SAĞLIK - 13 Ekim 2017 Cuma 11:42

Psikiyatristlerin cevap vermeye uğraştığı en çetin soru: “Kim normal, kim anormal?”

A
A
A
Psikiyatristlerin cevap vermeye uğraştığı en çetin soru: “Kim normal, kim anormal?”

Psikiyatrist Prof.

Psikiyatrist Prof. Dr. Ramazan Özçankaya “kim normal, kim anormal?” konusuna değinerek, “Bu durum tüm insanların çözmesi gereken konu olduğu gibi psikiyatristlerin de cevap vermeye uğraştığı en çetin sorulardandır” dedi.


VM Medical Park Samsun Hastanesi Ruh ve Sinir Hastalıkları Kliniğinden Psikiyatrist Prof. Dr. Ramazan Özçankaya, “‘Kim normal, kim anormal’ sorusunun cevabı nereden baktığımıza karar verdikten sonra verilebilir. İnsanın nasıl bir varlık olduğu, varlık amacının ne olduğu, bu amaca varmak için nasıl davranması ve yaşaması gerektiği sorularına cevabımızı belirledikten sonra bu amaca uygunluk normal, uygunsuzluk anormalliktir. Yani neye, kime, nasıl gibi sorulara cevap verdiğimizde bakış açısında anlaşırsak, akıllıya ve anormale karar verebiliriz” diye konuştu.



“Normalliğin ve anormalliğin tek ölçüsü olamaz”


Kullandığımız bir nesnenin bozuk olup olmamasını ona yüklenen amaca hizmet edip etmemesiyle anlaşılabildiğini ve buna varoluş psikolojisi dendiğini söyleyen Prof. Dr. Özçankaya, “Psikolojide ikinci bakış açısı ise psikodinamik bakıştır. Psikoanalitik bakışa esas olan doğru ve uygun yol ve yöntemle boşalım sağlamak, zevk ve haz alabilmek normalliğin ölçüsüdür. Bu bir bakıma egonun iktidarıdır. Diğer bir bakış açısı da bilişsel-davranışçı bakış açısıdır. Burada ödül ile ceza dengesi önemlidir. Başka paradigmalar genelde bu bakış açılarının değişik versiyonlarıdır. Bu tartışmalı temel mekanizmalar perspektifinde normal, anormal sorusu irdelenebilir. Amerikan Psikiyatri Birliği bu temel varsayımlardan yola çıkarak normallik temelinde hastalıklara tanı kriterleri belirlemiştir. Biz de Amerikan Psikiyatri Birliğinin bakış açısından hareket edersek normal olmak, çoğunluğun davranışlarını benimsemek demektir. Çoğunluğun davranışları işlevseldir. Bunun dışındakiler anormaldir. Burada sorun belli bir zamandaki çoğunluk insanlar gibi davranmayan dahiler, sanatkarlar, Peygamberler, insanlığa yön veren liderlerin psikolojik durumudur. Bu insanlar pek ala çok normal insan olmalarına karşın ve insanlığa faydalı ve insanlık tarihini değiştiren kişilerdir. Bu insanlar olmasa zaman durur, insanlık ilkelliğin kıskacında sıkışıp kalırdı. Demek ki belli zamandaki kültürel ve sosyal normlarda normallik ve anormalliğin tek ölçüsü olamaz” şeklinde konuştu.



“Kişinin davranış motivasyonu normalliği belirler”


Prof. Dr. Özçankaya, “Normallik tecrübeli, modern bilimsel psikiyatrik bilgi birikimi tam olan, toplumla çok olumlu ve uyumlu ilişkiler geliştiren, bu toplumun kültürel etik değerleriyle barışık, kendini bilen psikiyatri profesyonelinin normal dediği davranış normal, aksi anormaldir denebilir. Bana göre bundan daha kapsayıcı olan normallik anormallik kavramı insanların anlamlı davranışlar, düşünceler, duygular gösterip göstermediklerinde aranmalıdır. Bir kişinin kendini ve başkasını algılama biçimi kültürel ve etnik normlara uygunluğu, süre ve şiddet olarak davranışın makul olması ve kişinin davranış motivasyonu, normalliği belirler” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bartın Bartın’daki feci yangının tanıkları yaşanan dehşeti anlattı Bartın’da 1 kişinin öldüğü, 2 kişinin yaralandığı yangında şok detaylar ortaya çıkarken, olayın tanıkları ise yaşanan dehşeti anlattı. Bartın’ın Kayadibikavlak Köyü Örencik Mahallesi’nde bulunan tek katlı bir evde saat 20.30 sıralarında kesin sebebi henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Bitişiğindeki eve de sıçrayan yangında Tevfik Çetinbağ hayatını kaybederken, eşi Seher Çetinbağ, ile kardeşi Selim Çetinbağ ağır şekilde yaralandı. Olay yerine itfaiye, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin yaklaşık 2 saat süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, iki ev de kullanılamaz hale geldi. Yaralılar ambulansla hastaneye kaldırılırken, durumlarının ağır olduğu belirtildi. Boş tüpü itfaiye evden uzaklaştırdı Yangın esnasında Bartın Merkez İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, bölgede geniş güvenlik tedbirleri alındı. Yangının tamamen söndürülmesinin ardından nöbetçi savcı ve olay yeri inceleme ekipleri, evin içerisinde, çevresinde detaylı inceleme yaptı. Evin kapısının önündeki boş tüp ise, ekiplerin incelemesinin ardından bir itfaiye eri tarafından kapının önünden alınarak, yola çıkartıldı Faciada şok detaylar Facianın ardından olayla ilgili sır perdesi de aralanmaya başladı. Yanarak ölen Tevfik Çetinbağ’ın yatalak hasta olduğu ve yangından kaçamadığı öğrenildi. Patlama esnasında kocasıyla birlikte evde bulunan Seher Çetinbağ’ın patlamanın hemen ardından yardım istemek için dışarı çıktığı ve kocasının kardeşi olan Selim Çetinbağ ile birlikte yatalak eşini kurtarmak için alevlerin arasına girdiği belirtildi. Alevlerin arasında kalan Seher Çetinbağ ve kaynı Selim Çetinbağ, Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmayı başaramazken, kendileri de ağır bir şekilde yaralandı. "Gaz sızıntısı" iddiası Yapılan ilk incelemelerde, Seher Çetinbağ’ın olaydan birkaç saat önce tüp değişimi yaptığı belirlendi. Dolu tüpü kendisini ocağa monte ettiği ileri sürülen Seher Çetinbağ’ın, yemek yapmak için tüpü açtıktan bir süre sonra tüpten sızan gazın alev aldığı ve patlamanın meydana geldiği tahmin ediliyor. Yangının kesin sebebinin ise itfaiye ve olay yeri inceleme ekiplerinin hazırladığı raporların tamamlanmasının ardından ortaya çıkacağı kaydedildi. Patlama sesine irkildiler Alevlerin kül ettiği evlerin yaklaşık 5 metre uzağındaki evde oturan Belma Çetinbağ ve yengesi Fatma Çetinbağ, o anlarda yaşanan dehşeti anlattı. Yangında amcasını kaybeden ve babası yaralanan Belma Çetinbağ, yemek yerken patlama sesi ile irkildiklerini kaydetti. Patlama sesinin ardından dışarı çıktıklarında ise amcasının kaldığı evin alevlerin arasında kaldığını gördüğünü kaydeden Belma Çetinbağ, “Akşam yemeği yiyorduk. Ben yan evdeki üst kattaydım. Bir yerde bir patlama gibi bir ses oldu. Ben yengeme, soba gibi bir şey patladı dedim. Yengem dışarı çıktı. Ev yanıyor diye bağırmaya başladı. Dışarı çıktım ben de, baktım ahşap ev birden alev almış” dedi. Kurtarmak isterken alevlerin arasında kaldılar Babası ve yengesinin yatalak amcasını kurtarmak için alevlerin sardığı eve girince yaralandığını söyleyen Belma Çetinbağ, “Babamla yengem de, sakat amcamı kurtarmak için eve girmişler ama kurtaramamışlar. Zaten ev bir anda alev aldı. Evde 2 kişi vardı, amcamla yengem vardı. Tüp patlayınca yengem, dışarı çıkıp bizimkileri mi çağırdı, ne olduğunu tam olarak bilmiyorum. Babamla, yengem tekrar amcamı kurtarmak için girmişler içeri. Sonuç olarak ikisi de yandı. Onlar da şu an hastanede. Amcam tamamen yandı. Yengem de yanmış olarak içeriden çıktı. Ambulans hastaneye götürdü. Amcam sakattı, sol tarafı hiç tutmuyordu, yatalaktı, yatağa bağlıydı” diye konuştu. “Yengem büyük ihtimal tüpü tam takamadı” Patlamanın ve yangının tüp değişiminden sonra olduğunu kaydeden Belma Çetinbağ, “Yengemin bu akşam tüpü değiştirdiği söylenmişti. Büyük ihtimal tüpü tak takamadı, çakmağı çakınca öyle patlama oldu. Zaten yengem tüpü yeni değiştirmiş. Büyük ihtimal tüpten oldu. Tüpü tam takamadı herhalde” diye konuştu. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma sesi duydum” Emmi yanıyor diye bağırma sesi üzerine alevlerin arasında kalan amcası Tevfik Çetinbağ’ı kurtarmaya çalıştığını anlatan Fatma Çetinbağ ise, “Akşam yemeğini yiyorduk, o anda aniden bir dinamit patlaması gibi bir patlama oldu. Ben merdivenden aşağıya inerken baktım emminin evi alev almış. ‘Emmi yanıyor’ diye bağırma duydum. Kurtarmaya çalıştım, camı falan açtım ama kurtaramadık. Bir şey yapamadık, çok üzgünüm. Yemek yaparken mi olmuş bilmiyoruz. Tüp mü patladı bilmiyoruz. Ama akşamüstü, boş tüpü kapının ağzına koydu. Galiba tüpten oldu” diye konuştu. Olay yerinde yapılan incelemelerin tamamlanmasından sonra ise Tevfik Çetinbağ’ın yanan bedeni, ceset torbasına konularak, evden çıkartıldı. Çetinbağ’ın cesedi, evin önüne getirilen tabutun içerisine yerleştirildi. Tabuta konulan Tevfik Çetinbağ’ın cesedi jandarma, itfaiye ekipleri ve vatandaşlar tarafından cenaze aracına taşındı.