YEREL HABERLER - 19 Şubat 2014 Çarşamba 13:35

Chp Hsyk Düzenlemesinin İptali İçin Anayasa Mahkemesine Başvurdu

A
A
A
Chp Hsyk Düzenlemesinin İptali İçin Anayasa Mahkemesine Başvurdu

CHP MERSİN MİLLETVEKİLİ ALİ RIZA ÖZTÜRK:
“DÜŞÜNÜRSEK YASANIN GERÇEKTEN GEÇİRMEK İSTENİLEN YASANIN HUKUKUN EVRENSEL İLKELERİNE VE ANAYASAYA AYKIRI OLDUĞU ÇOK AÇIKTIR"
“BİZ ANAYASA MAHKEMESİ’NDEN ÖNCELİKLE BUNUN YOK HÜKMÜNDE SAYILMASINI TALEP EDİYORUZ”
PELİN ÜZEK-NURULLAH GEYLANİ
CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk, HSYK düzenlemesine ilişkin Anayasa Mahkemesine yaptıkları başvuruyla ilgili, “Düşünürsek yasanın gerçekten geçirmek istenilen yasanın hukukun evrensel ilkelerine ve anayasaya aykırı olduğu çok açıktır" dedi.
CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk ve Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek, HSYK düzenlemesinin yok sayılması için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Öztürk ve Dibek başvurunun ardından basına açıklama yaptı. Öztürk, 15.02.2014 tarihli 6524 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanunun kamuoyunda HSYK yasası olarak bilinen yasayla ilgili, “Yasanın 1. Maddesinin, 2. Maddesinin, 3. Maddesinin, 7. Maddesinin, 8. Maddesinin,9. Maddesinin, 20.maddesinin, 23. Maddesinin, 24. Maddesinin, 25. Maddesinin, 28. Maddesinin, 29. Maddesinin,30. Maddesinin, 31. Maddesinin, 32. Maddesinin, 33. Maddesinin, 34. Maddesinin,35. Maddesinin,37. Maddesinin, 38. Maddesinin,39. Maddesinin ve 40. Maddesinin, anayasaya aykırı olduğu nedenle öncelikle yom hükmünde olduğunun tespitine ve yürürlüğün durdurulmasıyla birlikte iptaline karar verilmesi dileğiyle Adalet Komisyonu üyemiz Kırklareli Milletvekili Sayın Turgut Dibek ile birlikte Anayasa Mahkemesine başvuru dilekçemizi vermiş bulunmaktayız. Bu yasanın toplam 46 maddeden ibaret olduğunu düşünürsek ve bunun aşağı yukarı 40 maddesinin yaklaşık olarak AYM’ye iptali için başvurma zorunda kalındığını düşünürsek yasanın gerçekten geçirmek istenilen yasanın hukukun evrensel ilkelerine ve anayasaya aykırı olduğu çok açıktır” diye konuştu.
Dikkat edilmesi gereken hususlardan diğerlerine değinen Öztürk, şunları söyledi:
“Hukuk işleminin çok ağır bir sakatlık ile malul olması durumunda bu işlem yok hükmünde sayılır. Yokluk bir kurala vücut veren iradenin yok sayılmasıdır. Bu nedenle yasama işleminin yok sayılabilmesi ancak çok ağır ve çok şiddetli bir gasp halinde söz konusudur. Burada da gerçekten büyük bir yetki gaspı söz konusudur. Dava konusu yaptığımız somut olayda kanunla yargısal denetim etkisiz bırakacak düzenleme tipik ve ağır bir yetki gaspı olup, hukuki işlemin yokluk sonucunu sorun olarak doğuracak bununda yaptırımı yokluk olmalıdır. Çünkü burada bir iptal kararının verilmiş olması geriye doğru yapılan işlemleri ortadan kaldıramayacağı için, geriye doğru yapılacak işlemleri ortadan kaldıracak, bu yasal düzenlemenin ağır bir yetki gaspı olduğu nedenle yok sayılabilmesi yaptırımıyla mümkündür. Biz Anayasa Mahkemesi’nden öncelikle bunun yok hükmünde sayılmasını talep ediyoruz. Burada bir kanunla HSYK’da çalışan tüm personelin, müfettişler dahil tüm personelin işlerine son verildi. Bu aslında idari bir işlemdir. Şimdi kanunla böyle bir düzenleme yapmak da mümkün değildir. İdari işlemlerin iptali için idari yargıya gitmek mümkün iken kanunla böylesine bir idari işlemin yapılmış olması yani yasamanın idareyi de yetkisine gasp etmiş olması dolayısıyla İdare Mahkemesine gitme olanağı da ortadan kaldırılmaktadır. Anayasanın 159. Maddesinde HSYK’nın yapısı düzenlenmiştir. Burada mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminatı esas alınarak anayasanın 159. Maddesi tanzim edilmiştir. Demek ki Anayasa Mahkemesinin 159. Maddesinde düzenlenen HSYK’nın yapısı ve buna ilişkin çıkarılacak kanunların mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik mesleğinin teminatına göre düzenlenmesi lazım. Oysa yapılan düzenlemenin bu çerçevede olmadığı gün gibi açıktır. Dolayısıyla bu Başbakanın yargıya tecavüzüne yönelik tecavüzünü kolaylaştıran bir yasadır. Bu gerçekten 17 Aralık büyük yolsuzluk soruşturmasını örtmek ve soruşturmayı gizlemek için yargıya müdahaledir. Yargının elinden soruşturmayı almaktır. Şimdi Anayasa Mahkemesinin vereceği tarihsel bir kararda yargıyı Tayyip Bey'in elinden kurtarıp almaktır. Anayasa Mahkemesi’nin tarihsel görevi budur.”
"BENCE ÖNEMLİ DEĞİL"
Geçmişte böyle bir uygulamanın olup olmadığı sorusuna Öztürk, “Burada hukuki tartışmalar var. Yasa yürürlüğe girdikten sonra mı yok hükmünde sayılmasını istenmesini ya da yürürlüğe girmeden mi sayılmasına ilişkin aslında bence o çok önemli değil. Biz yok hükmünde sayılmasıyla birlikte yürütmenin durdurulmasına ve iptaline istedik. Burada amaç önemlidir. Çok fazla şekille uğraşmak doğru değildir. Eğer o soruşturmayı yürüten savcılar bu soruşturmayı kapatmış olsalardı böyle bir düzenlemeye gerek duymayacaklardı. 17 Aralık soruşturması, 25 Aralık soruşturmaları gündeme gelmemiş olsaydı bu yasa TBMM gündemine gelmeyecekti. Gelmesinin nedeni hukukun ve yargının ihtiyacından kaynaklı değil, bu Tayyip Bey'in ihtiyacından gündeme getirilmiş bir yasadır. Soruşturma sonucunda verilecek karar ne olacaksa olsun, bu kararın şaibeli olduğunu şimdiden söylemem mümkündür” ifadelerini kullandı.
Dibek ise Anayasa Mahkemesinin geçmişte benzer bir kararı olduğunu ifade ederek, “Cumhurbaşkanının onayına gitmeden açılan bir davaya bakmış ve bir içtihat oluşturmuş. Bizim başvurumuzun esasında o da var. Cumhurbaşkanının onayı gerekmiyor böyle bir durumda. AYM Meclisin iradesinin oluşmasıyla artık bu kanunun AYM’ye dava açılması mümkündür diye kararı var” dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Fatih’te hareketli gece: Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla saldırıp kapıyı ateşe verdi Fatih’te iddiaya göre, psikolojik sorunları olan bir kişi sesten rahatsız olduğu için üst komşusunun kapısını önce balyoz ve matkapla kırmaya çalıştı, başarılı olamayınca 4 kişinin bulunduğu evin dış kapısını ateşe verdi. Polis, itfaiye ve özel harekat polisleri olaya müdahale ederek saldırganı etkisiz hale getirdi. Olay, saat 01.30 sıralarında Fatih İskenderpaşa Mahallesi Feyzullah Efendi Sokak’ta yaşandı. İddiaya göre, 5 katlı binanın 4’üncü katında oturan psikolojik sorunları olan bir kişi, üst komşularının çıkardığı sesten rahatsız olunca eline aldığı balyoz ve matkapla üst komşusunun kapısına vurarak açmaya çalıştı. 5’inci katta oturan komşuları neye uğradıklarını şaşırarak panik içinde polise haber verdi. Kapıyı balyoz ve matkapla açamayan saldırgan başarılı olamayınca kapıyı ateşe verdi. Özel harekat polisleri saldırganı etkisiz hale getirdi Olay yerine gelen polis ve itfaiye ekipleri balyoz saldırgana müdahale etmekte güçlük çekince olay yerine polis özel harekat ekipleri sevk edildi. Özel harekat ekiplerinin çalışmasıyla saldırgan etkisiz hale getirilirken dairede bulunan 4 kişi itfaiye ekiplerince evin camından merdiven aracıyla tahliye edildi. Binadan dışarı çıkmak istemeyen saldırgan polis özel harekat tarafından etkisiz hale getirilerek sedye ile binadan dışarı çıkarıldı. Sedye ile dışarı çıkarılan saldırgan ambulansla hastaneye kaldırıldı. Alt komşularının saldırısına uğrayan 4 kişi, saldırgandan şikayetçi olmak ve ifade vermek için polis merkezine götürüldü. Saldırı anında dairede olan ev sahibi Muhammet Enes, “Alt kattaki komşu eve matkapla içeri girmeye çalıştı, evin kapısını yaktı. Balyozla kapıya vurdu. Polisi aradık polis geldi. Camdan bağırıyorum ben polislere, yardımcı olsanıza adam kapıyı yakıyor. Adamı almıyorlar. Özel harekat geldi, tek bir adam ancak alabildi. Saldırgan benim alt komşum, daha önce hiçbir tartışma yaşamadık. Ruh hastası kendisi kuruluyor. Daha önce de biz polis çağırmıştık. Çevik kuvvet gelmişti kapıyı koçbaşıyla kırmıştı. Kapısını biz mi kırdık zannediyor artık. 2-3 akşamda bir geliyor. Daha önce 4-5 defa şikayetçi olduk. Birinci kattaki komşu onu da rahatsız ediyor, saldırıyor. O da şikayetçi oldu ama almıyorlar” dedi. Yanan kapı içeriden cep telefonu kamerasıyla anbean görüntülendi Görüntülerde, evde yaşayan 4 kişinin yaşadığı panik anları ve dışarıdan yanan kapının dumanlarının daireden içeri girdiği anlar görülüyor. Psikolojik sorunları olduğu iddia edilen saldırganın daha önce de aynı daireye matkapla saldırdığı iddia edildi. Hastaneye kaldırılan saldırganın hastanedeki işlemlerinin ardından ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldüğü öğrenilirken ekiplerin olayla ilgili çalışmaları sürüyor.
Aksaray Aksaray’da kontrolden çıkan otobüs bahçe duvarına çarptı: 8 yaralı Aksaray’da önüne aniden bir otomobilin geçmesi üzerine fren yapan tıra, arkadan gelen yolcu otobüsü çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. Kazada otobüs sürücüsüyle birlikte toplam 8 kişi yaralandı. Kaza saat 02.00 sıralarında Aksaray - Adana Karayolunun 6. kilometresinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ankara’dan Diyarbakır’a giden Muhammet T. (45) idaresindeki 42 EKB 68 plakalı demir profil yüklü tır, önüne aniden geçen Şammas A. (29) yönetimindeki 68 AE 610 plakalı otomobili son anda fark ederek ani fren yaptı. Ani fren yapmasıyla birlikte tırın arkasından seyreden İstanbul - Adıyaman seferini yapan Murat T. (43) idaresindeki 02 AG 525 plakalı yolcu otobüsü tıra arkadan çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. 21 yolcunun bulunduğu otobüs kazasında otobüs şoförü ve 7 yolcu olmak üzere 8 kişi yaralandı. Kazayı gören diğer sürücüler durumu hemen 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekiplerince ilk müdahalesi yapılan 3 yaralı ambulanslarla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine kaldırılırken, hafif yaralanan 5 yolcuya olay yerinde ayakta müdahale yapıldı. Hastanede tedavi altına alınan otobüs sürücüsü ve 2 yolcunun da durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, tır ve otomobil sürücüsü gözaltına alındı. Yaşanan kazayı anlatan tır sürücüsü Muhammet T., “Şahin bir gitti bir geldi derken, ben tanımıyorum sürücüsünü ama önüme durdu. Durunca da ben fren yaptım. Çok sert fren yapmadım aslında yavaştım ben, otobüs de vurmuş arkamdan. Ben Ankara’dan Diyarbakır’a gidiyordum” dedi. Otobüste bunulan yolculardan Kadir Göçer (54) ise “Şahin taksi tırın önünde ani fren yaptı. Tır şoförü de ona vurmamak için ani fren yapıyor. Otobüste ona vurmamak için sağa kırınca duvara vuruyor. İyi ki de duvara vurmuş. Direk tıra vursaydı çok kötü olurdu” diye konuştu. Kazanın ardından yolcular otobüs firması tarafından olay yerine tahsis edilen servis minibüsü ile terminalde bulunan başka bir otobüse taşındı. Kazayla ilgili tahkikat başlatıldı.