EĞİTİM - 07 Kasım 2017 Salı 16:28

9. Uluslararası Dünya Dili Türkçe sempozyumu sona erdi

A
A
A
9. Uluslararası Dünya Dili Türkçe sempozyumu sona erdi

İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü ve İnönü TÖMER tarafından düzenlenen 9.

İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü ve İnönü TÖMER tarafından düzenlenen 9. Uluslararası Dünya Dili Türkçe Sempozyumu sona erdi.


Sempozyumunun sona ermesinin ardından TÖMER tarafından sonuç bildirisi açıklandı. Bildiride sempozyuma 12 farklı ülkeden ve Türkiye üniversitelerinden 376 bilim insanının iştirak ettiği belirtildi. Üç gün boyunca 78 oturumda 312 bildirinin sunulduğu sempozyumda, Türk dilinin dünya dili olduğunu anlatan bildirilerin yanı sıra Türkçenin sorunları ile eğitimi ve öğretimi hususunda dikkate değer bildiriler sunuldu. Geniş bir bakış açısıyla ortaya konan bildirilerde hemen hemen Türkçenin her alanına ilişkin sunumlar yapıldı. 10. Uluslararası Dünya Dili Türkçe Sempozyumu’nun Eskişehir Osmangazi Üniversitesinde düzenlenmesi konusunda anlaşmaya varıldığı da bildiride yer alırken sempozyumun sonuç bildirisinde, "Türkiye Türkçesi, bugün bütün Türk dünyasında ortak bir iletişim dili olmak yolundadır. Bu durumun daha da iyi bir noktaya getirilmesi için bugüne kadar yapılan çalışmalar arttırılarak sürdürülmelidir. Türkiye Türkçesi bir yandan ortak iletişim dili haline gelirken diğer yandan da her Türk lehçesi müstakil olarak kendi gelişmesini devam ettirecek şekilde desteklenmelidir. Türkoloji terbiyesi almış ve Türkçenin geleceği olan gençlerin araştırma yapması, lisansüstü eğitim alması konusunda teşvik edilmelerine, imkanlar dahilinde Türk Cumhuriyetlerindeki ve Dünya’nın farklı ülkelerindeki Türkoloji bölümleriyle öğrenci değişiminin sağlanmasının önemine dikkat çekildi. Yıllardır gerçekleşemeyen Türk Cumhuriyetleri arasındaki alfabe birliğinin sağlanması için teşebbüslerde bulunulmuş ve bu konuda somut adımlar atılmıştır. Nitekim yakın zamanda Kazakistan’da kabul edilen Latin alfabesi bu sempozyumların pratik bir sonucu olarak değerlendirilmiştir. Türkoloji, dil ve dilbilimine ait yabancı yayınların dilimize çevrilerek bu alanlarla ilgili metodoloji ve terminolojinin geliştirilmesi sağlanmalıdır. Türkçe, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunlarının daha donanımlı yetiştirilmeleri ve istihdamları için yetkili kurumlarla iş birliğine gidilmelidir. Bu sempozyumda sağlanan öğrenci katılımının arttırılarak devamı için gerekli teşvik ve duyurular yapılmalıdır. Bir dünya dili olan Türkçenin çarşıda, pazarda, okulda ve Türklerin yaşadığı her coğrafyada konuşulması, yazılması ve duyurulması için sosyal medya imkanlarının arttırılması gerekmektedir.


Bu çerçevede Türkçe bilgisayar yazılımlarının üretilmesi çok büyük önem arz etmektedir. Eğitim Fakültelerinde halihazırda Türkçe Eğitimi ve Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Anabilim Dalları şeklinde Türkçe ve Sosyal Bilimler Eğitimi Bölümü içerisinde yer alan bu yapılanmanın müstakil bölümler halinde yeniden düzenlenmesi hususunda gerekli mercilere başvurulmasına karar verilmiştir" denildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara AFAD Başkanı Memiş: "Birçok iklim modeli önemli ölçekte iklimsel değişiklik ve buna bağlı hidrometeorolojik afetlerle karşılaşılacağını öngörüyor" AFAD Başkanı Okay Memiş, birçok iklim modelinin hidrometeorolojik afetlerle karşılaşılacağını öngördüğünü belirterek, iklim değişikliğinin etkilerinin kendini günlük hayatta da ciddi biçimde hissettirmeye başladığını söyledi. İklim değişikliğinin Türkiye’yi 2100 yılına kadar nasıl etkileyeceğinin ele alındığı İklim Değişikliği Afet Yönetimi (İDAY) projesinin kapanış programı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nda (AFAD) gerçekleştirildi. "2100’e Sözüm Var" projesini başarıyla tamamladıklarını aktaran AFAD Başkanı Okay Memiş, “Bu yararlı projemizin kapanışını da önemli bir projeksiyon ortaya koyarak yapıyoruz. 2100’e sözümüz var diyerek gelecek nesillere güzel bir miras bırakmak istiyoruz. İklim ve hava ile ilgili afetlerin sayısı 1960 ile 1990 yılları arasında neredeyse yüzde 35 arttı. Bu sürede bilim insanlarının uyarılarıyla dikkatler iklim değişikliğine yöneldi. 2000’li yıllarda tüm olayların yüzde 76’sı iklim ve aşırı hava olaylarıyla ilişkiliyken, bu oran 2010’larda yüzde 83’e yükseldi. Bu hızlı yükselişler iklim değişikliğini dünyanın birincil gündemi haline getirdi. Bir süredir buna ilişkin çözüm çabaları ortaya koyuluyor. Birçok iklim modeli önemli ölçekte iklimsel değişiklik ve buna bağlı hidrometeorolojik afetlerle karşılaşılacağını öngörüyor. Yapılan analizler neredeyse tüm emisyon senaryolarına göre küresel sıcaklık artışının 100 yıl sonuna doğru devam edeceğini gösteriyor" dedi. 2023 yılında sıcaklıkların sanayi öncesi seviyelerin yaklaşık bir buçuk derece üzerinde seyrettiğini aktaran AFAD Başkanı Memiş, iklim değişikliğinin etkilerinin kendini günlük hayatta dahi ciddi biçimde hissettirmeye başladığını kaydetti.
Ordu Başkan Güler’den ilk ziyaret Perşembe Belediyesi’ne Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler, göreve başlamasının ardından teşekkür ziyaretlerine başladı. Başkan Güler’in ilk durağı Perşembe Belediye Başkanı Cihat Albayrak olurken kendisine de başarı dileğinde bulundu. 31 Mart Yerel Seçimlerinde halkın oyları ile bir kez daha Ordu Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini üstlenen Dr. Mehmet Hilmi Güler, mazbatasını almasının ardından ilk ziyaretini Perşembe Belediyesi’ne gerçekleştirdi. Başkan Güler ziyaretinde, 31 Mart seçimlerinden Perşembe Belediye Başkanlığına seçilen Cihat Albayrak ile bir araya geldi. AK Parti İlçe Başkanı Mehmet Çalış, MHP İlçe Başkanı Beytullah Genç, Meclis Üyeleri, birim müdürlerinin de hazır bulunduğu ziyarette Başkan Güler, Perşembe’nin genç Başkanı Cihat Albayrak’a hayırlı olsun dileklerini ileterek başarı temennisinde bulundu. Perşembe’de değişim ve dönüşüm başlıyor Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Perşembe Belediye Başkanı Cihat Albayrak ise ziyareti dolayısıyla Başkan Güler’e teşekkürlerini iletti. Başkan Güler öncülüğündeki Büyükşehir Belediyesi ile koordineli çalışmalar yapacaklarının altını çizen Başkan Albayrak, Perşembe’de değişim ve dönüşümün başladığını belirtti. Ziyaret, günün anısına çekilen hatıra fotoğrafı ve hediye takdiminin ardından sona erdi.
Antalya Alanya Belediyesi’nden ‘mali tablo’ açıklaması Alanya Belediyesi, geçtiğimiz gün belediye ana binasına asılan ve tartışma haline gelen mali tablo ile ilgili bir açıklama yapıldı. Açıklamada, “Bir siyasi partinin ilçe örgütünün bir kamu kuruluşunun mali tablosunu açıklamasının hukuki ve teknik dayanağı yoktur, bu nedenle siyasi parti ilçe binasına asılan tablonun itibari bir kıymeti bulunmamaktadır” denildi. Alanya Belediye Başkanı Osman Tarık Özçelik, 31 Mart Yerel Seçimleri sürecinde vaat olarak borç bakiyesi ve aylık gelir gider dengesini gösteren mali tabloyu göstermişti. Başkan Özçelik, verdiği sözü tutarak belediyenin borç listesini ve aylık gelir gider dengesi afişini ana binaya astı. Asılan listeye göre Alanya Belediyesi’nin kısa vadede ödenmesi gereken toplam borcu 1 milyar 122 milyon 258 bin 556 lira. Önceki dönem Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel’in partisi MHP Alanya İlçe Binasına ise belediyenin borç listesinin yer aldığı başka bir aylık gelir gider denge afişi asıldı. Afişte yazılan borcun 448 milyon 631 bin 348 lira olduğu görüldü. Alanya Belediyesi’nden konuyla ilgili açıklama yapıldı. Yapılan açıklamada, daha önce asılan mali tablonun tahrif edilerek araya eklemeler yapılarak başka bir tablo hazırlandığı ve MHP ilçe binasını asıldığı belirtildi. “Mali tablo tahrif edilerek araya eklemeler yapılarak başka bir tablo hazırlandı” Alanya Belediyesi’nin açıklamasından 31 Mart 2024 tarihi itibariyle stok borçlarını ve aylık gelir gider dengesini gösteren mali tablonun 16 Nisan tarihinde belediye binasına asıldığı ayrıca, basın kuruluşlarına açıklamasıyla birlikte gönderildiği ifade edildi. Söz konusu mali tabloya önce bir siyasi partinin ilçe yöneticisi tarafından “tablonun belediye alacaklarını kapsamadığı” şeklinde eleştiri getirildiği daha sonra Belediye tarafından asılan mali tablonun tahrif edilerek araya eklemeler yapmak suretiyle başka bir tablo hazırlandığı ve aynı siyasi partinin ilçe binasına asıldığının görüldüğü kaydedildi. “Korsan mali tablo oluşturulmuştur” Bazı hususların kamuoyuna duyurulmasının zaruri hale geldiği belirtilen açıklamada, “Alanya Belediyesi bir kamu kuruluşudur. Bir siyasi partinin ilçe örgütünün bir kamu kuruluşunun mali tablosunu açıklamasının hukuki ve teknik dayanağı yoktur, bu nedenle siyasi parti ilçe binasına asılan tablonun itibari bir kıymeti bulunmamaktadır. Açıklanan mali tablo, Belediyemiz tarafından kamuoyuna sunulan mali tablonun tahrif edilmesi suretiyle ancak aynı yazı fontu, aynı renk kartelası kullanılarak hazırlanmıştır; bir başka ifadeyle korsan mali tablo oluşturulmuştur. Bu durum, dikkatli hafızalarda seçim kampanyası sırasında korsan pankart hazırlanması eylemini çağrıştırmıştır” denildi. “2013 yılı gelir toplamı 99 milyon 543 bin 12 TL” Açıklamanın devamında, belediyenin önceki yıllardaki borçlarıyla ilgili bilgiler verilerek, “Aynı kişinin 2014 yılında bir önceki Belediye’den gelir toplamı kadar borç devraldıklarına dair açıklaması da maalesef gerçeği yansıtmamaktadır. 2013 yılı kesin hesap raporundan Alanya Belediyesi’nin 2013 yılını 12 milyon 802 bin 463 TL borçla kapattığı, aynı yıl gelir toplamının ise 99 milyon 543 bin 12 TL düzeyinde gerçekleştiği görülmektedir” ifadeleri kullanıldı. “Mali tablo konusundaki söylemlerin eleştirel bir kıymeti yok” Öte yandan, MHP Alanya İlçe Teşkilat Binası’na asılan mali tablo ile ilgili ise “Belediyemiz tarafından açıklanan mali tabloya eleştiri getiren siyasi parti ilçe yöneticisinin önceki belediye yönetiminden belediyemizin reklam panolarını kiralayarak halen işleten kişi olduğu kamuoyunun malumudur. Bir başka ifadeyle kendisi önceki belediye yönetimi nezdinde ticari açından müsaadeye mazhar bir kişidir. Bu nedenle, belediyemizce ilan edilen mali tablo konusundaki söylemlerinin eleştirel bir kıymeti olmadığı, ilgilinin kişisel hezeyanını yansıttığı şeklinde değerlendirilmektedir” ifadeleri kullanıldı. Alanya Belediyesi tarafından açıklanan tablonun stok borç durumunu ve aylık gelir gider dengesini gösterdiğini, belediyenin 31 Mart itibariyle borç ödeme gücüne dair bir gösterge olduğu görüldüğü ifade edildi. Alanya Belediyesi’nin gelirlerinin olağan giderlerini karşılamadığına değinilen açıklamada, her ay 73 milyon TL daha ilave borç oluştuğu belirtildi. “Siyaseten ve kamu yönetimi açısından izaha muhtaç olduğu düşünülmekte” Alanya Belediyesi tarafından yapılan açıklamada son olarak şunlar kaydedildi: “Belediyemizce ilan edilen mali tablodan da görüleceği üzere, Alanya Belediyesi çalışanlarının maaşlarından kesilen gelir vergileri ile çalışanların güvencesi olan sosyal güvenlik primleri, bireysel emeklilik sistemi işveren katkıları maalesef ödenmemiştir. Hiçbir kamu kurumunun çalışanlarının mali haklarından daha öncelikli bir harcamasının bulunamayacağı, birincil mali sorumluluğunun çalışanlarının haklarını eksiksiz yerine getirmek olduğuna inanılmaktadır. Alanya Belediyesi’nin başkaca hiçbir borcu bulunmasa dahi çalışanlarına ilişkin değinilen borçların ödenmemiş olmasının hiçbir şartta kabul edilebilecek bir tercih olamayacağı değerlendirilmektedir. Bu nedenle önceki belediye yönetiminin bu tercihinin siyaseten ve kamu yönetimi açısından izaha muhtaç olduğu düşünülmektedir.”