KÜLTÜR SANAT - 17 Eylül 2017 Pazar 13:55

Zülfü Livaneli Kültür Merkezi açıldı

A
A
A
Zülfü Livaneli Kültür Merkezi açıldı

Çankaya Belediyesi, yatırımlarına aralıksız devam ederken prestij projelerini de bir bir vatandaşın hizmetine sunuyor.

Çankaya Belediyesi, yatırımlarına aralıksız devam ederken prestij projelerini de bir bir vatandaşın hizmetine sunuyor. Kültür merkezinden parklara kreşlerden Çankaya Evlerine kadar birçok alanda yatırımlara imza atan Çankaya Belediyesi, Zülfü Livaneli Kültür Merkezi’nin açılışını gerçekleştirdi.


Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen’in ev sahipliğinde gerçekleşen Zülfü Livaneli Kültür Merkezi’nin açılışına CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, eski Yunanistan Başbakanı ve Sosyalist Enternasyonal Başkanı Yorgo Papandreu, CHP Genel Başkan Yardımcıları, CHP Parti Meclisi Üyeleri ve onur konuğu Zülfü Livaneli katıldı. Açılış töreninde konuşan Çankaya Belediye Başkanı Taşdelen, Çankaya’da yeni bir anlayışa imza attıklarını, bu ülkeye, insanlığa değer katan insanları yaşarken onurlandırmanın daha doğru olacağı inancıyla Zülfü Livaneli Kültür Merkezi’ni inşa ettiklerini belirterek, “Böylesi bir eseri Çankaya’ya kazandırmaktan ve buna Zülfü Livaneli adını vermekten büyük onur duyuyorum. Bazı insanları anlatmak, onları tanımlamak çok zordur. Zülfü Livaneli denildiğinde çok farklı çağrışımlar, isimler, olaylar geliyor aklıma. Zülfü Livaneli denildiğinde Mustafa Kemal geliyor aklıma, Cumhuriyet ve aydınlanma geliyor. Namık Kemallerden Şinasilerden Sabahattin Alilere uzanan bir mücadele çizgisi geliyor aklıma Elbette Nazım Hikmet ve Yaşar Kemal geliyor. Abidin Dino, Brecht, Lorca, Neruda geliyor. Çünkü Livaneli hem bu ülkede hem de dünyada akan; demokrasi, özgürlük, barış ve kardeşlik nehrinin bir koludur. Şimdi aydınların bilincini, mücadelesini ve fikirlerini o bize taşıyor” diye konuştu.


“Bu ülkenin aydınları, sanatçıları hapislerle, sürgünlerle, katliamlarla anılır” diyen Taşdelen, “Çünkü bu ülkede yaşamak, bu ülkede mücadele vermek çok büyük bedel gerektiriyor. Zülfü Livaneli de büyük bedeller ödeyen aydınlarımızdandır. Bu yüzden aydınlarımıza sahip çıkmak, onların adlarını yaşatmak ve onların izinde gidecek yeni kuşaklar yetiştirmek bizlerin temel sorumluluğudur. Biz bu sorumluluğu yerine getirmeye çalışıyoruz. Benim kişisel dünyama da ülkemize de insanlığa da çok şey kattınız. Biz bütün açılışlarımızı, temel atmalarımızı kısacası bütün etkinliklerimizi sizin müziğinizle gerçekleştiriyoruz. Sizin müziğinizde tıpkı kitaplarınızda ve sinemanızda olduğu gibi özgürlüğü soluyoruz” ifadelerini kullandı.



“Solun yönettiği kentler özgürdür”


Belediyeciliğin, Atatürkçülerin, sosyal demokratların işi olduğu belirten Taşdelen, “Biz kentlerimizi halkımızla birlikte yönetiyor ve bütün işlerimizde kamu yararını esas alıyoruz. Yaşanabilir bir dünyayı ancak biz solcular kurabiliriz. İnsanlar, solun yönettiği kentlerde ve ülkelerde özgür bir yaşam sürmektedirler. İşte Zülfü Livaneli ve onun yolundan giden bizler, herkesin özgürce yaşayabileceği bir dünya için çalışıyoruz, mücadele ediyoruz” dedi.



“Benim sevgili Alper’im”


Adına kültür merkezi gibi önemli bir yapının inşa edilmesini beklemediğini ifade eden Zülfü Livaneli, “Biz bu acılı ama sevgili ülkemizde iyi ve kötü günler gördük. Acıların doruğa ulaştığı bir günde kültür merkezinin açılışına katılıyoruz. Sanat adamları olarak pek fazla da iltifata alışık değiliz. Benim evlendiğim, kızımın doğduğu şehir, askeri hapishanelerde yattığım şehir, buraya benim adım veriliyor. Bundan daha güzel bir şey olabilir mi? Benim sevgili Alperim ‘böylesine bir eser yapacağız’ dedi, ben de elini çabuk tut Alper dedim” şeklinde konuştu.


Konuşmasında, ölüm yıldönümünde Tarık Akan’ı da anan Livaneli, “Tarık Akan’ın anısı önünde eğilmek istiyorum. Çankaya Belediyesi ve başka aydınlık belediyeler bizim adımızı veriyorlar. Bir gün ne zaman Yaşar Kemal adı, Yılmaz Güney adı yaşayacak diye düşünürken, Alper kardeşim bunların hepsini gerçekleştirdi. Sanatın ayaklar altına alındığı günlerden geçerken, eksiğimiz Alper Taşdelenler, Kemal Kılıçdaroğlular. Buzdağının altında yüzlerce yıllık mücadele yatıyor. Bu ülkede karanlık mı aydınlık mı galip gelecek diye mücadeleler yaşanıyor. Umudu kesme yurdumdan, umudu kesmeyin yurdumuzdan, hep birlikte canımızı dişimize takarak, ülkemizi kimseye kaptırmamak için bugünden çalışmaya başlayalım. Bu eserleri yapan hep CHP. Çünkü kültür bizim işimiz, insan haklarından yanadır, merhametten yanadır, bu da solcuların işidir” diye konuştu.



Yorgo Papandreu’dan teşekkür


Eski Yunanistan Başbakanı ve Sosyalist Enternasyonal Başkanı Yorgo Papandreu, kültür merkezinin açılışına kendisini davet ettiği için Taşdelen’e teşekkürlerini ileterek, “Bugün aynı zamanda değerli dostum CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu burada görmekten büyük mutluluk duyuyorum. Zülfü Livaneli, hem benim hem de Yunan halkının kalbinde özel bir yere sahiptir. Bir besteci ve yazar olarak takdir edilmelidir, bizim savunduğumuz değerleri savunduğu için de değerlidir. Yetmişli yıllarda ben ve ailem de sürgüne gönderilmiştik. Zülfü Livaneli ve ben İsveç’te yaşadık. Ülkelerimizin geleceği açısından bizim için farklı bir deneyim oldu. En önemlisi de Zülfü Livaneli barış için mücadele edenler açısından öncü rol oynadı. Livaneli ve Teodorakis aslında ülkeler arasındaki önyargıları kaldırmaya sanatlarıyla katkı sunmuşlardır. Değerli dostum Zülfü Bey gibi aslında bugünün dünyasında geçerli olan vizyondan bahsederken cesur şampiyonlara ihtiyaç vardır, bundan dolayı Zülfü Livaneli ismi küresel ilerlemeci gücün de sembolüdür” dedi.



"Başkanımıza yürekten teşekkürlerimi ve şükranlarımı sunuyorum"


CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, “Eğer bir ülkede güçlü olmak istiyorsak, bunun yollarından birisi de sanata ve sanatçıya verdiğimiz değerden geçer” diyerek şunları kaydetti:


“Çünkü, sanatçı yazdığı eserleri sonsuzluğa bırakır. Sanat ve sanatçı onurlu duruşunu tarihi boyunca sürdürmüştür. Baskı görmüştür, hapislere atılmıştır, sürgün edilmek istenmiştir, eserleri yasaklanmak istenmiştir. Ama yasaklayanları hiç kimse hatırlamaz ama o yasaklanan o eserler insanlığa mal olmuştur. Zülfü Livaneli hayatının pek çok döneminde baskılar gördü. Ben Zülfü Livaneli’yi 1970, 80’li yıllarda yasaklanan bir kasetinden söylediği türkülerle tanımıştım. On parmağında on marifet olan bir sanatçıdır. Böyle bir eserin onun için açılmış olması onur veriyor. Elbette bizi sevindiriyor. O anlamda Çankaya Belediye Başkanımıza da yürekten teşekkürlerimi ve şükranlarımı sunuyorum. Sayın Livaneli bir talebi olmadığını söyledi. Ama o talebi hisseden, duyan ve bizi onurlandıran böyle bir merkezi açmak belediye başkanımıza nasip oldu o nedenle kendisine yürekten teşekkür ediyorum.”


Törene ayrıca, başta İngiltere, Yunanistan ve Almanya olmak üzere pek çok ülkenin büyükelçileri katıldı. CHP’nin eski genel başkanları Hikmet Çetin, Murat Karayalçın, Eski Dışişleri Bakanı Yaşar Yakış, eski Çankaya Belediye Başkanı Doğan Taşdelen ve çok sayıda vatandaş da törende yer aldı. Konuşmalardan sonra Livaneli, Taşdelen, Kılıçdaroğlu ve Papandreu sahneye çıkarak, Kültür Merkezi’nin açılışını gerçekleştirdi. Kılıçdaroğlu, Papandreu, Livaneli ve Alper Taşdelen davetlilerle birlikte Kültür Merkezi’ni gezdiler. Kılıçdaroğlu ve Papandreu Kültür Merkezi’nin şeref defterini imzaladı.


Ankara’nın kültür sanat hayatına katkı sunacak ve Yıldızevler Mahallesi’nde bin 100 metrekare alan üzerinde inşa edilen Çankaya’nın prestij projelerinden Zülfü Livaneli Kültür Merkezi; müzik, edebiyat, sinema, bale ve dans atölyeleri ile tam bir sanat okulu olarak hizmet verecek. Merkezde, iki de sergi salonu yer alacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Dündar sevgisi Osmangazi’de her yerde Seçim çalışmaları kapsamında ilçeyi adım adım gezen Osmangazi Belediye Başkanı ve Cumhur İttifakı Başkan Adayı Mustafa Dündar, gittiği her mahallede ilgi görüyor. Seçim çalışmaları kapsamında ilçeyi gezen Başkan Dündar, gittiği yerlerde bu zamana yaptığı ve yeni dönemde yapacağı projeleri anlatarak vatandaşlardan destek istiyor. En son İvazpaşa ve Doğanevler mahallelerini ziyaret gerçekleştiren Başkan Dündar’a burada vatandaşlar büyük ilgi ve alaka gösterip destek sözü verdi. İlçede hizmet götürmedik yer bırakmadıklarını ifade eden Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, “Biz Osmangazi Belediyesi olarak sınırlı imkanlarla en büyük işleri yapan belediyeyiz. Doğanevler Mahallesi’ni 20 yıldır biliyoruz. Ben 15 yıldır belediye başkanıyım, buraya meydan kazandırdık. Bu zamana kadar ne dediysek söylediysek yaptık. Bundan sonra da söylediğimiz her şeyi yapacağız. Biz verdiğimiz sözün arkasındayız. Doğanevler kenarda kalan bir mahalleydi şimdi cazibe merkezi oldu. Biz burasını daha güzel nasıl yaparız ona bakacağız. Yeni projeleri bu bölgelere yapacak olan yine biziz yaptıklarımız ve yapacaklarımız belli. 31 Mart akşamı inşallah sandıktan zaferle çıkıp güzel ilçemiz Osmangazi’ye dev eserler kazandırmaya devam edeceğiz. Bizim Osmangazi’ye hizmet etme sevdamız bitmez, 15 yıllık görev sürecimizde kazandırdığımız dev eserler herkes tarafından beğenilip takdir görüyor. İlçemizde hizmet etmediğimiz mahalle ve sokağımız yok ilçemizin her yerine hizmet götürüyoruz. 15 yılda Osmangazi’ye kazandırdığımız eserler saymak bitmez, bizim hizmet aşkımız bitmez, her dönem daha iyisini nasıl yapabiliriz diye gayret gösteriyoruz. Yaptığımız hizmetlerin karşılığı olarak 31 Mart seçimlerinde destek istemek için gittiğimiz mahallelerde vatandaşlarımız bize büyük ilgi ve alaka gösterip teşekkür ediyor. Biz de dev hizmetlerimize kaldığımız yerden devam edeceğiz” dedi. Yaptığı ziyaretlerde Başkan Dündar, etrafını saran çocuk ve vatandaşlarla bol bol hatıra fotoğrafı çektirdi.
Bursa Uludağ’ın eteklerindeki villada dehşet anları...Bir kişi öldü, yaralı bahçıvan alevler içinde böyle villadan çıktı Bursa’da Uludağ’ın eteklerindeki İnkaya Mahallesi’nde bir villada yangın ve patlama yaşandı. Bir kişi hayatını kaybederken, villada bahçıvanlık yapan bir kişi ağır yaralandı. Bahçıvan Ali Vurgun’un yangından kurtulduktan sonra sokaktaki alevler içindeki anı kameraya yansıdı. Vurgun ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılırken, ölen kişinin 52 yaşındaki Mustafa Ş. olduğu belirlendi. Polis ve itfaiye geniş çaplı soruşturma başlattı. Merkez Osmangazi ilçesi İnkaya Mahallesi İlim Sokak’ta 3 katlı villada bir kişinin yaralandığı patlama ve yangın sonrası yapılan incelemede, bodrum katında ceset bulundu. Sahiplerinin yurt dışında olduğu tespit edilen villada bahçıvanlık yapan Ali Vurgun, henüz belirlenemeyen sebeple çıkan yangında yaralandı. 40 yaşındaki Vurgun alevler içinde kendisini dışarı attı. Komşular hemen yardıma koştu. O anlar başka bir villanın güvenlik kamerasına yansıdı. Vurgun 112 ambulansıyla kaldırıldığı Şehir Hastanesi yanık ünitesinde ağır yaralı olarak tedaviye alındı. Olay yerine gelen Bursa Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekipleri üst katları da saran ve camları patlayan villadaki yangını söndürdü. Ek 112 ekibi de bölgeye sevk edildi. Polis ve itfaiye ekipleri yaptıkları araştırmada villada Mustafa Ş.’ye (52) ait olduğu düşünülen yanmış bir ceset buldu. Cumhuriyet Savcısı’nın incelemesinin ardından cenaze otopsi için Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı Yangının çıkış sebebi, cesedi bulunan kişinin ölüm sebebiyle ilgili cinayet masası dedektiflerinin araştırması sürüyor. Yandaki bir villanın güvenlik kamerasını inceleyen ekipler, villadan duman yükseldiğini, bahçıvanın alev alan kıyafetleriyle kendini sokağa attığını ve komşularının yardımıyla ambulansla hastaneye kaldırıldığını belirledi.