- 05 Ekim 2017 Perşembe 19:07

Hasta ve engelli vatandaşı 2 saat araçta beklettiler iddiası

A
A
A
Hasta ve engelli vatandaşı 2 saat araçta beklettiler iddiası

Bilecik’in Bozüyük ilçesinin eski İl Genel Meclis üyesi Nail Dağlı, tapu devri için başvurdukları İlçe Tapu Müdürlüğünce işlemlerin gerçekleştirilmesi sırasında mağduriyet yaşadıklarını, istenilen her belgeyi hazırlamalarına rağmen yüzde 90 engelli ve hasta olan 82 yaşındaki kayınpederini keyfi uygulamalarla yaklaşık 2 saat boyunca araç içerisinde beklettiklerini iddia etti.

Bilecik’in Bozüyük ilçesinin eski İl Genel Meclis üyesi Nail Dağlı, tapu devri için başvurdukları İlçe Tapu Müdürlüğünce işlemlerin gerçekleştirilmesi sırasında mağduriyet yaşadıklarını, istenilen her belgeyi hazırlamalarına rağmen yüzde 90 engelli ve hasta olan 82 yaşındaki kayınpederini keyfi uygulamalarla yaklaşık 2 saat boyunca araç içerisinde beklettiklerini iddia etti.


Dağlı, yaptığı açıklamada, yüzde 90 engelli olan kayınpederinin evinin satışı sırasında yaşadıkları mağduriyetin kendilerini çileden çıkardığını söyledi. Böyle bir dönemde devletin ilgili kurumlarından engelli, yaşlı ve hasta bireyler için her ortamda öncelik tanınması istendiğini anlatan Nail Dağlı, "Bırakın bu önceliği bunun yanında keyfi uygulamalara maruz bırakıldık. Çarşamba günü saat 10.00 sıralarında İlçe Tapu Müdürlüğüne gelerek kayınpederim Ömer Yavaş adına tapu devri işlemleri için randevumuzu aldık. Ön başvuru bölümüne alıcı ile birlikte istenilen evrakları teslim ettik. Daha sonra akşamüstü şahsıma telefon edilerek işlemlerimizin hazır olduğunu ve hastamızı hükümet binasının arka bölümünde kameraların görebileceği bir alana getirmemiz gerektiğini söylediler. Biz de hastamızı güç koşullarda araca bindirerek söylenilen park alanına getirdik” diyerek olayı şöyle anlattı:


“Görevliler geldi ve bir tanesi ağzında sigarayla gayet lakayt bir şekilde kayınpederime bazı sorular sordu. Kayınpederim sorulan her soruya yerinde ve doğru cevaplar vermesine rağmen tapu devri için yeterli olmadığını belirterek bizden sağlık raporu istediler. Raporu alıp geldiğinizde 15 dakika içerisinde işlemlerinizi hallederiz, dediler. Biz de tamam diyerek hemen ertesi gün Perşembe günü sabahı Yeşilkent Devlet Hastanesinden randevu alarak psikiyatri ve nöroloji bölümlerinden istenilen akıl sağlığı ile ilgili raporu aldık. Raporumuzu alıp getirdikten sonra kendilerine teslim ettik ve 15 dakika içerisinde işlemleri tamamlayarak gereğini yapacaklarını söylediler. Biz de hastamızın yüzde 90 engelli oluşu ve yaşı itibariyle rahatsız olması nedeniyle fazla bekleyemediğini kendilerine ilettik. Ancak yaklaşık 2 saat geçmesine ve durumumuzu kendilerine izah etmemize rağmen bizi uzun süre bekleterek mağdur ettiler.”


Dağlı, “İlk olarak hastaya bulunduğu araca gelip bakacaklarını söylemelerine rağmen daha sonra hastanızı ayağımıza getireceksiniz, diyerek keyfi davranış sergilediler” ifadesini kullanarak sözlerine şöyle devam etti:


“Sağlık raporunun yeterli olacağını belirtmelerine rağmen sonrasında şahit bulmamızı istediler. Hastamızın okuma yazma bilmesi ve imza atmak istemesine rağmen parmak bastırdılar. Yaptığımız tartışma ve görüşmelerin ardından biraz da mecbur kalarak öğlen tatiline çıkmadan önce hastamızı ayaklarına isteyerek işlemimizi yaptılar. Sonuç itibariyle devletimizin ilgili kurumlarının engelli, yaşlı ve hasta bireyler için her ortamda öncelik tanındığı günümüzde biz bu hakkımızdan faydalanamayarak mağdur edildik. Bize adeta zulmettiler. Ben şahsen bizim yaşadığımız bu mağduriyeti diğer vatandaşlarımızın da yaşamasını istemiyorum. Bu bağlamda bizi mağdur edenler hakkında gerekli hukuki işlemi başlatacağım. Biz mağdur olduk, başkaları da mağdur olmasın”


Konuyla ilgili görüşlerinizi sorduğumuz Tapu Müdürü Hayri Yalçın ise, kesinlikle keyfi bir uygulama olmadığını ve mevzuatlara uygun olarak hareket ettiklerini beyan etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Teknoloji ve Yetkinlik Buluşmaları’nın ikincisi gerçekleştirildi Savunma Sanayii Akademi koordinasyonunda ve ASELSAN’ın destekleriyle gerçekleşen Teknoloji ve Yetkinlik Buluşmaları’nın ikincisi, savunma sanayiinde çevik dönüşüm teması ile gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) koordinasyonunda kurulan Savunma Sanayii Akademi tarafından düzenlenen etkinlik, Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. Haluk Görgün, Savunma Sanayii Başkan Yardımcıları Prof. Dr. Hakan Karataş, Prof. Dr. İhsan Kaya, Mustafa Murat Şeker, Hüseyin Avşar, SSB Daire Başkanları ve sektör temsilcilerinin katılımları ile Bilkent Otel’de gerçekleştirildi. SSB Başkanı Görgün, etkinlik kapsamında gerçekleştirdiği konuşmasında şunları kaydetti: “Savunma sanayiimizdeki insan kaynaklarının sürdürülebilirliği açısından başlattığımız olduğumuz ‘Millî Yetkinlik Hamlesi’ ile sektörümüzün yeni dönemdeki gelişiminde salt rekabetten ziyade ekosistemimizdeki tüm paydaşlarımızın yetenek, yetkinlik, performans, potansiyel ve kapasite olarak birbirlerini tamamlamalarını hedefliyoruz." Bu yeni yaklaşımla; verimsizlik, mükerrerlik, yanlış önceliklendirme, yetenek birikmesi, odak kayması, uzmanlık açığı gibi temel problemleri de en aza indirmeyi hedeflediklerini belirten Görgün, "Bu yetkinlik hamlesi ile birlikte; savunma sanayii ekosistemindeki çalışanların, aday çalışanların ve üniversite öğrencilerinin yetenek mimarisi, yetkinlik inşası, uzmanlaşma, kritik deneyim ve beceri transferi konularında geliştirilmesini önemsiyoruz" ifadesini kullandı. ‘Milli Yetkinlik Hamlesi’ kapsamında tüm firmalarımızın; stratejik planında beslenen, teknoloji yol haritası ile hizalanan, yetenek yönetimini inşa eden, performans yönetimini kurgulayan, yetkinlik geliştiren ve değişimi yöneten insan kıymetleri fonksiyonlarının oluşturulmasını amaçladıklarını aktaran Görgün, "Bugün tüm yönleriyle ele alacağımız çevik proje yönetim yaklaşımı ve insan kaynakları süreçlerinde çevik yaklaşımlar, bu alanda etkin bir network (iletişim ağı) oluşumunu tetikleyecektir" diye konuştu. Görgün çalıştay sonrası ortaya konacak olan fikirleri ve saptamaları yakından takip edeceklerini de ifade etti.
Antalya Çöl tozu 30 Nisan’a kadar temizlenecek Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Antalya, Burdur ve Isparta’da etkisini gösteren Çöl tozu taşınımı konusunda uyarıda bulundu. Çöl tozu taşınımının bölgede olan yoğunluğuna dikkat çekilen açıklamada, “Çöl tozunun solunum yolu, kalp ve akciğer hastalıkları olan bireyler başta olmak üzere hassas ve alerjik tepki veren vatandaşlarımızda olumsuz etkiler gösterebilir. Ayrıca, görüş mesafesinde düşmeye sebep olabilir. 25 Nisan 2024 tarihinden itibaren çöl tozu etkisinin azalması beklenirken, yere çöken tozun tekrar havalanarak olumsuz etki oluşturması muhtemeldir” denildi. Bugün, Antalya, Isparta ve Burdur çevrelerinde yoğun bir şekilde gözlenen çöl tozu taşınımı ile ilgili Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, yazılı bir açıklama yayınlayarak uyarıda bulundu. Çöl tozu taşınımının çeşitli sağlık, çevre ve ekonomik etkilere neden olabileceğine dikkat çekilen açıklamada, oda olarak kamuoyunu bilgilendirme ve önlemlerin alınması gerekliliği konusunda uyarı yaptıkları belirtildi. Çöl tozunun solunum yolu, kalp ve akciğer hastalıkları olan bireyler başta olmak üzere hassas ve alerjik tepki veren vatandaşlarda olumsuz etkiler gösterebileceği aktarılan açıklamanın devamında, “Ayrıca, görüş mesafesinde düşmeye sebep olabilir. 25 Nisan 2024 tarihinden itibaren çöl tozu etkisinin azalması beklenirken, yere çöken tozun tekrar havalanarak olumsuz etki oluşturması muhtemeldir. Genellikle çöl tozu geçtikten en geç 2 gün içerisinde yağış ile birlikte atmosferden temizlenirken, bu sefer 30 Nisan 2024’e kadar bölgemizde yağış beklenmemektedir” denildi. Bu süreçte çöl tozu taşınımının etkilerini en aza indirmek için vatandaşlara önlem olarak önerilerin de belirtildiği açıklamanın sonunda, şu ifadelere yer verildi: "Çocuklar ve kronik sağlık sorunları olan bireyler dış ortamda uzun süre vakit geçirmemelidir. Göz yanması gibi rahatsızlıkların yanı sıra mevcut hastalıkların tetiklenme riski bulunmaktadır. Görüş mesafesinin aniden azalabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Karayolunda seyahat ederken çöken toz sebebiyle takip mesafeleri uzatılmalıdır. Vatandaşlarımızın T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından işletilen hava kalitesi izleme istasyonları verilerini takip ederek gerekli önlemleri almalarını rica ederiz (https://sim.csb.gov.tr/Services/AirQuality). Çevre Mühendisleri Odası olarak, çöl tozu taşınımının etkilerini azaltmak ve halkın sağlığını korumak için tüm ilgili kurum ve kuruluşların işbirliği içinde hareket etmesi gerektiğini vurgulamaktayız.”