GENEL - 15 Kasım 2017 Çarşamba 13:21

Metropollerde yaşayan beyaz yakalıların kaliteli yaşam ve beslenme haritası çıkarıldı

A
A
A
Metropollerde yaşayan beyaz yakalıların kaliteli yaşam ve beslenme haritası çıkarıldı

Türkiye’de iş dünyasının nabzının attığı 5 şehirde ’Metropollerde Yaşayan Beyaz Yakalıların Kaliteli Yaşam Algısı ve Beslenme Alışkanlıkları’ araştırmasının sonuçları açıklandı.

Türkiye’de iş dünyasının nabzının attığı 5 şehirde ’Metropollerde Yaşayan Beyaz Yakalıların Kaliteli Yaşam Algısı ve Beslenme Alışkanlıkları’ araştırmasının sonuçları açıklandı. Araştırmaya göre metropollerde yaşayan beyaz yakalıların yüzde 80’i öğün atlıyor, yüzde 32’si hem hafta içi hem de hafta sonu 7 saatten az uyuyor, yüzde 35’i sabah kahvaltılarında pastane ürünleri tercih ediyor, yüzde 31’i ise öğle yemeğinde fast food tüketiyor.



Herbalife tarafından İstanbul, İzmir, Ankara, Bursa ve Kocaeli şehirlerinde, 400 beyaz yakalı çalışan ile görüşülerek gerçekleştirilen ’Metropollerde Yaşayan Beyaz Yakalıların Kaliteli Yaşam Algısı ve Beslenme Alışkanlıkları’ araştırmasının ilgi çekici sonuçları, düzenlenen bir basın toplantısı ile açıklandı. Araştırmada, ’Günlük Çalışma ve Uyku Süreleri’, ’Sağlıklı Beslenme Denilince Akla Gelenler ve Bilgi Kaynakları’, ’Günlük Tüketilen Öğün Sayısı, Öğün Atlama Düzeyi ve Öğünlerde Tüketilenler’, ’Spor/Fiziksel Aktivite Tercihi ve Yapma Sıklığı’, ’Kaliteli ve Sağlıklı Bir Yaşam Sürdürmek İçin Önem Verilen ve Gerçekleştirilen Kriterler’ konuları mercek altına alındı.



"Sağlıklı beslenme bilinci artsa da hala yeterli değil"


Nielsen tarafından yürütülen ’Metropollerde Yaşayan Beyaz Yakalıların Kaliteli Yaşam Algısı ve Beslenme Alışkanlıkları’ araştırmasının sonuçlarını yorumlayan Herbalife Beslenme Danışma Kurulu Üyesi Doç. Dr. İsmet Tamer; araştırmanın, son dönemde sağlıklı beslenme konusunda toplumsal bilincin arttığını ancak halen ideal düzeyde olmadığını gösterdiğini söyledi.


Tamer, araştırmaya göre eğitimli beyaz yakalı çalışanların da bu konuda önemli eksikliklerinin bulunduğunu belirtti ve "sağlıklı beslenme konusunda çalışanların hem desteğe, hem yönlendirmeye, hem de doğru seçenekler sunulmasına ihtiyacı var" dedi.



Araştırma sonuçları ve öneriler


Araştırmaya göre, her 5 beyaz yakalıdan dördü öğün atlıyor. En fazla atlanılan öğün yüzde 29 ile ara öğünler. Sabah kahvaltısı, öğle yemeği yüzde 27 ile ikinci sırada geliyor. Atlanılan öğünler içerisinde en az yüzde 16 ile akşam yemeği geliyor. Ancak hafta içi 8 saatten fazla çalışanlar akşam yemeğini daha az saat çalışanlara kıyasla daha fazla atlama eğiliminde.


Erkeklerin yüzde 15’i öğün atlamadığını belirtirken, kadınlarda bu oran yüzde 25’e çıkıyor. Hafta sonu çalışanlar ve çalışmayanlar arasındaki öğün atlama oranı ise oldukça dikkat çekici. Hafta sonu çalışmayanların yüzde 30’u öğün atlamadığını belirtirken, standart olarak her hafta sonu çalışanların sadece yüzde 4’ü öğün atlamadığını belirtiyor.


Sabah kahvaltısı ve öğle yemekleri en çok iş temposu/vakitsizlik nedeniyle atlanıyor. Araştırmaya katılanların yüzde 55’i sabah kahvaltısını, yüzde 70’i ise öğle yemeğini atlamasının en büyük nedenini iş temposu/vakitsizlik olarak ifade ediyor. Kahvaltıyı ’sabahları iştahsız olmaları nedeniyle’ atlayanlar yüzde 54 oranında iken; yüzde 26’lık bir kesim ’iş yeri yakınlarında sağlıklı öğünler sunan restorant/cafe/lokanta bulunamaması’ sebebiyle öğle yemeğini atladığını belirtiyor. Akşam yemeği ise yüzde 47 oranında ’eve geç gelinmesinden ötürü geç vakitte yemek yemek istenmemesi’ nedeniyle atlanıyor.



Sağlıklı beslenme ile ilgili temel bilgi kaynağı internet


Sağlıklı beslenme ile ilgili beyaz yakalıların yaklaşık yarısı (yüzde 47) internet sitelerinden bilgi alıyor. Televizyondaki haberler, kadın sağlık programları (yüzde 46) da benzer seviyede takip edilirken; doktor, hemşire, eczacı v.b. (yüzde 34) sağlık personellerinden bilgi alma düzeyi üçüncğ sırada geliyor. Diyetisyenler (yüzde 26) ve kamu spotu reklamları (yüzde 25) bu konuda en az takip edilen kaynaklar.


Beyaz yakaların yüzde 31’i herhangi bir fiziksel aktivite ile ilgilenmiyor. Sağlıklı beslendiğini belirtenlerde haftalık düzenli aktivite yapma eğilimi daha fazla iken, sağlıklı beslenmediğini belirtenler herhangi bir spor/fiziksel aktivite ile ilgilenmediklerini daha çok belirtiyorlar. Bu da sağlıklı beslenme ve spor alışkanlıklarının birbiri ile güçlü bir ilişkisi olduğu sonucunu doğuruyor. En fazla tercih edilen fiziksel aktivite ise yüzde 46 oranla yürüyüş.



Hafta içi mesai yapıyor, hafta sonu da çalışıyoruz


Araştırmaya göre, beyaz yakalıların hafta içi günlük ortalama çalışma süresi yaklaşık 9 saat. Çalışanların yüzde 59’u hafta sonu da çalıştığını belirtiyor. Hafta sonu ortalama günlük çalışma süresi 8,3 saat. Hafta içi fazla mesai harcayanların hafta sonu da çalışması dikkat çekiyor. Yani hafta içi mesai yapıyor, hafta sonu da çalışıyoruz.



"Orta üst düzey yöneticilerde ve erkeklerde hafta sonu düzenli olarak çalışma oranı ise çok daha yüksek"


Uzun çalışma saatleri kilo alma eğilimini artırıyor. Aşırı kilolu olma ve obezitenin temelinde yatan faktörler çok yönlü olup özellikle cinsiyet ve yaşam tarzı ile ilişkili oldukları çeşitli bilimsel çalışmalarla ortaya koyulduğunu belirten Tamer, "Uzun saatler boyunca ara vermeksizin çalışan kişilerde, iş sonrası vücudun kendisini toplaması için fırsat bulamaması yanı sıra düzenli egzersiz yapmak için de zaman kalmaması ayrı ayrı sorun oluşturur. Günlük çalışma saatlerinin toplamda 8 saati geçmemesi ve mümkünse her 2 saatte bir kısa, dört saatte ise en az yarım saatlik bir dinlenme arası verilmesinin sadece verimliliği artırmakla kalmayıp, mevcut kilonun muhafaza edilmesine de katkıda bulunduğunu unutmamak gerekiyor" şeklinde konuştu.


Beyaz yakalıların hafta içi ve hafta sonu ortalama uyku süresi 7 saat. Hafta içi yüzde 32’si 7 saatten az, yüzde 51’i 7-8 saat arası, yüzde 17’si ise 8 saatten fazla uyuyor. Sağlıklı beslenmeyi öncelikle ’düzenli öğünle beslenmek’ olarak görüyorlar. İkinci sırada ’kalorisi düşük ürün tüketimi’, üçüncü sırada ’organik ürün tüketimi’ yer alıyor. Yaklaşık üçte ikisi (yüzde 64) sağlıklı beslendiğini düşünüyor. Yaş ve eğitim seviyesi arttıkça sağlıklı beslendiğini düşünenlerin oranı artıyor.


Hafta içinde ortalama 3 öğün besin tüketiyorlar. Sabah kahvaltısını hiç tüketmeyenlerin oranı yüzde 17, öğle yemeği tüketmeyenlerin oranı yüzde 12, akşam yemeği yemeyenlerin oranı ise yüzde 5. Kahvaltıda en çok tüketilen ürünler, yumurta, peynir, zeytin gibi kahvaltılık ürünler. Sabah kahvaltılarında pastane ürünlerinin tüketim oranı yüzde 35. Yaş arttıkça pastane ürünleri tüketimi giderek azalıyor. Öğle yemeğinde en çok ev yemekleri tüketiliyor, fast food ise yüzde 31 ile ikinci sırada yer alıyor. Akşam yemeğinde ev yemekleri öğle yemeğine kıyasla daha fazla tüketiliyor. Yaş arttıkça kahvaltılık ürünler nispeten daha fazla tüketiliyor, pastane ürünlerinin tüketimi giderek azalıyor. Bu bulgu da 45 ve üzeri yaşlardaki kişilerin kahvaltıdaki besinlerine daha fazla önem verdiğini ortaya koyuyor.


Doç. Dr. İsmet Tamer araştırmanın en düşündürücü sonuçlarından birinin beyaz yakalıların sağlıklı bilgi en önemli bilgi kaynağının internet olması olduğunu belirterek "Günümüzde internet hepimiz için çok önemli bir bilgi kaynağı. Tabi doğru kullanıldığında" dedi.


Teknoloji ve iletişimin son derece geliştiği bu devirde, bilgi kirliliği kaosu, beslenme konusundaki kafa karışıklığını da artırdığını vurgulayan Tamer şöyle devam etti: "Çoğu zaman tıp fakültelerinde bile rutin eğitim programında yer almayan sağlıklı ve dengeli beslenme eğitiminin, belki de daha ilk ve orta okul düzeyinde başlaması gerekiyor. Bu gelişmenin bir gün gerçekleşmesini ümit ederken, halen üniversitelerin beslenme konusunda eğitim veren bölümlerinden mezun, bu alanda araştırmaları ve deneyimleri olan uzmanların görüşlerine itibar etmek daha mantıklı değil midir? Genel bilinen ve kabul görmüş önerilerin aksine ’süper’, ’muhteşem’ veya ’jet’ diyetler gibi isimlerle ortaya çıkan afaki önerileri şüphe ile karşılamak, sağlıklı ve dengeli beslenmenin kısa süreli değişiklikler değil, hayat boyu yaşanması gereken bir değişim olduğunu bilmek gerekir".



Tamer, çalışanlara şu önerilerde bulundu:


Güne iyi bir kahvaltı ile başlayın


Sağlıklı ara öğünleri unutmayın


Dengeli ve sağlıklı beslenme, sağlıklı ve aktif bir hayat tarzına sahip olmanıza destek olur.


Uzun çalışma saatleri kilo alma eğilimini artırıyor.


Sağlıklı beslenmeyi doğru kaynaklardan öğrenin, uzmanına danışın.


İş planlarının yanında sağlıklı beslenme planları da yapın.


Metabolizma hızının düşmemesi için düzenli öğün tüketin.


Sabah 7.00 civarı erken saatlerde yapılan en az 15 gr protein içeren bir kahvaltı yapın.


Kahvaltıdan en geç 3 saat sonra sağlıklı bir atıştırmalık yiyin.


Saat 12-13 arası protein ve karbonhidrat içeriği yeterli, hazmı kolay ve yanında yeterince renkli sebzeler bulunduran bir öğlen yemeği yiyin.


Eve gitmeden gün sonu yorgunluğumuzu kolay atlatmamıza yardımcı olacak sağlıklı atıştırmalık tüketin.


Yoğurt, antioksidan özelliği yüksek kırmızı meyveler, muz, üzüm, elma parçaları ya da ceviz ve badem gibi gıdaları ara öğünlerde tüketin.


Türkiye’de sağlıklı beslenme ve wellness (iyi yaşam) pazarı giderek yükseliyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Büyükşehir Meclisi’nden hobi bahçesi kararı Kayseri Büyükşehir Belediye Meclisi, kentin 7 farklı bölgesinde emekli vatandaşlara yönelik toplam 2 bin 543 adet hobi bahçesi ile ilgili önemli bir karara imza attı. Büyükşehir Belediyesi Nisan Ayı Meclis Toplantısı’nda önemli kararlara imza atılırken, Kayseri’deki emekli vatandaşların merakla beklediği hobi bahçeleri ile ilgili karar da çıktı. Kayseri’deki emekli vatandaşların günlük hayatın stresinden uzaklaşmalarını ve keyifli, sağlıklı bir yaşam sürmelerine katkıda bulunmalarını sağlamak için hayata geçirilen 2 bin 543 adet hobi bahçesi için başvurular sürerken, Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, Büyükşehir Belediyesi Nisan Ayı Meclis Toplantısı’nda hobi bahçeleri ile ilgili devam eden süreç ile ilgili alınan kararı açıkladı. Başkan Büyükkılıç, daha yeşil bir Kayseri için çalışıldığının altını çizerek, “Hobi bahçesi ile ilgili içinde bulunan kardeşlerimiz çoğu mevsim itibariyle ekim yapmışlar. Kurayı 30 Nisan’da çekeceğiz. Hobi bahçeleri ile ilgili mevcut orada oturanlar dâhil kuraya katılacak. Mevcut durumda kullanılmayan boş olan, yeni yapılan hobi bahçesini kurada çeken kardeşlerimiz hobi bahçesini hemen teslim alacak. Şansına kurada çıkan, içinde oturan varsa oturmaya devam edecek. Kurada çıkamayan kardeşlerimizin daha sonraki süreçte sezon sonu Kasım ayında hobi bahçesini teslim edecek. 3 yıl olarak, 5 bin TL yıllık ücret olarak düzenliyoruz” diye konuştu. Talep, meclis üyelerince oy birliği ile kabul edildi. Kentin 7 farklı bölgesinde emekli vatandaşlara yönelik toplam 2 bin 543 adet hobi bahçesi için 3 Nisan itibariyle başlayan başvurular, 23 Nisan’da sona erecek. Altınoluk Hobi Bahçesi’nde 230 adet, Beştepeler Hobi Bahçesi’nde 204 adet, Karpuzatan Hobi Bahçesi’nde 703 adet, Cırgalan Hobi Bahçesi’nde 462 adet, Selçuklu Hobi Bahçesi’nde 569 adet ve Şeker Hobi Bahçesi’nde birinci kısım 144 adet ve ikinci kısım 231 adet olmak üzere toplam 2 bin 543 adet hobi bahçesi hayata geçirildi. Emekli vatandaşlara hem doğayla iç içe bir yaşam imkânı hem de sosyal bir etkileşim ortamı sunulması amaçlanan hobi bahçelerine başvurular, https://basvuru.kayseri.bel.tr link adresinden online olarak yapılıyor.
Ankara Bakan Yerlikaya: “41 ilde uyuşturucuya karşı düzenlenen ‘Narkoçelik-12’ operasyonunda 268 kişi yakalandı” İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, uyuşturucu madde imalatçılarına ve satışını yapanlara yönelik “Narkoçelik-12” operasyonlarında 268 kişinin yakalandığını açıkladı. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya sosyal medya hesabından paylaşım yaparak, uyuşturucu madde imalatçıları ve bu maddelerin satışını gerçekleştirenlere yönelik düzenlenen “Narkoçelik-12” operasyonu hakkında bilgi verdi. Bakan Yerlikaya’nın verdiği bilgilere göre; Operasyonlar, Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı koordinesinde İl Emniyet Müdürlüklerince; 558 ekip, bin 635 personel ve 44 narkotik dedektör köpeğinin katılımıyla Gaziantep, Nevşehir, İzmir, Mersin, İstanbul, Kayseri, Adana, Şanlıurfa, Bursa, Antalya, Osmaniye, Bitlis, Denizli, Kocaeli, Konya, Kırklareli, Edirne, Eskişehir, Van, Tekirdağ, Çorum, Ankara, Elazığ, Hatay, Muş, Samsun, Diyarbakır, Bolu, Amasya, Kars, Zonguldak, Malatya, Sakarya, Aydın, Bingöl, Çanakkale, Isparta, Kütahya, Muğla, Tokat ve Karabük olmak üzere 41 ilde düzenlendi. Operasyonlarda 856 kilogram uyuşturucu madde ve795 bin adet uyuşturucu hap ele geçirilirken 268 sokak satıcısı ise yakalandı. Bazı şehirlerde ele geçirilen uyuşturucu miktarları, yakalanan sokak satıcıları bilgileri ise şöyle: Edirne’de 218 kilogram skunk, 200 bin adet uyuşturucu hap ele geçirildi. 5 şüpheli yakalandı. Diyarbakır’da 186 kilogram skunk ele geçirildi. 1 şüpheli yakalandı. İstanbul’da 175 kilogram metamfetamin, 66 kilogram bonzai ham maddesi, 10 kilo 600 gram kokain, 535 bin 560 adet uyuşturucu hap ele geçirildi. 13 şüpheli yakalandı. Bolu’da 52 kilo 600 gram skunk ele geçirildi. 2 şüpheli yakalandı. Gaziantep’de 36 kilogram metamfetamin, 26 bin adet uyuşturucu hap ele geçirildi. 7 şüpheli yakalandı. Adana’da 34,5 kilogram esrar ele geçirildi. 1 şüpheli yakalandı. Antalya’da 33,5 kilogram skunk ele geçirildi. 1 şüpheli yakalandı. Malatya’da 30 kilogram skunk ele geçirildi. 1 şüpheli yakalandı. Van’da 12.5 kilogram metamfetamin ele geçirildi. 1 şüpheli yakalandı. Çorum’da 20 bin adet uyuşturucu hap ele geçirildi. 3 şüpheli yakalandı. Sakarya’da 13 bin adet uyuşturucu hap ele geçirildi. 1 şüpheli yakalandı.
Hatay Rönesans Rezidans’tan sağ kurtulmayı başaran adam, depremin üzerinden aylar geçse de devasa yapının yerle bir olma anını unutamıyor Hatay’da ‘Cennetten bir köşe’ denilerek satılan ve depremde bine yakın insana mezar olan Rönesans Rezidans’tan sağ kurtulmayı başaran Mehmet Özdemir, devasa yapının yerle bir olma anına şahit olduğu anları asrın felaketinin üzerinden aylar geçse de unutamıyor. Asrın felaketinde Hatay’da binlerce bina yerle bir olurken yaklaşık 25 bin insan hayatını kaybetmişti. Depremin yok ettiği Antakya ilçesinde en çok ölüm Ekinciler Mahallesi’nde bulunan ‘Cennetten bir köşe’ vaadiyle satılan Rönesans Rezindans’ta yaşanmıştı. Bine yakın insanın hayatını kaybettiği 250 daireden oluşan Rönensan Rezidans, deprem anında saniyeler içinde yerle bir olmuştu. Asrın felaketine Rönesans Rezidans’ta bulunan giriş kattaki dairesinde yakalanan 36 yaşındaki Mehmet Özdemir, deprem anında kendisini sitenin bahçesine atarak hayata tutunmayı başardı. Rönesans Rezidans’ın yerle bir olduğu anları gören Özdemir, yaşadıklarını hafızasından silemiyor. Özdemir, Rönesans Rezidans’ın enkazına her geldiğinde kendini kötü hissettiğini ve o anları hatırladığını belirtti. “20 metre savruldum ve üzerime molozlar düşmüştü” Deprem anında evde tek olduğunu ifade eden depremzede Özdemir, “Deprem saat 04.17’de ilk başta hafif bir artçı oldu. Hatay’da çok artçı olduğu için ciddiyete almamıştım. İlk artçıda kapıya yöneldim. O gün hava fırtına ve yağmurluydu. O günü hatırlamak istemiyorum. Bahçeye geldik. Bahçede en büyük depreme yakalandık. O dakikaya kadar Rönesans ayaktaydı. 3 kişi kaçtık ama yere düştük. Sırt üstü düşmüştüm. Rönesans’ın A bloğunu izliyordum. Sallandıkça bir katı aşağıya indi. O anda ben yıkılacağını anlamıştım. Yerden yatan iki arkadaşa kaçın dedim. Aradan 15 saniye geçti. Rönesans’ın arkama doğru yıkıldığını hissettim. 20 metre savruldum ve üzerime molozlar düşmüştü. Yerdeyken kabus gördüğümü sandım ama gerçekti. O anı hatırlamak istemiyorum” dedi. “O anları hatırlıyorum ve tüylerim diken diken oluyor” Rönesans Rezidans’ın enkazına geldiğinde kendisini kötü hissettiğini belirten depremzede Özdemir, “Buraya geldiğimde kendimi kötü hissediyorum. O anları hatırlıyorum ve tüylerim diken diken oluyor. Bir yıl öncesine kadar burada yaşıyorum. Bin kişiye yakın insan öldü. Enkazdaki insanların sesini duydum. Bir savaş sahnesi gibiydi. Bu kadar büyük bir yapının bu kadar çürük olacağını düşünmemiştim. Saniyeler içinde yerle bir olacağı kimin aklına gelebilirdi ki o anda” ifadelerini kullandı.
Kütahya Başkan Mustafa Önsay’dan Milletvekili Kasap’ın Şehir Hastanesi açıklamasına tepki AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, Saadet Partisi Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap’ın "Şehir Hastanesi göstermelik açıldı" şeklindeki sözlerine sert tepki gösterdi. Basın toplantısı düzenleyen Önsay, Kasap’ın Kütahya’ya yapılan her hizmetti "Görmezden gelip" kıyasına eleştirdiğini ifade etti. Önsay, "Bütün emekleri görmezden gelip, üstünü kapatıp, ’AK Parti’ye gol atacağım’ diye ’Tayyip Bey’e laf edeceğim’ diye gelip Kütahya Şehir Hastanesini konuşmak bence bu şehre yapılmış büyük bir kötülüktür. Bu noktada tekrar uyarıyorum, bunu yapmasınlar, yoksa bu ifadelerimi daha da sertleştireceğim" diye konuştu. Önsay, Kasap’ın geçmişte de Kütahya Zafer Havalimanı yatırımını da sürekle eleştirerek, şehri zor durumda bıraktığını dile getirdi. Önsay, "Bugün duyuyoruz, bir tane Kütahya milletvekilimiz ‘Ya oradaki makineyi buraya mı getiriyorlar? ‘ diyor. Şunu anlamaları gerekiyor, yani sen bir milletvekili olarak mesele nedir, burada yapılan iş nedir, bunu bir konuşmadan araştırman lazım. Burada kamu - özel ortaklığı ile yapılmış bir hastane var ve bu hastane Sağlık Bakanlığı’na devredildi. Şu anda Sağlık Bakanlığı yönetiyor, yani Sağlık Bakanlığı hem Evliya Çelebi Eğitim Araştırma Hastanesine hem Şehir Hastanesine sahip ve biz bugün bir başhekimle ikisini beraber yönetiyoruz. Burada yapılan işi başka türlü göstermeye çalışmak hakikaten büyük bir aciziyet. Biz vekilimizden şunu beklerdik. Bütün bunlar konuşulurken halk ‘Devlet Hastanesi yıkılıyor, neden yıkılıyor?’ dediğinde ‘ben defalarca bunun önüne geçtim, burası depreme dayanıksız, burayı bir an önce yıkın, yıkmıyorsunuz diye hükümeti eleştirmiştim, en sonunda yıktılar’ diye söylemesi lazım ama onun yerine Şehir Hastanesine bir şekilde kara çalma noktasına gidiyor. İşte Kütahya’nın problemi bu, yani bu şehre bir şey kazandırma noktasında muhalefetin, iktidarın, vekillerin, muhalefetin il başkanları, iktidarın il başkanları, teşkilatlar, tamamen aynı hedefte yürümesi lazım, seçim bitmiş daha on gün olmuş yirmi gün olmuş, bir seçim yokken bile, yakın gelecekte bir seçim gözükmezken bile, bir siyaset yapıyorum diye Şehir Hastanesini karalamanın, bu şekilde hareket etmenin, ben bir anlamı olduğunu düşünmüyorum. Bunlar şehre zarar veriyor. Şimdi yine başladı, duymuşsunuzdur, görüyorsunuzdur, bizim Türkiye’nin her yerinde Kütahya’daki Zafer Havalimanı’na benzer birçok havalimanı var ama bunların hiçbirisi Türkiye’de gündem olmazken sağ olsun bizim bu muhalefet olduğunu söyleyen vekiller sayesinde, sanki Türkiye’de Zafer Havalimanı’ndan başka o konumda olan başka bir yapı yokmuş gibi devamlı bunu ortaya çıkararak örnek haline getirdiler. Şimdi 23 ilde Şehir Hastanesi var. Hiçbir ilde Şehir Hastanesi, efendim şöyle mi oluyor, oraya hasta gidince böyle mi oluyor şeklinde söylentiler yokken, bizim burada bu başladı. Bu yanlış arkadaşlar, bunu yapmayalım. Bu şehre bunu yapmaya Kimsenin hakkı yok. Sonra biz Kütahya’dan bir taleple gittiğimizde bize bürokrasi diyor ki, ‘Sizin orada zaten bir havalimanı yaptık başımıza gelmeyen kalmadı’ şimdi de, ‘Bir Şehir Hastanesi yaptık, başımıza gelmeyen kalmadı’ diyecekler. Buna ne hakkınız var, bu nasıl bir memleket sevdasıdır. Bu nasıl Kütahya’yı sevmektir. Bu nasıl Kütahya’ya hizmet etmektir. Ben bunu hiç anlamıyorum. Bunu ne Afyon milletvekili yapar, ne Eskişehir milletvekili yapar, ne Uşak Milletvekili yapar. Bunu yaparsa ancak maalesef Kütahya milletvekilleri yapar. Yazıktır ya, bu şehri bu şekilde kötülemeye, bu şekilde kötü örneklerin şehri haline getirmeye izin vermeyelim. Bu kadar Zafer Havalimanı’nı kötüledin eline ne geçti senin. Çok şükür Sağlık İl Müdürlüğümüz çalışanlarımız büyük bir gayretle bugün orayı açıp öbür gün diğerini kapatıp, ertesi gün orada işe devam ettirebilirler. Ne yaşadık, hiçbir şey yaşamadık ama bütün bu gayretleri bütün bu emekleri görmezden gelip üstünü kapatıp AK Parti’ye gol atacağım diye Tayyip Bey’e laf edeceğim diye gelip Kütahya şehir Hastanesine konuşmak bence bu şehre yapılmış büyük bir kötülüktür. Bu noktada tekrar uyarıyorum, bunu yapmasınlar yoksa bu ifadeleri daha da sertleştireceğim. Biz bu şehre yeni bir hastane yapmak istiyoruz, 8 yataklı bir hastane hedefimiz var. Bir şey söyleyeceksen bununla ilgili söyle, bir artı koymak için çalış. Olan her şeyi yok saymak, olan her şeyi kötülemekle bu milletin bu Kütahya’nın moralini bozmaktan başka yaptıkları hiçbir şey yok. 10 yıldan beri bu şehir, Şehir Hastanesi bekliyor, açıyoruz, aynı gün tezvirata başladılar. Yok ‘Seçimi alelacele açtılar’ ne alakası var. Biz orada 28 Mart’ta gelip açılış töreni mi yaptık. AK Parti bayrakları mı astık, ne yaptık yani. Eğer biz acele açacak olsaydık Sayın Cumhurbaşkanımız Buraya geldiğinde 28 Şubat’ta açardık" ifadelerini kullandı.