YEREL HABERLER - 24 Şubat 2014 Pazartesi 14:14

Ak Parti İl Başkanı Köse “bunun Adı Yolsuzluktur”

A
A
A
Ak Parti İl Başkanı Köse “bunun Adı Yolsuzluktur”

AK Parti İl Başkanı Mustafa Köse,Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin bilerek zarara uğratıldığını dile getirirken “Bunun adı iş bilmezliktir. Bunun adı açıkça yolsuzluktur” dedi.
Antalya’nın en önemli sorununun trafik problemi olduğunu söyleyen Köse, Menderes Türel döneminde alt geçitlerin yapımı ile rahatlatılmaya çalışılan trafiğin bugün tıkanma noktasına getirildiğini kaydetti. Türel döneminde uygulamaya geçirilen akıllı kart sisteminin Mustafa Akaydın döneminde yolsuzluk aracı olarak kullanıldığını söyleyen AK Parti İl Başkanı Mustafa Köse, “Menderes Türel döneminde ulaşımdan belediyeye yüzde 3’lük bir gelir vardı. Akaydın döneminde yapılan sözleşme ile belediye payı yüzde 2 oldu. Mustafa Akaydın döneminde yapılan Halkkart ihalesi ile ilgili 2011 yılında Mahkemece verilen ‘ihalede rekabet koşulları oluşmamıştır o yüzden iptali gerekir’ şeklindeki kararı bahane eden ve belediyenin ulaşımın içinde olmadığını söyleyerek yüzde 2’lik belediye payından vazgeçen belediye yetkilileri, 21 günlük bu yandaş firmanın zengin edilmesini sağladı. Bu ne zaman oluyor? Akaydın’ın ‘Bütçe olmadığı için hizmet yapamıyorum’ dediği, belediye işçilerine maaş ödemediği zaman oluyor. Antkart vardı ve Akaydın seçim kampanyalarında bitireceğiz kart sistemini kaldıracağız dedi. Antkart gitti halkkart geldi. Mevcut sistemi bozdu, çok daha kötüye götürdü. İşi yapmaya ehil olmayan yandaş firmaya koskoca bir kentin ulaşımı emanet edildi. İhalede rekabet koşulları oluşmadan 21 günlük firmaya ihale verildi ne oldu halkçı rant oldu” diye konuştu.
Sayıştay raporlarında da 21 günlük firmanın bu işi yapma ehliyetinin olmadığı ortaya konmuş iken Antalya ulaşımının daha önce böyle bir işi daha önce yapmamış adeta adrese teslim kurulmuş bir firmaya verildiğini söyleyen Köse, şunları söyledi:
“Maalesef bununla da yetinilmedi ve işin her aşamasında sanki bu firma ile ortakmış ve hatta firma belediyenin patronuymuş gibi hareket edildi. Vatandaşın cebinden çıkan ulaşım paraları direkt olarak halkkart (firması olan A Kent) a gitti. Halkkart belediyeye canı isterse ödeme yaptı istemezse beş kuruş ödemedi. Halkkart’ın belediye payı olarak 1 milyon 950 bin lira o yıl için belediyeye ödenmesi gereken para vardı ama bu parayı belediyeye ödemedi. Defalarca söyledik açıklamalar yaptık işçinin maaşını ödeyemiyorsunuz alın Halkkartta belediyenin hakkı olan para var, 1 milyon 950.000 TL belediyenin yani Antalyalıların parası var bu parayı alın işçimizin maaşını ödeyin dedik, bu paraları almadıkları gibi açıklamalarımıza cevap dahi vermediler. Sözleşme uyarınca yüzde 2 belediyeye yüzde 3 firmaya gitmesi gerekirken Halkkart (A-kent firması) vatandaştan yüzde 5’i aldı ama belediyenin yüzde 2 payını ödemedi. Gerek kullan at kartları ve gerekse vatandaşa iade edilmesi gereken depozito bedelleri yani takriben 2,5 trilyon bedel de uçtu gitti, birilerinin cebinde kaldı. İhale şartları yerine gelmedi. Akıllı dolum merkezleri yapılmadığı gibi validatörler de konulmadı. Tüm bunlara karşın yandaş olduğu için kayırıldı, firmaya belediye tarafından herhangi bir yaptırım uygulanmadı.”
2011 yılında Halkkart ile sözleşmenin feshedildiğini belirten Köse, “Akaydın ‘Ben bu işin hiçbir yerinde yokum’ dedi, sıyrıldı çıktı. Sonrasında ise ciddi bir şey yaşandı. Sözleşme feshedilmesine, belediye bu firma ile bizim bağımız yok demesine rağmen bir de baktık ki ulaşım esnafı tek tek Halkkart ile sözleşme imzalıyor. Mesele daha sonra anlaşıldı: Ulaşım esnafı savcılığa Halkkart firmasıyla sözleşme imzalamazlarsa belediye yetkilileri tarafından şehir dışına sürülecekleri, iş yapmayan güzergahlarda çalıştırılacakları tehdidinde bulunulduğu bu sebeple de Halkkart ile sözleşme imzalamak zorunda bırakıldıkları gerekçesi ile Savcılığa şikayet dilekçeleri verdiler. Ulaşım esnafının beyanlarına göre bu tehdidi yapanlar Büyükşehir belediye başkanı ve yöneticileriydi. 670 kadar esnaf suç duyurusunda bulundu. Esnafın beyanlarına göre kendilerine zorla ağır şartlarla ve tazminatlarla o sözleşmeler imzalatıldı. Sözleşme ile firma Antalyalıların ulaşım için ödediği paralardan yüzde 5 pay alır hale geldi. Belediyeye gitmesi gereken yüzde 2’lik pay yok edildi ve ihaleden 21 gün önce kurulan firma zengin edildi. Belediyenin yüzde 2’lık payı buhar olup uçtu. Böyle iş bilmezlik ve yolsuzlukla elbette hizmet üretemezsiniz” dedi.
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın’ın ‘Antalya’da ulaşım ve trafık sorunu yok’ dediğini söyleyen Köse, “Önce sorunun varlığını kabul etmeniz gerekir. Trafığe mi çıkmıyor, başka yerde mi dolaşıyor bilemiyoruz ama biz Antalyalıar bir yerden başka bir yere giderken özellikle sabah ve akşam saatlerinde zorlanıyoruz” ifadelerini kullandı.
Bir yılda festivallere 50 trilyon harcandığını belirten Köse, “Yeni para ile 50 milyon lira. Köprülü kavşağın tekinin bedeli 5 trilyon. Bir yılda festivale harcanan para ile 10 tane köprülü kavşak yapılarak trafik sorunu çözülebilirdi. Elbette şarkıya türküye karşı değiliz. Ancak festivallere kaynak aktarılabiliyorsa alt geçitlerde ayrılabilirdi” şeklinde konuştu.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.