dengesinin sağlanabilmesi adına soda ve demirhindi şerbetinin (Osmanlı Saray Mutfağı’ndan) içilmesini öneririm. Eğer kişinin mide sorunu yoksa sodaya limon ve az miktarda tuz eklenip içilmesi faydalıyken, kişinin mide sorunu varsa kişi sodayı suyla karıştırarak içebileceği gibi yüksek mineralli su da tercih edebilir. Ramazan ayında yoğun baş ağrıları yaşanmaması adına su tüketimi oldukça önemlidir” şeklinde konuştu. “Sahurun hemen ardından uyunmuşsa, organların yorulması söz konusu olacaktır” Sahurda işlenmiş gıdalardan uzak durulması gerektiğini belirten Özer, “Sebzeden zengin, yumurta (haşlanmış, omlet vb), peynir ve az tuzlu zeytin tercih edilebilir. Meyve istenirse tüketilebilir; ancak içerisinde şeker bulunduğu için acıkmaya etki edeceği bilinmelidir. Salam, sucuk, sosis gibi işlenmiş gıdaları tüketmemeli ve fazla şekerli gıdalardan uzak durulmalıdır. Doğallıktan uzaklaşmış gıdaları tercih listemizin dışında tutmalıyız. Vücudun kendi sisteminde organlar sürekli çalışma halindedir. İnsan uyuyunca organları daha yavaş çalışarak dinlenebilme sağlanırken, sahurda yiyecek-içecek tüketiminde bulunulup hemen ardından uyunmuşsa, organların yorulması söz konusu olacaktır. Yemek yedikten en iyi ihtimalle minimum bir saat sonra uyunmalıdır” ifadelerini kullandı. “İşlenmiş gıdalardan uzak durulmalıdır” Gluten hassasiyeti olanların Ramazan’da çok şanslı olduklarını söyleyen Özer, "Sağlıklı beslenmede bilinen yanlışlardan biri unlu mamulleri (örneğin ekmek) yersek tok kalırız düşüncesidir. Glutensiz beslenenler zaten undan uzak bir beslenme biçimleri olduğu için halihazırdaki sağlıklı beslenme biçimlerini koruyarak Ramazan ayını rahat geçirebileceklerdir. Sağlıklı beslenme rutininde yer alan sebze yemekleri ile proteince zengin yiyeceklerle beslenilirse açlık hissini yoğun yaşamayacaklardır. Ramazan ayında ve Ramazan ayı dışında da dikkat edilmesi gereken en önemli husus işlenmiş gıdalardan uzak durulmasıdır. Bu, gıda alerjisi olmayan kişiler için de geçerlidir” dedi.
Bursa Bursa’da yanan ormanların yerine 48 bin fidan dikildi Bursa’da 11 Ağustos 2018 tarihinde Mudanya ilçesinde çıkan orman yangınında 36 hektar alan zarar gördü. Zarar gören alanlara Bursa Orman Bölge Müdürlüğü ekipleri, 2024 yılından itibaren 15 bin adeti tıbbi aromatik bitki olmak üzere 48 bin fidan dikti. Bursa’nın Mudanya ilçesi Çağrışan Mahallesi’nde 11 Ağustos 2018 tarihinde çıkan orman yangınında 36 hektar alan zarar görmüştü. Bursa Orman Bölge Müdürlüğü ekiplerinin çalışmaları ile birlikte yanarak zarar gören ağaç ve diğer bitkilerin temizlenmesinin ardından toprak işlendi. 4 ay süren çalışmaların ardından aralık ayında ilk fidan toprakla buluşturuldu. Yangında zarar gören alanı tekrar ormanlaştırma çalışmaları çerçevesinde, 15 bin adeti tıbbi aromatik bitki olmak üzere toplam 48 bin fidan dikilen alan zamanla eski görünümüne kavuşacak. "Saha içerisinde hiçbir alan kaybımız olmadı" Orman yangınında zarar gören alanın tamamının ormanlaştırıldığını ifade eden Bursa Orman Bölge Müdürü Esat Şimşek, "İçinde bulunduğumuz alan 11 Ağustos 2018 yılında çıkan Mudanya Çağrışan alanı içerisindeyiz. Burada 36 hektarlık alan orman yangınında zarar gördü. Bu 36 hektarlık alan içerisinde çalışma arkadaşlarımız hızlı ve etkili müdahale ile 1 gün içerisinde bu alanı kontrol altına aldılar. Hemen arkasından bu alanın tekrar orman olabilmesi için gerekli adımların atılması, başka bir faaliyet ve amaç için kullanılmaması için çalışmalara başladılar. İlk iş olarak içerisinde zarar görmüş ağaç ve çalıları temizleyerek araziyi toprak işlemesi yaparak fidan dikimi haline getirdiler. Kısa bir süre içerisinde ağustos ayından aralık ayına kadar bu faaliyetleri yerine getirdik. İlk fidanı da aralık ayında toprakla buluşturduk. Toplam saha içerisinde 48 bin fidan toprakla buluşturuldu, bunun 15 bin tanesi de tıbbi aromatik bitki. Saha içerisinde hiçbir alan kaybımız olmadı" şeklinde konuştu. Son 10 yılda çıkan 774 yangından zarar gören 2 bin 398 hektar alan tekrar ormanlaştırıldı Orman yangınlarında zarar gören alanların orman bölge müdürlüğü ekipleri tarafından tekrar ormanlaştırıldığını ve kesinlikle farklı bir amaçla kullanılmadığının altını çizen Şimşek, "Türkiye ormanlarında 1 metrekare bile yanan alan başka bir faaliyet ve amaç için kullanılmıyor. Son 10 yıl içerisinde Bursa Orman Bölge Müdürlüğü’nde 774 adet yangın 2 bin 398 hektarlık alan da bu yangınlardan zarar gördü. Bu alanlar içerisinde de şimdiye kadar tamamında bu faaliyetleri yerine getirdik, tamamında da ağaçlandırma çalışmalarını yaptık. Her sene bu alanlarda koruma kontrollerimizi ve bakım çalışmalarımızı yapıyoruz. 2023 yılı içerisinde Bursa Orman Bölge Müdürlüğü’nde 76 adet yangın meydana geldi. Bu yangınlarda da 395 hektarlık alan zarar gördü. Şu ana kadar 2023 yılında çıkmasına rağmen 218 hektarlık alanda 265 bin fidanı toprakla buluşturduk. Bu günden sonra da 175 hektarlık alanda 180 bin fidanı yıl sonuna kadar toprakla buluşturarak 1 yıl içerisinde ormanlaştıracağız" ifadelerini kullandı. "Orman yangınlarının önlenmesi için proje geliştiriyoruz" Bursa Orman Bölge Müdürlüğü ekiplerinin muhtemel orman yangınlarına karşı daima hazırlıklı olduğunu ifade eden Şimşek, "2024 yılı ile ilgili çalışmalarımızda Bursa Orman Bölge Müdürlüğü olarak orman yangınlarını önleme ve mücadele çerçevesinde 2 helikopter, 55 arazöz, 12 su ikmal aracı, 19 iş makinesi, bu konularda uzman 175 kişilik teknik uzman kadromuz ve 529 yangın personelimiz ile hazır bir şekilde orman yangınlarını önleme ve mücadele konusunda çalışmalarımıza başladık. Yangınların çıkmaması için eğitimler ve bu konu ile alakalı vatandaşları bilgilendirme çalışmalarına önem verdik. 2024 yılı içerisinde hedefimiz 10 bin kişiye bir proje geliştirip orman yangınlarının önlenmesi ile ilgili eğitimler planlayıp yangınların çıkmaması için bir proje geliştiriyoruz" dedi.