SAĞLIK - 16 Eylül 2017 Cumartesi 13:06

İnatçı çocukla baş etme yolları

A
A
A
İnatçı çocukla baş etme yolları

Uzman Klinik Psikolog Pelin Su Uzun, inatçı çocukla baş etmenin yolları hakkında bilgi verdi.

Uzman Klinik Psikolog Pelin Su Uzun, inatçı çocukla baş etmenin yolları hakkında bilgi verdi.


Uzman Klinik Psikolog Pelin Su Uzun, “İnatlaşma çocuğun duygusal gelişiminin bir sonucudur bir şeyi yaptırmak için ağlama nöbetleri yaşayabildiği, kurallara uymada zorlandığı, her soruya neden veya hayır cevaplarını verdiği kısaca ebeveynlerinden ayrışarak kimlik savaşı verdiği bir dönemdir ve özellikle 3-6 yaş arasında bu davranışlara sık rastlamak mümkündür. Bu yaş aralığında kendisini doğru ifade etmeyi henüz bilmediği için, inatçı bir tutum sergileyebilir İnatçılık bir davranış sorunu değil, çocukların özellikle stresli ve kaygılı durumlar karşısında öğrendikleri hatalı olarak nitelendirilebilecek bir davranıştır ve 3-6 yaş aralığında inatçılık yaygındır. Çocuk ‘ben’ duygusunu ve ‘özgür olma’ isteğini çevresine özellikle ebeveynlerine ifade etme çabasındadır. Bu nedenle çocuğa "inatçı" kelimesi kullanılmamalıdır, kullanılırsa bu rolü kabul edip, benimseyebilir” dedi.



“Olumlu davranışa odaklanmak ve pozitif cümleler kurmak gerekmekte”


İlk olarak çocuk inatçı davrandığında, neden böyle davrandığının sorulması gerektiğini kaydeden Uzun, “Çocuğunuza kendisini ifade etme hakkı tanıyın. Anlaşıldığı ve önemli olduğu hissi çocuklarda olumlu davranış gelişimi açısından önemlidir. Bir konuda inatçı davrandığında çocuğun dikkati başka yöne çekilip, inat ettiği takdirde istediğini elde edemeyeceği açıklanabilir. Bir diğer konu ise olumlu davranışa odaklanmak ve pozitif cümleler kurmak gerekmektedir. Siz çocuğunuzun olumsuz davranışlarına odaklandıkça çocuğunuz bu davranışı yapmaya ısrarla devam edecektir çünkü negatif bile olsa sizinle iletişim kurabilir durumdadır. İnadın fazla önemsendiğini görmesi bunu ebeveynlerine karşı kullanmasına neden olabilir. İnat döneminin çocuğun gelişimi, bireyselleşmesi için önemli olduğunun aile tarafından bilinmesi önemlidir. Bu dönemdeki en önemli şey anne babanın sakin kalabilmesidir. Anne babasının sakin kalabildiğini gören çocuk kendisini güvende hissedebilir. Anne babanın öfkeli davranışlar göstermesi durumunda ise çocuk bunu model alarak öfkeli davranışlar gösterebilir” ifadelerini kullandı.



“Aile içinde herkesin uyduğu kurallar konusunda anne babanın ortak bir dil kullanması önemlidir”


Çocuğun kendi başına yapmak istedikleri (yemek yemek, kendi kıyafetini kendi başına seçmek vb.) konusunda desteklenmesinin özgüven duygusunu desteklediğini ifade eden Uzun, “İnat yerine farklı problem çözme yetilerini geliştirmiş olursunuz. Çocuğa alternatifler sunmak, bu alternatifler üzerinden seçim yapmasını sağlamak, uzlaşmacı bir tavır sergilemek, çocuk öfkelendiğinde onun dikkatini başka bir alana yönlendirmek, ilgisini çekecek seçenekler oluşturmak önemlidir. Anne baba çocuğun istediğini neden yapmadığını, yapmamasının kendisinde yaratmış olduğu duyguyu ifade etmesi, çocuğun anne babasını sürekli engeller koyan kişiler olarak algılamasının önüne geçecektir. Aile içinde herkesin uyduğu kurallar konusunda anne babanın ortak bir dil kullanması önemlidir. Çocuk, anne babadan öç alma duygusu ile inatçılık yapabilir. (Kardeş kıskançlığı, çocuğu farklı çocuklarla kıyaslama vb.) Burada biraz şartları eşitlemek ve yeterli zamanı her çocuğa ayırmak önemlidir” diye konuştu.


Uzman Klinik Psikolog Pelin Su Uzun, “Hayır kelimesinin kullanımına dikkat etmek gerekir. Çocuğun istekleri karşısında ne sıklıkla ve ne amaçla kullanıldığının çocuğun inatçı davranış geliştirmesinde rolü olabilir. Hayır’ kelimesi kullanılmış ise bu ebeveynler tarafından çocuğun ısrarı karşısında değiştirilmemelidir. Kalabalık bir ortamda inatlaştığında, herkesin duruma baktığı düşünülerek, geri adım atılmamalıdır. Bulunulan ortamdan uzaklaşılabilir. Son olarak ceza vermek, zıtlaşmak davranışın artmasına veya yerleşmesine neden olabilir. İnat davranışının bu dönemde gelişimlerinin doğal bir sonucu olduğu unutulmamalıdır” açıklamalarında bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Reklam Kurulu, aldatıcı reklamlar ve haksız ticari uygulamalar için 3,5 ayda 94 milyon TL ceza kesti Reklam Kurulu’nun 16 Nisan 2024 tarihinde gerçekleştirilen 344 sayılı toplantısında, tüketicileri aldatan, yanıltan, tecrübe ve bilgi eksikliklerini istismar eden reklamlar ile haksız ticari uygulamalar incelendi. Toplantıda görüşülen 161 adet dosyadan 139’u mevzuata aykırı bulunurken, söz konusu reklam ve ticari uygulamalar hakkında durdurma cezası ile birlikte toplam 28 milyon 884 bin 143 lira idari para cezası uygulanmasına karar verildi. Ticaret Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Reklam Kurulu, yılın ilk 3,5 ayında toplam 639 adet dosya hakkında görüş ve değerlendirmelerde bulundu. Aldatıcı reklam veya haksız ticari uygulama olduğu tespit edilen 554 adet dosya hakkında durdurma cezasının yanı sıra, toplam 94 milyon 139 bin 110 lira idari para cezası uygulanmasına karar verildi. Son toplantının gündem konusunu tüketicileri yanıltan indirimli satış reklamları oluşturdu Açıklamada, çok sayıda üründe çeşitli oranlarda indirimlerin yapılacağının ilan edildiği indirimli satış kampanyalarının, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de çokça tercih edilen bir pazarlama yöntemi olduğuna dikkat çekilerek çeşitli ürünlere uygun şartlarda ulaşabilmeye imkan sağlayan çevrimiçi alışveriş kanallarının yaygınlaşmasıyla birlikte indirim kampanyalarının sıklaştığı ve çeşitlendiği, bununla beraber çeşitli tüketici mağduriyetlerinin de arttığı gözlemlendiği vurgulanarak, "Bu çerçevede, yakından takip edilen tüketicileri aldatan, yanıltan, gerçekte olduğundan daha fazla indirim yapılıyormuş algısı oluşturulan indirimli satış reklamları ve uygulamaları hakkında incelemelere devam edildi. Nisan ayı kurul gündeminde görüşülerek karara bağlanan dosyalarla birlikte yılın ilk dört ayında Reklam Kurulu tarafından 51 adet indirimli satış dosyası hakkında durdurma cezası ve toplam 11 milyon 457 bin 805 lira idari para cezası uygulanmasına karar verildi" denildi.
İstanbul Define paylaşımı konusunda anlaşmazlık yaşadıkları şahsı öldüren 5 sanıklı davada 1 sanığa 23 yıl hapis cezası Eyüpsultan’da define paylaşımı konusunda anlaşmazlık yaşadıkları Abdullah Koşar’ı plan yaparak çağırdıkları evde silahla öldürdükleri iddia edilen 5 sanığın yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme, 1 sanığı 23 yıl hapis cezasına çarptırırken, diğer 4 sanığın ise beraatına hükmetti. Eyüpsultan’da 19 Haziran 2022’de iddiaya göre 5 kişi, define paylaşımı konusunda anlaşmazlık yaşadıkları Abdullah Koşar’ı (39) öldürmeyi planladı. Bunun üzerine Koşar’ı, inşaat işleri bahanesiyle 5 şüpheliden biri olan Aslan İ.’nin evine çağırdılar. Şüpheli Aslan İ.’nin evine gelen Koşar, daha sonra silahla 3 yerinden şüpheli Aslan İ. tarafından vurularak hayatını kaybetti. ‘’Namussuzluğun bedeli budur’’ notu bulundu Konuya ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede ise ölen Koşar’ın cesedinin yanında ‘namussuzluğun bedeli budur’ yazılı not olduğu, şüpheli Aslan İ.’nin ifadesinde ise eşine tecavüz etmesi gerekçesiyle olayı gerçekleştirdiğini söylediği belirtildi ancak şüpheli Aslan İ.’nin aynı zamanda eşi olan diğer şüpheli Semanur İ. ile Koşar’ın herhangi bir telefon görüşmesinin olmadığı, cep telefonları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde herhangi bir irtibatlarının bulunmadığı ve Koşar’ın, eşine tecavüz ettiğine dair delil elde edilemeyerek olayın define paylaşımı konusunda yaşanan anlaşmazlık sonucu gerçekleştiği kanaatine varıldığı aktarıldı. Hazırlanan iddianamede, şüpheliler Aslan İ., Erdal İ., Nedim İ. ve Semanur İ.’nin ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Şüphelilerden Aslan İ.’nin ayrıca ‘ruhsatsız silah bulundurma’ suçundan da 1 yıldan 3 yıla kadar hapsi talep edilen iddianamede, şüpheli İlhan A.’nın ise ‘suçluyu kayırma’ suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istendi. Hazırlanan iddianamenin kabul edilmesiyle dava açıldı. İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında ise tutuklu sanık Aslan İ. ile 3 tutuksuz sanık hazır bulundu. Duruşmaya öldürülen Abdullah Koşar’ın babası Muhammed Şefik Koşar ve tarafların avukatları da katıldı. ‘’Tarihi eser yüzünden planlayarak eve çağırıp öldürdüler oğlumu’’ Duruşmada Abdullah Koşar’ın babası Muhammed Şefik Koşar, oğlunun sanıklar tarafından tasarlanarak öldürüldüğünü belirttiği beyanında “Gencecik oğlumu öldürdüler. Tarihi eser yüzünden planlayarak eve çağırıp öldürdüler oğlumu. Sanıktan şikayetçiyim. Cezalandırılmasını istiyorum” ifadelerini kullandı. “Öldürme niyetim olsaydı ormana gider, onu yakar ve yurt dışına kaçardım” Duruşmada savunma yapan sanık Aslan İ., ‘’Tasarlayarak suç işlemiş olsaydım bu suçu evimde, çocuğumun gözünün önünde yapmazdım. Benim Abdullah Koşar’ı öldürme niyetim olsaydı ormana gider, onu yakar ve yurt dışına kaçardım. Ben Abdullah’ın yanına ‘onca iyiliğe rağmen bana bunu neden yaptın’ diye sormaya gittim. Abdullah’ın yanında silah olabileceğini düşündüğüm için üzerime geldiği an beni vuracak sandım” şeklinde konuştu. “Beni evlatlarımla sınadılar” Son sözü sorulan sanık Aslan İ. mahkemede, “Adaletinize inanıyorum. Beraatımı talep ediyorum” şeklinde konuştu. Diğer tutuksuz sanıklar ise son sözlerinde mahkeme heyetinden beraatlarını talep ettiler. 23 yıl hapis cezasına çarptırıldı Duruşmada kararını açıklayan mahkeme, sanık Aslan İ.’yi ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan önce ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Sanığın eylemini haksız tahrik altında işlediğini belirten heyet, bu gerekçeyle bu cezayı 22 yıl hapis cezasına çevirdi. Sanık ayrıca ‘ruhsatsız silah bulundurma’ suçundan da 1 yıl hapis cezasıyla cezalandırıldı. Toplamda 23 yıl hapis cezasına çarptırılan sanığın tutukluluk halinin de devamına hükmedildi. 4 sanığa beraat Mahkemeye heyeti, sanıklar Erdal İ., Nedim İ., Semanur İ. ve İlhan A. hakkında ise üzerlerine atılı suçu işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçesiyle ayrı ayrı beraatlarına karar verdi.