ASAYİŞ - 13 Ekim 2017 Cuma 14:47

İzmir’de trafodaki patlamalar mahalleliyi korkuttu

A
A
A
İzmir’de trafodaki patlamalar mahalleliyi korkuttu

İzmir’in Güzelbahçe ilçesinde bulunan bir elektrik trafosunda ardı ardına yaşanan patlamalar ve yangın, tüm mahallede paniğe neden oldu.

İzmir’in Güzelbahçe ilçesinde bulunan bir elektrik trafosunda ardı ardına yaşanan patlamalar ve yangın, tüm mahallede paniğe neden oldu.


Olay, Güzelbahçe ilçesinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, kentteki bir trafoda sabah saatlerinde yangın çıktı. Yangının ardından trafoda patlamalar meydana gelirken, yaşanan patlamaların ardından trafo bir anda alev topuna döndü. Bölgede evleri olan vatandaşlar sabah patlamalarla uyandı. O anlar ise amatör bir kamera tarafından kaydedildi.



Herkes balkona çıktı


Patlamanın nedenini öğrenmeye çalışan ve sese uyanan vatandaşlar balkonlara ve pencerelere çıktı. Daha sonra da yangını fark eden bazı vatandaşlar hemen durumu itfaiye ekiplerine ve yetkili elektrik dağıtım firmasına bildirdi. Bu arada bölgede elektrikler de kesildi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri, yangını kısa sürede kontrol altına aldı.


Çevre sakinlerinden Orhan Köylüoğlu, "Ben geldiğimde yanmış bir haldeydi. Muhtemelen yüksek yüklenmeden dolayı patladı, biz de mağdur olduk; ama ekipler hemen gelip çalışmalarını yapıyor şu anda bizde bekliyoruz" dedi.


Bölgeye gelen ekipler yangının söndürülmesinin ardından kullanılamaz hale gelen trafoyu yenisiyle değiştirdi. Yanan trafonun yenisiyle değiştirilmesiyle saatler süren kesinti de sona erdi ve elektrik enerjisi bölgeye verildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.