SPOR - 12 Temmuz 2018 Perşembe 09:37

(Özel Haber) MKE Ankaragücü taraftarından stat tepkisi

A
A
A
(Özel Haber) MKE Ankaragücü taraftarından stat tepkisi

Yeni sezonda Spor Toto Süper Lig’de mücadele edecek MKE Ankaragücü, Ankara’da yaşanan stadyum krizi nedeniyle ilk yarıdaki maçlarını Afyon’daki Zafer Stadı’nda oynama kararı aldı.

Yeni sezonda Spor Toto Süper Lig’de mücadele edecek MKE Ankaragücü, Ankara’da yaşanan stadyum krizi nedeniyle ilk yarıdaki maçlarını Afyon’daki Zafer Stadı’nda oynama kararı aldı. Yaşanan gelişme Ankaragücü taraftarlarının tepkisine neden oldu.


Ankara 19 Mayıs Stadı’nın yıkım aşamasında olması, Eryaman Stadı’nın ise henüz tamamlanmaması başkentte stadyum krizine neden oldu. MKE Ankaragücü’nün maçlarının Afyon Zafer Stadı oynatılması yönünde çözüm bulununca taraftarlar duruma tepki gösterdi. Ankaragücü taraftar grupları, sosyal medyada maçların Ankara’da oynatılması yönünde paylaşımlarda bulundu.


MKE Ankaragücü yetkilileri, basın mensupları ile yapımı devam eden Eryaman Stadı’nın şantiye alanını gezerek yetkilerden bilgi almıştı. Yetkililer, sosyal medyada çıkan Eryaman Stadyumu’nun yapımının durdurulduğu yönündeki haberler üzerine stadın 15 Eylül tarihinde hizmete gireceğini ve maçların Eryaman Stadı’nda oynanacağını belirtmişti. Stat konusunda yaşanan yeni gelişmeler karşısında MKE Ankaragücü Kulübü, 2018-2019 sezonunun ilk yarısındaki iç saha maçlarını, yapımı devam eden Eryaman Stadyumu’nun sezon başına yetişmemesi ve Ankara 19 Mayıs Stadı’nın yıkım ihalesinin yapılmasından dolayı Afyon Zafer Stadı’nda oynayacağını açıkladı. Yapılan açıklamanın ardından Ankaragücülü taraftarlar, maçların Afyon’da oynatılmasının doğru bir karar olmadığını savundu. Taraftarlar sosyal medyada tepkilerini, “Yazıklar Olsun, Afyon’a Hayır ve Stadyumsuz Ankara” yazıları ile paylaşım yaparak gösterdiler.



“Yanlıştan çok çabuk dönülmelidir”


1910 Ankaragücü Taraftarlar Derneği Gecekondu Grubu Basın Sözcüsü Serhat Kahveci, MKE Ankaragücü maçlarının Afyon Stadyumu’nda oynatılma kararını kabul etmediklerini ifade etti. Kahveci, “Afyon’da oynama isteği kabul edilebilir bir şey değil. Süper Lig’de Ankara’yı tek temsil eden Ankaragücü’nden bahsediyoruz. Ankara’da oynamamız için birçok neden var. Bize Afyon Stadı adres gösteriliyor. Kimsenin bunu kabul etmemesi gerekiyor. Burada çok fazla sorumlu var. Bu şehrin bürokratları, siyasileri, belediye başkanı ve akla kim geliyorsa bu işte herkes sorumludur. Bu sorumluluktan da bir pay almak zorundadır. Yanlıştan çok çabuk dönülmelidir” dedi.



“Şehrin takımına Ankara’da stat bulamıyorsan yazıklar olsun”


Eryaman Stadyumu’nun açılışına kadar Ankaragücü maçlarının 19 Mayıs Stadyumu’nda oynatılması gerektiğini savunan Kahveci, şunları kaydetti:


“15 Eylül tarihinde Eryaman Stadı’nın yetişeceğini açıkladınız. Ankaragücü Mayıs ayında şampiyonluğunu ilan etti. Ağustos’ta başlayacak lig için Eryaman Stadı’nı yetiştireceksin ya da 19 Mayıs Stadı’nın yıkımını erteleyeceksin. Şehrin takımına Ankara’da stat bulamıyorsan yazıklar olsun. Bu bir skandaldır ve hiçbir şey söylenemez.”



“10 bin taraftarın 250 kilometrelik yolda nelerle karşılaşacağını bilmiyoruz”


Afyon’da neler ile karşılaşacaklarını ve güvenlik konusunda neler olacağını bilmediklerini söyleyen Kahveci, “Herkesin Allah yardımcısı olsun. Sadece Ankaragücü taraftarının değil, 10 bin kişinin Afyon’a gittiğini düşünelim. Bir kişinin burnu kanasa bunun vebalini kim ödeyebilir? 10 bin taraftarın 250 kilometrelik yolda nelerle karşılaşacağını bilmiyorsunuz. Bizim aramızın iyi olmadığı Süper Lig takımları var. Onlarla yolda karşılaştığımızı düşünelim. Bu yolun güvenliğini kim alacak. Bilmediğimiz bir şehre gidiyoruz. Biz kesinlikle sporda şiddetin olmamasını istiyoruz. Sporda şiddet olmaması için de mücadele ediyoruz” dedi.



“Yetkililerin, Ankara’da maçların nasıl oynatacağını düşünüp formül bulması gerekiyor”


Kahveci, sözlerine şöyle devam etti:


“Yetkililerin, 19 Mayıs Stadı’nın yıkımını durdurup oynanabilir hale getirmesi gerekiyor. Afyon’a gitmenin maliyetinden daha az olur. Herkes üstüne düşeni yapsın. Ankaragücü’nü sezonun ilk haftasında Ankara’da nasıl oynatacağını düşünüp formül bulması gerekiyor.”



“Takım evinde oynadığı gibi rahat oynamayacak”


MKE Ankaragücü takımının da 17 maç deplasmanda oynayacağını ve işlerinin zor olduğunu aktaran Kahveci, “Ankaragücü taraftarı birkaç yıldır takıma itici güç olmasıyla beraber şampiyonluğu elde ettik. Baktığımızda transferlerde istediğimiz noktada değiliz. Taraftara ihtiyaç olmayacak bir takım oluşturulursa buna tamam. Ankaragücü taraftarı birkaç maç gider. Ama bundan sonra maddi ve manevi yükümlülükleri olacak. Bir yerden sonra gidemeyiz. Giden taraftar sayısında azalmalar başlayacak. Takım 17 maç deplasman oynayacak. Takımın da işi zor görülüyor. Takım evinde oynadığı gibi rahat oynamayacak. Takım da otobüs ile gelip gidecek. Bu süreç çok zor” değerlendirmesini yaptı.


Gecekondu taraftar lideri Ali İmdat ise stat konusunda alınan karara ilişkin değerlendirmesinde şunları söyledi:


“Afyon’da maçların oynatılmasına sıcak bakmıyoruz. Bunun nedeni bilmediğimiz bir şehre gidiyoruz. Gidip gelme ve yol güvenliğinin nasıl olacağını bilmiyoruz. Zor günler bizi bekliyor. Yetkililerin bir an önce stat sorununu çözmesini istiyoruz.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bakan Yerlikaya: "Beraberliğimize, kim yan bakıyorsa biz de onlara düz bakacak değiliz” İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, “İstanbul’un Huzuru, Büyükçekmece’nin Huzuru İftar Buluşması” programına katıldı. Yerlikaya, "Son çırpınışlarını gördüğümüz başta bölücü terör örgütü olmak üzere FETÖ, DHKP-C, MLKP, yani bizim birliğimize, beraberliğimize, dirliğimize, kardeşliğimize kim yan bakıyorsa biz de onlara düz bakacak değiliz” dedi. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, “İstanbul’un Huzuru, Büyükçekmece’nin Huzuru İftar Buluşması” programına katıldı. Esenyurt Gökevler Mahallesi’nde bulunan bir otelin davet salonunda düzenlenen programa Bakan Yerlikaya’nın yanı sıra AK Parti İstanbul Milletvekili Halis Dalkılıç, AK Parti Büyükçekmece Belediye Başkan Adayı Recep Erol, çeşitli sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, muhtarlar, dernek temsilcileri katıldı. Programda Kuran’ı Kerim Tilaveti okunmasının ardından iftar yapıldı. Programda konuşan Bakan Yerlikaya, “Biz seçimin huzur ve güven ortamında olmasından sorumluyuz. Yol arkadaşlarım ile beraber inandığımız hizmetin tecelli etmesi ile ilgili sizlerin karşısında gelip bunları anlatıyoruz. Birileri bundan huzursuz oluyor. Onları huzursuz etmeye de Allah’ın izniyle devam edeceğiz. 14-28 Mayıs seçimini nasıl huzur ve güven ortamında yaptıysak Allah’ın izniyle İçişleri Bakanlığı 600 bin mesai arkadaşımızla bu huzuru da güveni de en güzel şekilde sağlayacağımıza da inancımız tam” dedi. “Bizim birliğimize, beraberliğimize, dirliğimize, kardeşliğimize kim yan bakıyorsa biz de onlara düz bakacak değiliz” Terörle mücadelede yapılan faaliyetlerle ilgili konuşan Yerlikaya, “Göreve geldiğimiz ilk andan itibaren 40 yıldan beri mücadele ettiğimiz ve artık son çırpınışlarını gördüğümüz başta bölücü terör örgütü olmak üzere FETÖ, DHKP-C, MLKP, yani bizim birliğimize, beraberliğimize, dirliğimize, kardeşliğimize kim yan bakıyorsa Cumhurbaşkanımızdan ve sizlerden almış olduğumuz cesaretle biz de onlara düz bakacak değiliz. Geldiğimiz ilk günden beri istikametimiz, adımlarımız, hukuk, insan hakları dedik ve aynı o şekilde devam ediyoruz ama devletin ve milletin iradesinden daha büyük bir güç yoktur. Biz hükümet ve devlet olarak azim ve kararlılıkla bu tüm terör örgütleri ile ilgili 10 aydan beri ve 21 yıldan beri yaptığımız ve hep üzerine katlayarak gitmiş olduğumuz başarıları Allah’ın izniyle artarak devam ettiriyoruz. Organize suç örgütleri ile mücadele ediyoruz. Bunlar şehir eşkıyaları yani suç işlemekte kibirlenenler. Taptıkları tek şey para. Arkadaşlarıma ‘Şehirde vatandaşlarımızın bildiği, hissettiği bir organize suç örgütü var ve halen siz bunlarla ilgili fiziki, teknik takip, planlı projeli bir iş yapmazsanız sizi orada durdurmam’ diyorum. Benim arkadaşlarım, mülki idare amirleri, illerde valilerimiz, emniyet, jandarma, savcılıklar hep beraber öyle bir uyum içerisinde çalışıyoruz ki 4 Hazirandan bugüne 421 yerel, bölgesel, ulusal, çapta organize suç örgütünü çökerttik götürüp adalete teslim ettik” ifadelerini kullandı. “Huzur yerelden başlar diyoruz" Uyuşturucu ile mücadeleyle ilgili yapılan faaliyetleri de anlatan Bakan Yerlikaya, “Huzur yerelden başlar diyoruz. Bizler polis, jandarma, sahil güvenlik, istihbarat ile beraber suçun her türlüsü ile uğraşıyoruz. İki görevim var benim: Önlemek, yakalamak. Suç işlenmesini önlemek için sahaya iyi basmam lazım. Teknolojiyi kullanmam lazım. İstanbul ve Büyükşehirleri kamera ile donatmam lazım. Sayıyı artırmam lazım. Bunları yapıyoruz. Daha 3 ay evvel İstanbul’a 7 bin polis, 1800’e yakın araç verdik. Günlük trafik devriye sayısı 395 idi. Şu anda bin 296. Şimdilik ve daha bunları artıracağım. Asayiş devriyesi bin 200 küsur idi. 2 bin 400’e çıktı. Evden hırsızlık 2024 Ocak, Şubat, Mart ayında 75 gün günlük Türkiye ortalaması 98’dir. 1 yıl önce 2023’teki ilk 75 günde 162 idi. Çünkü benim polisim öyle bir heyecanla çalışıyor ki. Onlarla gördüğünüz yerde öz çekim yapın. Sözde en büyük baronundan sokaktaki torbacıya varıncaya kadar 10 ayda 120 tona yakın yakaladık. Günlük sahayı çok iyi takip ediyoruz. Sizden yardım istiyorum. Duyduğunuz gördüğünüz, bildiğiniz, hissettiğiniz uyuşturucu temini satışı veya kullanışı ile ilgili bir mesele varsa rica ediyorum. 112’yi arayın çünkü NARVAS diye bir yazılım sistemimiz var ve 3 yıldan beri çalışıyor. Bunun mucidi İstanbul Narkotik Şube. Gelen telefonları tek tek kaydediyoruz. Gördüklerinizi söyleyin bu seferberlik ruhuyla yapılabilecek bir mücadele” diye konuştu. Konuşmasının devamında Bakan Yerlikaya, “Belediye başkanlığı şehrin gelişmesi, güzelleşmesi hemşehrilerin tüm ortak ihtiyaçlarının emanet edildiği emin kişi demektir. Sizin içinizden burayı bilen yukarıya çıktıktan sonra sizi tanımayacak olan değil, kibir yapacak olan da değil, makam verildiği zaman daha tevazu, indiği zamanda çıktığı zamanda aynı duruşta olan birisi. Takım oyunu oynayacak. Teşhisi doğru yapıp tedavisini doğru yapacak. Yaptığı zaman ben ben demeyecek. Biz yaptık diyecek. İyi ki varsınız diyecek. Muhtarlarımıza STK’larımıza hangi vilayetten buraya geldi ve artık Büyükçekmece nüfusuna kayıtlıysa ister 50 yıl önce, ister dün sabah sen benim hemşerimsin sen benim kardeşimsin kucaklaşmasını yapacak. Bizim kardeşimiz Recep Erol tam da böyle birisi” dedi.
Muş Muş Valisi Çakır, üs bölgesinde askerlerle iftar yaptı Muş Valisi Avni Çakır, Şehit Jandarma Üsteğmen İsmail Moray Üs Bölgesi’nde görev yapan askerlerle iftar yaptı. Muş-Diyarbakır karayolunun 35 kilometresindeki Şehit Jandarma Üsteğmen İsmail Moray Üs Bölgesine gelen Vali Çakır, askerlerle bir araya gelerek iftarını açtı. Vali Çakır, askerlere hitaben yaptığı konuşmada zorlu şartlarda kutsal bir görev ifa ettiklerini belirterek, "Her gün iftar soframızı, ramazanın bereketine uygun bir şekilde sizin gibi kahramanlarımızla, vatandaşlarımız ve öğrencilerimize beraber paylaşmaya gayret ediyoruz. Bu akşam da Moray üs bölgesindeyiz. Şehir merkezinde kar yok. Ama üs bölgesinde bir metre yaklaşan kar örtüsü var. Ne kadar güç şartlarda çalıştığınızı bir kez daha gördük. Zorlu şartlarda görev yaptığınıza şahitlik ederek bir kez daha sizlerle gurur duyduk. Hafta sonu yapılacak yerel seçimler de sizlerin üstün görev anlayışınızla huzur ve güven içerisinde geçmesi için desteğiniz çok önemli. Vatandaşımızın güven ortamını hafta sonu sağlayacağız. Çok zor şartlarda kutsal bir görev ifa ediyorsunuz. Sizlerin bu ramazanda görev şartlarınızı, zorluğunu daha da arttığında farkındayız. O yüzden sizlere tekrar tekrar vatanımız, milletimiz, devletimiz adına teşekkür ediyorum. Hepinizin oruçlarını Allah kabul etsin. Hepinize bundan sonraki yaşantınızda sağlık, mutluluk ve başarı dolu hayırlı günler diliyorum" dedi. İftar programına İl Jandarma Komutanı Albay Mehmet Kasım Ermiş ve İl Emniyet Müdürü Serkan Karaman katıldı.
İstanbul TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Bu coğrafyada zayıf olanın tutunma ihtimali yoktur" Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı (TBMM) Numan Kurtulmuş, Sultanbeyli’de sivil toplum kuruluşları ile iftarda bir araya geldi. TBMM Başkanı Kurtulmuş, "Dünyada zalime dur diyecek bir sistemin kurulması şarttır. Bunun için de Türkiye öncülük yapacaktır" dedi. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Sultanbeyli’de sivil toplum kuruluşları ile iftar yemeğinde bir araya geldi. Salon Semazen’de gerçekleşen programa Kurtulmuş’un yanı sıra, Sultanbeyli Belediye Başkanı Hüseyin Keskin, AK Parti Sultanbeyli Belediye Başkan Adayı Ali Tombaş, meclis üyeleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve iş adamları katıldı. Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan iftar programı oruçların açılmasıyla birlikte konuşmacıların açıklamalarıyla devam etti. STK temsilcileriyle iftarda buluşan Kurtulmuş, "Türkiye olarak dünyanın en önemli çatışma gerilim alanlarının tam merkezindeyiz. Dünyamız hızla maalesef şer güçler tarafından dünyayı istedikleri gibi yönetmek ve kendilerinden başkasına bu dünyayı bir şekilde dar etmek için ortaya çıkmış olan güçler dünyayı süratle neredeyse bir 3. Dünya Savaşı’na doğru sürüklüyorlar. işte 6 aya yaklaşan bir süre içerisinde Gazze’de yaşananların modern zamanlarda karşılaştığımız en büyük insani kıyım olduğunu, en büyük katliam olduğunu, artık bir soykırım boyutlarına çoktan vardığını ve bu olurken insanlığında ne yazık ki derin bir gaflet uykusuyla buna karşı seyirci kaldığını görüyoruz. Aynı şekilde hemen Rusya-Ukrayna arasında devam eden 2 yılı aşkın savaş sırasında yüz binlerce insanın ölümü şehirlerin yakıldığı bu savaş sırasında da en son Moskova’daki terör saldırısıyla birlikte meselenin yeni bir boyuta taşınmak üzere olduğunu görüyoruz. Karadeniz’de, Balkanlar’da, Kafkaslar’da, Doğu Akdeniz’de, Orta Doğu’da içinde bulunduğumuz, merkezinde bulunduğumuz bu coğrafyada gerçekten büyük gerilimlerin büyük çatışmaların olduğuna şahidiz. Türkiye olarak bu coğrafyada hem güçlü bir şekilde ayakta durmak, ama hepsinden önemlisi millet olarak birlik beraberlik içerisinde sosyal dayanışmamızı tam manasıyla gerçekleştirmiş ve bir kardeş millet olarak hep beraber kardeşçe hareket eden 85 milyon olarak dünyaya karşı sağlıklı bir duruş sergilemek mecburiyetindeyiz" dedi. "Bu coğrafyada zayıf olanın tutunma ihtimali yoktur. Onun için biz güç kuvvet derken hele hele Cumhuriyetimizin ikinci asrını sözü güçlü, gücü tesirli bir Türkiye’nin yüz yılı haline getirelim derken kastettiğimiz budur" diyen Kurtulmuş, "Tam manasıyla her alanda güçlü olan bir Türkiye. Güvenlik ve istikrar içerisinde yolda devam eden bir Türkiye. İnşallah Türkiye olarak sağladığımız bu güvenlik ve istikrar iklimini daha kuvvetlendirerek devam ettireceğiz" diye konuştu. "Dünyada zalime dur diyecek bir sistemin kurulması şarttır. Bunun için de Türkiye öncülük yapacaktır" Kurtulmuş, "Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde Türkiye Gazze meselesinin ilk gününden itibaren bu meselenin çözülebilmesi için büyük bir güçle mücadele veriyor. Öncelikle acil ateşkes ve bununla birlikte insani yardımın Gazze’ye ulaştırılması yapılan bütün temaslarda Türkiye’yi öne koyduğu ana fikirdir. İsrail’in Netanyahu ve çetesinin durdurulması uluslararası alanda en çok mücadele verdiğimiz konuların başında geliyor. Sayın Cumhurbaşkanımız bendeniz meclis başkanınız olarak yüzün üzerinde meclis başkanı, hükümet başkanı ve devlet başkanıyla bu süre içerisinde görüşmelerimiz oldu. Ancak maalesef öyle görünüyor ki bundan sonra bu konuyla ilgili olarak arkasına aldıkları destekleri de artık yavaş yavaş kaybediyor Netanyahu ve çetesi, bundan sonra yeni bir dönem başlıyor. Bu dönemde Türkiye’nin öncülüğüne ihtiyaç var. Türkiye olarak yeryüzünde yeni bir düzenin kurulabilmesi, yeni bir siyasal sistemin kurulabilmesi için mücadele etmeye mecburuz. Dünya 5’ten büyüktür derken laf olsun diye başkalarına ayar vermek için bu sözü söylemiyoruz. Bu dünya bu şekliyle devam etmez. İsrail’i kim durduracak? Onun için dünyada zalime dur diyecek, mani olacak bir sistemin kurulması şarttır. Bunun için de Türkiye Allah’ın izniyle öncülük yapacaktır" ifadelerini kullandı.