KÜLTÜR SANAT - 14 Eylül 2017 Perşembe 10:21

(Özel Haber) Evlilik sözleşmesi 4 bin yıl önce de varmış

A
A
A
(Özel Haber) Evlilik sözleşmesi 4 bin yıl önce de varmış

Kültepe Kazı Başkanı Prof.

Kültepe Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, Kültepe’de çıkarılan tabletlerin en büyük özelliğinin, yaşayan halk tarafından yazılması olduğunu ifade ederek, “Evlilik yaparken nasıl bir evlilik yapacağını kontrata bağlayan insanlardan bahsediyoruz. Çünkü boşanacağı taktirde vereceği nafakayı yazmış ya da kadının hakkını yazmış" dedi.


Kayseri-Sivas karayolunun 20’nci kilometresinde bulunan Kültepe Kaniş-Karum höyüğünde 1948 yılında başlanan kazılara devam ediliyor. Milattan önce 2 binli yıllara ait olan tabletlere bakıldığında genellikle ticari anlaşmaların yer aldığını dile getiren Kazı Başkanı Fikri Kulakoğlu, o dönemde kadınların evlenme ve boşanma, nafaka gibi haklarını da tabletlere kaydettiğini ifade etti.



“Evlilikler, kontrata bağlanmış”


Prof. Dr. Kulakoğlu elde edilen tabletlerden kadının ticarete katıldığını, gerektiği taktirde hakkını aramak için Asur’a kadar gittiklerinin anlaşıldığını söyledi. Kulakoğlu, "Bu çivi yazılı belgelerin büyük çoğunluğu tüccarların, insanların ticaretle ilgili olayları alacağı, vereceği bilgileri oluşturmakta. Ama bunlar içinde parayla ilgili hususlar içerdiği için çoğu medeni durumla ilgili bilgiler de bulabiliyoruz. Bunlardan bir tanesi evlilik ve boşanma. Evlilik yaparken nasıl bir evlilik yapacağını kontrata bağlayan insanlardan bahsediyoruz. Çünkü boşanacağı taktirde vereceği nafakayı yazmış ya da kadının hakkını yazmış. Dolayısıyla para ettiği için bu tür olaylar da ekonomik içerikli tabletler arasına girmiş. Boşandıktan sonra kadının hakkını nasıl aradığını biliyoruz. Kadın o zamanki dönemde eşit kişi olarak erkeğin karşısında hakkını arayabildiğini, kadının ticarete katıldığını ve gerektiği taktirde borcunu alabilmek için Asur’daki yani Irak’taki mahkemelere gidebildiğini biliyoruz. Kültepe, Kaniş’teki mahkemelerden hakkını alamamış, bunun üzerine Asur’a mektup yazmış yetmemiş Asur’a gitmiş. Düşünün, günümüzden 4 bin yıl öncesinden bahsediyoruz” dedi.


70 yıl önce başlatılan kazılardan günümüze kadar ören yerinin sadece yüzde 4’ünün kazılabildiğini ifade eden Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, bu hızla gidilirse birkaç bin yıl sonra tamamına ulaşabileceğini söyledi. Kültepe-Kaniş-Karum Höyüğü’nün tarihi hakkında bilgiler veren Prof. Dr. Kulakoğlu, “Kültepe 19. yüzyılın sonlarından itibaren dünyaca bilinen bir yer. 1870’li yıllarda buradan çıkarılmış birkaç tabletin bilim dünyası tarafından tanıtılmasıyla birlikte Kültepe arkeoloji literatürüne girdi. Uzun bir süre bu tabletlerin çıktığı yer olarak Kapadokya bölgesi araştırıldı ama Kültepe’nin bu tabletlerin çıktığı yer olarak bilinmesinden itibaren ilk kez 1925 yılında büyük çaplı çalışma Hitit dilini çözen Çekoslovak bilim insanı Bedrich Hrozni tarafından gerçekleştirildi. Aslında bu çalışmalar ciddi anlamda bir tahribattı. Bizim büyük anıtsal yapıların bir kısmı tahrip edildi. Ama 1948 yılından itibaren Türk Tarih Kurumu adına Prof. Dr. Tahsin Özgüç tarafından başlayan kazılar hem Kültepe’yi aydınlattı, hem Orta Anadolu’yu aydınlattı hem de aynı zamanda ‘Yakın Doğu’ dediğimiz İran’dan Mısır’a ve Yunanistan’a kadar giden coğrafyanın milattan önce 2 bin yılını aydınlattı. 1948 yılında başlayan bu ilk sistemli kazılar Tahsin hocamız yönetiminde 58 yıl gerçekleştirildi. Hocamızın 2005 yılındaki vefatından sonra kazı başkanlığına atandım. Yaklaşık 70 yıldır sürdürülen kazılarda şuana kadar Kültepe’nin ancak yüzde 5’i kazılabildi. Çünkü Kültepe özellikle günümüzden 54 bin yıl önce meşhur Asurlu tüccarların geldiği zamanda dünyanın en büyük yerleşim yerlerinden birisi. Öyle ki çağının şu anda 3 kilometre civarında olduğunu biliyoruz. 3 kilometre ciddi, büyük bir şehir demek. Burada en azı 30-40 bin kişinin yerleştiğini biliyoruz, o yüzden bugüne kadar yapılan kazılar yüzde 5’i. Kazılar burada daha uzun süre devam edecek. Burada milattan öncesine, en az 5 bin yıla kadar giden bir yerleşim olduğunu biliyoruz, 70 yılda yapılan kazılar yüzde 5’ini oluşturuyorsa buradaki kazı nereden bakarsanız bakın birkaç bin yıl süreceğini söylemek hiç de zor değil” diye konuştu.



“Dünyanın en sistemli ticari organizasyonu Kültepe’de”


Kültepe’de bugüne kadar 23 bine yakın tabletin çıkarıldığını kaydeden Prof. Dr. Kulakoğlu, bu tabletlerin sivil halk tarafından yazılmasının çok önemli olduğunu vurguladı. Tabletlerde genellikle ticari anlaşmaların kayda alındığının altını çizen Kulakoğlu, “Dünyanın en sistemli ticari organizasyonun bu bölgede olduğunu belirtti. Kulakoğlu, “Kültepe esas itibariyle tabletleriyle meşhur. Milattan önce 2. bin yılda yani günümüzden 4 bin yıl önce Kültepe’de oturan hem yerli halk, hem Asur’dan gelen tüccarların oluşturduğu topluluk burada büyük bir refah, zenginlik ortaya çıkarmış. Gelen tüccarlar esas olarak ticaretle ilgili her türlü alışverişi kayıt altında tuttuğu için şimdiye kadar yapılan kazılarda 23 bin tablet bulunmuş. Bu tabletlerin önemi, her şeyden önce Anadolu’nun en erken yazısı Kültepe’de olduğu ortaya çıkıyor. Aslında Kültepe Anadolu tarihini başlatan bir yer. Kültepe’den daha eski bir yerleşim bilmiyoruz. Bu tabletler esas haliyle de kişilerin yani halkın tabletleri, resmi kayıtlar değil. Dünyadaki büyük çivi yazılı koleksiyonların hemen hemen tamamı ya sarayın ya da tapınakların kayıtlarıdır. Ama Kültepe tabletlerinin en büyük özelliği halk tarafından yazılmış ve kullanılmış olmasıdır. Zaten UNESCO da bu tabletleri Dünya Bellek Listesi’ne kaydetti. Yoksa sarayın ya da tapınağın tabletleri olmuş olsaydı bir özelliği kalmayacaktı. Bu tabletler hem bize tarihi bilgiler veriyor hem de o dönemin insanlarının yaşayış biçimlerini anlatıyor. Bu anlamda önemli. O dönemde bugün bile sürdürülen bazı geleneklerin izlerini görmemiz bizler için çok daha önemli. Çocuk edinmeden, boşanmadan, mirastan, nafakadan tutun da insanların aynı günümüzde olduğu gibi borç alıp verirken nelere dikkat ettiği, borcun ne zaman ödeneceği, hangi şekilde kaç faiz kullanarak ödeneceği bu tabletlerde yazılı. Dünyanın aslında en sistemli ticari organizasyonunu görüyoruz burada. Bu anlamda da günümüzdeki ekonomistlerin de örnek aldığı bir sistemle karşılaşıyoruz. Bu sistem dünyanın hiçbir yerinde yok” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Sporda Bayraklı farkı Spora ve sporcuya yaptığı yatırımla katıldığı müsabakalarda yüzlerce derece alarak fark oluşturan Bayraklı Belediyesi, başarılarına yenilerini ekledi. Bu kapsamda tekvando ve kick boks şampiyonasında toplam 7 derece kazanan Bayraklılı sporcular, ilçenin gururu oldu. Çiğli Spor Salonunda gerçekleştirilen yıldızlar il birinciliği tekvando müsabakası ve İzmir Afet Evleri Spor Salonunda düzenlenen İller arası kick boks şampiyonasına katılan Bayraklı Belediyesi sporcuları, başarılarıyla müsabakalara damga vurdu. Bayraklılı sporcular kazandıkları 5 madalya ile yıldızlaştı. 330 sporcunun katıldığı yıldızlar il birinciliği tekvando müsabakasında Bayraklı Belediyesi sporcuları, toplam 5 madalya kazanarak yarışmaların yıldızı oldu. Feyzasu Sarıkaya birinci, Ege Kovanlık ve İsmail Yahya Topaloğlu ikinci, Kerim Söylemez ve Yaren Toktor ise üçüncü oldu. İzmir Afet Evleri Spor Salonunda yapılan 8 ilden 240 sporcunun katıldığı iller arası kick boks şampiyonasına iki sporcu ile katılan Bayraklı Belediyesi Spor Kulubünün kick boks takımında yer alan Nehir Yaman Genç, “Bayan K-1 Stil” kategorisinde ikinci olurken, Serap Ceylan ise “Full Contact” kategorisinde üçüncülüğü elde etti. Bayraklılı sporcuların başarılarıyla gurur duyduklarını belirten Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, “Bayraklı’da gençlerimize ayrı bir önem veriyoruz. Onların her alanda başarılı olabilmesi için eğitimden spora, kültür-sanattan gençlik projelerine kadar her alanda yanlarında olmayı sürdüreceğiz. Biz elimizden geleni yaparken inanıyoruz ki onlar da başarılarını her geçen gün daha da büyütecek. Bu kapsamda son müsabakalarda ilçemizi gururlandıran sporcularımızı tebrik ediyor, tüm sporcularımıza başarılar diliyorum” dedi.
Erzurum Özakalın; “Kalkınma Yolu Projesi bölge için değerli” Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası’nın (ETSO) Nisan Ayı Meclis Toplantısı, Meclis Başkanı Gökhan Yılmaz başkanlığında gerçekleştirildi. ETSO Meclis Salonu’nda düzenlenen toplantı, saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Toplantıda daha sonra ETSO’nun Mart Ayı Mizan ve Bütçe İzleme Raporu görüşülerek onaylandı. Sonrasında, Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Saim Özakalın, yönetim kurulunun nisan ayı faaliyetleri hakkında Meclis üyelerini bilgilendirdi. Özakalın konuşmasının başında, 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimleri sonuçlarının ülkeye hayırlı olması temennisinde bulundu. ETSO Yönetimi olarak seçimlerin ardından Büyükşehir Belediyesi ve merkez ilçe belediyelerine tebrik ziyaretinde bulunduklarını ifade eden Başkan Özakalın şunları söyledi; “Demokratik bir olgunluk içerisinde tamamlanan bu sürecin sonunda halkımızın oylarıyla seçilen; belediye başkanlarımızı, belediye meclis üyelerimizi ve muhtarlarımızı tebrik ediyor, görevlerinde başarı diliyorum. Artık seçim sürecini geride bırakıp, iş dünyamızın ve halkımızın öncelikli gündemi olan ekonomiye ve çalışma hayatımıza ilişkin yapısal reformları öncelikli olarak ele alacağımız bir döneme adım atmak mecburiyetindeyiz. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında daha güçlü bir Türkiye ve daha müreffeh yarınlar için her zamankinden daha fazla çalışmak ve daha fazla üretmek zorundayız. ETSO olarak, TOBB’un çatısı altında şehrimizin, bölgemizin ve ülkemizin kalkınması ve istikrarı için tüm kurumlarımızla ortak akıl ve istişarenin hakim kılındığı bir ortamda birlik ve beraberlik içerisinde görev yapmayı sürdüreceğiz.” “İş dünyamızın meselelerini gündeme taşıdık” Konuşmasında, iş dünyasının sorunlarını ve beklentilerini, 2. Dönem İl Koordinasyon Kurulu ve Ekonomi Toplantısı’nda gündeme getirdiklerini kaydeden Başkan Özakalın, “O toplantıda, şehrimizin ekonomisi, ticareti ve sanayileşmesi anlamında Odamızın yürüttüğü çalışmalarla ilgili bilgiler verip, sahada yaşanan sorunların çözümüne yönelik düşüncelerimizi paylaştık. Yatırımcılarımızın arsa taleplerinin karşılanması için OSB arazilerinin genişletilmesine yönelik girişimlerden de söz ettik, 1. OSB’de DSİ tarafından 1 milyon 300 Bin metrekare alanda yürütülen toplulaştırma çalışmaları ile 2. OSB 3. Etabın genişletilmesiyle ilgili çalışmaların en kısa sürede tamamlanmasının önemini vurguladık. Ayrıca, ilimizin kuzeyindeki Dallıkavak ve Kırık, güneyindeki Çirişli tünellerinin, gerekli ödenekler sağlanıp hızlı bir şekilde tamamlanması gerektiğini belirterek, bu projelerin kentin ve bölgenin ekonomisine, ticaretine doğrudan etki edeceğini hatırlattık” diye konuştu. Kalkınma Yolu Projesi’nin Önemini Vurguladı Meclis toplantısında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Irak ziyaretinin iki ülke arasındaki ekonomi ve bölge güvenliği anlamındaki işbirliği ve ilişkileri daha da güçlendireceğini ifade eden Özakalın, dünyanın doğusu ve batısını birbirine bağlayacak en güvenli koridor olacak Kalkınma Yolu Projesi’nin bir an önce hayata geçmesinin bölgenin kalkınmasında büyük rol oynayacağını vurguladı. Özkakalın, “Basra Körfez’inden kara ve demir yollarıyla ülkemize buradan da Avrupa’ya ulaşacak olan Kalkınma Yolu Projesi, bölgesel anlamda Irak ve Türkiye’yi birbirine bağlarken, küresel anlamda da önemli bir ticari koridor oluşturacak. Dolayısıyla bu önemli projenin, şehrimizin ve bölgemizin de ekonomik ve jeopolitik statüsünü daha da güçlendireceğine ve iş dünyamızın ulusal ve uluslararası ticareti ve lojistiği artıracak bu projeden payına düşeni alacağına inanıyoruz” dedi. Başkan Özakalın konuşmasında daha sonra IPARD 3 destekleriyle ilgili yatırımcıların bilgilendirilmesi, ETSO Vakıf Merkezi inşa edilmesiyle ilgili yürütülen çalışmalar, 3. Erzurum Çalıştayı hazırlıkları ve Oda’nın stratejik planında yapılacak revizyonlar gibi ay boyunca yürütülen diğer faaliyetlerle ilgili Meclis’e bilgi sundu. ETSO Meclisi’nin Nisan ayı toplantısı, Meclis üyelerinin dilek ve temenniler kısmında yaptığı konuşmaların ardından sona erdi.
İstanbul Başakşehir’de “çocuklarla felsefe zirvesi” yapıldı Başakşehir Belediyesi, Başakşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte uzman eğitmenler eşliğinde çocuklar için felsefe alanında yeni çözümlerin üretileceği, Çocuklarla Felsefe Zirvesi düzenledi. Zirvede çocukların gelişimine katkı sağlayacak birçok konu başlığı masaya yatırıldı. Başakşehir Belediyesi, Başakşehir İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte çocukların zihinsel gelişimine katkı sağlamak amacıyla Çocuklarla Felsefe Zirvesi düzenledi. Çocuklar için felsefe alanında yapılan ve yapılabilecek olan çalışmalar alanında uzman akademisyenlerle birlikte konuşuldu. Empati dili ve doğru iletişim Zirvede, çocukların gelişimine en doğru ve yerinde katkı sağlanmasının detayları konuşuldu. Çocukların gelişim süreçlerindeki empati dili ve doğru iletişim yöntemleri de ele alındı. Ayrıca, çocukların aile içi süreçlerinden okul çağı dönemlerine kadar, etkili iletişim ve doğru yönlendirmelere de dikkat çekildi. Özel oturumlar yapıldı 7 konu başlığında yapılan Çocuklarla Felsefe Zirvesi’nin birinci özel oturumunda “Neden Çocuklarla Felsefe?”, ikinci özel oturumunda “Çocuk Edebiyatından Örneklerle Çocuklarla Felsefe Uygulamaları” ele alındı. Çalıştay masalarının birincisinde ise “Eğitimde Felsefenin Rolü”, ikinci çalıştay masasında “Eleştirel Düşünme ve Çocuklar İçin Felsefe”, üçüncü çalıştay masasında, “Sınıf İçinde Çocuklarla Felsefe Uygulamaları”, dördüncü çalıştay masasında Zihinsel Etkinlikler ve P4C”, beşinci çalıştay masasında “Çocuklar için felsefe ve Oyun” konuları görüşüldü.
İstanbul Kavga ettiği kişinin kulağını kopartıp martının kapmasına neden olan sanığa 3 yıl 4 ay hapis cezası Büyükada’da bir kişi, kavga ettiği şahsın kulağını ısırarak koparmış ve kulak parçasını bir martı kapmıştı. Mahkeme, sanığı ‘kasten yaralama’ suçundan 3 yıl 4 ay hapisle cezalandırdı. Olay, 29 Temmuz 2016 yılında Büyükada’da iskelede yaşandı. İddiaya göre, yanındaki kadına şiddet uygulayan Danyal Tolgahan Alparslan Seyrek’e, Eyüp Çelik engel olmaya çalıştı. Taraflar arasında yaşanan kavga sırasında Seyrek, Çelik’in kulağını ısırarak kopardı. Seyrek’in birkaç metre ileriye tükürdüğü kulağı ise bir martı kaptı. Çelik’in kulağının bir kısmının kopması ile kalıcı hasar ve görünüm bozukluğu oluştu. Taraflar birbirinden şikayetçi oldu. Adalar Adliyesi’nde Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasına müşteki sanık Eyüp Çelik katılırken sanık Danyal Tolgahan Alparslan Seyrek mazeret sunarak katılmadı. Taraf avukatları salonda hazır bulundu. Cumhuriyet savcısı mütalaasında, sanık Seyrek’in "yüzde sabit iz oluşturacak şekilde kasten yaralama" suçundan cezalandırılmasını istedi. Müşteki sanık Eyüp Çelik’in ise "basit bir tıbbimüdahaleyle giderilebilecek şekilde kasten yaralama" suçundan cezalandırılmadı talep edildi. “Gözümü hastanede açtım” Mütalaaya karşı savunma yapan Eyüp Çelik, “Kız, ‘kurtar kurtar’ diye bağırıyordu. Alelade bir tartışma olsa ben zaten müdahil olmam. Olay anında gözümü hastanede açtım. Beraatimi ve karşı tarafın cezalandırılmasını talep ediyorum” dedi. Kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Danyal Tolgahan Alparslan Seyrek’i ‘Kasten yaralama’ suçundan 3 yıl 4 ay hapisle cezalandırılmasına hükmetti. Katılan sanık Eyüp Çelik ise ‘Kasten yaralana’ suçundan beraat etti. “Kulağımı ısırıp, kopardı” Kararın ardından açıklama yapan Eyüp Çelik, “Verdiğim hukuk mücadelesinin bugün sonuna geldik. Mahkeme kanunlarımızı uyguladı. Şiddeti önledik. Kız arkadaşını adaya getirmişti. Burada canice dövüyordu. Ben müdahale ettim kulağımı ısırıp, kopardı. Yeni burada bir kadının darp edildiğini görsem yine müdahale ederim” dedi. “Erkeklerin yaptığı müdahalelerin cezasızlıkla neticelenmesi örnek bir karar oldu” Eyüp Çelik’in avukatı Hilal Gültepe Öztürk ise, “Bugün Eyüp Çelik’in Adalar Asliye Ceza Mahkemesinde yaklaşık 7 yıldır süren duruşmasını nihayete erdirdik. Yapılan yargılama sonunda Eyüp Çelik’in yaptığı müdahale nedeniyle hakkında beraat kararı verildi. Kadına şiddet uygulayan erkek arkadaşın Eyüp Çelik’e yönelik yaralaması nedeniyle hapis cezasıyla cezalandırıldı. Bu bütün kadınlar için hem örnek bir olay hem de kadınların hayatlarını kurtarmak maksadıyla erkeklerin yaptığı müdahalelerin cezasızlıkla neticelenmesine örnek bir karar oldu” diye konuştu.