SPOR - 14 Mart 2018 Çarşamba 15:35

Josef de Souza: “Şampiyonluk şansımızı sürdüreceğiz”

A
A
A
Josef de Souza: “Şampiyonluk şansımızı sürdüreceğiz”

Fenerbahçeli futbolcu Josef de Souza, şampiyonluk şanslarını sürdüreceklerini ifade ederken, Martin Skrtel ise, "19 yıllık seri bu maçta da devam edecek" dedi.

Fenerbahçeli futbolcu Josef de Souza, şampiyonluk şanslarını sürdüreceklerini ifade ederken, Martin Skrtel ise, "19 yıllık seri bu maçta da devam edecek" dedi.


Fenerbahçeli futbolcular Josef de Souza ve Martin Skrtel, cumartesi günü oynanacak Galatasaray derbisi öncesinde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Josef de Souza, Galatasaray derbisinin her futbolcunun sahada olmaktan keyif alacağı bir karşılaşma olacağını ifade ederek, “Türkiye’nin en büyük derbi maçı oynanacak. İyi futbol oynayıp şampiyonluk mücadelemize devam etmek istiyoruz. Sezon sonuna kadar bunu devam ettirmeliyiz. Zor bir karşılaşma olacak ve taraftarlarımızı mutlu etmek istiyoruz. Şampiyonluk şansımızı sürdüreceğiz” diye konuştu.



“Maçın anahtarı tüm takım”


Maçın anahtarının tüm takım olacağını belirten Souza, “Sadece oyunun bir bölgesi oyunun kilidini çözemez. Tüm takımlar için geçerli bir durum var ve orta saha takımın önemli bir bölgesi. Ama takım başka oyunculardan da oluşuyor ve sadece benimle değerlendiremeyiz. Orada oynayan tüm oyuncular takıma katkı vermek için elinden gelen her şeyi yapacaktır. Galibiyete katkı sağlamak istiyoruz. Derbilere her zaman farklı bir konsantrasyonla hazırlanıyorum. O maçta sadece ben yokum. Beşiktaş ile oynadığımız maçta iyi bir günde değildik ve sahaya iyi bir performans yansıtamadık. Galatasaray maçları her zaman farklı olmuştur” dedi.



“19 yıl önemli”


Kadıköy’de Galatasaray’a 19 yıldır kaybetmemelerinin önemli olduğunu dile getiren Josef, “19 yıldır en büyük rakibimize kendi sahamızda kaybetmiyor olmak önemli bir veri. Ama her yılın hikayesi farklıdır. Her yıl o statta onlardan daha iyi olduğumuzu ispatlamamız lazım. Bu seriyi devam ettirip futbolumuzu oynamak istiyoruz. İyi oynarsak bu seriyi devam ettireceğimize inanıyorum. Elimizden gelenin en iyisini yapmak istiyoruz. Rakip de bu seriye son vermek için elinden geleni yapacaktır” şeklinde konuştu.



“Taraftar bizim gücümüz”


Taraftarın en büyük güçleri olduğunu anlatan Brezilyalı futbolcu, “Bu sezon bazı maçlar stat boştu. Bunda bizim de hatamız var. Biz de onlara iyi bir görüntü veremedik. Ama yeni bir başlangıç için sansımız var. Cumartesi bizim için de bir fırsat. Cumartesi kazanarak yolumuza devam etmeyi başarırsak taraftarlarımız da inanıyorum ki stadı dolduracaktır. Biz şampiyonluğu onlar için istiyoruz. Onlar kulübün en temel taşı” ifadelerini kullandı.



“Galatasaray ve Beşiktaş derbileri farklı”


Galatasaray ve Beşiktaş derbilerinin farklı olduğunu söyleyen Josef, “Bunu hissedebiliyorsunuz. Kazanılan kupaların rekabeti arttırdığını söyleyebiliriz. Beşiktaş ve Galatasaray maçları çok özel maçlar. İki maçında zorluk düzeyi yüksek. Benim aynı tutku ve istekle çıktığım müsabakalar. Trabzon ve Başakşehir maçlarına da aynı hisle çıkıyorum. Fernando’nun oynamamasını tercih ederim. Evet dostuz ve ailelerimiz birbirini tanıyor. Ama maç başlar dostluk biter. Ben kendi menfaatlerim için sahada olurum. Maç biter dostluğumuz tekrar devam eder” diye konuştu.



Martin Skrtel: “Derbiler özeldir”


Derbilerin özel olduğunu ifade eden Martin Skrtel, “Derbiler taraftar, kulüp ve oyuncular için özeldir. Ben daha önce birkaç kez oynadım. Motivasyon rakipten gelmez. Buradaki herkesin motivasyonu Fenerbahçe gibi büyük bir kulüpte oynamaktan doğal şekilde ortaya çıkıyor. Motivasyonumuz taraftardan geliyor. Maçlara bütün halinde değerlendirerek hazırlanıyoruz. Sahada rakibinden daha iyi olmak isteyen 11 oyuncu olacak. Çünkü bu etmenler bir araya gelince başarıya ulaşıyorsunuz. Bu karşılaşmaya hazırlanıyoruz ve özgüvenimiz yüksek. Ben şunun sözünü verebilirim. Sahada bulunan herkes ellerinde ne gerekiyorsa verecek ve inanıyorum ki 3 puanı alan taraf biz olacağız” dedi.



“Stresimiz yok”


Takımda stres olmadığını belirten Skrtel, “19 yıllık seri bu maçtan sonrada devam edecek. Buna inanıp güveniyoruz. Taraftarın atmosferine ve desteğine inanıyoruz. Onların desteğiyle galibiyetle ayrılan taraf olacağız” açıklamasını yaptı.



“Stadın dolu olması güzel”


Maçlarda stadın dolmasının güzel olduğunu söyleyen Martin Skrtel, “Herkes dolu tribünlere karşı oynamak ister. Stadımız tamamen dolu olacak. Taraftarlar heyecanla bekliyor bizde bekliyoruz. Türkiye’nin en büyük derbisini oynayacağız. Heyecanlıyız ve o ilk çalacak düdüğü bekliyoruz. Umarım taraftarlarımıza o güzel oyunu gösteririz” diye konuştu.



“Her maç farklıdır”


Her maçın farklı olduğunu anlatan Skrtel, “Bazı maçlarda topun sizde olması lazım. Ama bazı maçlarda farklı şeyler denersiniz. Maça uyumunuzla ve adapte olmanızla alakalı bir durumdur. Rakibe karşı oynarken onlarda aynı düşünceyle sahaya çıkacak. Her maç aynı şeyleri yapmaya çalışmazsınız. Sonuna kadar tüm çalışkanlığımızı ortaya koymaya çalışıyoruz. İyi oynadığınızda topun sizde kaldığı maçta iyi futbol gözükürse puan alamayabilirsiniz. En önemlisi puanları alıp taktiği doğru belirlemek. Taktiğiniz size 3 puanı getiriyorsa o başarılı bir taktiktir” şeklinde konuştu.



“Burada alacağımız 3 puanla diğer 3 puanlar aynı”


Derbide alacakları puanla diğer maçlardaki puanların aynı olduğunu söyleyen Skrtel, “Sanki bir final ve son maçmış gibi davranılıyor. Evet bir derbi maçı, çok önemli. Ama burada alacağınız 3 puan da aynı diğer maçlarda da aynı. Ne kazandıktan sonra şampiyon olacağız ne de istemediğimiz puan alırsak bir şeyler bitmeyecek. Son karşılaşmanın son düdüğüne kadar her şeyimizi vereceğiz. İstediklerimiz çok belli. Şampiyonluk için mücadelemiz devam edecek” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Garanti BBVA, Uluslararası Caz Günü’nü tek akşamda 5 konserle kutlayacak Garanti BBVA, 30 Nisan Uluslararası Caz Günü’nü tek akşamda 5 konserle kutluyor. İstanbul’da 5 farklı mekanda sergilenecek performanslarla, müzikseverler Caz Günü’nü doyasıya yaşayacak. Garanti BBVA, UNESCO tarafından 2012’de ilan edilen 30 Nisan Uluslararası Caz Günü heyecanını 5 özel konserle paylaşıyor. 30 Nisan Salı akşamı İstanbul’da 5 farklı mekanda sergilenecek performanslarla, müzikseverler Caz Günü’nü doyasıya yaşayacak. Blind’da Portico Quartet, Bova’da Üç: Çağrı Sertel, Alp Ersönmez, Volkan Öktem, Salon İKSV’de CHERISE, Nardis Jazz Club’da Dilek Sert Erdoğan ‘Tribute to Aretha Franklin’ ve Zorlu PSM %100 Studio’da Yazz Ahmed müzikseverlerle buluşuyor. Konserler hakkında şu bilgiler verildi: Portico Quartet Birleşik Krallık kökenli enstrümantal grup Portico Quartet, modern bir vurmalı çalgı olan hang’ı kullanmasıyla biliniyor. ‘Knee-Deep in the North Sea’ isimli albümleriyle 2008’de Mercury Ödülü’ne aday gösterilen grup; caz, ambient ve elektronik müzik tarzlarıyla İngiltere caz listelerinde ilk sıralarda yer alıyor. Portico Quartet, Garanti BBVA Uluslararası Caz Günü konserleri kapsamında Blind sahesinde performans sergileyecek. Etkinlik biletleri Garanti BBVA kredi kartları ile indirimli olarak satın alınabilir. Üç: Çağrı Sertel, Alp Ersönmez, Volkan Öktem Alp Ersönmez ve Çağrı Sertel’in elektronik altyapılarla seslendirdikleri besteler ile oluşan projeleri İKİ, Volkan Öktem’in katılımıyla zenginleşerek “ÜÇ” adıyla yoluna devam ediyor. Yıllar içinde pek çok farklı grupla, farklı tarzlarda beraber müzik yapan üçlü, bol doğaçlamalı, elektronik altyapılar üzerine kurulmuş enerjik setlerini dinleyicisi ile buluşuyor. Üç: Çağrı Sertel, Alp Ersönmez, Volkan Öktem 30 Nisan’da Bova’da olacak. CHERISE CHERISE, 2021’de çıkardığı Remedy albümüyle söz yazarlığını ve vokaldeki başarısını müzikseverlere duyurdu. Steam Down, Rueban James, Omar ve Nubiyan Twist gibi müzisyenlerle birlikte çalıştı. 2022’de Michael Kiwanuka’nın L’Olympia (Paris) ve Colisée de Roubaix (Lille) konserlerinin ve Jamie Callum’un Avrupa’daki ilkbahar-yaz turnesinin açılışlarını yaptı. 2023’te CHERISE, Calling albümünü çıkardı. Cross the Tracks Festivali’nde ana sahnede performans sergiledi ve Love Supreme (İngiltere) ve Elbjazz Festivali’nde (Hamburg) başarılı performanslara imza attı. CHERISE, 30 Nisan’da Salon İKSV’de sahne alacak. Bakanın kredi kartlarıyla tam bilet kategorisinden 2 bilet alan ilk 100 kişi, indirimden faydalanacak. Dilek Sert Erdoğan ‘Tribute to Aretha Franklin’ Türkiye’nin en güçlü RnB & Soul vokallerinden biri olan Dilek Sert Erdoğan, 2002’de “Sing Your Song” adlı müzik yarışmasında “En İyi Kadın Şarkıcı” ödülünü aldıktan sonra müzik sektörüne profesyonel olarak giriş yaptı. 2006’da Amerika’da düzenlenen “International Songwriting Competition” yarışmasında, kendisine ait dört parçayla 14 bin aday arasından, genel performans kategorisinde ilk 25 arasına girmeyi başardı. Dilek Sert Erdoğan, söz ve müzikleri kendisine ait olan dokuz İngilizce parçadan oluşan, Türkiye’nin ilk soul albümü Moments’ı 2013’te çıkardı. Yurt içinde ve dışında konserlerine devam eden Erdoğan, 30 Nisan’da Nardis Jazz Club’ta sahne alacak. Yazz Ahmed Caz trompetçisi olarak müzik kariyerini sürdüren Bahreyn asıllı Yazz Ahmed, müziğinde Arap ve Batı esintileri kullanarak bestelerini üretiyor. Radiohead, Lee Scratch Perry ve Transglobal Underground gibi gruplarla çalışan ve aynı sahneyi paylaşan Ahmed, ‘Finding My Way Home’un ardından ‘La Saboteuse’ ve ‘Polyhymnia’ albümlerini müzikseverlerle buluşturdu. 30 Nisan Uluslararası Caz Günü’nde sahne alacak sanatçı, dinleyicilerine Zorlu PSM %100 Studio’dan seslenecek. Etkinlik biletleri bankanın kredi kartları ile indirimli olarak satın alınabilir.
Kayseri ’Han Duvarları’ şiirini yazıldığı handa öğrendiler Kayseri’de lise öğrencileri, Faruk Nafiz Çamlıbel tarafından yazılan Han Duvarları şiirini, şiirin bir bölümünün yazıldığı İncesu Kara Mustafa Paşa Külliyesi’nde gördükleri ders ile öğrendi. İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hayata geçirilen "Sınıfım Kayseri" projesi kapsamında öğrencilerin tarihi mekanlardaki dersleri sürüyor. İncesu ilçesinde bulunan Mustafa Özkan Anadolu Lisesi öğrencileri de, 1660 yılında yaptırılan Kara Mustafa Paşa Külliyesi’nde edebiyat dersi işledi. Faruk Nafiz Çamlıbel’in bu handa kaleme aldığı Han Duvarları şiirini öğrenen öğrenciler, tarihi yerinde öğrendi. Derse katılan İl Milli Eğitim Müdürü Bahameddin Karaköse, "Sınıfım Kayseri projesinin amacı; öğrencilerimize kendi tarihi, sosyal, kültürel mekanlarla buluşturmak, yaşadıkları şehrin, ilçenin, köyün, kasabanın dokularını öğrenmesini, geçmişini, atalarını, ceddini anlamasını istememizdi. Bu mekan önemli bir mekan. İçerisinde bir sürü hikaye barındıran bir mekan. 1660 yılında yapılmış ve o dönemden günümüze kadar da birçok olayı bünyesinde barındırmış, yaşatmış bir mekan. Bugün özellikle burada edebiyat dersi işliyoruz. Edebiyat dersi dediğimiz zaman, edebiyat tarihimize baktığımız zaman, önemli şiirlerden bir tanesi olan Han Duvarları’dır. Han Duvarları’nın hikayesini bu duvarlarda duyuyoruz ve işitiyoruz. Baktığınız zaman bu duvarlarda görürsünüz. Çünkü önemli şairlerimizden biri olan Faruk Nafiz Çamlıbel 1922 yılında Kayseri Lisesi’ne edebiyat öğretmeni olarak atandığında üç günlük yolculuk sonrasında bu handa konaklıyor ve o şiirin hikayesi de burada başlıyor. Burada öncelikle mimariyi görebilirsiniz. Öncelikle sesi, sesteki düzeni, akustiği görebilirsiniz. Geçmişte bu çocukların atalarının cetlerinin neler yaptığını görebilirsiniz. O zamanki şartlar içerisinde neler olduğunu görebilirsiniz" ifadelerini kullandı. Gençlere güvendiklerini kaydeden Karaköse, "O zaman bizim gençlerimiz şunu bilmeleri gerekir. Bizim tarihimiz, dilimiz, kültürümüz en zengin medeniyeti barındıran ve çok kadim bir kültür. Yüzyıllarca öncesinden Hunlara dayanan bir millet. Günümüze kadar taşıdıkları çok değerli ve çok kıymetli. Bizim gençlerimizin şunu bilmesi gerekiyor ki, bu projenin de amacı şu; biz geçmişimize, tarihimize, kültürümüze, dilimize ne kadar çok sahip çıkarsak o kadar güçlü oluruz. Zaman zaman bizim geçmişimizi, tarihimizi, kültürümüzü, çeşitli küçümseyici ya da yanlış bilgilerle bize aktarmaya çalışanlar olabilir. Bunların karşısında durmamız lazım. Gerçekleri bilmemiz lazım. İşte bugün de çocuklarımız biraz daha yaşayarak, hissederek çocuklarımız buradalar. Bu mekana gelip de burayı hissetmemek, bu duvarlara bakıp da Han Duvarları şiirinin tınısını duymamak mümkün değil. Bu millet bizim. Bu gençlik bizim ve biz bu gençliğe çok güveniyoruz. Onlar sayesinde emin ellerdeyiz ve güvendeyiz diye düşünüyorum" dedi. Öğrenciler de tarihi mekanlarda ders işlemenin heyecanlı olduğunu söyleyerek yetkililere teşekkür etti. Derse, İncesu İlçe Milli Eğitim Müdürü Osman Malkoçoğlu da katıldı.
İzmir Kolon kanserine robotik çözüm İzmir’de yaşayan ve kolon kanseri teşhisi konulan 84 yaşındaki Aydoğan Aksu, robotik cerrahi teknolojisiyle şifa buldu. Aksu, “Kısa sürede sağlığıma tekrar kavuştuğum için çok mutluyum” diye konuştu. Robotik cerrahi teknolojisini hastaların hizmetine sunan İzmir Ekonomi Üniversitesi Medical Point Hastanesinde, genel cerrahi bölümünden Doç. Dr. Tayfun Yoldaş ve Prof. Dr. Özgür Fırat liderliğindeki genel cerrahi ekibi tarafından başarılı bir kolon (bağırsak) kanseri ameliyatı gerçekleştirildi. 84 yaşındaki Aydoğan Aksu, Da Vinci robotik cerrahiyle yapılan ameliyatın ardından sağlığına kavuştu. Süreci anlatan Doç. Dr. Tayfun Yoldaş, “Yaptığımız tetkiklerin ardından hastamıza kolon (bağırsak) kanseri teşhisi koyduk ve ameliyat edilmesi gerektiğine karar verdik. Robotik cerrahi teknolojisini rektum kanseri ve kolon kanseri ameliyatlarında da kullanıyoruz. Hastamıza bunun avantajlarını anlattık ve ameliyatı planladık. Sonrasında da başarılı bir ameliyat geçirdik” ifadelerini kullandı. Robotik cerrahi teknolojisinin hastaya olan avantajlarına da vurgu yapan Yoldaş, “Robotik cerrahi, yeni ve güncel bir yöntem. Hastanemizde de çeşitli branşlarda kullanıyoruz. Robotik cerrahinin avantajlarını duyup gelen hastalarımız var. Gerekli şartların sağlanması durumunda biz de hastalarımıza anlatıyoruz ve ortak bir karar neticesinde robotik cerrahiyle ameliyat yapıyoruz. Robotik cerrahi denilince insanlarda ‘Acaba ameliyatı robot mu yapıyor?’ gibi bir soru olabilir; ancak bu doğru değil. Ameliyatı yine cerrah yapıyor. Robot yalnızca aracı. Robot sayesinde daha küçük deliklerden karına girip daha küçük alanlarda daha küçük kollarla çalışıyoruz. Hastalarda daha az travmaya neden oluyor ve hastalar daha hızlı bir şekilde iyileşebiliyorlar. Biz de uygun hastalarda robotik cerrahiyi kullanıyoruz” dedi. Kanser hastalığının kendisine sürpriz olduğunu söyleyen Aydoğan Aksu da, ameliyatın ardından sağlığına kısa sürede kavuştuğunu belirtti. Aksu, “Teşhis konulduktan sonra kısa sürede ameliyat edildim ve sağlığıma tekrar kavuştum. Şuan kendimi iyi hissediyorum. Robotik cerrahi ile daha çabuk taburcu olacağım. Birkaç delik açılıyor hepsi bu kadar” diye konuştu.
Kocaeli Hatipköy’e yeni park İzmit Hatipköy Mahallesine yapılan Onbaşı Ahmet Aydın Parkı yoğun katılımla açıldı. İzmit Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğünün kendi öz kaynaklarıyla Hatipköy Mahallesi Kemal Çelebi Caddesinde yapımını tamamladığı Onbaşı Ahmet Aydın Parkı açıldı. Programda Onbaşı Ahmet Aydın’ın torunu Suna Aydın, İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet’e çiçek takdiminde bulundu. Başkan Hürriyet, program sonunda açılışa gelen tüm çocuklara oyuncak hediye etti. 910 metrekare alana sahip olan parkta 125 metrekare çocuk oyun alanı, 42 metrekare basketbol sahası, 22 metrekare kondisyon alanı, 525 metrekare yeşil alan ve 195 metrekare gölgelikli oturma alanı bulunuyor. Programda konuşan Başkan Hürriyet, "Onbaşı Ahmet Aydın’ın kıymetli ailesine bu bağış için çok teşekkür ediyorum. Bu bölgemize güzel bir eser kazandırılmasına vesile oldular. Bu güzel alanda biz de İzmit Belediyesi olarak yeni bir yaşam alanını kurmak ve kentimizin hizmetine sunmaktan gurur duyuyoruz. Onbaşı Ahmet Aydın vatanına derin bir aşkla bağlı cesur bir asker olarak Kurtuluş Savaşında gösterdiği hizmetlerle tanınıyor. Kurtuluş Savaşından sonra İzmit’e yerleşen Ahmet Aydın çevresine duyarlı, yardımsever bir insan olarak hatıralarda yer etmiş müstesna kimliklerden bir tanesi. Vefatından sonra ailesi onun hatırasını yaşatmak ve halkımıza hizmet etmek amacıyla bu araziyi belediyemize bağışladılar. Bu park sadece bir yeşil alan değil aynı zamanda bir anma ve saygı alanı" dedi. Onbaşı Ahmet Aydın’ın torunu Suna Aydın ise "Dedem Onbaşı Ahmet Aydın Kurtuluş Savaşında yer aldıktan sonra önce Ordu’ya sonra da İzmit’e geliyor. 3 oğlu bu park alanını halkımızın kullanımı için bağışlıyorlar. Bu parkın yapılmasında bize desteğini hiçbir zaman esirgemeyen İzmit Belediyesine, Başkanımız Fatma Kaplan Hürriyet ve ekibine Aydın ailesi ve bölge sakinleri adına teşekkür ediyorum" diye konuştu.
Samsun Ata Sahne Sanat Merkezi, ‘Dünya Tiyatrolar Günü’nde kapılarını açtı Samsun’un Atakum Belediyesi tarafından yapılan Ata Sahne Sanat Merkezi, “Dünya Tiyatrolar Günü”nde “Bimarhane” isimli tiyatro oyunu ile kapılarını açtı. Atakum Belediyesi tarafından atıl durumda olan binada yapılan Ata Sahne Sanat Merkezi için açılış töreni düzenlendi. Açılıştan önce Atakum Belediye Başkanı Cemil Deveci ve beraberindekiler ilk olarak, aynı binada açılan Atakum Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü Temel Nacar Resim Sergisi’ni gezdi. Akabinde kurdele kesilerek merkezin açılışı gerçekleştirildi. Açılışta, Düşevi Oyuncuları tarafından “Bimarhane” isimli oyun sahneledi. Dört akıl hastasının bakış açısıyla Kurtuluş Savaşı yıllarında yaşananları sahneye taşıyan “Bimarhane” isimli oyun, davetlilerden büyük alkış aldı. “Atakum özellikle sanat ve kültür alanında 2 büyük eser kazandı” Programda konuşan Atakum Belediye Başkanı Cemil Deveci, "Burası 2012 yılında başlanmış, yarım bırakılmış, çürümeye terk edilmiş bir binaydı. Karadeniz’in en çağdaş, modern, son teknoloji ile mücehhez çok amaçlı salonunu yaptık. Tiyatro, konser ve buna benzer etkinliklerin yapılabileceği, çevre düzenlemesiyle bu bölgeye değer katacak bir eser ortaya getirdik. Adı da Ata Sanat Merkezi. Atakum’da her şey adını atasından alıyor. Burası Hasan Ali Yücel Gençlik ve Bilim Merkezi’ni tamamlıyor. İkisi bir araya geldiğinde buranın sanat, kültür, üniversite kimliğinin altyapısını oluşturuyor. Önümüzdeki dönemde bu 2 salon da kendini ispat etmiş olacak. Atakum’da 45 bin üniversite öğrencisi yaşıyor. 108 ülkeden 10 bin yabancı uyruklu öğrenci var. Özellikle Hasan Ali Yücel Merkezi’ne sürekli geliyorlar. Burada da diğer sanatsal etkinliklerini yapacaklar ve gittikleri yerlere de anlatacaklar. Atakum özellikle sanat ve kültür alanında iki büyük eser kazandı" dedi. Salon hakkında bilgi Ata Sahne Sanat Merkezi, Atakum Belediyesi Etüt Proje Müdürlüğü tarafından yeniden modern, çağın şartlarına uygun ve Atakum’un ihtiyaç duyduğu şekilde projelendirildi ve yapımı tamamlandı. Merkez içerisinde tiyatro, konser ve sanat etkinliklerinin düzenlenebileceği akustik ve profesyonel ses ışık sistemi projeleri ile gerekliliklerinin tümü karşılanmış olan 550 kişilik konferans salonu, kitap sergisi ve satışı için kullanılacak ve imza günler gibi etkinliklerin düzenlenebileceği sergi salonu, uygun sayıda ve yeterlilikte sanatçı soyunma odaları, teknik ve idari ofislerin yer aldığı, tüm faaliyetler için uygun fuaye alanları yer alıyor.