Meyve Suyu Endüstrisi Derneği Başkanı İlker Güney, “Yeni ÖTV tasarısıyla daha önce hiç gündemde olmayan meyve suyu nektarının son dakika devreye almaya çalışmak, Türk çiftçisinin yetiştirdiği hammaddeye dayalı olan bu ürünün satılmasını zorlaştırmak demek olup, aynı zamanda ithal ürünün önünü açarak yerli ürünün kullanımını ortadan kaldıracaktır” dedi.
Meyve Suyu Endüstrisi Derneği Başkanı İlker Güney’den meyve suyunun torba yasa kapsamındaki ÖTV uygulanacağı haberlerinin üzerine açıklama yaptı. Meyve suyu endüstrisinin, Türkiye’de hammaddesi tarıma dayalı, ekonomiye katma değeri yüksek ve halk sağlığı için faydalı sektörlerin başında geldiğini belirten Güney, “Türkiye’nin tarımsal ürünlerinin kalitesi sayesinde, üretilen yüzde 100 meyve suyu ve nektarlarda yüksek oranlı meyve kullanılmakta ve böylece dünya gıda rekabetinde avantaj sağlanmakta, endüstrinin başarısı ile ülke çiftçisi de gelirini garanti altına almaktadır. Hammaddesi hali hazırda maliyetin ciddi bir payını alırken, bu ürünlere getirilecek ÖTV gibi ek bir maliyet, tüketimin daralmasına, akabinde üretimin azalması ve dolayısıyla, çiftçi ve sanayici arasında fiyat baskısı oluşmasına ve Türkiye’de kırsal kalkınmanın sekteye uğramasına sebep olacaktır kaygısını taşımaktayız” dedi.
Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye içecek sektöründe de, tarıma dayalı hammaddesi ile sağlığa faydalı ve besleyici olan kategori yüzde 100 meyve suyu ve nektarlar olduğunu kaydeden Meyve Suyu Endüstrisi Derneği Başkanı, “Bu ürünlerin fiyat artışı tüketicinin sağlıklı ürün alma gücünü maalesef azaltacaktır. Yeni ÖTV tasarısıyla daha önce hiç gündemde olmayan meyve suyu nektarının son dakika devreye almaya çalışmak, Türk çiftçisinin yetiştirdiği hammaddeye dayalı olan bu ürünün satılmasını zorlaştırmak demek olup, aynı zamanda ithal ürünün önünü açarak yerli ürünün kullanımını ortadan kaldıracaktır” ifadelerini kullandı.
İlker Güney, sözlerini şöyle tamamladı: “Türkiye’nin kalkınma esasları arasında büyük bir öneme sahip olan tarımın ana kollarından biri olan bu endüstriye gelecek herhangi bir zararın, tüm halkı ve ekonomiyi etkileyeceği kaygımızı tüm kamuoyu ile paylaşmak isteriz”.
