KÜLTÜR SANAT - 12 Temmuz 2018 Perşembe 14:56

“Dilimiz Kimliğimizdir Karikatür, Ası ve Fotoğraf Yarışması”nda ödüller sahiplerini buldu

A
A
A
“Dilimiz Kimliğimizdir Karikatür, Ası ve Fotoğraf Yarışması”nda ödüller sahiplerini buldu

”Dilimiz Kimliğimizdir” etkinlikleri kapsamında düzenlenen “Dilimiz Kimliğimizdir Karikatür, Ası ve Fotoğraf Yarışması”nın ödülleri düzenlenen törenle sahiplerini buldu.

”Dilimiz Kimliğimizdir” etkinlikleri kapsamında düzenlenen “Dilimiz Kimliğimizdir Karikatür, Ası ve Fotoğraf Yarışması”nın ödülleri düzenlenen törenle sahiplerini buldu.


2017’nin “Türk Dili Yılı” ilan edilmesi nedeniyle “Dilimiz Kimliğimizdir” başlığıyla düzenlenen etkinlikler kapsamında “Dilimiz Kimliğimizdir Karikatür, Ası ve Fotoğraf Yarışması”nın sonuçları belli oldu. Ödül törenine Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Prof. Dr. Gürer Gülsevin ve Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu (AYK) Başkanı Prof. Dr. Derya Örs de katıldı. TDK’nin 86. yılı ve 2017 Türk Dili Yılı çerçevesinde TDK, AYK ve VakıfBank’ın işbirliği ile düzenlenen yarışmanın ödül töreninde konuşan TDK Başkanı Prof. Dr. Gülsevin, “Türkçe, tarih boyunca birçok dil ve kültürle ilişkiye geçmiş, bir yandan bu dillere kelimeler verip beslerken, diğer yandan onlardan kelimeler alıp kendi içinde eriterek zenginleşmiştir. Bunlardan özellikle İslam medeniyeti içinde Arapça ve Farsça ile ilişkiler kalıcı izler bırakmış, 19. yüzyıldan 20. yüzyılın ilk yarısına kadar da Fransızca’dan alıntılar Türkçe yerlileşmiş, bir kısmı da yerleşmiştir. 20. yüzyılın ikinci yarısında ise bütün dünyada olduğu gibi Türkçe üzerinde de İngilizce’nin belirgin bir baskısını görüyoruz” dedi.


Türkçe’ye giren yabancı kelimelerden bir kısmının teknoloji yoluyla gelen bilgi alıntıları, bir kısmının ise özenti alıntıları olduğunu söyleyen Gülsevin, “Özellikle, teknoloji yoluyla gelen bilgi alıntılarından bazılarına Türkçe kökenli karşılıklar bulunmuş ve bunlardan bilgisayar, buzdolabı, yazıcı gibi bazıları Türkçe’de yerleşmiş ama bazıları tutunamamıştır” şeklinde konuştu.


“Türk devlet başkanları, tarihin çeşitli dönemlerinde dildeki yabancı unsurların artmasını tehdit olarak algılamış ve bunun önüne geçilmesi için tavırlarını ortaya koymuşlardır” diyen Gülsevin, sözlerini şöyle sürdürdü:


“13. yüzyılda ‘Bu günden itibaren divanda, dergahta, çarşıda, pazarda Türkçe’den başka dille konuşulmaya’ diyen Karamanoğlu Mehmet Bey, Karamanoğulları Beyliği’nin başıdır, devlet adamıdır. Başka dillerin boyunduruğuna girilmek üzere olduğunu, kimliğimize sahip çıkılması gerektiği yolunda ikazlarda bulunmuştur. 1930’larda ‘Türk milleti demek, Türk dili demektir. Türk dili Türk milleti için kutsal bir hazinedir, çünkü Türk milleti geçirdiği nihayetsiz felaketler içinde ahlakını, anenelerini, hatıralarını, menfaatlerini, kısacası bugün kendi milliyetini yapan her şeyin dili sayesinde muvaffak olduğunu görüyor. ’Türk dili, Türk milletinin kalbidir, zihnidir’ diyen de Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Mustafa Kemal Atatürk’tür, devlet adamıdır. Nihayet 2017 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan da yabancılaşma sürecinin tehlikesini görüp ’Dilimiz Kimliğimizdir’ başlığıyla 2017 yılını ’Türk Dili Yılı’ olarak ilan etmiştir.”


2017 Türk Dili Yılı boyunca Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı’nın himayelerinde ve Atatürk Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ile Türk Dil Kurumu’nun öncülüğünde birçok etkinlik düzenlendiğini belirten Gülsevin, “Yarışmaya beklenenden yoğun ilgi gösterilmiş ve TDK’ye çok sayıda başvuru ulaşmıştır. Yarışmaya dereceye giren eserlerin yanı sıra seçici kurullar tarafından sergilenmeye değer birçok eser de tespit edilmiş ve bu eserler de dereceye girenlerle birlikte sergilenmiştir” dedi.



“Tük Dili Yılı bir yılla sınırlı kalamaz”


“Hiç şüphesiz Türk Dili Yılı sadece bir yılla sınırlı kalamaz” diyen Gülsevin, “Devlet adamlarımızın milli kimliğimize yönelik bir tehdit olarak gördükleri dildeki yabancılaşmalara karşı duyarlılıklarımız bütün hayatımız boyunca devam etmelidir. Resmi ve özel kuruluşların, sivil toplum örgütlerinin, aydınların, yazarların, kısacası topyekun bütün ülkemizin milli kimliğimizi korumak için üzerimize düşen görevleri yerine getirmemiz gerekmektedir” ifadelerini kullandı.


Gülsevin, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:


“Bugün 12 Temmuz, yani dilimizin kimliğimiz olduğunu bildiği için korunması ve zenginleştirilmesi gerektiğini vurgulayan fakat bunun sadece aydınların, yazarların, bilim adamlarının duyarlılığına bırakılamayacağını da gören Mustafa Kemal Atatürk’ün 1932 yılında TDK’yi kurdurmasının 86. yıl dönümünü yaşıyoruz. 1932 yılından bu güne kadar teşkilat yapısında çeşitli güncellemeler yapılmış olsa da TDK’nın amaçları, ilkeleri değişmedi. O tarihte de Türk dilinin yabancı olduğu görülen unsurlardan arındırılması, öz benliğine kavuşturulması ve zenginleştirilmesi için çalışılıyordu, bugün de aynı doğrultuda çalışılıyor.”


"TDK’nin kurulması talimatını veren ve mirasının bir bölümünü de buraya bırakan Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere yıllarca TDK’nın amaçları doğrultusunda eserler üretip Hakk’a yürümüş bütün devlet ve bilim adamlarımızı rahmetle ve minnetle yad ediyorum” diyen TDK Başkanı Gülseven, “Bu kutlu görevi devralıp hala hizmetlerini sürdüren bütün bilim adamlarına, aydınlara, sanatçılara ve meşaleyi alıp çok daha ilerilere taşıyacak olan genç kuşaklara da şükranlarımı sunuyorum" ifadelerini kullandı.



Ödüller sahiplerini buldu


“Dilimiz Kimliğimizdir” başlığıyla düzenlenen karikatür, ası ve fotoğraf yarışmasının “Ası” dalında Ahmet Emin Bediz birinci, Bahadır Yazıcı ikinci, Onur aşkın üçüncü oldu. “Fotoğraf” dalında ise Mustafa Erbaş birinci, Cansu Alabaş ikinci, Murat İbranoğlu üçüncü oldu. “Karikatür” dalında 126 çalışma arasından ödüle layık eser bulunamadı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Aliağa’da CHP Grup Sözcüsünden şok eden gaf Aliağa Belediyesi CHP’li Grup Sözcüsü İbrahim Doğangül, meclis toplantısında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’nın ismine “Cemil Bayık” dedi. Doğangül, binlerce kişinin istihdam edildiği Gemi Söküm sektörüne “uyuşturucu trafiğinin durağı” iddiasında bulundu. 31 Mart’ta yapılan seçimlerde Aliağa’da MHP’li Serkan Acar’ın üçüncü kez Belediye Başkanı seçilmesinin ardından Belediye Meclisinin 2. oturumu yapıldı. Hararetli geçen Belediye Meclis toplantısına CHP Meclis Grup Sözcüsü İbrahim Doğangül’ün İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’dan bölücü terör örgütünün elebaşlarından “Cemil Bayık” olarak söz etmesi damgasını vurdu. Cemil Tugay’dan “Cemil Bayık” olarak bahsetti, herkes şok oldu CHP Grup Sözcüsü İbrahim Doğangül, belediyenin faaliyet raporunun görüşüldüğü oturumun sonunda dilek ve temennileri olduğunu belirterek söz istedi. Doğangül sözlerine, “Dün veya evvelsi gün Büyükşehir Belediye Başkanımız Cemil Bayık’ın” diyerek söze bölücü terör örgütünün eli kanlı elebaşlarından birinin adıyla başladı. CHP’li meclis üyesinin bölücü örgütün eli kanlı isimlerinden birinden bahsetmesi bir anda salonda şaşkınlığa sebep oldu. O sırada büyük bir gafa imza atan CHP’li meclis üyesine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanının adının Cemil Tugay olduğunu hatırlatan isim ise MHP Grup sözcüsü Avukat Hilal Sadıkoğlu Akar oldu. MHP Grup sözcüsü Avukat Hilal Sadıkoğlu Akar “Tugay, soy ismi” dedi. Bunun üzerine büyük bir şaşkınlık yaşayan CHP’li üye, sözlerini düzeltti ancak sözlerinin devamında bir gafa daha imza atarak hem belediye meclis üyelerinin hem de salondaki vatandaşların tepkisini çekti. CHP Grup Sözcüsü Doğangül’den Gemi Söküm sektörüne uyuşturucu iddiası Aliağa Belediye Meclisi toplantısında birbiri ardına gaflarına devam eden CHP Grup Sözcüsü İbrahim Doğangül, bu kez binlerce işçinin çalıştığı gemi söküm sektörüne uyuşturucu iddiasında bulundu. Aliağa’da binlerce ailenin istihdam edilerek geçimini sağladığı gemi sökümden “uyuşturucu trafiğinin duraklarından” olarak söz eden Doğangül’ün iddiaları tepki çekti. Meclis toplantısını izleyen bir vatandaş, CHP’li meclis üyesine yüksek sesle, "Öyle bir iddia size yakışmıyor. Uyuşturucu trafiği yok" diyerek sert tepki gösterdi.
İstanbul Bayraktar TB3’ün toplam uçuş saati 272 saat 47 dakikaya ulaştı Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar TB3 SİHA test uçuşlarına hız kesmeden devam ediyor. Hafta boyunca süren testlerde iki prototipi de test uçuşları gerçekleştiren Bayraktar TB3’ün toplam uçuş saati 272 saat 47 dakikaya ulaştı. Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar TB3 Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) test uçuşlarını ara vermeden sürdürüyor. Hafta boyunca gerçekleştirilen testlerde iki prototipi de uçuş icra eden milli SİHA’nın toplam uçuş saati 272 saat 47 dakikaya ulaştı. İki Bayraktar TB3 havada Cumhuriyet’in 100. yılını taçlandırmak amacıyla 27 Ekim 2023 tarihinde ilk uçuş testini başarıyla tamamlayarak gökyüzü ile buluşan Bayraktar TB3 SİHA’nın iki prototipi de test uçuşlarını Tekirdağ’ın Çorlu ilçesindeki AKINCI Uçuş Eğitim ve Test Merkezi’nde sürdürüyor. Bayraktar TB3 PT-1 ve PT-2, geçtiğimiz hafta boyunca orta irtifada icra edilen sistem ve dayanım performanslarının ölçüldüğü testlerin tamamını başarıyla tamamladı. Toplam uçuş 272 saate ulaştı Bayraktar TB3 SİHA bugüne kadar gerçekleştirilen test uçuşlarında toplam 272 saat 47 dakika havada kaldı. TEI tarafından yerli olarak geliştirilen PD-170 motoruyla havalanan milli SİHA, 20 Aralık 2023’te gerçekleştirilen uzun uçuş testinde yere inmeden 32 saat havada kalmış ve gökyüzünde 5 bin 700 km yol kat etmişti. Milli SİHA, milli kamera Bayraktar TB3 SİHA, 26 Mart 2024 tarihinde ilk kez Aselsan tarafından milli olarak geliştirilen ASELFLIR-500 ile uçtu. İcra edilen test kapsamında dünyadaki muadillerine göre en yüksek performansa sahip olan ASELFLIR-500 Elektro-Optik Keşif, Gözetleme ve Hedefleme Sistemi entegrasyonu başarıyla gerçekleştirildi. TCG ANADOLU’dan ilk uçuş 2024’te Bayraktar TB3 SİHA, katlanabilen kanat yapısıyla TCG Anadolu gibi kısa pistli gemilerden kalkış ve iniş kabiliyetine sahip dünyadaki ilk silahlı insansız hava aracı olacak. Baykar Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar, Bayraktar TB3 için 2024 yılı içinde TCG Anadolu gemisinde testlere başlanmasını planladıklarını açıklamıştı. Bayraktar TB3’ün sahip olacağı kabiliyetler bu sınıftaki insansız hava araçları açısından da önemli bir yenilik olacak. Görüş hattı ötesi haberleşme kabiliyetine de sahip olacak milli SİHA, bu sayede çok uzun mesafelerden kumanda edilebilecek. Başlangıçtan bugüne tüm projelerini öz kaynakları ile yürüten Baykar, 2003 yılındaki İHA Ar-Ge sürecinin başlangıcından itibaren tüm gelirlerinin yüzde 83’ünü ihracattan elde etti. Öte yandan Baykar 2021 ve 2022 yıllarında Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre savunma ve havacılık sektörünün ihracat lideri oldu. Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından 2023’te de sektörün ihracat şampiyonu olduğu açıklanan Baykar, geçen yıl 1.8 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Son yıllarda gelirlerinin yüzde 90’ından fazlasını ihracattan elde eden Baykar, 2023’te savunma ve havacılık sektöründeki ihracatın 3’te 1’ini tek başına yaptı. Öte yandan Bayraktar TB2 SİHA için 33 ülkeyle, Bayraktar AKINCI TİHA için ise şimdiye kadar 9 ülke ile olmak üzere toplam 34 ülkeyle ihracat anlaşması imzalandı.