POLİTİKA - 09 Eylül 2017 Cumartesi 15:27

Bahçeli: "Peşmergenin bu referandumu milli güvenliğimize en yakın, en sıcak, en vahim tehditler arasındadır. Ve de asla izin verilmemelidir"

A
A
A
Bahçeli: "Peşmergenin bu referandumu milli güvenliğimize en yakın, en sıcak, en vahim tehditler arasındadır. Ve de asla izin verilmemelidir"

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Irak’ın kuzeyinden başlayarak Suriye’nin kuzeyi ile devam edip Akdeniz’e ulaşan terör devleti kurma girişimlerine hız verilmiştir.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Irak’ın kuzeyinden başlayarak Suriye’nin kuzeyi ile devam edip Akdeniz’e ulaşan terör devleti kurma girişimlerine hız verilmiştir. Barzani’nin 25 Eylül Kürdistan referandumunu bunun bir ara istasyonudur. Kerkük’ün sözde referanduma dahil edilme alçaklığı bunun bir parçasıdır" dedi. Türkiye’nin, terörizme karşı verdiği amansız mücadele dönemi içerisinde görünen ve kendisini gizli tutmaya çalışan çok sayıdaki düşmanla mücadele ettiğini dile getiren Bahçeli, bu mücadelede devletin de, hükümetin de yanında olduklarını belirtti.


MHP Lideri Devlet Bahçeli, Isparta’da Gökkubbe Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen Isparta Belediyesi Toplu Açılış ve Temel Atma Töreni’nde konuştu. Bahçeli, 30 Ağustos’taki Isparta ziyaretinde söylediği ‘hizmet kervanı aksamayacak’ sözlerini hatırlatarak, Isparta’ya geçen 4 yılda hizmetlerin aksamdan devam ettiğini söyledi.


Eserlere adının verilmesine teşekkür eden Bahçeli, Isparta’nın her hizmetin en güzeline en iyisine layık olduğunu söyledi.



"Sabır ve dürüstlük, cömertlik"


Isparta’nın büyüme gayretini sürdüreceğini ifade eden Bahçeli, "Isparta gelişip sorunlarından kurtuldukça bununla övünüyoruz. Bizler milletimize karşı sorumluluğumuzu yerine getirmenin mutluluğuyla seviniyoruz. Belediyecilik gönül ve aşk işidir. Hissetmek, paylaşmak, duyarlılık ve adanmışlık ister. Yorulmak, vazgeçmek, bıkmak yarı yolda bırakmak bizim belediyecilik ilkelerimiz arasında yoktur. Ayırmak dışlamak, ötekileştirmek bize son derece uzak ve yabancı kavramlardır. Belediyecilik anlayışımız dar ve kısa değildir. Odağımızda insan, hedefimiz mutluluktur. İnsanımızın mutsuz olduğu yerde saadet bulamayız. Yüzlerde tebessüm yerine keder varsa biz rahatlıkla yaşayamayız. Isparta’nın derdi, derdimiz, sorunu sorunumuzdur. Belediyecilik anlayışımızda dürüstlük, gönül, sabır, samimiyet, cömertlik ve sevgi ile sorunlara odaklanma vardır" diye konuştu.



"Gece gündüz hazırız"


Bu erdemin MHP’nin tüm kadrolarında var olduğunun altını çizen Bahçeli, "Bahane değil, milletimiz için yapılan her gayreti takdirle karşılamamız bundandır. Belediyemizin de yoğun çalışma içinde olduğunu görüyoruz. Ispartalılar emanetiniz emin ellerdedir. MHP’nin inançlı kadroları sizlerin beklenti ve taleplerini karşılamak için vatanın her köşesinde gecesine gündüzüne katmaktadır" ifadelerine yer verdi.


Bahçeli, 5 Ağustos’da Isparta’nın merkez köylerinde sel felaketi yaşayan vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini iletti.


Isparta’nın olası bir sel felaketine karşı asgari ölçüde tedbirlerini aldığını dile getiren Bahçeli, "Ancak Isparta’nın olası bir sel felaketiyle karşılaştığında zararı asgari seviyeye indirecek alt yapı önlemlerini de bir an önce hayata geçirilmesi zorunlu bir hal almıştır. Ispartalılar, belediyesiyle beraber bu sorunların üstesinden gelecektir. Buna inancım tamdır. Isparta gül ve halı ticaret kapasitesi bakımından Türkiye’nin ilk sırasında yer alan güzide şehrimizdir. Ancak bu yeterli değildir. Isparta’nın dünyaya açılan ticaret hacmini daha yüksek seviyelere taşımak ve dünyanın gül başkenti yapmak için daha çok çaba göstermeliyiz. Ispartalı kardeşimin sorunlarını bitirmek, yüzünü güldürmek ve hanesini tıpkı gül bahçesine çevirmek bizim vazgeçmeyeceğimiz gayemizdir" dedi.



"Dün başaramadılar, yine başaramayacaklar"


Türkiye’nin uzun yıllardan bu yana büyük bir terörizm tehdidi altında olduğunun altını çizen Devlet Bahçeli, "Bin yıllık kardeşliğimizi bozmak isteyenler, bin yıllık vatanımızı elimizden almaya çalışanlar ve yaşama irademizi yok etmeye yeltenenler boş durmuyorlar. Türk’ün karşısına doğrudan çıkmaya cesaret edemeyen mihraklar terör örgütlerine verdiği desteklerle Türkiye üzerindeki hesaplarını hayata geçirmeye çalışıyorlar. Malazgirt’te yendiklerimiz, İstanbul’da gömdüklerimiz, Çanakkale’de tepelediklerimiz, Sakarya’da ezdiklerimiz, ve nihayetinde Afyonkarahisar’dan önümüze katıp, İzmir’den denize döktüklerimiz, bugün PKK, PYD, DHKPC, IŞİD ve FETÖ terör örgütleri vasıtasıyla geçmişte yapamadıklarını yapabileceklerini zannediyorlar. Ancak dün başaramadılar, yine başaramayacaklar. Güvence Isparta’dadır. Gücümüzün kaynağı Türk milletidir" diye konuştu.



"Tehlike büyüktür"


"15 Temmuz’da yaşanan FETÖ hain darbe girişimiyle bu habis emeller kendisini daha da açığa çıkarmıştır" diyen Bahçeli şöyle konuştu:


"Asker kılığına girmiş Türk ve İslam düşmanları büyük Türk milletini esaret altına alabileceğini sanmışlar, planlarını buna göre yapmışlardı. Ne var ki milletin azim ve kararlılığı bir kez daha Türk vatanını kurtarmış, hain emelleri yerle bir etmiştir. Görüyorsunuz, sözde müttefikimiz olan ülkeler bu terör örgütlerine arka çıkıyor, ne kadar cinayet örgütü varsa hepsini koruyup kolluyorlar. Bunlardan kimi FETÖ’cü teröristleri kendi ülkelerinde el üstünde ağarlarken, kimileri ise PKK/PYD terör örgütüne sayısı bini aşan silah yüklü tırlarla yardımda bulunuyorlar. Karşı karşıya kaldığımız gerçekten de tehlike büyüktür."



Referandum tepkisi


Suriye ve Irak’tan kaynaklanan bölücü terör tehdidi ile beraber yaşanan diğer siyasi gelişmelerin milli varlığı tehlikeye attığına vurgu yapan Bahçeli, "Irak’ın kuzeyinden başlayarak Suriye’nin kuzeyi ile devam edip Akdeniz’e ulaşan terör devleti kurma girişimlerine hız verilmiştir. Barzani’nin 25 Eylül Kürdistan referandumunu bunun bir ara istasyonudur. Kerkük’ün sözde referanduma dahil edilme alçaklığı bunun bir parçasıdır. Dedik ki, ‘25 Eylül’de Kürdistan’ın provası yapılacaktır.’ Dedik ki, ‘Peşmergenin bu referandumu milli güvenliğimize en yakın, en sıcak, en vahim tehditler arasındadır. Ve de asla izin verilmemelidir.’ Muhtemel Kürdistan referandumu engellenmezse son yurdumuz karanlık ve kalleş bir komplonun açık hedefi olacaktır" ifadelerini kullandı.



"Türkiye’nin toprak bütünlüğü bozulmak isteniyor"


Bahçeli konuşmasına şöyle devam etti:


"Dün Suriye’de PKK/PYD’yi meşrulaştırmak üzere Ayn El Arap’la başlayan siyasi bölücülük projesi, bugün çapını genişletmiş ve Rakka’ya kadar uzanmıştır. Şimdi ise El-Kaide terör örgütüne bağlı grupların hakim olmaya koyulduğu İdlip üzerinden yeni ve vahşi bir hesap daha uygulanmaya koyulmak istenmektedir. Bu tuzağa karşı dikkatli olmak mecburiyetindeyiz. Şayet İdlip engeli aşılırsa Akdeniz’e uzanacak terör koridorun açılması mümkün olacaktır. Suriye’de yürütülmeye çalışılan projenin, Barzani’nin ağır provokasyonun ileriki safhasında Türkiye’nin toprak bütünlüğü de bozulmak istenecektir. Dört parçalı Kürdistan’ı ortaya çıkarmak için Irak ve Suriye’yi uygun kıvama getirdiğini zannedenler, Türkiye’yi aynı cendereye sokmak için pusuda beklemektedir. Diğer yandan IŞİD bahanesiyle PKK/PYD’ye pek çok ülkenin dahi sahip olmadığı askeri imkanlar sunanlar, Barzani’yi sözde bağımsızlık için teşvik etmekte, hatta desteklemektedir."



"Merkel’e eleştiri"


FETÖ’nün elebaşı hainin Amerika’nın Pensilvanya eyaletinde tutulduğunu, korunduğunu ve kollandığını belirten Bahçeli, "Almanya ise Amerika’dan geri kalmadığını, şimdilerde açıkça Türkiye düşmanlığı yaparak göstermektedir. Çok sayıda FETÖ’cü olduğu tespit edilen teröriste sığınma hakkı veren Almanya, PKK’yı da yıllardan bu yana beslemeyi sürdürmektedir. Dahası Almanya’da yaklaşan genel seçimler, başta iktidarda bulunan Merkel olmak üzere bazı çevreleri de Türkiye düşmanlığı propagandası yapma konusunda adeta yarışa sokmuştur. Almanya’nın ikiyüzlü ve temeli olmayan yaklaşımı mesele kendisi olunca hukuk kılıfına sokulurken, sıra Türkiye’ye geldiğinde ne hikmetse hukukun ilkeleri görmezden gelinmektedir. Bu yanlıştır, utanmazlıktır, hiçbir şekilde dostluk ve müttefiklik hukukuyla bağdaşmamaktadır" dedi.



"Hükümetin yanındayız"


"Türkiye’ye karşı yönelen terör tehdidini görmezden gelmek bir tarafa, bu tehdidin daha da artması için uğraşanları iyi tanıyor ve biliyoruz" diyen Bahçeli, "Bu nedenle bekamıza hep birlikte omuz vermeli, dayanışma ve kardeşlik ruhunu canlı tutmalıyız. Bir olmazsak, bizi ayıracaklar. Birlikte durmazsak, dalga dalga üzerimize gelecekler. Aynı gemideyiz, aynı siperdeyiz, aynı mevzideyiz, Türk milletinin, Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihi varlık haklarını korkusuzca savunuyoruz. Konu vatandır. Konu devlettir. Konu millettir. İç çekişmelerle, sanal tartışmalarla, yapay anlaşmazlıklarla geçireceğimiz vakit yoktur, kalmamıştır. Bizim için önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben ilkesi geçerlidir. Türkiye terörizme karşı verdiği amansız mücadele dönemi içerisinde görünen ve kendisini gizli tutmaya çalışan çok sayıdaki düşmanla mücadele etmektedir. Bu mücadelede devletin de, hükümetin de elbette yanındayız, destekçisiyiz. Dost bildiklerimizden fayda yoktur. Aziz vatanımızı ne pahasına olursa olsun korumak mecburiyetindeyiz. Böylesi bir dönem içerisinde birbirimize kenetlenerek gerek siyasi gerekse toplumsal düzeyde bir ve beraber hareket etme faziletini göstermemiz zaruridir" diye konuştu.



"Heveslerini kursaklarında bırakırız"


MHP’nin yıllardan bu yana yaptığı tespit ve itirazların haklılığının ortada olduğunu söyleyen Bahçeli, "Bu nedenle terörle mücadelede ülkemizin ve milletimizin yanında duruyor, sadece elimizi değil, gövdemizi ve bütün benliğimizi taşın altına koymaya hazır olan bir kararlılık iradesi sergiliyoruz. Bundan rahatsız olanlar çoktur. Bu duruşumuza kulp takmak için tetikte bekleyenler fazladır. Ancak biz dedikoduya, itham ve iftiralara pabuç bırakacak, eyvallah edecek aciz, pısırık, ürkek ve korkak bir hareket değiliz, aksini düşünenlerin ise Allah’ın izniyle alnını karışlar, heveslerini kursaklarında bırakırız. Kerkük, Musul, Telafer, Tuzhurmatu, Kaşgar, Akmescit, Bosna, Türk-İslam’ın nabzının attığı her yer için varız. Ankara için ayaktayız. Isparta için seferdeyiz. Arakan’daki din kardeşlerimiz için duacıyız. Mazlumların gür sedasıyız. Gariplerin sesi, mağdurların nefesi, muhtaçların eli, Türk-İslam ülküsünün sevdalısı, dökülen masum kanların alacaklısıyız. Türkiye’nin de düşmeyecek son kalesiyiz. Amacımız Türkiye’nin dirliği, birliği, ebedi bekasıdır" şeklinde konuştu.



"Başaracağız"


Bahçeli sözlerini şu cümlelerle tamamladı:


"Derdimiz Türk milletinin milli birlik ve beraberlik içerisinde kardeşçe yaşaması, sorunlarını çözmesidir. Mücadelemizin asıl gayesi her alanda onurlu, şerefli ve gururlu olmamızı tesis edecek tam bağımsızlıktır. Varsın tüm şer odakları bir olup üzerimize gelsinler. Varsın tüm hainler buluşup bizi hedef alsınlar. Varsın tüm kirli ve hain hesaplarla bize diz çöktürebileceğini zanneden zavallılar beraber olsunlar. Biz yine bütün oyunları Allah’ın izniyle bozmasını biliriz ve bozacağız. Dün Malazgirt’te, Çanakkale’de, Kocatepe’de nasıl varlığımızdan ve bağımsızlığımızdan taviz vermeyip zafere ulaştıysak, bugün de aynısını yapacağız, mutlaka başaracağız."


Konuşmaların ardından Bahçeli ve protokol temel attı, yapılan tesislerin açılışını gerçekleştirdi.


Bahçeli’ye, Genel Başkan Yardımcıları, Celal Adan, Oktay Öztürk, Emin Haluk Ayhan, Sadir Durmaz, Mehmet Günal, MHP Grup Başkan Vekili Erhan Usta,Isparta Valisi Şehmus Günaydın ve çok sayıda partili eşlik etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Hizmet ihracatçıları “Strateji” belirledi Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, “Dünya ticaretindeki yeri gün geçtikçe artan hizmetler sektörü, bugün küresel hasılanın üçte ikisini ve istihdamın yüzde 50’sini oluşturmaktadır. Bizler de ülkemizi bu yarışta en ileriye taşımak için var gücümüzle çalışıyoruz" dedi. Hizmet İhracatçılar Birliği, 19-21 Nisan tarihlerinde Sapanca’da düzenlediği Hizmet İhracatı Strateji Toplantısı ile sektörün sorunlarını ve çözüm önerilerini masaya yatırdı. Toplantının açış konuşması yapan Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, “Hizmet ihracatı özellikle son yıllarda küresel anlamda hızlı bir büyüme kaydetmekte ve ürettiği ekonomik değer bakımından ülke ekonomilerinde hayatî bir yer tutmaktadır. Dünya ticaretindeki yeri gün geçtikçe artan hizmetler sektörü, bugün küresel hasılanın üçte ikisini ve istihdamın yüzde 50’sini oluşturmaktadır. Bizler de ülkemizi bu yarışta en ileriye taşımak için var gücümüzle çalışıyoruz. 2024 yılında da aynı başarıları devam ettirmek niyetindeyiz. Bu ivmeyle, yıl sonu hedefimiz olan 110 milyar dolar hizmet ihracatına ulaşmayı, bu vesileyle cari açığın kapatılmasına yine önemli bir katkı sağlayacağımızı düşünüyoruz. Bu hedefe ulaşma yolculuğumuzda daima bizlerle olan Hizmet İhracatçıları Birliği’mize ve HİB Yönetim Kurulu Başkanımız Şekib Avdagiç’e teşekkürlerimi iletiyorum” dedi. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, “Ülkemiz ekonomisinin dünyanın en büyük ekonomilerinden biri yapmak ve vatandaşlarımızın refahını artırmak için Ticaret Bakanlığı olarak üzerimize düşen sorumluluğu her alanda layıkıyla taşımaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Üye sayısı 5 bini aştı Hizmet İhracatçıları Birliği Başkanı Şekib Avdagiç de yaptığı konuşmada, HİB’in 6 yıl önce 644 üye ile kurulduğunu bugün ise 5 bin üyeyi aştıklarını belirtti. Avdagiç, hizmet ihracatçılarının 18,2 milyon çalışan ile toplam istihdamın yüzde 57,7’sini toplam GSYİH’nin ise yüzde 56’sını tek başına karşıladığına vurgu yaptı. Avdagiç, “Hizmet sektörü sadece toplam istihdama pozitif etki etmiyor aynı zamanda kadın istihdamı noktasında da pozitif ayrımcılık yapıyor. Son 10 yılda sektördeki kadın istihdamı yüzde 28,8’den yüzde 35,71’e yükseldi. Son 10 yılda ilave istihdam edilen çalışan sayısı ise 5 milyon oldu” dedi. Dünyadan daha hızlı büyüdü Dünya genelindeki geçen yıl hizmet ihracatının yüzde 8 büyüdüğünü Türkiye’nin hizmet ihracatının ise yüzde 12,3 arttığını belirten Avdagiç, “Türkiye’nin hizmet ihracatı 99,8 milyar dolara ulaştı. Mal ihracatı ile birlikte toplam ihracatımız 355,8 milyar dolar oldu. Hizmet ihracatçılarımız toplam ihracatın yüzde 28’ini karşılıyor. Dünyanın en büyük 19’uncu ekonomisi konumundaki Türkiye mal ihracatında dünya 30’uncusu iken hizmet ihracatında 23’üncü sırada bulunuyor” ifadelerini kullandı. 52 milyar dolar cari fazla Hizmet ihracatçılarının sadece istihdama değil, cari açığa da pozitif katkı yaptığını belirten Avdagiç, “Neredeyse tüm ihracatçı sektörler cari açık verirken, hizmet ihracatında net cari fazla veriyoruz. 2023’te yapılan 99,8 milyar dolarlık ihracat karşılığında oluşturulan cari fazla 52 milyar dolar. Yani sektör yaptığı ithalatın 2 katından fazla ihracat yapıyor. Hizmet ihracatçıları olarak bu yıl ihracat hedefimizi 120 milyar dolara çıkardığımızı duyurmak istiyorum. İnşallah bu yıl çok daha fazla cari fazla vereceğiz” dedi. Hizmet ihracatı ekonomiyi dengeliyor “Hizmet ihracatında dışa bağımlılığın görece az olması ve üretilen katma değerin yüksek olması cari fazla verilmesindeki en önemli unsurlar” diyen Avdagiç, “Dolayısıyla şu üç noktanın altını özellikle çizmek istiyorum: Birincisi hizmet sektörleri; kriz dönemlerinde daha az etkilendiğinden ekonomiyi dengeleyen önemli bir güç. İkincisi küresel GSYİH’ye imalat sektörlerinin sunduğu katma değerin oldukça üzerinde bir katkı sağlıyor. Ve son olarak hizmet sektörü, imalat sanayinin etkin ve verimli bir şekilde gerçekleşmesine destek olarak kaldıraç etkisi yapıyor” ifadelerini kullandı. Sürdürülebilir Eylem Planı hazırladı Hizmet İhracatçıları Birliği olarak üyelerin ihracatçı niteliklerini artıracak faaliyetlerde bulunduklarının altını çizen Avdagiç, “Yurtiçi ve yurtdışı info-stant katılımı yapıyoruz, Ticaret ve Alım heyetlerini koordine ediyoruz, milli katılımların organizasyonlarını sağlıyoruz, seminer ve çalıştaylar düzenliyoruz, istişare toplantıları koordine ediyoruz ve kurumsal ziyaretlerle ihracatımızı artırıyoruz” dedi. Ayrıca, Hizmet İhracatı Sürdürülebilirlik Eylem Planı Strateji Çalışması gerçekleştirdiklerini ve Sektörel Eylem Planı’nı ortaya koyduklarını kaydeden HİB Başkan Şekib Avdagiç, “İhracatçılarımızın devlet desteklerinden yararlanması için çalışıyoruz. 2023 sonu itibariyle üyelerimiz 2,8 milyar liralık genel destekten ve 2,5 milyar liralık Turquality ve marka desteğinden faydalandılar. Turquality ve marka destek programındaki firma sayısı 2023 yılında 56’ya E-Turquality (Bilişimin Yıldızları) programındaki firma sayısı 17’ye yükseldi. ‘İhracatçılara Hususi Damgalı Pasaport Verilmesine İlişkin Esaslar Hakkında Kararı’ çerçevesinde 470 firma yetkilisine hususi damgalı pasaport verildi. Sağlık vizesi için birliğimize 720 başvuru geldi ve 525’ten fazla sağlık vizesi verildi. HİB olarak hizmet ihracatında sürdürülebilir büyüme ve büyük dönüşüm planları yapıyoruz. Bu amaçla stratejik ve milli bir bakış açısı oluşturduk” dedi. Hedef, dünyadan daha fazla pay almak Çalışmalarının tek bir hedefi olduğunu belirten Avdagiç, “Bu hedef, küresel hizmet ihracatı sektörü pazarından daha fazla pay almak ve ülkemizi daha iyi noktaya taşımak. HİB olarak bu konuda muvaffak olmak için bütün gücümüzle çalışıyoruz, çalışmaya da devam edeceğiz. Hedefimiz, ülkemizin ve hizmet ihracatımızın markalaşması ve Türkiye’nin yumuşak gücü olmasıdır” dedi. Hizmet ihracatçılarının ülke ekonomisine pozitif katkı sunmak için canla başla çalıştıklarını belirten Avdagiç, “Elbette sektörümüz bu ihracatı yaparken her şey güllük gülistanlık değil. Her sektörün kendine göre sorunları var. Zaten bu konferansı yapmamızdaki en önemli amaç da bu sorunların masaya yatırılması ve çözüm önerileri ile o masadan kalkılması” dedi. Dış ticaret dengesine “hizmet” etkisi Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe ise ihracat yapan 27 sektörün tamamında 2024-2028 dönemi hedefleri özelinde istişare toplantıları gerçekleştirdiklerini belirterek, hizmet sektörlerinin en çok öneri ileten sektörler arasında yer aldığını kaydetti. 2028 yılında 200 milyar dolarlık hizmet ihracatı hedefi olduğunu hatırlatan Gültepe, “Hizmet ihracatı, toplam dış ticaret dengesini önemli ölçüde etkileyecek” ifadesini kullandı. “2023’te 7,8 trilyon dolara ulaşan küresel hizmet ihracatından 100 milyar dolar ile yüzde 1,3 pay aldık” diyen Gültepe, “Pandemi dönemindeki küresel gerilemenin ardından, hizmet ihracatımızda yeni bir seviyeye ulaştığımızı net bir şekilde görüyoruz. 2024 yılı için toplam ihracatta 377 milyar dolar hedefimiz var. Ortak akıl ve istişareyle tüm hedeflerimize ulaşacağımıza inanıyorum. Bugün, sektörümüzün tüm paydaşlarıyla bir arada olmaktan ve ortaya çıkan bu tablodan son derece mutluyum” dedi. Sektörlerin talep ve beklentileri Açış konuşmalarının ardından Hizmet İhracatçıları Birliği bünyesinde yer alan sektörlerin temsilcileri kürsüye çıkarak kendi sektörlerinin talep ve beklentilerini dile getirdi. Yarın da devam edecek Strateji Toplantısı’nda sektörlerin dile getirdiği en önemli üç sorun şu şekilde sıralandı: Turizm ve Seyahat ile İlgili Hizmetler Türkiye’nin bütüncül bir yaklaşım ile markalaşması Kalifiye personel yetersizliği Turizm sektörünün Ticaret Bakanlığı desteklerinden faydalandırılması. Sağlık turizmi Yabancı personel istihdamında düzenleme yapılması, Türkiye Gelişim Ajansı (TGA) gibi tek ve güçlü bir merkezden “Türkiye Sağlık Markası” oluşturmak amacıyla reklam, tanıtım ve pazarlama faaliyetleri gerçekleştirilmesi Denetim mekanizması oluşturulması, sağlık turizmi yetki belgesinin alımı ve kullanımına dair standartların yeniden değerlendirilerek cezai yaptırımlar getirilmesi Eğitim hizmetleri Üniversitelerden mezun öğrencilere Mezuniyet Sonrası Çalışma İzni sağlanması ve Mavi kart/çift uyruklu Türk Vatandaşları için Kontenjan Kısıtlaması uygulamasının kaldırılması, Devlet ve Vakıf üniversiteleri arasındaki ücret dengesizliğinin giderilmesi, Uluslararası öğrencilerin ikamet izin süreçlerinde yaşanan sorunların giderilmesi Eğlence ve Kültür Hizmetleri TCMB kaynaklı düşük maliyetli bir kredi türü olan Reeskont Kredilerinin kullanımı için döviz kazandırıcı hizmetler tanımlamasında eğlence ve kültür hizmetlerinin dahil edilmesi, Artan dizi yapım maliyetlerine karşın sektörün rekabetçi özelliğini destekleyecek teşviklerin sağlanması, Animasyon-çizgi film alt sektöründe telif haklarına yönelik düzenleme yapılması. Limancılık ve Yer Hizmetleri Transit kargo süreçlerinin hızlandırılması Gümrük mesai uygulamalarının düzenlenmesi Yazılım ve Bilişim Yabancı yazılımcı istihdamının kolaylaştırılması için ilgili mevzuat ve yönetmeliğin güncellenmesi Teknoloji Gelişim Bölgeleri /Ar-Ge Merkezleri için uzaktan çalışmanın tamamen yani yüzde 100 teşvik kapsamına alınması, Kurumlar arasında koordinasyonu sağlayacak Yazılım Bilişim stratejilerinin yapılacağı bir üst kurulun oluşturulması, Finansmana ulaşmasını sağlayacak kapasite geliştirici destekler verilmesi ve dönemsel ve geçici teşvikler yerine kalıcı, uzun vadeli teşvikler hayata geçirilmesi. Müteahhitlik ve Teknik Müşavirlik Hizmetleri Nitelikli işgücü yetersizliği, Arap ülkelerinde para transferinde karşılaşılan zorluklar ve düşük transfer limitleri, Ayrıca Türk bankaları tarafından verilen teminat mektupları ve kontr-garantilerin yurtdışında kabul sorunu, Müteahhitlik ve teknik müşavirlik hizmetleri sektöründe yurtdışında çalışan işçi ve işverenlere yönelik olarak ihtisas mahkemelerinin kurulması ihtiyacı. Lojistik ve taşımacılık Antrepolarda geçici depolama olarak 48 saat kullanmasına imkan verilmesi, Gümrük mevzuatının fiili uygulamada AB mevzuatı ile uyumlaştırılması, Uluslararası TIR sürücülerinin nitelikli ara eleman yetiştirilme projesi kapsamına alınması ve bu yönde sağlanacak devlet desteklerinden sektör firmalarının da faydalanmasının sağlanması. Yolcu Taşımacılığı Hizmetleri Yolcu taşımacılığı firmalarının döviz cinsinden finansman ihtiyacının desteklenmesi, Pandemi nedeniyle desteklerden faydalanamayan sektör firmalarına ek destek süresi tanımlanması. Diğer İş Hizmetleri Danışmanlık ve fuarcılık sektörlerinin de hizmet ihracatı ile ilgili işlemlerde Vergi Resim Harç İstisnası’ndan faydalanmasına ilişkin mevzuat değişikliğinin yapılması, Danışmanlık sektöründe nitelikli istihdamın sürdürülebilir olması için firmaların vergi ve SGK açısından desteklenmesi.
Bursa Bursa siyasetinde örnek hareket TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı ve AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank, beraberindeki milletvekilleriyle birlikte Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e ’hayırlı olsun’ ziyaretinde bulundu. Mustafa Varank’a AK Parti Bursa Milletvekilleri Refik Özen, Ayhan Salman, Ahmet Kılıç ve Mustafa Yavuz da eşlik etti. Ziyarette Bozbey’e hayırlı olsun dileklerini ileten Mustafa Varank’ın, Bursa’nın ve milletin yararına olacak her işte şehrin konuları için Ankara’da üzerlerine düşenleri yapmaya devam edeceklerini, aynı zamanda seçim döneminde verilen sözlerin de takipçisi olacaklarını ifade ettiği öğrenildi. Seçmen iradesinin herşeyin üzerinde olduğunu söyleyen Varank’ın Büyükşehir Belediye Meclisi’nde çoğunluğun Cumhur İttifakı’nda olmasına vurgu yaparak seçmenin verdiği denetim yetkisini de hatırlattığı kaydedildi. Ziyaret için Varank ve milletvekillerine teşekkür eden Mustafa Bozbey’in de Bursa’ya fayda sağlayacak konularda beraber çalışmak istediklerine vurgu yaptığı ifade edildi. Seçim kampanyasında Ankara’da bakanlıklar ve merkezi yönetimle Bursa’nın menfaatleri için ortak çalışacaklarına vurgu yapan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de, "20 senelik yöneticilik yaptım. Bugüne kadar Nilüfer’de bir çok projeyi Ankara ile ikili ilişkilerle çözdüm. Kamuoyu biliyor. Önemli olan sizin yaptığınız projeyi ikili ilişkilerle vatandaşa ne kadar faydalı olabileceğini anlatabilme kapasitenizdir. Ankara’da da ilişkiler destek bulur. Bunu daha önce yaptık ve başardık" demişti.
Aksaray Aksaray’ın lavanta bahçesinde bahar bakımları yapıldı Aksaray’da belediye tarafından oluşturulan lavanta bahçesinin yaz döneminde görsel bir şölen oluşturması için bakımları yapıldı. Aksaray Belediye Başkanı Evren Dinçer’in girişimleri ile 20 bin metrekare arazi üzerine 16 bin lavanta fidesinin dikimini gerçekleştirmişti. Yaklaşık 5 yıl boyunca her mevsim özenle bakımı yapılan lavanta bahçesinde yabancı otla mücadele, çapalama ve gübreleme gibi çalışmalar yapıldı. Lavanta bahçesi ile vatandaşların aileleri ile birlikte hoş vakit geçirebilecekleri şehre yeni sosyal donatı alanları oluşturmayı planlayan Aksaray Belediyesi, tarım şehri Aksaray’da tıbbi aromatik bitkilerin yetişebileceğini de gösterdi. Lavanta Bahçesi, üreticiler için de model bir üretim alanı oldu. Belediye Başkanı Evren Dinçer, lavanta bahçesinin görülmeye değer olduğunu belirterek, “Tarımda bir marka olan şehrimizde aromatik bir bitki olan lavantanın, turizm ve endüstriyel olarak değerlendirilmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Şehrimizin bir potansiyelini daha açığa çıkarttığımız lavanta bahçemizin bakımlarını yaptık. Bu projemiz ile tarım ve turizmi buluşturduk. Çiftçilerimizin buradan elde ettikleri deneyimleri kendi tarlalarında uygulayarak alternatif ürün yetiştirebileceklerini gösterdik. Yaz geldiğinde lavantalarımız çiçek açacak ve hemşehrilerimiz eşsiz bir manzaranın yanında doğa ve tabiat ile baş başa kalabileceği bu alandan en güzel şekilde istifade edecektir” dedi.