GENEL - 14 Ocak 2018 Pazar 09:56

’İçinde yatır bulunan evimi park yapmak için yıkmak istiyorlar’ iddiası

A
A
A
’İçinde yatır bulunan evimi park yapmak için yıkmak istiyorlar’ iddiası

Eskişehir’in Odunpazarı bölgesinde yaşayan Mustafa Yanık, yapım tarihi 200 yılı aşan ve içinde yatır bulunduğunu öne sürdüğü evinin Büyükşehir Belediyesi tarafından park yapmak için yıkılmak istendiğini iddia etti.

Eskişehir’in Odunpazarı bölgesinde yaşayan Mustafa Yanık, yapım tarihi 200 yılı aşan ve içinde yatır bulunduğunu öne sürdüğü evinin Büyükşehir Belediyesi tarafından park yapmak için yıkılmak istendiğini iddia etti. Büyükşehir Belediyesi ise Uygulama İmar Planında meydana isabet eden ve resmi kayıtlarda gecekondu türündeki taşınmazın bitim tarihinin 1941 yılında olduğunun tespit edildiğini, söz konusu binanın belirlenmiş bir “tescil” özelliği taşımadığını bildirdi.


Akcami mahallesi Özdenli sokakta 200 yılı aşan tarihi bir evi bulunan Mustafa Yanık, içinde yatır bulunan ve şimdiye kadar restorasyon yapılmasını izin verilmeyen evinin istimlak edilerek yıkılmak istenmesine tepki göstererek restorasyon izni istediğini anlattı. 72 yaşındaki Mustafa Yankı’nın evi Odunpazarı bölgesinde bulunan tarihi evler arasında en eski evlerden biri olma özelliğini taşıyor. Bölgede bulunan çoğu ev restore edilirken Mustafa Yankı da Eskişehir Büyükşehir Belediyesi’nin yatır bulunan evini park yapmak için istimlak etmek istediğini iddia etti. Yankı, “Babam ’200 senelik bu ev varken diğer evler yoktu, buraları Macarlar yaptı’ derdi. Bize tarihi ev diyerek bu zamana kadar bir tane çivi bile çaktırmadılar. Şimdi de istimlak ediyorlar. Tarih nasıl istimlak ediliyor. Ben onu anlamış değilim. Büyükşehir Belediyesi yapıyor. Odunpazarı tarihi yer diyorlar tarihi de yok ediyorlar. Anlamış değilim. 250-300 senelik ev. Ben belediyeye bir şey diyecek değilim. Belediye kendine göre düzenleme yapıyor. Şimdiye kadar ’tarihi yer burası, bir çivi çakamazsın, şekil değiştiremezsin” dediler. Bir sürü belediye geldi geçti. Kimi idare etti tamir ettirdik. Çatıyı dahi açtırmadılar. Tarihin kaybolmaması için restore hakkı versinler. Ziyanı yok ben kendi bütçem ile aslına uygun bir şekilde, işçiliğini bozmadan tamir ettireyim” dedi.



“Evde yatır var”


İstimlak edilmek istenilen evinin tarihi olduğunu ve içinde yatır olduğunu ileri süren Yankı, “Yatır var. Özellikle içki içtiğim zaman rahatsız oluyorum. Eve sokmuyor beni. Kapılar kendi kendine kapanıyor. Rahmetli halam da ona alt evde ibrikle su koyardı. Abdestini alırdı. Öyle bir mazisi var. Çocukken aksakallı birini gördüm. Bağırdım, kayboldu gitti. Gece girerken ayaklarım titriyor. Rahatsız ediyor. Eskiden alkol alıyordum. Kapı kendi kendine açılıp kapanıyor. Buradaki taşı bir pazarcı kendisini rahatsız ettiği için kendi evine götürmüş. Ondan sonra pazarcıyı ’taşı getir’ diye rahatsız ediyorlar. O da yarısı kırılmış vaziyette taşı geri getiriyor. Bunlar yaşanmış gerçekler” diye konuştu.



"Söz konusu bina belirlenmiş bir “tescil” özelliği taşımamaktadır"


Bu arada Büyükşehir Belediyesi, iddialarla ilgili soru üzerine yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, ’Yatır’ iddiasına bir cevap verilmezken, "Eskişehir ili, Odunpazarı ilçesi, Akcami mahallesi, 12899 ada 3 parsel 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planında meydana isabet etmekte olup, Büyükşehir Belediye Encümeninin 2 Ağustos 2017 tarih ve 1292 sayılı kararı ile kamulaştırılmasına karar verilmiştir. Söz konusu taşınmaz için İlçe Belediyesi olan Odunpazarı Belediyesi’nden 8 Ağustos 2017 tarihinde alınan Feriha Erenoğlu adına düzenlenen Emlak Vergisi Beyan Bildiriminde, binanın inşaat türünün gecekondu, inşaatın sınıfının basit ve inşaat bitim tarihinin 1 Ocak 1941 olduğu tespit edilmiştir. Akcami mahallesi, 12899 ada 3 parsel sayılı taşınmazda tapu kayıtlarında Abdullah Yamki, Ayşe Yamki, Fatma Yamki, Kadir Yamki olarak görünen hissedarların, varislerine Satın Alma Davetiyeleri gönderilmiş olup, 2942/4650 sayılı Kamulaştırma Kanununun 8. maddesi gereğince pazarlıkla satın alma işlemlerinin görüşülmesi için Daire Başkanlığımıza herhangi bir başvuruda bulunulmamıştır. Yukarıda açıklanan bilgiler doğrultusunda Belediyemiz tarafından 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2017/398 E. sayılı dosyasıyla ’Kamulaştırma Bedelinin Tespiti ve Tapuya Tesciline’ ilişkin dava açılmış olup, dava sürecine ilişkin iş ve işlemler devam etmektedir. Söz konusu bina Kültür Varlıklarını Koruma Kurulunca belirlenmiş bir ’tescil’ özelliği taşımamaktadır" denildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Erzincan’da tarım bölümü öğrencileri hem öğreniyor, hem üretiyor Erzincan’da meslek lisesi öğrencileri okulun bahçesindeki serada fide yetiştiriciliği yaparak hem öğreniyor hem de ekonomiye katkı sunuyor. Tarım bölümü öğrencileri, serada teorik eğitimlerini uygulama fırsatı buluyor. Erzincan İl Millî Eğitim Müdürlüğü’nün destekleri ile kurulan seralarda sebze fidesi üretim faaliyeti 2020 yılında başlayarak Tarım Alanı öğretmen ve öğrencileri tarafından kurulduğu yıl 30 bin sebze fidesi üretimi gerçekleştirildi. 2021 yılında Covid-19 nedeniyle uzaktan eğitim yapıldığı için, sebze ve aromatik bitki fidesi üretim faaliyetleri öğrencilerin okulda olmaması nedeniyle Tarım Alanı öğretmenleri tarafından yapıldı. Okul serasının üretim kapasitesi, pandemi olmasına rağmen, 2021 yılında iki katına çıkarılarak 60 bin adet fideye ulaştı. 2022 yılında ise mevcut serada tam kapasiteye ulaşılarak 90 bin sebze ve aromatik bitki fidesi üretildi. 2023 yılında da serada 95 bin fide üretimi yapıldı. Bu sene ise 110 bin fide üretimi yapıldı. Serada, domates, biber, hıyar, kabak, kavun, karpuz, lahana, patlıcan ve 3 cins aromatik bitki olarak reyhan, kekik, fesleğen üretimi olmak üzere toplamda 35 farklı tür fide üretimi yapılıyor. Üretimde yerelde halkın lezzet olarak en çok tercih ettiği ata tohumları kullanılmaya özen gösterilirken, ticari anlamda üretim yapmak isteyenler için yüksek verimli hibrit türlerin de üretimi gerçekleştiriliyor. Kullanılan tohumların genelde ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 30 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticiler için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı vatandaşlardan oldukça rağbet görüyor. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 11. sınıf öğrencisi Tuba Bakartepe, “Biz derste gördüğümüz teorik işlemleri serada uygulayabiliyoruz. Serada fidelerimizi yetiştiriyoruz. İlaçlaması, gübrelemesi, sulaması hep bizim elimizden geçiyor. Organik gübreyle kendimizin yetiştirdiği fideleri halkımıza sunuyoruz.” dedi. Erzincan Gül Celal Toraman Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdür Başyardımcısı Abdullah Çiftçi’de, “Okulumuzun üretim üssü olan seramızdayız. Bu serada öğretmen ve öğrencilerimizle 100 binin üzerinde fide üretilmiş durumda. Kullanılan tohumların genelinin ata tohumu olması, üretilen fidelerin piyasa fiyatlarına nispeten en az yüzde 20 daha ucuz olması, hastalıklara dayanıklı olmaları, çeşitlerin doğru olarak verilmesi, ticari olarak üretim yapan üreticilerimiz için ise yüksek verimli hibrit türlerin de olması gibi nedenlerden dolayı halkımızın talebi fazla olmaktadır. Ayrıca üretilen fideler sosyal projeler dahilinde ihtiyaçlı ailelere ücretsiz olarak verilerek, öğrencilerimiz nezaretinde söz konusu ailelerin üretim faaliyeti yapmaları ve ailelerin geçimlerine katkı sağlamaları hedeflenmektedir." dedi.