SAĞLIK - 30 Kasım 2016 Çarşamba 15:07

Etkisizleşen antibiyotikler yerine doğal antibiyotik

A
A
A
Etkisizleşen antibiyotikler yerine doğal antibiyotik

Rumeli Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Müdürü Halk Sağlığı Uzmanı Doç. Dr. Oğuz Özyaral, Sağlık Bakanlığının özellikle antibiyotik kullanımı konusundaki uyarılarına dikkat çekti. Gereksiz kullanılması sebebiyle antibiyotiklerin etkisini kaybettiğini ifade eden Doç. Dr. Özyaral, artık çok basit hastalıklarda bile tedavi imkanlarının kısıtlanması riskiyle karşı karşıya kalınacağını söyledi.
Doç. Dr. Oğuz Özyaral, hastalıkları hızla iyileştiriyor olmasının antibiyotikleri her yerde her zaman gerekli gereksiz kullanımını da arttırdığını belirtti. Her mikroorganizmanın farklı bir savaş ve savunma teknikleri, mekanizmaları olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Özyaral, "Çok önemli iki hareket oldu dünyada. Bunlardan biri antibiyotiklerin bulunup kullanılmasıdır. Bunlar yarı sentetik, sentetik derken önümüze çok ciddi bir potansiyel olarak geldi. Hastalıkları hızla iyileştiriyor olması her yerde her zaman gerekli gereksiz kullanımını da arttırdı. Bunların doğal olanları da vardı ama biz kolay olanı yani laboratuvarlarda sentezlenen kimyasal yapıları tercih ettik. Mikroorganizmaların savunma mekanizmalarını nasıl yıkarız diye hareket eden antibiyotiklerle hastalıkları yenmeye çalıştık. Ardından ikinci önemli hareket geldi, şunu unuttuk. Her mikroorganizmanın farklı bir savaş ve savunma teknikleri, mekanizmaları var. Bir antibiyotik vücuda girip karşılaştığı düşmanı yani hastalık yapan mikroorganizmayı öldüremediğinde düşmanı tarafından deşifre ediliyor. Kısa bir süre sonra, kullanılan antibiyotik hastalık yapan mikroplar tarafından tanınıyor, ayrıca virutik hastalıklara zaten bu antibiyotiklerin hiçbir etkisi de yok, böylece mikropların savunma mekanizması güçleniyor, akıllanıyorlar ve sonuç antibiyotikler etkisiz hale getiriliyor. Yani antibiyotik işe yaramıyor. Bir antibiyotiğin piyasaya çıkması ortalama 10 sene kadar bir süre alıyor. Ancak biz o kadar çok antibiyotik kullanıyoruz ki, 10 sene daha bitmeden ilacın etkinliğini bitirmiş oluyoruz. Bunun temel sebebi ilacı gerçekten kullanılması gereken yerde değil, aklımıza gelen tüm hastalıklarda, kulaktan dolma tavsiyelerle kullanmış olmamız" dedi.

"’Başım ağrıyor’ diyen antibiyotik kullanıyor, oysa antibiyotiğin de zararları var"
"Gribal enfeksiyonlarda antibiyotik işe yaramaz. Ancak sonrasında gelişen bir enfeksiyon varsa antibiyotik sadece hekim denetimin, gözetiminde kullanılır. Buna da ancak doktor karar verir. Öyle yanlış kullanım şekilleri ile karşılaşıyoruz ki başı ağrıyan antibiyotik kullanıyor mesela. Şaşırıp kalıyoruz. Oysa ki antibiyotik gerçek kullanım yeri dışında kullanıldığında vücudu yorar. Tüm ilaçlar zehirdir. Eczacılık zehri yönetme, hekimlik ise kullanım sanatıdır. Ancak vatandaş bu takdiri doktora bırakmıyor. Kendi kendine teşhis koyuyor, tedavi için de mutlaka antibiyotik alıyor. Aldığı her antibiyotik ile böbreklerine, karaciğerine, bağırsaklarında yaşayan vücudu için gerekli, faydalı mikroorganizma topluluklarına, sindirim sistemine , kan sistemine, organlarına farkına varmadan zarar veriyor" şeklinde konuşan Doç. Dr. Oğuz Özyaral özellikle sağlık konusunda boş konuşma alışkanlığından kurtulunması gerektiğini ifade etti.

"İnternetten hastalığına teşhis koyup ilaç yazdırmak olmaz"
Doç. Dr. Oğuz Özyaral antibiyotiklerin etkinliğinin korunmasında doktor ve eczacıya da sorumluluk düştüğünü belirterek, "’Hasta istedi antibiyotik’ yazdım, verdim diye bir şey olamaz. Hasta şikayetlerini anlatacak, doktor ne uygun görürse onu verecek ve tedavi protokolü oluşturulacak. Burada bilen kişi doktordur. İnternetten araştırıp yalan yanlış bilgilerle hastalığına teşhis koyup forumlardaki tavsiyelere göre ilaç isteyen hastalar, hem kendilerine hem de sağlık sistemine zarar veriyor. Biz ne yazık ki akılcı ilaç planlaması yapamıyoruz" ifadelerini kaydetti.

"En önemlisi hasta olmamak"
Doğru beslenmenin, aşılama takvimine uymanın, kontrolleri düzenli yaptırmanın ve çevreyi temiz tutmanın hastalıklara yakalanma riskini arttığını vurgulayan Doç. Dr. Özyaral, "En doğrusu koruyucu hekimliktir. Yani hasta olmamak ve ilaca daha az ihtiyaç duymak. Doğala dönmek zorundayız. Antibiyotiklere ihtiyaç duymamak için bağışıklık sistemimizi güçlü tutmalıyız. Doğal antibiyotikler dediğimiz vücudumuz tarafından yabancı madde olarak kabul edilmeyen gıdalarımız var. Onları doğru pişirme ve tüketme biçimleriyle soframıza getirmeliyiz. Hasta olmak istemiyorsanız doğal antibiyotikleri sofranızdan eksik etmeyin" dedi.

10 doğal antibiyotik
Doç. Dr. Oğuz Özyaral, bol bol kullanılmasını tavsiye ettiği doğal antibiyotikleri şu şekilde sıraladı: "Sarımsak: Mümkün olduğunca çiğ tüketin. Yemeğe katarken güzelce yıkayıp kabuğuyla kullanın. Soğan: Kuru ve tazesini çiğ olarak tüketelim. Kavurmayın. Ispanak: Mümkünse çiğden ya da buharda haşlayıp kullanın. Rengi değişene kadar pişirdiğinizde bir değeri kalmaz. İçinde folik asit vardır. Folik asit enfeksiyonlarla savaşta oldukça güçlüdür. Turp: İçinde C vitamini ve iyot bulunur. Doğal antibiyotiktir. Turp gibi olmak sözüne ilham vermesi boşuna değildir. Brokoli: Güçlü bir antioksidan olan C vitamini içeriyor. Bağışıklık sistemimizi güçlendiriyor. Zencefil: Bağışıklık sistemini güçlendirir. Bal, tarçın ve zencefil karışımı herkese tavsiye edilebilir. Kırmızı biber / Kımızı acı biber: Acı biber içindeki capsaicin maddesi aynı zamanda ona acı tadı verendir. Bu madde bağışıklık sistemimizi güçlendirir, hastalıklara karşı direncimizi arttırır. Kırmızıbiber iyi bir C vitamini kaynağıdır. Kivi: Portakaldan daha fazla C vitaminine sahip olan kivi, antioksidan özellikle sebebiyle özellikle kış mevsiminde her gün tüketilmesi gereken meyvelerdendir. Pırasa: Güçlü bir antioksidan olan “polifenol” içerir. Serbest radikaller ve onların oluşturacağı hastalıklara karşı vücudu korur. Nar: Kırmızı - mor renkli tüm meyveler bağışıklığı güçlendirir ancak nar bu özelliğinin yanı sıra Potasyum ve demir içerir. Bu da hastalıklarla savaşımızda bize yardım eder."
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Yılmaz, görevi ecrin Naz Atar’a devretti Şehitkamil Belediye Başkanı Avukat Umut Yılmaz’ın 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla koltuğunu, İstanbul Lider Koleji 3. sınıf öğrencisi Ecrin Naz Atar’a devrettiği anlar renkli anlara sahne oldu. 23 Nisan’ın Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından çocuklara armağan edilmesi, her yıl büyük bir coşkuyla kutlanıyor. Şehitkamil Belediye Başkanı Avukat Umut Yılmaz, bayramı özel bir etkinlikle kutladı. Ecrin Naz Atar’ı kapıda, “Hoş geldiniz Başkanım” diyerek karşılayan Başkan Avukat Umut Yılmaz, görevini bir günlüğüne İstanbul Lider Koleji 3. sınıf öğrencisi Ecrin Naz Atar’a devretti. Başkanlık koltuğuna oturan genç öğrenci, belediye başkanı olarak görev yaptı. Koltuğu devreden Başkan Umut Yılmaz, “Bugün, 23 Nisan. Sizin bayramınız. Makam sizin. Talimatlarınız varsa beklerim” dedi. Çaresiz kaldığınızda Atatürk gibi düşünün Koltuğa oturan Başkan Ecrin Naz Atar, “Ulusal egemenliğimiz için Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni açtığı günü biz çocuklara armağan eden ülkemizin kurucusu ebedi liderimiz Mustafa Kemal Atatürk’e, tüm dünya çocuklarının adına minnettar olduğumuzu bildiriyoruz. Bugünün küçükleri olan bizler, yarın genç bireyler olduğumuzda, bizlere emanet edilen Cumhuriyetimize, ilelebet sahip çıkacağız. Bugün, ülkemizi yöneten tüm büyüklerimize, sizlerin huzurunda Norveç atasözünü hatırlatmak istiyorum. “Çaresiz kaldığınızda Atatürk gibi düşünün.” Biz, büyüdüğümüzde de öyle düşüneceğiz. Dileğim; tüm dünya çocuklarının sevgi, barış, dostluk ve huzur içinde her günlerinde bayram coşkusuyla yaşamalıdır. Bugün bana koltuğunu devrederek onurlandıran Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz’a teşekkür ederim. Tüm dünyaya armağan edilen çocuk bayramı kutlu olsun” dedi. Ecrin Naz Atar, konuşmanın ardından ilçedeki yeşil alan miktarının artırılması için park ve sokak hayvanları için veteriner talimatlarını verdi.
İstanbul Şişli’de 23 Nisan coşkuyla kutlandı 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, yurdun dört bir yanında olduğu gibi Şişli’de de törenle ve özel etkinliklerle kutlandı. Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan’ın koltuğunu devrettiği Halide Edip Adıvar İlkokulu 3’üncü sınıf öğrencisi Doğa İçli, Şişli’deki okulların boyanması talimatını verdi. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla Halide Edip Adıvar İlkokulu öğrencileri saat 10.30’da Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan’ı makamında ziyaret etti. Başkan Şahan, koltuğunu Doğa İçli’ye devretti. Ziyarette, 3’üncü sınıf öğrencisi olan Doğa İçli, Yağız Eren Balaban ve Kıvanç Üvez, Başkan Şahan’a çiçek takdim etti. Şahan, koltuğunu 9 yaşındaki Doğa İçli’ye bıraktı. Başkanlık koltuğuna oturan İçli, Şişli’deki okulların boyanması talimatını verdi. Programın sonunda hatıra fotoğrafının ardından ziyarete gelen öğrencilere Başkan Şahan tarafından hediye verildi. Maçka Sanat Parkı’nda tören Resul Emrah Şahan, Maçka Sanat Parkı’nda düzenlenen resmi törene de katıldı. Törende Şahan’ın yanı sıra Şişli Kaymakamı Ahmet Gazi Kaya ve ilçedeki kamuya ait kurum ve kuruluşların müdürleri de hazır bulundu. Başkan Şahan, daha sonra Şişli Selahattin Eyyubi Ortaokulu’nda gerçekleşen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı programına katıldı. Çocuklar doyasıya eğlendi Öte yandan Şişli Belediyesi’nce Maçka Parkı’nda ve Mahmut Şevket Paşa Mahallesi’nde “Çocuk Şenliği” programı ile birbirinden renkli etkinlikler düzenlendi. Bilim ve deney gösterileri, dans, müzik ve okul gösterileri, sihirbazlık gösterileri, bubble şov gibi etkinliklere katılan çocuklar doyasıya eğlendi. Şişli Belediye Başkanı Şahan’ın da çocuklara eşlik etmesiyle renkli görüntüler ortaya çıktı.