Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Turizm Fakültesi Turizm İşletmeciliği Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından Turizm Haftası etkinlikleri kapsamında panel düzenlendi. Panele sağlık turizmi alanında önemli bir yere sahip Hello Turizm Genel Müdürü Emin Çakmak ve THY eski Bölge Müdürü Ömer Durna deneyimlerini öğrenciler ile paylaştı.
Açılışta konuşan Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ozan Bahar, Turizm Haftası etkinlikleri kapsamında düzenledikleri panel ile alanlarında deneyimli iki ismin mesleki tecrübelerini öğrenciler ile paylaşmalarını amaçladıklarını söyledi. Hello Turizm Genel Müdürü Emin Çakmak, sağlık turizmi ile ilgili tecrübelerini öğrenciler ile paylaşırken, Türkiye’nin geleceğinin turizmde olduğunu söyledi. Çakmak, “Kitle turizminden sonra en hızlı ve en sağlıklı gelişen segment sağlık turizmi. Sağlık turizmi dediğimiz zaman sadece cerrahi operasyonlardan bahsetmiyoruz. Sağlık turizmi 8 segmentten oluşmakta. Bunlar arasında Tıp turizmi, SPA, Termal turizmi, gastronomi, ileri aktif yaşam turizmi, engelsiz turizm gibi turizm kolları bulunmaktadır. Türkiye’de bu segmentin bir arada olduğu sağlık turizminin gelişiminde 2005 yılından bu yana emek veren bir sivil toplun örgütünün kurucu başkanı olarak da çalışıyorum. 2005 yılından önce sağlık turizmi çok bilinmeyen bir sektördü. 2005 yılından sonra başta yerel yönetimler olmak üzere sağlık turizminden ne pay alabiliriz bölgemiz için diye konuşmaya başladı. Deniz kum güneş kitle turizminin hemen arkasında Türkiye ekonomisine yüzde 15 ile en yüksek katkı sağlayan sağlık turizmini önemli bir segment oldu. Ülkemizin geleceği turizmde ve turizmcilerde. Bu sektöre çok iyi sahip çıkmamız lazım. Türkiye’de 4 veya 5 aylık bir dönemde sıkıştırılmış deniz, kum ve güneş turizmi yapılıyor. Bizim çalışmalarımızda sadece deniz, kum ve güneş turizminden kurtularak diğer alternatif turizm segmentlerini genişletip turizmi 12 aya yayam” dedi.
Türk Hava Yolları eski Bölge Müdürü Ömer Durna ise turizm sektörünün gelecekteki söz sahiplerinin öğrenciler olduğunu belirtti. Durna, “Benim burada özellikle altını çizmek istediğim iki konu var. Birincisi yabancı dil. Bizim yabancı dile karşı maalesef zafiyetimiz var. Bu sadece turizm alanında değil, Tıp’ta da, hukukta da aynı. Yarın bir gün iş hayatınıza atıldığınızda yaptığınız işin ucundan tutmayın. O işe sarılın. Eğer yaptığınız işe sarılırsanız, o zaman hizmet verdiğiniz sektör gelişir. Aksi takdirde ucunda tutarak hiçbir yere varamayız. Devletiniz başta olmak üzere, işinize, sektörünüze ve şirketinize sahip çıkarak bu sektör uzun soluklu Türkiye’ye katkı sağlayacaktır” dedi.
