GENEL - 13 Ocak 2018 Cumartesi 08:24

Eğilmez, Arap Baharı’nın başladığı ülke Tunus’ta yaşanan olayları değerlendirdi

A
A
A
Eğilmez, Arap Baharı’nın başladığı ülke Tunus’ta yaşanan olayları değerlendirdi

Arap Baharı’nın başladığı Tunus’ta son günlerde yaşanan olayları değerlendiren Atatürk Üniversitesi, Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Savaş Eğilmez, “Tunus’un ekonomisini şuanda IMF yönlendiriyor yani Tunus’da ki yasaları IMF çıkarttırıyor.

Arap Baharı’nın başladığı Tunus’ta son günlerde yaşanan olayları değerlendiren Atatürk Üniversitesi, Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Savaş Eğilmez, “Tunus’un ekonomisini şuanda IMF yönlendiriyor yani Tunus’da ki yasaları IMF çıkarttırıyor. Tunus’a hakim olan Kıbrıs Adası’nın içinde bulunduğu hemen Akdeniz’in doğu kısmının tamamına hakim olacak” dedi.


Tunus’un Akdeniz’de, Afrika’nın kuzeyinde çok stratejik bir konumda bulunduğunu ifade eden Atatürk Üniversitesi, Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Savaş Eğilmez, “Geçtiğimiz günlerde İran’da gerçekleşen olaylara sadece ekonomik sebeplerden bakarsak büyük resmi kaçırmış oluruz. Bu bağlamda bir ekonomik okuma İran’da ki olayları anlamamıza neden olur. Dikkat edersek İran’da slogan atan göstericiler hem Cumhurbaşkanı Hasan Ruhaniyi protesto ediyorlar hem dini lider Ayetullah Ruhani aleyhinde slogan atıyorlar yani net bir şekilde bir taraftan gözükmüyorlar. Sloganlara baktığımız zaman ‘Suriye’de İran’ın ne işi var’ şeklinde ön plana çıktığını görüyoruz ya da ‘Lübnan için Gazze için değil İran için yaşıyorum’ bunları neden söylüyoruz çünkü tam karşı tarafta bulunan Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Trump’da aynı şeyleri söylüyor. O da diyor ki ‘İran’ın Suriye’de ne işi var, İran’ın zenginliklerini İran için harcamalı’ sanki İran halkını çok düşünüyormuş gibi bu tür tweetler atıyor. İran’da ki protestocularla Amerika Birleşik Devletlerinin söylediği aynı bunun yanında ABD’nin ortaklarım dediği Sudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri’nin söylemleri de İran’da ki protestocuların söylemleriyle aynı hatırlayın Birleşik Arap Emirlikleri ki bu Orta Doğunun kanser hücresi olarak nitelendiriyorum ben. Onlar da çıktı dedi ki ‘Arap dünyası Ankara ile İran ile yönetilemez’ dedi. Sudi Arabistan’da aynı şekilde bunları söyledi. İran’da ki olaylar ekonomik sebeplerden ziyade sanki küresel bir oyunun içerisinde kendilerini bulmuş gibi gözüküyor hemen akabinde Tunus’ta çıkan olaylar ki bugün 5. gününe girmiş durumda. 20 şehirde Tunus’ta olaylar devam ediyor ve her geçen anda şiddet artıyor. Olaylar neredeyse vandalizme dönüşmüş durumda kamu binalarını yakıyorlar , özel mülkleri yakıyorlar, yağma hareketleri çok ciddi bir duruma gelmiş durumda” diye konuştu.



“Tunus’un ekonomisini şuanda IMF yönlendiriyor”


Atatürk Üniversitesi, Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Savaş Eğilmez, Tunus’un 2010 yılında Arap baharının başladığı yer olduğunu belirterek, ”2010 yılında Mühendislik Fakültesi mezunu seyyar satıcı yanlış hatırlamıyorsam Muhammed Bouazizi’nin valiliğin önünde kendini yakması Tunus’ta ki olayları ateşlemiş Libya, Mısır, Ürdün, Yemen, Suriye, Bahreyn buralara sıçramıştı. Tunus’un bir başka özelliği Arap baharında bu hareketlerin demokratik bir hayata evrildiği tek yer aslında. 2010 yılında bu protestolardan sonra 23 yıl yönetimde kalan bir Zeynel Abidin var o ayrılıyor daha sonra seçimler oluyor ve Tunus’ta demokratik seçimlerle iş başına gelen bir hükümeti görüyoruz. 8 yıl içerisinde Tunus’ta 9 hükümet değişmiş durumda. 2010 yılında insanlar ne için sokağa çıktıysa bugünde aynı şeyler için sokağa çıkmış gibi duruyorlar zamları protesto ediyorlar, ekonomik sebepleri protesto ediyorlar ama şunu gözden kaçırıyoruz. Tunus’un ekonomisini şuanda IMF yönlendiriyor yani Tunus’ta ki yasaları IMF çıkarttırıyor. IMF açtığı kredilerle Tunus’u şuanda avucunun içine almış durumda ki 2000 yılı öncesinde ki aynı Türkiye olduğu söyleyebiliriz. Parayı veriyor şu yasayı çıkartacaksın bunu yapacaksın aynı şekilde Tunus’ta bu olayları gerçekleştiriyor ama şuanda ilginç olan Tunus halkından bir kısmının IMF’nin çıkarmış olduğu yasalardan dolayı. Tunus’un şuandaki meşru hükümeti vandalizm hareketleriyle protesto etmeleri ve orada sosyal medya üzerinden organize olan gençlik hareketi denilen yapı söz konusu ve bu harekette özellikle Tunus dışında ABD ve Batı Avrupa ülkeleri tarafından sosyal medya üzerinden yönlendirdiği atılan tweetlerden yapılan paylaşımlardan net bir şekilde ortaya çıkıyor.” dedi.



“Tunus’a hakim olan Kıbrıs Adası’nın içinde bulunduğu hemen Akdeniz’in doğu kısmının tamamına hakim olacak”


Atatürk Üniversitesi, Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Savaş Eğilmez, Tunus’un başka bir özelliğinin de Akdeniz’de Afrika’nın kuzeyinde çok stratejik bir konumda bulunması yani neredeyse Akdeniz’in başını tutabilecek bir yapıda olduğunu kaydederek, şöyle konuştu:


“Yani Tunus’a hakim olan Kıbrıs Adası’nın içinde bulunduğu hemen Akdeniz’in doğu kısmının tamamına hakim olacak bir yapıya sahip. Dolayısıyla Tunus’ta ki hareketleri de aynı İran’da ki gibi ekonomik sebeplerden dolayı, insanların geçim sıkıntısından dolayı sokağa çıktı şeklinde sadece bu şekilde düşünmek resmin tamamını göremememiz anlamına gelir. Çıkan olaylar Orta Doğu’da dikkat edin savaşlar, protestolar, isyanlar, karşılıklı çatışmalar bunların çıktığı bölgelere baktığımız zaman ya o bölgenin alt yapı zenginlikleri var ya yer altı kaynakları çok zengin ya da stratejik açıdan Irak’ta olduğu gibi Suriye’de olduğu gibi ya da stratejik açıdan Tunus’dt olduğu gibi. Önemli bir konumda olması bunların hepsini bir arada değerlendirirsek ancak İran’da ki ya da Tunus’ta ki olayları gözlemleyebiliriz. Bunlar hep bizim etrafımızda ki Türkiye Cumhuriyeti etrafında meydana gelen olaylar. Bunlarla beraber kamuoyu gündemine gelen bir Suriye rejiminin bir İdlib bölgesinde çatışmamazlık bölgesi ilan edilen İdlib bölgesinde ilerlediğini görüyoruz. Son günlerde önce Rusya’nın Lazkiye’de ki Tarsus deniz üstüyle Hmeymim hava üstü İdlib bölgesinden kalkan dronlarla, insansız hava araçlarıyla vurulduğunu biliyoruz. Daha sonra hemen akabinde rejimin harekete geçtiğini burada enteresan olan Rusya üstlerine saldırı PYD tarafından gerçekleştiği ortada PYD bölgede Amerika’nın maşası durumunda dolayısıyla burada Türkiye’nin durumu Türkiye’nin dikkatini dağıtmak Türkiye, Rusya, İran arasında ki o anlaşmayı bozmak adına bölgenin kaşındığı net bir şekilde ortada ki Rusya’da net bir şekilde açıkladı bu saldırının kimin yaptığını biliyoruz dedi PYD’yi kastederek bunların arkasında hangi ülkelerin olduğunu net bir şekilde biliyoruz açıklamalarını yaptı. Ciddi bir kriz bu net bir şekilde çözülmedi Türkiye, Rusya, İran arasında hemen akabinde ABD’nin Dışişleri Bakan Yardımcısı David Satterfield bir açıklama yaptı. Soçhi meşhur değildir dedi ve bunu meşrulaştırmayacağız dedi. Yani Rusya, İran, Türkiye arasındaki İdlib merkezli anlaşmayı kabul etmediğini belirtti rejimin ilerleyişini el altından körfez ülkelerinin de destek verdiğini biliyoruz. PYD, PKK terör örgütlerinin de destek verdiğini biliyoruz. Bu idlib meselesinin başka bir amacı da Türkiye’nin dikkatini Afrin’den çekmek ve İdlible uğraşmasını sağlamak Afrin’i terör örgütünden temizlemesini engellemek çünkü Türkiye sadece Afrin değil Tall Rifat, Tell Abiad, Mümbiç ve Afrin’den PKK’nın, PYD’nin derhal çekilmesini istediği ve bunda çok ısrarcı olduğu bir dönemde rejim İdlib’de ilerleyerek oradaki barışı bozmaya çalışıyor ve Türkiye’nin dikkatini dağıtmaya çalışıyorlar. Bu işin başka tehlikeli tarafı da yine bir göç dalgasının ortaya çıkacak olması çünkü 70 binden fazla insanın şimdiden Türkiye’ye gelmek için harekete geçmiş durumda bunun 100 binleri aşabileceği tahmin edilebiliyor ve ABD’nin yeni ilan etmek üzere olduğu Kuzey Suriye Birlikleri Federasyonu’na Afrini’de dahil etme düşüncesi yine bölgede Türkiye aleyhine bir organizasyonun hayata geçirildiğini net bir şekilde görüyoruz. Bunun yanında bunların hepsi bağlantılı olarak ilerliyor İngiltere, Fransa ve ABD hepsi art arda şu açıklamayı yaptılar Suriye demokratik güçleri ismi altında ki aslında PKK ve PYD terör örgütünün oluşturduğu bu güçleri tanıyacaklarını ve DAEŞ li teröristlerin bunlar tarafından yargılanabileceğini ilan ettiler. Burada aslında PKK’yı PYD’yi çok sevdiklerinden değil Avrupa’nın ve Amerika’nın şöyle bir tehlikeyle karşı karşıya olduğunu biliyoruz. DAEŞ bitti ama DAEŞ içerinde ki Avrupa ve Amerikan kökenli teröristler ülkelerine geri dönmeye başladılar. Bazısı legal yollardan bazısı illegal yollardan dönüyor ve giderken burada sahip olduğu aile ve çocuklarıyla geri dönüyorlar. Bir rakam verelim Avrupa’ya 2 binden fazla DAEŞ li teröristin döndüğünü biliyoruz. ABD’de bu sayı resmi sayı 15 civarında. Ama bunlar resmi sayı ama bilmedikleri gayri resmi sayılarda var. Bakın bunların ülkelerine gelmemeleri için söylüyorlar ki orada yargılanabilirler ve orada hapis olabilirler. Bu şekilde de oyun tezgah edilmiş durum da yeni teröristler orada yaşasınlar yeri geldiğinde kaosa boğsunlar ama bizim ülkemize kesinlikle girmesinler dolayısıyla son günlerde bölge hiç olmadığı kadar daha sıcak çok keskin dengeler değişiyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti mutlaka bu dengeler içerisinde çok titiz düşünmeli çok dikkatli hareket etmeli ve kendisine kurulmak istenen tuzakları bir an önce bertaraf etmeli diye düşünüyoruz.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Uşak Başkan Yalım, 23 Nisan’da koltuğunu çocuklara devir etti Uşak Belediye Başkanı Özkan Yalım, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın 104’üncü yıldönümünde koltuğunu Murat Emir Aray, Muhammet Mustafa Yardımcı, Halil İbrahim Kınvan ve Ahmetcan Kılınç’a devretti. Küçük başkanların ilk talimatı; park, halısaha, fırın ve market yapılması oldu. Halefinin talimatının takipçisi olacağını belirten Başkan Yalım ise “Çocuklarımızın taleplerini dikkate aldık. Tüm isteklerini bu yaz sonuna kadar gerçekleştirmiş olacağız” şeklinde konuştu. Uşak Belediyesi’nin Başkanlık makam odasında gerçekleştirilen sembolik devir-teslim törenine; Murat Emir Aray, Muhammet Mustafa Yardımcı, Halil İbrahim Kınvan, Ahmetcan Kılınç ve aileleri katıldı. Başkan Yalım, çocuklarla ve aileleriyle tek tek tanışarak sohbet etti. Makamda konuşan Başkan Yalım “Bizler elbette önümüzdeki yıllarda koltuğumuzu devredeceğiz. Ama bugün 23 Nisan’da, geleceğimizin teminatı çocuklarımıza olan güvenimizi taçlandırmak adına koltuğumu onlara devrettim. Yarının liderleri olan çocuklarımızın büyük hayaller kurmasını ve bu hayalleri gerçekleştirmek için azimle çalışmasını diliyor, tüm dünya çocuklarının 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutluyorum” ifadelerini kullandı. Küçük Başkan Aray heyecanını dile getirdi Koltuğa oturarak başkanlığı devralan Murat Emir Aray; “Burada olduğum ve bize armağan edilmiş bir bayramda başkan koltuğuna oturduğum için çok mutluyum. Yalım Başkanımıza isteklerimizi dile getirdik. Bizi dinlediği için Başkanımıza teşekkür ederiz” dedi. Başkan Yalım gelen taleplere kulak verdi Başkan koltuğuna oturduğunda büyük bir heyecan ve gurur hissettiğini ifade eden Muhammet Mustafa Yardımcı, Uşak Belediye Başkanı Özkan Yalım ile tanıştığı için mutlu olduğunu söyledi. Yardımcı, “Elmalıdere Mahallesi’nde oturuyoruz. Başkanımızdan mahallemizde eksik gördüğümüz market, çeşme ve park gibi yerleri talep ettik ve Başkanımız bizi dinleyerek isteklerimizi gerçekleştireceğini söyledi. Şimdiden teşekkür ediyoruz” açıklamalarında bulundu. Sembolik devir teslim töreni, Başkan Yalım ile çocuklar ve aileleri arasındaki sıcak sohbetlerin ardından fotoğraf çekimiyle sona erdi.
Gaziantep Kaplan: “Halı fuarları sektöre ve ülkemize dinamizm katıyor” Güneydoğu Anadolu Halı İhracatçı Birlikleri Yönetim Kurulu Başkanı Zeynal Abidin Kaplan, halı fuarlarının sektör açısından önemli buluşma noktaları olduğunu söyledi. Türkiye’nin net ihracatçı olduğu sektörlerden biri olan halı sektöründe iki önemli fuar yapılmaktadır. İstanbul’da yapılan CFE Halı ve Yer Kaplamaları fuarı dünyanın en önemli halı fuarı konumuna yükselirken Gaziantep Halı Fuarı, ortadoğu ve yakın coğrafyanın buluşma noktası olma özelliğini sürdürmektedir. Güneydoğu Anadolu Halı İhracatçıları Birliği başkanı Zeynal Abidin Kaplan, yaptığı açıklamada fuarları önemsediklerini, her fuara büyük bir heyecanla hazırlandıklarını açıkladı. Başkan Kaplan, yaptığı açıklamada “Fuarlar, alıcı ve satıcıların buluştuğu önemli platformlardır. Ticaret zaman içerisinde şekil değiştirse de fuarlar, önemini her daim muhafaza etmektedir. Çok sayıda alıcı ve satıcının aynı zaman ve mekanda buluşabildiği başka bir organizasyon türü bulunmamaktadır. Gaziantep Halı Fuarı yıllardır şehir ekonomisine büyük bir canlılık katmakta ve sektörümüze önemli faydalar sunmaktadır. Bu yıl da fuarımızı büyük bir heyecanla beklemekteyiz. Firmalarımız büyük bir istekle en güzel tasarımlarını ve en yeni koleksiyonlarını fuarda görücüye çıkarmak üzere hazırlanmaktadırlar. Pandemi ve deprem sebebiyle birkaç yıl gerçekleştirilemeyen bu fuar, bu yıl sektörün en önemli aktörlerinin katılımı ile büyük bir özlemle beklenmektedir. Fuarımızın sektörümüze, şehrimize ve ülkemize şimdiden hayırlı olmasını diliyorum” dedi. Gaziantep Halı Fuarı, TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş tarafından, 28-31 Mayıs 2024 tarihleri arasında Gaziantep Ortadoğu Fuar Merkezi’nde düzenlenecek.
Mersin Başkan Seçer’den çocuklara park müjdesi: "Sizlere Müftü Deresi Yaşam Vadisi yapacağız" Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla çocuklarla bir araya geldi. Çocuklar, makamında ziyaret ettikleri Seçer’e hediye takdim etti. Hediyeler için teşekkür eden Seçer, başkanlık koltuğunu tek tek gelen çocuklara bıraktı. Çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlayan Seçer, "23 Nisan bize demokrasiyi, millet iradesini, egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğunu ifade ediyor. Birçok bir millet için olması gereken değerleri taşıyan bir gün. Ama bugünün çocukları için asıl önemi dünyada ilk ve tek çocuk bayramı olması. Bunu da Mustafa Kemal Atatürk’e borçluyuz" dedi. "Sizlere Müftü Deresi Yaşam Vadisi yapacağız" Çocuklardan gelen taleplere de yanıt veren Seçer, kentte 500 dönümlük bir park yapacaklarını belirterek, "Sizlere Müftü Deresi Yaşam Vadisi yapacağız" diye konuştu. Çocuklardan birinin şehir müzesi talebinde bulunması üzerine Seçer, Taş Binanın restorasyonunun sürdüğünü ve yakın zamanda Mersin’e bir kent müzesi kazandıracaklarını söyledi. Kütüphaneleri çok önemsediklerini de ifade eden Seçer, kent genelinde 12 okuma salonun hizmette olduğunu ve bunların sayısını artırmak için çalışma yaptıklarını kaydetti. Çocukların kentte söz sahibi olabilmeleri için hayata geçirdikleri ’Çocuk Meclisi’ hakkında da bilgi veren Seçer, bu uygulamayı demokrasi bilincini küçük yaşta çocuklara aşılamak için oldukça önemsediklerini vurguladı. "Çocuk atölyeleri çocukların becerilerini geliştirmeleri için son derece iyi" Mercan 100. Yıl İklim ve Çevre Bilim Merkezi’ni herkesin ziyaret etmesi gerektiğinin altını çizen Seçer, merkezde yer alan deneyler sayesinde çocukların analitik öğrenmeye ve düşünmeye teşvik edildiğinin altını çizdi. Açıldığı günden bu yana 60 bine yakın ziyaretçiyi ağırladıklarını belirten Seçer, "Çok rağbet var, çocuklar mutlaka bu merkeze gitsinler. Çocuk atölyeleri çocukların becerilerini geliştirmeleri için son derece iyi" dedi. Çocuk etkinlik merkezlerinin de çocuklar için faydalı olduğuna işaret eden Seçer, bütün çocuklara gelip görmeleri ve keyifle vakit geçirmeleri için çağrıda bulundu. Büyükşehir Belediyesinin kurs merkezlerine de değinen Seçer, sınava hazırlanan çocuklar için verimli kurs merkezleri olduğunu ve velileri de maddi külfetten kurtardığını kaydetti. Seçer, sundukları tüm hizmetlerden vatandaşların yararlanması için herkese haber verilmesini istedi. "Çocuklara tiyatro gösterisini belediyede yapacağız" Dezavantajlı mahallelere yönelik çalışmalara devam ettiklerini vurgulayan Seçer, çocuklara yönelik kültür-sanat etkinlikleri için de lojistik destek sağladıklarını duyurdu. Yeni belediye binasına da çocuklar için sinema salonu ve tiyatro sahnesi kuracaklarını dile getiren Seçer, "Çocuklarımızın belediyeye girmesini ve belediyenin sivilleşmesini istiyorum. Asık suratlı bir belediye değil, çocukların girdiği, insanların son derece kendini rahat hissettiği bir belediye olsun. Çocuklara tiyatro gösterisini belediyede yapacağız" diye konuştu. Başkan Seçer, ziyaret sonunda çocuklara hediye verdi.
Muş Köy okulunda 12 yıl sonra 23 Nisan coşkusu MUŞ (İHA) – Muş Hasköy ilçesine bağlı köy okulunda 12 yıl sonra ilk defa 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı coşkuyla kutlandı Hasköy ilçesinde uzun yıllar öğrenci yetersizliği sebebiyle kapalı kalan Ortanca Köyü İlkokulu, 12 yıl aradan sonra 2023-2024 döneminde yeniden açıldı. Köy halkı ve öğrenciler, yıllardır kapalı durumda olan okullarının tekrar açılmasıyla birlikte büyük bir mutluluk yaşamıştı. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın coşkusunun yaşandığı köyde, 12 yıl sonra sevinç dolu bir kutlama gerçekleştirildi. Okul bahçesinde gerçekleştirilen etkinliklerde çocuklar gönüllerince eğlendi. Köyden gelen vatandaşlar da bu anlamlı günde bir araya gelerek çocukların mutluluklarına şahit oldular. Yapılan etkinliklerin sona ermesi ile birlikte öğrenciler, öğretmeni ile birlikte kırlarda gezerek sohbet etti. Köyde 12 yıl sonra düzenlenen 23 Nisan etkinliklerine katılan Hasköy İlçe Milli Eğitim Müdürü Necdet Bozyel, “Şu an Hasköy ilçemize bağlı Ortanca köyündeyiz. Mevcut okulumuz 2012 yılından beri öğrenci yetersizliğinden dolayı kapalı bulunmaktaydı. 2023-2024 eğitim öğretim yılında bakanlığımızın da öğrenci sınırlaması olayını kaldırdığından dolayı okulumuzu tekrar eğitim öğretime açtık. Şu an yeterli öğrenci sayısına ulaşmış bulunmaktayız. Bu vesileyle 12 yıl sonra çocuklarla birlikte kendi bayramları olan 23 Nisan’ı kutlamak, heyecanlarına ortak olmak maksadıyla biz de yanlarında bulunduk. Çok heyecanlıyız, çok mutluyuz” dedi. 12 yıl sonra öğrencilerle birlikte bu köyde 23 Nisan’ı kutladıkları için mutlu olduklarını belirten köy öğretmeni Nesrin Gök de, “Bu köy ilk atama yerim. Ben Mersin’den geldim buraya, Ortanca köyündeyim. Okulum 12 senedir kapalıydı. Açıldığında da ilk atanan kişi ben oldum, bu ayrı bir mutluluk benim için. Bugün de burada İlçe Milli Eğitim Müdürümüzle beraber 23 Nisan’ımızı kutladık. Çok güzel geçti” ifadelerini kullandı. Okulunda 8 öğrencisi olduğunu söyleyen Gök, “Onlar benim öğrencim. Öğrenci sayısının azlığından dolayı onlarla birebir ilgilenmek için bolca fırsatım oluyor. Ben Muş’un Hasköy ilçesinden geliyorum buraya. 30 kilometre yol geliyorum her gün. Ama her gün gelirken de büyük bir heyecanla geliyorum. Onlara bir şeyler katabilmek umuduyla, onların hayatlarına bir iz bırakmak heyecanıyla geliyorum. Özellikle bahar ayı geldiği için her yer yeşillendi. Derslerimizi dışarıda da işlediğimiz oluyor. Çocuklarla etkileşimli bir şekilde derslerimizi işliyoruz. Onlara güzel bir gelecek sunmak için elimden geleni yapıyorum. Beraber ilk defa bu köyde 23 Nisan kutlamaları yapıldı. Öğrencilerimin hatıralarını güzel bir iz bırakmak beni çok mutlu etti. Beraber şiirler okuduk, yarışmalar yaptık, dans gösterilerimiz oldu. Çok coşkulu bir şekilde kutladık. Bugün de onlara güzel bir anı bırakabildiğim için çok mutluyum” şeklinde konuştu. Hazırladıkları etkinliklerle güzel bir an yaşadıklarını söyleyen öğrencilerden Beren Rojin Sayılgan ise kendi okullarında ilk defa 23 Nisan’ı kutladıklarını belirterek, “Bugün 23 Nisan’ı kutladık. Ben günün anlam ve önemini belirten konuşma yaptım. Sonra arkadaşlarım da şiirlerini okudu. Gösteri ve koro çalışmasını yaptıktan sonra oyunlar oynamaya başladık. Sonra öğretmenimizle kırlarda gezdirdik. Hepimizin 23 Nisan’ını kutlarım” ifadelerini kullandı.
Samsun Başka Kul: "Terme’de söz hakkı çocukların olacak" 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” dolayısıyla makamını öğrenciye devreden Terme Belediye Başkanı Şenol Kul, öğrencilerin şehir yönetimine katılarak özgüvenli bireyler olması amacı ile Terme Kent Konseyi bünyesinde ‘Çocuk Meclisi’ni hayata geçireceklerini açıkladı. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşunun 104’üncü yıl dönümünde, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamaları çerçevesinde Terme Belediye Başkanı Şenol Kul, makamında çocukları ağırladı. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda geleneksel hale gelen çocukların temsili olarak yönetici koltuğuna oturmaları töreninde Başkan Kul, makamını 7. sınıf öğrencisi Hasan Efe Coşkun’a bıraktı. "Ben yaptım oldu anlayışı olmayacak" Terme Belediyesi tarafından, ‘Ortak Akıl’ ile ilçeyi ileriye taşımak, ilçedeki sorunları çözmek için çeşitli çalışmaların gerçekleştirileceği ‘Kent Konseyi’ için ilk adımları atmak üzere olduklarını açıklayan Başkan Şenol Kul, konsey bünyesinde çocuk meclisinin de hayata geçirileceğini müjdeledi. Ortak akla çok önem verdiklerini belirten Kul, “2014-2019 yılları arası Terme Belediye Başkanlığım sürecinde kent konseyimizi oluşturmuş, aktif faaliyetler yürütmüştük. Şimdi de Terme kent konseyimizi hem bir an önce kurmak istiyoruz hem de sizleri de kent yönetimine dâhil etmek istiyoruz. Çünkü ortak akla çok önem veriyoruz. Artık Terme’de ‘Ben yaptım, oldu’ anlayışı olmayacak. Ortak akıl, ortak şiar bizim için çok önemli demiştik. Bu anlamda alacağımız her kararda hep beraber hareket edeceğiz" diye konuştu. "Çocuklara önem" Kent Konseyi’nin başarılı olabilmesi için geniş katılımlı ve tüm fikirlerin yer alması gerektiğini vurgulayan ve önceki dönem Kent Konseyi’nde Kadın ve Gençlik Meclislerinin olduğunu hatırlatan Başkan Kul, “Bu yıl Çocuk Meclisi de oluşturacağız. Biz, çocuklarımızı ve gençlerimizi çok önemsiyoruz. Onların görüş ve önerilerine, ihtiyaçlarına önem veriyoruz. Kent Konseyi’nde onların da sesi olmasını istiyoruz. Çocuklarımızın yönetim becerilerini küçük yaşta kazanması, ortak akıl oluşturmanın önemini görmesi bakımından, Çocuk Meclisi’ni de kuracağız” şeklinde konuştu.