POLİTİKA - 14 Eylül 2017 Perşembe 16:47

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın:

A
A
A
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın:

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Büyükelçi İbrahim Kalın, “Türkiye gibi bir ülkeyi karşısına almak ne Alman devletinin ne de Alman siyasetinin menfaatinedir.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Büyükelçi İbrahim Kalın, “Türkiye gibi bir ülkeyi karşısına almak ne Alman devletinin ne de Alman siyasetinin menfaatinedir. İnşallah bu seçim sürecinden sonra Alman siyaseti tekrar aklıselim ile hareket eder ve Türkiye gibi önemli bir ülkeyi kaybetmek gibi bir durum ile karşı karşıya kalmazlar” dedi.


İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye gibi bir ülkeyi karşılarına almanın Almanya’nın menfaatine olmadığını, Alman siyasetinin seçim sonrası aklı selim davranmaması durumunda Türkiye gibi önemli bir ülkeyi kaybetmeyle karşı karşıya kalacağını söyledi.



“Türkiye gibi bir ülkeyi karşısına almak ne Alman devletinin ne de Alman siyasetinin menfaatinedir”


Yaklaşan Almanya seçimlerine ilişkin konuşan ve son 1 ay içinde Alman iç siyasetinin ve seçim ortamının nasıl Türkiye’ye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a nasıl kilitlendiğini müşahede ettiklerini kaydeden Kalın, “Cumhurbaşkanımızın şahsında Türkiye’ye yönelik asılsız saldırıları, ithamları, iftiraları külliyen reddediyoruz. İç siyaset malzemesi yaparak Türkiye gibi bir ülkeyi karşısına almak ne Alman devletinin ne de Alman siyasetinin menfaatinedir. İnşallah bu seçim sürecinden sonra Alman siyaseti tekrar aklıselim ile hareket eder ve Türkiye gibi önemli bir ülkeyi kaybetmek gibi bir durum ile karşı karşıya kalmazlar. Türkiye’nin Almanya bağlamında haklı ve meşru ve güvenlik talepleri ve endişelerini tekrar etmek istiyorum. Son dönemde Türkiye’de ne kadar Türkiye karşıtı illegal örgüt varsa, PKK’sından DHKP-C’sine, şu anda FETÖ’süne kadar bunların Almanya’da kendilerine bir yer bulması, rahatlıkla sistemi suiistimal ederek Türkiye aleyhine faaliyetler yapması, para toplaması, militan devşirmesi kabul edilemez. Biz Alman makamlarına bunu defaatle ifade ettik. Eğer Almanya gibi bir ülke, hukukun üstünlüğü gibi, demokrasi gibi ilkelere gerçekten inanıyorsa, bu ilkeleri ortadan kaldırmak için çalışan terör örgütlerine kendi topraklarında faaliyet yapma izni vermez. Demokratik bir devletten, hukukun üstünlüğüne dayalı bir devletten beklentimiz budur” diye konuştu.



“Türkiye ulusal güvenliğinin gerektirdiği bütün adımları hiçbir ülkeye danışmadan atar”


S-400 anlaşmasına ilişkin belli çevrelerin spekülasyon, dedikodu yaptıklarını, temelsiz ve içeriği boş tartışmalara yol açtıklarını kaydeden Kalın, “Türkiye ulusal güvenliğinin gerektirdiği bütün adımları hiçbir ülkeye danışmadan egemenlik hakları çerçevesinde bu güne kadar attığı gibi bundan sonra da atmaya devam edecektir. NATO içerisinde Türkiye güçlü bir müttefiktir, NATO’nun içinde Türkiye’nin yeri son derece bellidir. NATO Genel Sekreteri’nin dün yaptığı açıklamayı memnuniyetle karşıladık. Açıklama bizce en doğru açıklamadır, bizce bu tartışmayı artık bitirmesi gerekir. NATO’nun en üst düzey yetkilisinin yaptığı açıklamadan sonra hala birilerinin çıkıp Türkiye’nin egemenlik hakkını kullanması konusunda asılsız iddialarda bulunması suni gündem oluşturmak anlamına gelir. S-400 Türkiye-Rusya ilişkileri bağlamında da önem arz eden bir konu. Bunu gündeme getirirken, ‘Türkiye Batı’dan uzaklaşıyor, Türkiye Avrupa değerlerinden uzaklaşıyor’ gibi taktim etmeye çalışanlar var. Türkiye çok yönlü bir dış politika izliyor. Dış politika hiçbir zaman sıfır toplamlı bir oyun değildir. Türkiye bulunduğu coğrafya gereği, milli çıkarları gereği ve dünyaya bakışı açısından dünyanın bütün bölgeleri ile iyi ilişkiler geliştirmeyi hedefleyen bir ülkedir. Türkiye’nin Rusya ile geliştirdiği iyi ilişkiler Batı ile NATO ile ya da ABD ile geliştirdiği ilişkilere bir alternatif değildir, onları tamamlayıcı niteliktedir. Fransa’nın yaptığı açıklamayı da olumlu karşılıyoruz” şeklinde konuştu.



“Türkiye bundan sonra İHA’ları, SİHA’ları kendi güvenliği çerçevesinde kullanmaya devam edecek”


Silahlı İHA tartışmalarına yönelik açıklamada bulunan Kalın, “SİHA tartışması, çok talihsiz bir şekilde başlatılan bu tartışmanın adeta terör örgütüne ve onun yandaşlarını cesaretlendirici bir mahiyette taktim edilmesi kabul edilebilir değil. SİHA’lar sadece teröristleri ortadan kaldırmak, ülkemizin güvenliğini sağlamak için kullanılmaktadır. İlginç olan şey şu, ne zaman Türkiye terörle mücadele belirli mesafe kat etse, belirli başarılara imza atsa bu tür konular gündeme getirilerek bu başarı gölgelenmeye çalışılıyor. Bütün güvenlik birimlerimiz bu ülkenin güvenliği için canla başla büyük bir özveri ile kahramanca mücadele ediyorlar. Onların bu azmini gölgeleyecek ya da kıracak türde açıklamalardan herkesin sarfınazar etmesi gerekir. Sivillere yönelik herhangi bir saldırının olmaması, ya da kaybın olmaması için bütün güvenlik birimlerimiz en azami hassasiyeti göstermektedir. Bunu yok sayan bu tür sorumsuzca açıklamaların terörün yandaşlarını cesaretlendirdiğini de göz ardı edemeyiz. Burada ister bir siyasi parti mensubu olsun ister bir kanaat önderi olsun, kişilerin nerede durması gerektiği konusunda bir zihni netliğe sahip olması gerekir. Türkiye bundan sonra İHA’ları, SİHA’ları kendi güvenliği çerçevesinde kullanmaya devam edecek. Çünkü bu bizim ulusal güvenlik meselemizdir” ifadelerini kullandı.



“Cenaze töreninde bu tür hadiselerin yaşanmasını telin ettiğimizi ifade etmek istiyorum”


Kalın; Aysel Tuğluk’un anne Hatun Tuğluk’un cenazesinde yaşanan olaylara ilişkin ise “Bu hadiseyi en net bir şekilde kınadığımızı ifade etmek istiyorum. Bu gayri insani tutumu kabullenmek doğru değildir. Bu bizim inanç, kültür ve medeniyet değerlerimizle bağdaşmayan tutumdur, çirkin bir yaklaşımdır. Ölüye saygı bizim inancımızın, medeniyetimizin en temel unsurlarından birisidir. Bir cenaze töreninde bu tür hadiselerin yaşanmasını telin ettiğimizi ifade etmek istiyorum. Bununla ilgili bir adli süreç başlatıldı. İlgili birimlerimiz tarafından bunun takipçisi olacağız” açıklamasında bulundu.



“5,1 gibi büyüme oranının Türk ekonomisinin geleceği açısından ümit var bir tablo”


Ekonomi cephesinden önemli ve pozitif haberlerin geldiğini, büyüme rakamının yüzde 5,1 olarak açıklanmasını son derece umut verici ve sevindirici bir rakam olduğunu kaydeden Kalın, “Bazı çevrelerin, kredi derecelendirme kurumlarının beklentilerinin tersine Türkiye ekonomisinin bünyesel yapısının ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha teyit emektedir. Özellikle Avrupa bölgesindeki, Amerika’daki ve Asya ekonomisindeki büyüme oranlarına baktığınız zaman bunların yüzde 2,5-3 civarında olduğunu değerlendirdiğiniz zaman yüzde 5,1 gibi büyüme oranının Türk ekonomisinin geleceği açısından ümit var bir tablo arz ettiğini ifade etmek isterim. Yatırımlar, dış sermaye, turizm, ihracat, bütün bu alanlarda atılan adımlar bu olumlu neticenin doğmasına katkı sunmuştur. Yüzde 5,1 bile bizim için yeterli değildir. İnşallah üçüncü çeyrekte bu rakamın biraz daha yukarı çekilmesi yönünde Umarız gelecek rakamlar da yapılan çalışmalar neticesinde bu noktaya ulaşacaktır” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Bakan Yardımcısının basın açıklaması sırasında deprem oldu İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaoğlu depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde basın açıklaması yaparken deprem meydana geldi. İçişleri Bakan Yardımcısı Karaloğlu, depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu. Karaloğlu 4 ilçe 37 köyde 385 konut, 87 ahır, 11 cami ve 1 fırında hasar meydana geldiğini belirterek, “Sulusaray merkezli 5 deprem meydana geldi şu ana kadar, 41 de artçı oldu. Ben Tokat ve Yozgat’taki tüm hemşerilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Rabbim beterinden korusun, muhafaza etsin. En büyük tesellimiz şu ana kadar herhangi bir yaralımız ve can kaybımız yok. Arkadaşlarımız, ekiplerimiz şu anda sahada köylerin tamamı tarandı. Tokat’ta 3 ilçe, Yozgat’ta 3 ilçede olmak üzere depremden etkilenen tüm köylerimiz şu anda taranmış durumda. Tokat’ta şu ana kadar 112 acil çağrı merkezimize 576, Yozgat’ta 250 deprem kaynaklı vatandaş ihbarı var. Ön incelemeler sonucunda Tokat ilimizde 3 ilçe, 30 köyde, 191 konutta ve 84 ahırda, 7 cami ve 1 fırında hasarlar var, bunlar yıkık değil hasarlı. Yozgat ilinde 1 ilçede 7 köyde 94 konutta, 4 cami ve 3 ahırda ön hasar tespitlerimiz var” dedi. “Hasarlı evlere girmeyin” Hasarlı evlere girilmemesi çağrısında bulunan Karaloğlu, "Evinde hasar olan, çatlağı olan hiçbir vatandaşımız evini kullanmasın. Biz onları alıp misafir etmeye hazırız. Yurtlar hazır hale getirildi. Vatandaşımıza çağrı yapıldı. Şu ana kadar 30 vatandaşımız yurtlarda kalmak için müracaatta bulundu. Sayın valimizin verdiği bilgiye göre şu anda bölgedeki kamu kurum ve kuruluşlarında bir hasarımız yok. Okullarımızda, kamu hizmet binalarında herhangi bir hasarımız yok, inşallah binalarımızda kamu hizmeti vermeye de devam edeceğiz. Kumanyalar hazırlandı şu anda dağıtılıyor. Yine Tokat’ta üç ilçemizde sıcak yemek çıkartmak üzere aş evlerimiz oluşturuluyor. İnşallah vatandaşımıza sıcak yemek imkanımızda sunulacak. Şu anda bölgede ulaşımda, alt yapıda, elektrik ve haberleşmede herhangi bir sorunumuz yok. Yollarımız açık, enerjisi olmayan ve haberleşme imkanı olmayan köyümüz yok. Tedbir olarak Tokat’ta bir gün eğitime ara verdik. Yozgat ilimizde ise Çekerek, Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde yine eğitime bir gün ara vermiş olduk” dedi. “750 Personel 150 araç bölgede” Karaloğlu, 150 araç ve 750 personelin bölgede görev aldığını ifade ederek, “Diyarbakır’dan Van’a kadar birçok ilimizden arama kurtarma ekipleri bölgeye ulaşmış durumda. Yerel ekipler de bölgeye ulaştı. Şu anda bölgede 750 personelimiz vatandaşlarımıza yardımcı olmak üzere bekliyor. 150 yardım aracı da bölgeye ulaşmış durumda” şeklinde konuştu. “Dezenformasyon uyarısı” Karaloğlu açıklamasında dezenformasyon uyarısında bulunarak şunları söyledi: “Sosyal medyada maalesef yine dezenformasyonlar var. Vatandaşımıza çağrımız AFAD tarafından açıklanmayan hiçbir bilgiye itibar etmemeleridir. Biz vatandaşlarımızı AFAD üzerinden çok hızlı bir şekilde bilgilendiriyoruz. Vatandaşımızın tereddüdü olmasın.” Öte yandan İçişleri Bakan Yardımcısı, açıklama yaptığı sırada deprem meydana geldi. Karaloğlu, "Şu anda artçı sarsıntıyı hep birlikte yaşadık. Rabbim hepimizi, ülkemizi korusun" dedi.
İstanbul Jose Mendilibar: "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık" Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, Fenerbahçe ile çok zor bir maç oynadıklarını belirterek, "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" dedi. UEFA Avrupa Konferans Ligi Çeyrek Final ikinci maçında Fenerbahçe ile karşılaşan Olympiakos, penaltı atışları sonunda galip gelerek yarı finale yükseldi. Müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, "Çok zor bir oyun oynadık. Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. 10. dakikada golü yemiştik fakat dayandık. İlk devrede dayanma gücümüzü iyi kullandık. Topu rakibe verip yorma yoluna gittik. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" ifadelerini kullandı. "Kendimi şanslı hissediyorum" Mendilibar, "Avrupa kupalarında yarı finale kalmasında takımın başında antrenör olduğum için kendimi şanslı hissediyorum. Umarım daha ileriye taşıyabiliriz. Şu anda kalemizi koruyan Tzolakis, başta ikinci kalecimizdi. Sonra kaleyi devraldı. Topun auta gitmesine şans diyebilirsiniz ancak kalecinin kurtarışına şans diyemeyiz. Bir çalışma sonucu oluyor bunlar" diye konuştu. "Kariyerim boyunca penaltılara bakmadım" Penaltı atışlarını izlemediği ve sırtını dönmesiyle ilgili sorulan soruya İspanyol teknik adam şu yanıtı verdi: "Ben bütün kariyerim boyunca penaltılara bakmadım. Bunu totem olarak yaptığımı size açıklamak isterim."
İstanbul İsmail Kartal: “Turu geçmek adına her şeyi hak etmiştik” Fenerbahçe Teknik Direktörü İsmail Kartal, Olympiakos maçında oyuncuların 2. golü bulamamanın stresini yaşadığına dikkat çekerek, “Turu geçmek adına her şeyi çok hak etmiştik. Bugüne kadar penaltı kaçıran oyuncular, en az penaltı kaçıran oyunculardı” dedi. UEFA Avrupa Konferans Ligi Çeyrek Final ikinci maçında Fenerbahçe, sahasında karşılaştığı Yunan temsilcisi Olympiakos’a penaltı atışları sonunda kaybederek turnuvaya veda etti. Fenerbahçe Teknik Direktörü İsmail Kartal, müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu. İlk yarı iyi futbol oynadıklarını belirten Kartal, "Bugün oyuna çok iyi başladık. İlk devre muhteşem bir Fenerbahçe vardı. Muhteşem taraftar önünde golü de bulduk. İkinci yarı oyun dengelendi. Sonra tempoyu arttırdık sadece 2. golü bulamadık. Oyuncuların turu geçebilmek adına rahatlığı, o golü bulamamanın stresini yaşadık. Uzatmalarda mecburi değişiklikler yaptık. Uzatmalar iki takım adına dengeli geçti. Turu geçmek adına her şeyi çok hak etmiştik. Oyuncularımı tebrik ediyorum. Bugüne kadar penaltı kaçıran oyuncular, en az penaltı kaçıran oyunculardı. Sadece 2. golü bulamadığımız için turu geçemedik. Taraftarlarımıza karşı mahcup olduk. Her şeye rağmen önümüze bakıyoruz. Ligde devam edeceğiz" diye konuştu. “Bugün bazı oyuncular karşılık veremedi” Müsabakada yapılan değişiklikler ile ilgili Kartal, “Bazen oyuncuları değiştirirsin, hamlelere karşılık bulursunuz. Bazen de istediğiniz verimi alamazsınız. Bugün de bazıları karşılık verdi, bazıları veremedi. Bunlar futbolun içinde olan doğal şeyler” ifadelerini kullandı. "Mecburi değişiklikler oldu" Tadic’in vuruş stili ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Kartal, “Tadic’in çok fazla şut atma değil de ayak içi plase vuruşları var. Onun kendine göre vuruş stili var. 86. dakikada Fred ile konuştuk uzun zaman sakatlık yaşadı. Uzatmaları da düşünerek yerine daha mücadeleci birini alarak tüm planlarımız buydu. Szymanski’ye kramp girdi, Becao’nun kasığında ağrı oldu. Mecburi değişiklikler oldu” şeklinde konuştu. “En güvendiğimiz isimler penaltıları kaçırdı” Penaltı atışlarını da değerlendiren Kartal, “Bonucci çok kariyerli oyuncu, Cengiz de aynı şekilde. Tadic penaltı atışlarında, kariyerinde kaçırdığı penaltı sayısı çok az. Beni şaşırtan bunlar oldu. En güvendiğimiz isimler penaltıları kaçıran isimler oldu. Bu kadar mücadele ettik. Bu mücadelenin karşılığında 2. golü atarak turu geçebilmek varken, penaltılarla elenmek üzücü oldu” diyerek sözlerini noktaladı.