Nevşehir’de Dünya Kadınlar Günü Kutlamaları

Nevşehir Belediyesi ile Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi işbirliğinde Dünya Kadınlar Günü nedeniyle bir kutlama programı düzenlendi.
Üniversite yerleşkesi içerisinde yer alan Tafana Aşçılık ve İkram Hizmetleri Uygulama tesislerinde düzenlenen Dünya Kadınlar Günü kutlama törenine Nevşehir Valisi Mehmet Ceylan, Nevşehir Belediye Başkanı Hasan Ünver, Cumhuriyet Başsavcısı Osman Nuri Güler, Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Filiz Kılıç, İl Emniyet Müdürü Metin Kalayoğlu, daire müdürleri ve davetliler katıldı.
Etkinliğin açılışında konuşan Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Filiz Kılıç, 1977 yılından beri BM öncülüğünde tüm dünyada kutlanan Dünya Kadınlar Günü’nün geçmişe yönelik bilgiler verdi. Kılıç, son yıllarda Türkiye’de kadınların sosyal, ekonomik ve siyasi alanlarda daha etkin hale gelebilmeleri noktasında ciddi ivmelerin kazanılmasına karşın halen bu alanda çalışmaların yapılması gerektiğini dile getirdi, Kılıç Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi olarak hazırladıkları bir proje ile kadın istihdamı alanında önümüzdeki süreçte bir dizi çalışmalar yürüteceklerini kaydetti.
Belediye Başkanı Hasan Ünver’de, Dünya kadını ile Anadolu kadınının aynı tanım içerisinde bütünleştirildiğinde eksik bir şeylerin bırakılacağını belirterek, duygusal yapısı ile Anadolu kadının farklı bir noktada bulunduğunu vurguladı. Ünver şöyle konuştu; “Bugün dünya kadınları ile Anadolu kadınını aynı tanım içerisinde bütünleştirdiğimizde, eksik bir şeyler bırakıyoruz. Biz duygusal bir toplumuz . Bir genel ayrım yapıyorsak ve “Tüm dünya kadınlarını kadındır ve aynıdır” dersek burada yanlış yaparız. Çünkü Anadolu kadının duygusallığını ve fedakarlığını ben anamdan bilirim. Küçüklüğümüzde ortada çok güzel bir yiyecek var, annem herkese dağıtır ama kendi hakkına gelince ‘Benim canım istemiyor” diyerek kendi hakkını da bana verirdi. Şimdi daha iyi anlıyorum annemin canının neden hiç istemediğini. Halbuki o da insan, onun da canı o yiyeceği hiç istemez mi ? Elbette ister, ama bu bile bir büyük fedakarlıktır . Mesela babam yorulurdu, biz yorulurduk ama annem yorulmazdı, aslında o da elbette yorulurdu ancak yorulduğunu bize asla hissettirmezdi, işte bu bile bizim için ciddi bir fedakarlıktır.” diye konuştu.
Ünver, bu tür etkinliklerin kadın hakları konusunda farkındalık kültürünün oluşturulması noktasında önemsenecek bir çalışma olduğunu da dile getirerek şöyle konuştu. “Bu tür etkinliklerin yürütülmesini kadın hakları konusunda farkındalık kültürünün oluşturulması noktasında oldukça önemlidir. Nevşehir, Tanzimat’ın ilan edilmesiyle kurulmuş bir belediye ancak bugüne kadar hiçbir bayan zabıta çalışmamış, yani toplumun bir kısmı yok sayılmış. Aslında bu konuyu abartanlardan değilim, yani kadın haklarının çiğnenmesi konusunda, yegane sorumlu olanın erkek olduğunu da düşünmüyorum. Eğer pozitif bir ayrımcılık yapılacak ise bu ciddi neticelere oturtulmalı, kadın haklarının ihlali konusunda yüzde 60-70 erkekler kabahatli buna da yürekten inanıyorum ama yok sayılan bir kısım var mı ? Anadolu’da var, ama bunun tamamını erkeklere yükler isek hatayı görmemiş oluruz. Yanlış bir teşhis ile tedaviye başlar ve hastaya başka zararlar veririz. ”dedi.
Ünver, Anadolu’nun sadece kadının dövüldüğü ,hakaret edildiği bir yermiş gibi bir algının oluşturulmasına şiddetle karşı olduğunu ifade ederek “ O zaman Kara Fatma’yı nereye koyacağız.? Kurtuluş savaşında çocuğunun üzerindeki örtüyü alarak top mermisinin üzerine örten kadının ‘Paşam top mermisi ıslanmamalı, eğer bu mermiler ıslanırsa vatanı kaybederiz, ben çocuğumu kaybetmişim hiç önemli değil, vatanı kaybedersek biz olmayız” diyen bir Anadolu kadınını, sadece dayak yiyen bir kadın olarak anlatmanın bir haksızlık olduğunu düşünmüyor musunuz ?” dedi.
Ünver konuşmasının son bölümünde de, Türk toplumunun Ataerkil bir yapı içerisinde olduğu yönündeki düşüncelere de karşı olduğunu dile getirdi ve “Anadolu’nun halen bir çok köyünde, beldesinde ve ilçesinde ananın sözü geçer. Annenin bilgisi dışında babanın evine herhangi bir eşya alması acaba mümkün mü? Özellikle evlilik sürecinde bile bugün acaba baba mı etkili ? yoksa anne mi? Bu toplumda yaşayan biri olarak bunların da çok iyi değerlendirilmesi ve tespitinin yapılması gerektiğine inanıyorum. “ dedi.
Nevşehir Valisi Mehmet Ceylan’da, toplum yapısının güçlenmesinde ailenin temel taşı konumundaki annelerin özverinin ve sevginin mimarları olduğunu belirtti. Zor şartlarda fedakarlığı ve har alandaki yoğun çalışması ile başarılı olan Türk kadınının özellikle son yıllarda ekonomi, sosyal ve siyasi alanlardaki üstünlüğünün arttığını vurguladı.