ASAYİŞ - 13 Temmuz 2018 Cuma 16:51

Sezgi Kırıt’ın annesi: "Ateşlerde yanıyorum ben"

A
A
A
Sezgi Kırıt’ın annesi: "Ateşlerde yanıyorum ben"

Antalya’da 9 yıl önce 16 yaşındaki Sezgi Kırıt’ın, cinsel istismar sonucu öldürülmesiyle ilgili istinaf mahkemesinde görülen davada, tutuksuz yargılanan 2 sanık ve başka suçtan tutuklu bulunan bir sanık için aynı karar verildi.

Antalya’da 9 yıl önce 16 yaşındaki Sezgi Kırıt’ın, cinsel istismar sonucu öldürülmesiyle ilgili istinaf mahkemesinde görülen davada, tutuksuz yargılanan 2 sanık ve başka suçtan tutuklu bulunan bir sanık için aynı karar verildi. Karara gözyaşları içinde tepki gösteren anne Hanife Kırıt, "Bu katiller dışarıda olduğu sürede ateşlerde yanıyorum ben. Benim içime biraz bile su dökmediler" dedi.


Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Ceza Dairesi’nde görülen davada, başka bir suçtan tutuklu sanık Mehmet Mutlu, tutuksuz sanıklar Osman Küçük, Mehmet Mutlu Kurtlar, Emine Karpi ve taraf avukatları yer aldı.


Duruşmaya müşteki avukatı Sibel Önder’in yanı sıra, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM), Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu ve Antalya Barosu Çocuk Hakları Merkezi avukatları müdahil oldu.



"Tutuklansınlar"


Son gelen adli tıp raporunun iddialarını doğruladığını işaret eden Sevgi Kırıt’ın avukatı Sibel Önder, "Mahkemenin tahliye kararı hatalıdır. Sanıklar hakkında uyuşturucu temininden de suç duyurusunda bulunulması gerekir. Sanıkların suçu sabittir. Tutuklanmalarına ve cezalandırılmalarına karar verilsin" dedi.



"Toplumu suça teşvik ediyorsunuz"


Sezgi Kırıt’ın ablası Sevgi Kırıt ise sanıkların bir önceki celsede serbest bırakılmasını eleştirdi. Mahkemeye heyetinin kararına tepki gösteren Sevgi Kırıt, "Yerel mahkemenin 7. celse inceleyip karar verdiği dosyada siz 2 celsede ne gördünüz de tahliye kararı aldınız. Adli Tıp raporunu dikkate almayacaksanız niye rapor istediniz. Toplumu suça teşvik ediyorsunuz, sonuna kadar gideceğiz" ifadelerini kullandı.


Mahkeme heyeti, dosyanın aslının Adli Tıp Kurumundan dönüşünün beklenmesi ve sanıkların tutuksuz yargılanmasını kararlaştırarak duruşmayı eylül ayına erteledi.



Aileden açıklama


Duruşma sonunda, Bölge Adliye Mahkemesi önünde Sibel Önder, anne Hanife Kırıt, baba Hasan Kırıt basın açıklaması yaptı.


Sibel Önder bir önceki duruşmada sanıklar hakkında tahliye kararı verildiğini aktararak, "İki sanık serbest ancak diğer sanık başka bir suçtan tutuklu olması sebebiyle bugün mahkemeye tutulu getirildi. Yapılan duruşmada daha önceden dosyanın adli tıpa gönderilmesi sebebiyle, dosya henüz adli tıptan gelmemiştir. Gelmemesinden dolayı duruşma eylül ayına bırakılmıştır" dedi.



"Sezgi’nin son fotoğrafına bakılarak karar verilmelidir"


Geçen celsede verilen kararları da hatırlatan Önder, "8. Ceza Dairesi sanıkların tahliyesi yönünde karar vermiş, savcının ve bizim itirazımızla üst mahkeme olarak 9. Ceza Dairesi tarafından tetkike alınmıştır. Tetkik devam ederken dosyanın fizikinin adli tıpta olması nedeniyle dosya üzerinden hiçbir inceleme yapılmamış, ellerindeki sadece bir duruşma tutanağından ibaret olan belgeden dolayı tahliye taleplerimizin reddi yönünde karar vermişlerdir. Biz tutuklama istedik mahkeme hala tahliye yönünde karar veriyor. Bu mahkemeye Sezgi’nin ailesinin görmesini istemediğim yüzünün son halinin fotoğrafını mahkemeye ibraz ettim. Eğer karar verilecekse Sezgi’nin son fotoğrafına bakılarak karar verilmelidir. Bu dosyanın içinde aranılan bir ölüm sebebiydi ve gelen uyuşturucu. Ancak uyuşturucunun içeriği bilinmiyor. Sezgi Kırıt’ın gırtlağındaki 2 santimetrelik hesabını adli tıp verememiştir, açıklama yapamamıştır" diye konuştu.



"Adalet tecelli edecek"


Sezgi Kırıt’ın bir evde cinsel saldırıya ve şiddete mağdur kalma sonucu kesici bir aletle hayatını kaybettiğini iddia eden Önder, "Sezgi Kırıt, kendi kendini mi parçaladı, 600 kilometre uzaktaki bir yere bıraktı. Davada eylülde gelecek dosya bekleniyor. Bir kereden bir şey olmaz zihniyetini güdenler varsa, bu dosyada bu emsal yürüyorsa, adalet ne şekilde yürürse yürüsün adalet tecelli edecek. Bu iş burada bitmez" dedi.



"Kardeşimin hakkını yedirmeyeceğim"


Sezgi Kırıt’ın ablası Sevgi Kırıt ise "Bu ülkede çocuklar için uygulanan kanunlar var. Sadece uygulamayan insanlar var. Bir mahkeme müebbet, diğeri tahliye veriyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne de gideceğiz. Kardeşimin hakkını yedirmeyeceğim. Hakimlerin kararını kabul etmiyoruz" ifadelerine yer verdi.



"Ateşlerde yanıyorum"


Kararı gözyaşlarıyla alan Sezgi Kırıt’ın annesi Hanife Kırıt, "Bu katiller dışarıda olduğu sürede ateşlerde yanıyorum ben. Sezgi’min yanına gidemiyorum. Böyle adalet mi olur. Dosya istiyorlar o zaman bekleselerdi. Neden beraat ettirdiler. Onların dışarıda olması bana eziyet. Benim içime biraz bile su dökmediler" diye konuştu.


Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Kurucu Üyesi Pınar Hacıbektaşoğlu ise bu türlü davaların sonuna kadar takipçisi olacaklarını söyledi.



Olay hakkında


Antalya’da 2009 Ağustos ayında evden ayrıldıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Sezgi Kırıt’ın cesedi, Isparta’nın Gönen ilçesi Koçtepe köyünde bulunmuş, biri kadın 3 kişi gözaltına alınmıştı. Daha önce Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ve karara bağlanan davada, tutuklu sanıklar Osman Küçük ile Mehmet Mutlu Kurtlar’a ağırlaştırılmış ömür boyu ve 21’er yıl hapis, sanık Emine Karpi’ye ise 28 yıl hapis cezası verilmişti. Bu karara savcı ve sanık avukatları ’delil yetersizliği’ gerekçesiyle itiraz etmişti. Bölge Adliye Mahkemesi de geçtiğimiz ay görülen davada 3 sanığı tutuksuz yargılamak üzere serbest bırakmıştı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Kurum’dan otobüs şoförlerine müjde: “Göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz” İBB Başkan Adayı Murat Kurum, Sancaktepe’de düzenlenen ‘Özel Halk Otobüsçüleri Sahuru’ programında vatandaşlarla bir araya geldi. Programda konuşan Kurum, “Hiç merak etmeyin, hiç üzülmeyin. 1 Nisan’dan sonra göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz. Bu Murat Kurum sözüdür. Boş yere kesilen cezaları da göreve gelir gelmez iptal edeceğiz” dedi. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan Adayı Murat Kurum, Sancaktepe’de düzenlenen ‘Özel Halk Otobüsçüleri Sahuru’ programında vatandaşlarla bir araya geldi. Programa Kurum’un yanı sıra Sancaktepe Belediye Başkanı Şeyma Döğücü, AK Parti Sancaktepe İlçe Başkanı Turgay Akpınar, Tüm Özel Halk Otobüsleri Birliği Dernek Başkan Vekili Göksal Ovacık, ÖZULAŞ Başkanı Sedat Şahin, milletvekilleri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Programda ilgiyle karşılanan Kurum vatandaşlarla hatıra fotoğrafı da çektirdi. “İstanbul’daki otobüs sayısı, vatandaşımızın mevcut talebine istese de yetmiyor” Programda konuşan İBB Başkan Adayı Kurum, “Bugün İstanbul’da yaklaşık 3 bin halk otobüsümüz var. Yüzbinlerce yolcuyu taşımaya çalışıyorsunuz. İstanbul’un bu yükünü almak için çaba sarf ediyorsunuz ama her geçen gün bu yük bir kat daha artıyor. İstanbul’daki otobüs sayısı, vatandaşımızın mevcut talebine istese de yetmiyor. Biz, hem özel halk otobüsü emekçilerini hem de İstanbulluları uğraştıran değil ulaştıran İstanbul diyerek rahatlatacağız. İstanbullu kardeşlerimiz sizlere emanet. Genç kızlarımız, kadınlarımız otobüse bindiğinde saat geçse, durak evine uzaktaysa şoför kardeşlerim gerekirse evinin önüne kadar bırakacak. Bu hedef öyle sadece yatırım ve buradaki hizmetlerden müteşekkil değildir. Biz bir yandan yeni ulaşım yatırımları yaparken bir yandan da İstanbul’un trafik sorununa dair, çok önemli adımlar atacağız. Ben ulaşım sektöründeki esnafımızın sorunları için aylarca çalıştım. Bu konudaki tüm uzmanlarla esnaf odalarımızla istişare ettim” dedi. “Göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz” Otobüsçülerin yaşadığı sorunlara değinen Kurum, müjdeleri hakkında da şöyle konuştu: “Sizler, 40 yıldır yaşadığınız sorunları, dertleri şu beş yılda yaşadınız. Ücretlerinizi iki ay geç aldığınızı biliyorum. Çok büyük mağduriyetler yaşıyorsunuz. 2023 zammını hala alamadınız. Her bir özel halk otobüsümüzün 1 milyon TL alacağı var. Alamadığınız ödemelerinizden dolayı araçlarınıza bakım yapmakta zorlanıyorsunuz. Vatandaşlarımızı taşımak için gereken her türlü fedakarlığı yapıyorsunuz. Yanan ve bozulan otobüsler olduğunda mevcut İBB yönetimi bu sorunları görmezden geliyor. Sen otobüsçünün hakkını ödemezsen bu esnaf otobüsüne nasıl bakım yaptıracak. Mevcut İBB yönetimi sizin eksiklerinizle alakalı bırakın bir irade ortaya koymayı sorunları görmezden geliyor. Yetmiyor, bir de size boşu boşuna cezalar kesiyor. İETT yönetimi, ezan okunurken aracında su içip orucunu açan özel halk otobüsü şoförüne neden ceza keser? Eğer kötü niyetliyseniz, eğer bu milleti sevmiyorsanız elbette kesersiniz. Hiç merak etmeyin, hiç üzülmeyin. 1 Nisan’dan sonra göreve gelir gelmez otobüsçülerin içeride kalan ücretlerini zamlı bir şekilde ödeyeceğiz. Bu Murat Kurum sözüdür. Boş yere kesilen cezaları da göreve gelir gelmez iptal edeceğiz” “Sizlere sağladığımız uygun kredilerle otobüslerimizi yenileyeceğiz” Müjdelerini saymaya devam eden Kurum, “Otobüslerinizi yenileyemediğinizi çok iyi biliyorum. Toplu taşıma kanununu ve mülkiyet probleminin çözümüyle ilgili kanunu meclise bu kardeşiniz taşıdı. Bu konunun takibini yapacağız ve mülkiyet sorununu tamamen çözeceğiz. Göreve gelir gelmez devlet bankalarımızla yapacağımız protokollerle sizlere sağladığımız uygun kredilerle otobüslerimizi yenileyeceğiz. Hem siz huzur içerisinde çalışacaksınız hem de İstanbullu kardeşlerimize en güzel hizmeti vereceğiz. İstanbul halk otobüsü bir marka olacak. İstanbul’un yollarında bozulan, yanan otobüs devri 31 Mart akşamı tamamen bitecek” diye konuştu. “İnsanımız bu seçimi, İstanbul’u yeniden emin ellere teslim etmek için çok büyük bir fırsat olarak görüyor” Seçimin iki zihniyet arasında gerçekleşeceğini belirten Kurum, “Bizim şoför esnafımız, kalenderdir. İşte sizler İstanbullunun sorunlarını dinleyen insanlarsınız. Sizlerle yaptığımız görüşmelerde de bu sorunların çözümleri hakkında konuşuyoruz. Konuştuğumuz herkesin ortak bir noktası var. İnsanımız bu seçimi, İstanbul’u yeniden emin ellere teslim etmek için çok büyük bir fırsat olarak görüyor. Nasıl öyle görmesin? Fark ortada. Milletin karşısında sadece iki taraf var. Bir tarafta afet anında tatil beldelerinde gezenler, diğer tarafta sadece Fikirtepe’de, Esenler’de bile toplam 75 bin yeni yuvayı inşa edenler var. Bir yanda kendi geleceği için İstanbul’u kaderine terk edenler, diğer tarafta Kartal Orhantepe’de, Üsküdar’da, Beykoz’da, Ümraniye’de, 39 ilçemizde şantiyelerde arı gibi çalışanlar var. Bir yanda İstanbul’a yapılan tüm büyük ulaşım yatırımlarına karşı çıkanlar var, diğer yanda havalimanını, Marmaray’ı, Avrasya Tüneli’ni yapanlar var. Bu seçimde ya sağlıksız binalarda deprem korkusuyla beklemeyi ya da kentsel dönüşümle huzur içinde yaşamayı seçeceğiz. Bu seçimde ya 5 yılda 5 bin konut bile dönüştüremeyenleri ya da asrın felaketinde 3 ayda 180 bin konutu başlatanları seçeceğiz. Bu seçimde ya milletin kaynaklarını çarçur edenleri, ya da bizim gibi İstanbul’a her alanda 350 milyar lira yatırım yapanları seçeceğiz. Ya İstanbul’un bütçesini kendi için harcayanları, ya da kenti için, harcayanları seçeceğiz. Ben inanıyorum ki İstanbullular 5 yıldır çektikleri çileyi göz önünde bulunduracaklar. Hizmetin ve eserin adresi olan AK Parti’mizi ve Cumhur İttifakı’mızı sandıkta rekor bir oyla seçecektir. Ne yazık ki, son 5 yılda İstanbulluların derdiyle dertlenen, o dertlere çare olmaya gayret eden bir başkanları olmadı. Bu kardeşiniz, sizlerle hem dert ortağı, hem de çözüm ortağı olacak, İstanbul’un dertlerine deva olacak. Esnaf dostu, emek dostu, ekmek dostu bir belediyeciliği sizlere göstermek için bundan önce nasıl gece gündüz çalıştıysak yine aynı anlayışla çalışacağız” diyerek sözlerini tamamladı. “5 yıldır bir tane kavşak yaptırmadık” İlçede yaşanan sıkıntıları dile getiren Sancaktepe Belediye Başkanı Döğücü, “En büyük sıkıntımızı İBB’nin çalışmalarımızda yaşadık. Burada 200.000 nüfusla başlayan bir ilçe süreci var. 10-15 yıllık genç bir ilçeyiz ama o kadar çok nüfus aldık, o kadar çok tercih edildik, nüfusumuz 500 bine geldi. Bu ilçemizin otobüs hatlarının mutlaka düzenlenmesi lazım. Sancaktepe’de ikamet eden tüm vatandaşımız benimle aynı fikirde. Evinden çıkıp bir mahalleden bir mahalleye giderken bile otobüs hatlarında sıkıntı çekiyor. 2-3 tane vesait değiştirmek durumunda kalıyor. Bunlar için büyükşehirle defalarca görüşmemize rağmen hiçbir ilerleme kaydedemedik. Bırakın ilerleme kaydetmeyi gerileme yaşadık. Otobüs hatları iptal ediliyor. Başka güzergahlar daha faydalı olur hatlarımızı düzenleyelim diyoruz ses yok. Gelin yeni hatlar düzenleyelim, Sancaktepe artık kocaman bir ilçe oldu, bunların yeniden planlanması lazım diyoruz ses yok. Bırakın ses vermeyi duraklara giden vatandaşlar mevcut hatlardaki otobüsleri saatlerce bekliyor. Ulaşımda defalarca söylememize rağmen 5 yıldır bir tane kavşak yaptırmadık. 5 yıl önce bu sorunu görmüş kavşaklarımızı, otopark yerlerimizi, projelerimizi belirlememize rağmen bu konularda da hiçbir gelişme ve ilçemize herhangi bir hizmet alamadık. Bir büyükşehir sadece süt dağıtmasıyla övünemez. Biz ilçeleri zaten Sayın Cumhurbaşkanımızın başlatmış olduğu sosyal belediyecilikle mükemmel bir şekilde yönetiyoruz” ifadelerini kullandı.