GENEL - 09 Temmuz 2018 Pazartesi 15:19

Gelinin yaşının 15 olduğunu öğrenince fotoğrafını çekmedi

A
A
A
Gelinin yaşının 15 olduğunu öğrenince fotoğrafını çekmedi

Malatya’da bir düğün fotoğrafçısı iddiaya göre fotoğrafını çekeceği gelinin yaşının 15 olduğunu öğrenince fotoğraf çekmekten vazgeçti.

Malatya’da bir düğün fotoğrafçısı iddiaya göre fotoğrafını çekeceği gelinin yaşının 15 olduğunu öğrenince fotoğraf çekmekten vazgeçti. Damadın ısrarına ve tepkisine rağmen kararından dönmeyen fotoğrafçı büyük takdir topladı.


Olay Turgut Özal Tabiat Parkında yaşandı. Malatya’da düğün fotoğrafçılığı yapan Onur Albayrak, geçtiğimiz Perşembe günü daha önce anlaştığı bir çiftin fotoğrafını çekmek için tabiat parkına gitti.


Burada yapılan hazırlıkların ardından iddiaya göre gelinin küçük olduğunu gören Albayrak, geline yaşını sordu. ’15’ cevabını alan Albayrak, ‘Ben 15 yaşındaki bir gelinin fotoğrafını çekmem’ diyerek duruma tepki gösterdi. Bunun üzerine damatla kısa süre tartışan Albayrak, ısrarlara ve tepkilere rağmen çiftin fotoğrafını çekmeyerek olay yerinden ayrıldı.


Olayı anlatan Albayrak, “Çekim gününden yaklaşık 15-20 gün önce damat adayı dükkana gelerek tarihi verdi. Biz ‘tamam’ dedik ve gün boyu o alanda fotoğraf çekeceğimizi söyledik. Sabah ilk çekimi onlarla başlayacağımızı söyledik. Nitekim çekim günü gittiğimizde gelini o ana kadar hiç görmemiştim. Gelini gördüğüm zaman ise yaşının küçük olduğunu hissettim. Sormuş bulundum ‘kaç yaşındasınız’ diye bir ‘15’ dedi bir yalpaladı ‘16’ dedi. Belli zaten yaşı küçük olduğu, ben de ‘prensip gereği çocuk gelinin fotoğrafını çekmiyorum’ dedim. Bir başka fotoğrafçı ile çalışmasını söyledim. Damadın tavrı net yani sen parana bak ne yapacaksın, uğraşma parana bak gibisinden. Hala ısrar edince çekmeyeceğim diye bu defa hakaret küfür ederek üstüme yürüyüp yakamdan tuttu. Ondan sonra olanlar oldu etraf da piknik yapanlar ve birkaç meslek arkadaşım çekim için orada olan kişiler araya falan girdiler. Bizi arabaya bindirdiler olay büyümesin diye ve tam da adamına denk geldi yani ben bunca yıl insan haklarının bir sorumlusuyum. Eylemlerde çocuk istismarcılarına karşı en ön sıralarda yer almışımdır. 23 Nisanlarda çocuklara ücretsiz etkinlik yapan bir insanım. 8 Mart’ta kadınlara etkinlik yapan bir insanım. Benim gibi bir adama bu konuda ısrar edince de olan oldu ilk defa karşılaşıyorum umarım son olur” şeklinde konuştu.


Olayın sosyal medyada duyulmasının ardından binlerce kişinin kendisini arayarak tebrik ettiğini ve ‘arkandayız’ mesajı verdiğini kaydeden Albayrak, “Ben olayı sosyal medyada gördüm. Aslında ilk etapta çekingenlik oluştu bende, damat döven fotoğrafçı gibi hissettim sonra insanlar içeriğini okuyup tebrik mesajları gönderince teşekkür mesajları yazınca telefonlar açınca farkında olmadan tüm Türkiye’nin dikkatini çocuk geline çekmişiz bunu hissettim. Bu da çok güzel bir duygu, Türkiye’nin her tarafında binlerce telefon, binlerce mesaj aralıksız olarak hiç susturmadan insanların desteğini almak bu tarz bir şey yaptığım için insanların desteğini almak güzel, umutlandım açıkçası. Meslektaşlarım tek tek aradı isim sayamayacağım şuanda yapabilecekleri bir şeyin olup olmadığını herhangi bir sıkıntı olup olmadığını sordular. Bir sürü avukat aradı, bir yasal süreci olursa arkandayız diye. Ne bileyim yani 60-65 yaşındaki kadınlar geldi ellerinden öpmek istiyorum dedi. Duygulandım açıkçası çok güzel şey yapmışız dedim kendi kendime. Tabi işin kavga boyutu geri planda olsa daha iyi olacaktı aslında ama biraz o ön planda çıktı. Sadece fotoğrafçılar değil aslında düğün sektörüne hizmet eden herkese bu düğün salonunda başlar düğün salonu onlara onu kiralamasa gelinlikçi gelin satmasa kuaför saçını yapmasa matbaa davetiyesini basmasa fotoğrafçı fotoğrafını çekmese içlerinde biz bunu yapmasak mı bir düşüncesi olmasını diliyorum. Hani sadece Malatya da ki meslektaşlarıma değil tüm Türkiye deki düğün sektörüne böyle kampanya başlatmaları çocuk gelin çekmiyoruz çocuk gelinlik satmıyoruz düğünlerini yapmıyoruz gibisinden bir şeyler yaparlarsa dikkat çekilecektir en azından sayıda azalma olacaktır” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Banu Parlak: “Kendilerini mağdur gösterip beni kötü göstermeye çalışmalarından çok yoruldum” Çocuğumun can güvenliğinden endişe ettiğini belirten sosyal medya fenomeni Banu Parlak, “Çocuğumun can güvenliğinden endişe ediyorum. Tutukluluklarının devamına karar verildi. Adalete güveniyoruz. Kumpas kumpas deniliyor. Bakın benim bunu yapma kudretim yok. Artık insanların gözünden bu algıyı oluşturmaktan vazgeçsinler. Kendilerini mağdur gösterip beni kötü göstermeye çalışmalarından çok yoruldum çok sıkıldım” dedi. Bahçeşehir 1. Kısım Doğa Parkı’nda bulunan sosyal medya fenomeni Banu Parlak’a ait güzellik merkezi 1 Ekim 2023 günü saat 02.00 ve 04.30 sıralarında motosikletli şüphelilerce kurşunlanmıştı. Olaya ilişkin hazırlanan iddianame kapsamında Dilan, Engin ve Sezgin Polat’ın ‘azmettirme’ suçundan cezalandırılması istenen davanın görülmesine Küçükçekmece Adliyesi’nde devam edildi. Mahkeme, yakalama kararlarının ve tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi. Dosyanın İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dosya ile birleştirilmesine hükmedilerek duruşma ertelendi. Duruşma sonrası Banu Parlak ve avukatı Yalçın Tok basın mensuplarına açıklama yaptı. Çocuğumun can güvenliğinden endişe ettiğini belirten Banu Parlak, “Çocukları için üzgün olduğumu belirtmek istiyorum. Mahkeme salonunda kızını gördüm. Fakat benim de bir evladım var bende arkasında durmak zorundayım. Bende kendi çocuğumun güvenliğini düşüyorum. Çocuğumun can güvenliğinden endişe ediyorum. Tutukluluklarının devamına karar verildi. Adalete güveniyoruz. Kumpas kumpas deniliyor. Bakın benim bunu yapma kudretim yok. Artık insanların gözünden bu algıyı oluşturmaktan vazgeçsinler. Kendilerini mağdur gösterip beni kötü göstermeye çalışmalarından çok yoruldum çok sıkıldım” dedi. Banu Parlak’ın Avukatı Yalçın Tok Duruşma sonunda Banu Parlak’a iki kişinin tükürdüğünü belirterek “Bir örgüt soruşturması var. Onunla birleştirme kararı verildi. Duruşma salonundan çıktığımızda iki tane benim tanımadığım ama fenomen olduğunu iddia eden iki kişi Banu hanıma tükürerek hakaret ettiler. Onlar hakkında da hemen suç duyurusunda bulundum” ifadelerini kullandı.
İzmir Sektör 30. Marble İzmir Fuarı’nı beklemeye başladı Türkiye doğal taş ihracatının can damarı Marble İzmir-Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı, dünyanın dört bir yanından sektör temsilcisi ve ziyaretçilerini 17-20 Nisan tarihleri arasında fuarizmir’de ağırladı. Yaklaşık 6 milyar dolarlık maden ihracatının 2 milyar dolarlık payını oluşturan doğal taş ihracatına önemli katkı sağlayan Marble İzmir, oluşturduğu iş hacmiyle hem katılımcıları hem sektörü hem de İzmir esnafını mutlu etti. Yapılan iş anlaşmalarının yanı sıra otellerdeki doluluk, restoranlardaki artan iş hacmi, kentin alışveriş merkezleri ile turistik yerlerindeki yoğunluk memnuniyet oluşturdu. İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde İZFAŞ tarafından fuarizmir’de 150 bin metrekareyi aşkın açık ve kapalı sergi alanında bin 14 katılımcıyla, Çemar Traverten & Mermer ana sponsorluğunda gerçekleşen Marble İzmir - Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı, toplam 68 bin 975 ziyaretçiyi ağırladı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın, doğal taş sektörü için markalaşma ve pazarlamanın önemini vurgulayarak “Biz bu dönemde bölgesel olarak kalkınmaya önem vereceğiz. Bunun için komşu illerimizle, Türkiye’deki tüm kurum kuruluşlarımızla iş birliği içinde olacağız. İzmir tarihi olarak ticaret kentidir, fuarlar kentidir. Bu yönünü geliştirmek için çok çaba harcayacağız. 30’uncusunda ve daha sonralarında daha gelişmiş fuarlarla, 20 bin metrekare ilave ile beraber daha büyük organizasyonlarla buluşmayı diliyorum” diyerek açtığı Marble İzmir’i, dünyadaki 125 ülkeden 8 bin 277’si yabancı, 76 ilden 60 bin 698’i yerli olmak üzere toplam 68 bin 975 kişi ziyaret etti. Bu yılın ilk üç ayında ihracatını artıran, fuarda da önemli satışa ve anlaşmalara imza atan doğal taş sektörü, 9 - 12 Nisan 2025’te düzenlenecek 30. Marble İzmir’i beklemeye başladı. Katılımcılar 19 ülkeden 130 firmayla iş görüşmesi yaptı İZFAŞ Genel Müdürü Canan Karaosmanoğlu Alıcı, Türk doğal taş sektörünün dünyaya açılan kapısı olan Marble İzmir Fuarı’nın, sağladığı ticaret hacmiyle yeni yıla umut olduğunu belirterek, “Ticaret Bakanlığı’nın ihracata yönelik destekleriyle Ege Maden İhracatçıları Birliği, İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri ve Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği ile ortak üç farklı alım heyeti programı düzenledik. Bu programlar kapsamında hedef ülke olarak belirlenen 19 ülkeden, 130 firmayla katılımcı firmalarımız yüzlerce iş görüşmesi yaptı. Doğal taş sektörünün yeni pazarlara açılması için ihracatımızda ilk sırayı alan Çin, ABD, Hindistan, Suudi Arabistan gibi ülkelerin yanı sıra Güney Kore’den Avustralya’ya, Brezilya’dan Birleşik Krallık’a kadar çok sayıda ülkeden profesyonel ziyaretçi fuarda yer aldı. Fuar süresince düzenlenen B2B görüşme programlarıyla da katılımcı firmaların müşterilerle hızlı ve etkili biçimde görüşmesi için çalıştık. Dünya genelinde yaşanan siyasal ve ekonomik olaylara karşı yeni iş birliklerine, satışlara ve anlaşmalara imza atıldığını görmek bizi mutlu etti” ifadelerine yer verdi. Marble İzmir’in, bir ticaret etkinliği olmanın ötesinde, Türkiye’nin ekonomisine önemli katkılar sağlayan bir güç haline geldiğini ifade eden Canan Karaosmanoğlu Alıcı, “Fuar, dört gün boyunca sektöre yine büyük bir ticaret hacmi sağladı. Fuarımızın ilk yılında 77 milyon dolar ihracatı olan Türk doğal taş sektörü günümüzde 2 milyar dolar ihracat potansiyeline ulaştı. Bu yılki fuarımız, aynı zamanda şehrimize de önemli bir katkı sağladı. 70 bine yakın ziyaretçinin İzmir’e gelmesi, otellerin doluluk oranlarının artması ve taksicisinden lokantacısına esnafın daha fazla iş yapması, Marble İzmir Fuarı’nın aynı zamanda kent ekonomisi için de ne kadar önemli olduğunu göstermekte. Birlikte çalışarak, doğal taş sektörünü daha da ileriye taşıyacağımıza inanıyorum” şeklinde konuştu. MARBLE Fuarı, bizi 2024 yılı ihracat hedeflerimize bir adım daha yaklaştırdı Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Alimoğlu, “Türk doğal taş sektörünün dünya liginde hızla ilk üç arasında girmesine büyük katkı sağlayan Marble İzmir Fuarı, 2024 yılında küresel ekonomideki soğumaya, Türk ekonomisindeki yüksek enflasyonist ortama rağmen sektörümüzün beklentileri doğrultusunda geride kaldı. Türk doğal taş sektörü olarak, 2024 yılının ilk çeyreğinde yüzde 2’lik artışla ihracatımızı 420 milyon dolara taşımıştık. Ege Maden İhracatçıları Birliği olarak Fuar’da 17 ülkeden getirdiğimiz 40 ithalatçı firmayla, 44 ihracatçı firmamızın 500 ikili iş görüşmesi yaptığı alım heyeti organizasyonu gerçekleştirdik. Birliğimiz, Türkiye’nin 420 milyon dolarlık doğal taş ihracatından yüzde 38 pay aldı ve doğal taş ihracatındaki liderliğini pekiştirdi” dedi. “Sektöre hayırlı olmasını diliyorum” Tüm Mermer Doğaltaş ve Makinaları Üreticileri Birliği (TÜMMER) Yönetim Kurulu Başkanı Hanifi Şimşek de “Katılımcılarımızın talepleri dikkate alınarak yeni dönemin planlamalarını, bundan önce de olduğu gibi yine ortak akılla hep birlikte danışma kurulları aracılığı ile yapmalıyız. Dışarıda kalan firmalarımızın fuara katılımı için ilk projede yer alan 20 bin metrekarelik ilave alan ihtiyacını İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Dr. Cemil Tugay’a arz ettik, önümüzdeki yıldan itibaren bu sorunun çözüme kavuşacağına inanıyorum” dedi.
Ankara Gölbaşı Belediyesi sokak hayvanlarını aşıladı Gölbaşı Belediyesi ekipleri, sokak hayvanlarına kuduz aşısı uygulaması gerçekleştirdi. Gölbaşı Belediyesi, sokak hayvanlarının yaşam koşullarını iyileştirirken, sokak hayvanlarının ve halk sağlığının korunması için de çalışmalarını sürdürüyor. Gölbaşı Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü ekipleri, mobil aşılama araçlarıyla sokak hayvanlarına yönelik sağlık taraması gerçekleştirdi. Uygulama kapsamında devletin zorunlu tuttuğu her köpeğe yılda bir kez yapılması gereken kuduz aşısı, alanında uzman veteriner hekimler tarafından yapıldı. Aşılama işlemi Gölbaşı Belediyesi tarafından ücretsiz olarak gerçekleştirildi. Kuduz aşısı hayvanları ölümcül hastalıklardan korurken, halk sağlığı açısından da büyük önem taşıyor. Gölbaşı Belediyesi Kırsal Hizmetler Müdürlüğü tarafından insan sağlığını tehdit eden, insanlara bulaşabilen hastalıkları önlemek amacıyla aşılama, muayene, tedavi, kısırlaştırma, ameliyat ve parazitlerle mücadele gibi konularda hizmet veriliyor. “Gölbaşı’nda yaşayan her canlı bize emanet” Sokak hayvanlarının bir emanet olduğunu belirten Gölbaşı Belediye Başkanı Yakup Odabaşı, şunları kaydetti: “Belediyemiz sokak hayvanlarının yaşam koşullarını iyileştirirken, halk sağlığını korumaya yönelik de çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Aşılamalarını yaparak onların sağlığını koruyoruz. Yıl boyunca ekiplerimiz can dostlarımızın sağlığı için kuduz aşısı başta olmak üzere birçok çalışma yapıyor. Mobil aşılama merkezlerimiz de her gün sahada. Kırsal mahallerimizde yıl boyu patili dostlarımızın sağlığı için çalışıyor. Gölbaşı’nda yaşayan her canlı bize emanet. Onlar için çalışmalarımızı aralıksız sürdüreceğiz.”