YEREL HABERLER - 11 Mart 2014 Salı 18:19

Ab Bakanı Çavuşoğlu "türkiye'nin Kapıları Kırım Tatarlarına Her Zaman Açıktır"

A
A
A
Ab Bakanı Çavuşoğlu "türkiye'nin Kapıları Kırım Tatarlarına Her Zaman Açıktır"

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu, Kırım Tatarlarının kendi vatanlarında, kendi topraklarında bağımsızca yaşamalarını tercih ettiklerini, ancak en kötü bir senaryoda Türkiye'ye gelmek zorunda kalan kırım Tatarlarına kapıların her zaman açık olduğunu söyledi.
Bazı ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere Balıkesir'e gelen AB Bakanı Mevlüt Şavuşoğlu, valiliği ziyaretinde gazetecilerin sorularını cevapladı. Ukrayna'da 16 Mart tarihinde Kırım ile ilgili yapılacak referandum ve Kırım'ın Avrupa Birliği'ne üyeliğe daha sıcak bakmasıyla ilgili soruya cevap veren AB Bakanı Çavuşoğlu, Türkiye'nin Ukrayna'nın bağımsızlığından yana olduğunu, Kırım Tatarlarının da kendi vatandaşlarında, kendi topraklarında kalmasını istediklerini söyledi. Ukrayna konusunda hem Rusya hem de Batı’nın sağduyulu hareket etmesi gerektiğini vurgulayan Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"Ukrayna halkı zaten Avrupa Birliği sürecine inanan bir halk, biz de yakından tanıyoruz. Sadeci Kırım Tatarları değil, etnik olarak Rus, Gagavuz, Ukrayna veya farklı dini gruplardan kim olursa olsun hepsi Avrupa Birliği ile bütünleşmeyi istiyor. Ukrayna'nın Batı'ya da açılmasını istiyor ama aynı zamanda da Rusya ile çok iyi komşu olarak ekonomik ve siyasi ilişkilerin pekişmesini istiyor. Böyle bir durumda esas problem Ukrayna gibi bir ülkenin her bakımdan iki tarafa da yakından bağlı bir ülkeyi bunlardan bir tanesine seçmek zorunda bırakılmasıdır. Yani, ya Bat ya Rusya. Hangisini seçse bugünkü sıkıntı yaşanacaktı. Ukrayna'nın hem ekonomisi hem istikrarı risk altındadır. Sınır bütünlüğü risk içinde. Kırım Tatarları başından beri zaten Ukrayna'nın Batıyla entegre olmasını istiyor. Ukrayna'da her şey karıştı, şu anda mecliste alınan kararlar, bunların meşruiyeti var mı, yok mu? Karmaşa içinde kimin ne kararı aldığı belli değil, bunların uygulanıp uygulanmayacağı da soru işareti. Hem Rusya, hem de Batı Ukrayna'nın hem sınır bütünlüğü hem istikrarı için daha yapıcı olmalı, daha sağduyulu yaklaşmalı ve de Büyük Avrupa'nın gerçekleri çerçevesinde bu konuyu değerlendirmelidir. Biz bunu Rus dostlarımıza da söylüyoruz, Avrupalı dostlarımıza da bu düşüncelerimizi aktarıyoruz. Umarım Ukrayna'daki kriz bir an evvel aşılır. Umarım Ukrayna'nın Kırım dahil sınır bütünlüğü içinde aşılır ve buralara istikrar ve barış gelir. Biz hiçbir zaman Kırım Tatarlarını yalnız bırakmadık. Onlar sürgünden dönerken de (Stalin zamanında sürgüne gönderilen milletlerden bir tanesiydi Kırım Tatarları, keza Ahıska Türkleri). Biz Ahıska Türklerinin dönmesi için de Ahıska bölgesinde Gürcistan'a 2007'de Yasa çıkarması için telkinde bulunduk ve yasa çıktı. Biz siyasi olarak da ekonomik olarak da Kırım Tatarları kardeşlerimizi yalnız bırakmıyoruz. Onlarla ilgili düşüncelerimizi Ukrayna yönetimi de çok iyi biliyor, Kırım özerk yönetimi de, Rusya da çok iyi biliyor. Sayın Başbakanımız başta olmak üzere Dış İşleri Bakanımız ve bizler de bu süreçte diplomatik temaslarımızı devam ettiriyoruz."
"TÜRKİYE'NİN KAPISI KIRIM TATARLARINA AÇIKTIR"
Avrupa Birliği Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, olası bir durumda Kırım Tatarlarının ayrılmak zorunda kalmaları durumunda Türkiye'nin kapılarının kendilerine her zaman açık olacağını bildirdi. Çavuşoğlu, "Bizim kapılarımız soydaşlarımıza, akraba topluluklarımıza her zaman açıktır. Ahıska Türklerine de daha önce yasa ile vatandaşlık verdik, daha sonra gelenlere bir oturum izni verdik. Kırım Tatarları da umarım öyle bir duruma düşmezler. Sürgünden sonra Türkiye'ye gelenler de var. İnşallah kendi öz vatanlarında yaşama imkanını bulurlar. Ama, en kötü senaryoda Türkiye'ye gelmek zorunda kaldıkları zaman bizim kardeşlerimize Kırım Tatarlarına kapımız zaten her zaman açık. Kapıyı hiçbir zaman kapatmamız söz konusu olmaz" diye konuştu.
Bakan Çavuşoğlu Balıkesir Valiliğini ziyaretinde şeref defterini imzalayacağı sırada kalemi yazmayınca Valilik Özel Kalem Müdürünün verdiği kalem ile defteri imzaladı. Makamda Vali Ahmet Turhan tarafından kendisine hediye edilen Balıkesir'in dünyaca ünlü Yağcıbedir halısını alırken de duygulanan Bakan Çavuşoğlu, "Amerika'ya ilk gittiğim öğrencilik yıllarımda dil kursuna başlamamıştım, bir halıcıda toptancıda çalışıyordum. Amerika'da Yağcıbedir halılarını çok sattık, bugün hediye almak nasip oldu" diyerek teşekkür etti.
Vali Ahmet Turhan Bakan Çavuşoğlu'na Balıkesir'de yetişen dünyanın en kaliteli zeytinyağı ile yine Balıkesir'e ait kolonya da hediye etti. Bakan Mevlüt Çavuşoğlu da Vali Ahmet Turhan'a Avrupa Birliği Bakanlığına ait bir şilt verdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli DTO Başkanı Uğur Erdoğan, Marble İzmir’de Denizlili firmaları yalnız bırakmadı Denizli Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Erdoğan, bu yıl 29’uncusu düzenlenen Marble İzmir-Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı’nda yer alan Denizlili firmaların standını ziyaret etti. İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde, İZFAŞ tarafından düzenlenen doğal taş sektörünün en büyük küresel buluşması Marble İzmir Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı, bu yıl 29. kez ziyaretçilerine kapılarını açtı. Denizli Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Erdoğan; AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nihat Zeybekçi, AK Parti Denizli Milletvekilleri Şahin Tan ve Nilgün Ök ile birlikte fuarda çeşitli incelemeler yaparak, Denizli’den gelen firmaların standını ziyaret etti. Burada firmanın yetkilileri ile bir süre sohbet eden Erdoğan ve beraberindeki heyet, firmaların çalışmalarına dair bilgiler aldı. “Türkiye ve bölge ihracatına büyük katkılar veriyor” Tüm sektörlerin fuarlarına katıldıklarının altını çizen Denizli Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Erdoğan, “Bugün burada da özellikle Mermer, Doğaltaş, aynı zamanda Traverten, dünyada cazibe noktası olan Türkiye’mizde fuarlar yapılıyor. Yapmış olduğumuz ziyaretlerde firmalarımızla da görüşerek, beklentilerimizin olduğunu görüyoruz. Fuarda özellikle nitelikli müşterilerin geldiğini, üyelerimizin söylemesi de bizim için son derece önemli. Bu sektörümüzün hem Türkiye ihracatına, bölge ihracatına çok ciddi katkı verdiğini biliyoruz” ifadelerine yer verdi. “731 tane firmayı fuara gönderdik” 2024 yılından itibaren daha yoğun bir şekilde Türkiye’ye ve şehirlerine katkı vermek arzusu içerisinde olmaya devam edeceklerini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti: “Biz de sektör çeşitliliğini artırarak fuarlara katılmak istiyoruz. Geçen yıl 731 tane firmamızı birçok sektörle alakalı dünyanın dört bir tarafındaki fuarlara götürdük. Fuar demek ihracatı artırmak demek. Fuar demek istihdama katkı vermek, üretimi arttırmak demek. Onun için fuarları çok önemsiyoruz. Ticaret Odası olarak da en çok ilgi alanımız içerisinde fuarlar var.” “Doğaltaş Türkiye için çok önemli” Fuarın dünya için önemli bir konuma geldiğini ve yabancı firmaları da gördüklerini söyleyen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nihat Zeybekçi, “Doğal taş ve mermer ihracatı Türkiye için son derece önemli. Çünkü doğrudan yüzde 100 katma değer olan bir ürün. Bir de kendi teknolojisini oluşturan bir sektör. Türkiye ihracat olarak bu sene gerek turizmde, gerekçe ihracatta başarılı bir sene olacak. Çünkü artık Avrupa’nın ekonomide durgunluktan çıkmaya başladığını görüyoruz. Amerika coğrafyasının toparlandığını ve çıktığını görüyoruz. İhracatta, dış ticarette dengenin pozitif anlamda ilerlediğini, toparladığını göreceğiz” diye konuştu. Dünyadan birçok ülkeden fuara alıcıların geldiğini ifade eden AK Parti İzmir Milletvekili Şahin Tin de “İnşaat firmaları ve distribütör olan firmalar geliyor. Biz de buradaki firmalarımıza destek olmak amacıyla katıldık, yanlarında olduk. Katılanlara ve yatırım yapanlara teşviklerimiz var. İnşallah dünyadaki genel ekonomik krizde belirli bir durağanlığa uğraştığımız Türkiye’de aynı şekilde hayırlısıyla, üreticilerimizin daha iyi sonuçlara doğru gireceğine daha fazla üreteceği inancı içerisindeyiz” cümlelerini aktardı. Firmaların yüzlerinin gülüyor olmasının kendilerini de mutlu ettiğini söyleyen AK Parti Denizli Milletvekili Nilgün Ök, sözlerini şöyle sürdürdü: “Baktığımızda nitelikli firmalar yer alıyor. Gerçekten bu işin alıcısı ve müşteriler bir araya gelmişler. Firmalarımız güzel. Ürünleri, Denizlili firmalarımızın aslında güzel çeyizleri olarak görüyorum. Hepsini bu fuarda bir arada görme fırsatı da yakaladığımızda şunu gördük; Denizli işlenmiş mermerde Türkiye’de birinci sırada ihracatı yapan. Bizim firmalarımız ürünlerini artık 15-20 sene önceki blok olarak mermer satışları yerine, yurt dışına işlenmiş, katma değerli, fark oluşturacak ürünleri bugün burada sergilemişler.”
Düzce "Geleceğini çöpe atma" dediler tonlarca şişe topladılar Düzce’de üniversite öğrencilerinin konakladığı Gençlik ve Spor Müdürlüğü yurtlarında başlatılan proje çerçevesinde 30 ton atık plastik şişe toplanılarak, geri dönüştürüldü. Düzce Üniversitesi’nde öğrenim gören öğrencilerin barındığı yurtlarda Düzce Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü tarafından geri dönüşüm proje başlatıldı. Geleceğini çöpe atma ismi verilen proje çerçevesinde 11 öğrenci yurduna atık pet şişe kutuları konuldu. Öğrenciler yemekhanelerinde ve odalarında içtikleri suların şişelerini bu kutulara attı. 11 yurtta dönem ortasında 30 ton atık plastik şişe toplandı. Toplanan atıklar ise geri dönüşüme gönderildi. Düzce Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği 4. sınıf öğrencisi Meryem Atik, projeye destek verdiklerini belirterek, “Sabah akşam yemekhanede yemek yiyoruz. Her yemekte 2 tane su alıyoruz ve pet şişelerimizi çöpe atıyoruz. Pet şişeler geri dönüşebilen bir madde olduğu için bunları çöpe atmak yerine her katta olan geri dönüşüm kutularımız var. Kapağını açıp buruşturarak kutuya atıyoruz” ifadelerini kullandı. “Geleceklerini çöpe atmıyorlar” 30 ton plastik şişe topladıklarını dile getiren Mahpeyker Sultan Kız Öğrenci Yurdu Müdürü Nilüfer Özmen Türk, “Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı bulunan yurdumuzda 584 öğrencimiz konaklıyor. Geleceğini çöpe atma geri dönüşüm projemizde eğitim öğretim döneminin başından itibaren 30 ton pet şişeyi geri dönüşüme kazandırdık. Böylelikle öğrencilerimiz geleceklerini çöpe atmadılar” şeklinde konuştu. Toplanan plastik şişeler ise geri dönüşüme gönderilerek tekrar kullanımı sağlanıyor.
Muğla Muğla, 59’uncu Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu’na hazır Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, Gençlik ve Spor Bakanlığı destekleriyle 21-28 Nisan 2024 tarihleri arasında düzenlenecek olan 59. Cumhurbaşkanlığı Türkiye Bisiklet Turu (Tour of Türkiye) heyecanı başladı. 21 Nisan Pazar günü Antalya’da başlayacak olan 59. Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu’nun Fethiye-Marmaris (154.4 km), Marmaris-Bodrum (136.8 km) ve Bodrum-Kuşadası (181.9 km) olmak üzere toplam 3 etabı ilimiz ev sahipliğinde yapılacak. 23 Nisan Salı Günü saat 12.15’te Fethiye Uğur Mumcu Parkından başlayacak olan Fethiye-Marmaris Etabı sırasından bisikletçiler Fethiye, Dalaman, Ortaca, Köyceğiz’den geçerek Marmaris Abdi İpekçi Parkında yarışı tamamlayacaklar. 24 Nisan Çarşamba günü saat 12.45’te Marmaris Ulusal Egemenlik Caddesinden başlayacak olan Turun 4. Etabı sırasından bisikletçiler, Gökova, Akyaka, Akbük, Ören, Mazı, Çamlık, Yalıçiftlik’ten geçerek, Bodrum Avenue AVM’de yarışı tamamlayacaklar. 25 Nisan Perşembe günü saat 11’45’te Bodrum Belediyesi önünden başlayacak olan 5. etap Aydın Kuşadası’nda sona erecek. Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık, yaptığı açıklamada; “Yeryüzü cenneti Muğla’mız, Ege ve Akdeniz’in buluştuğu, doğal ve tarihi zenginlikleri, yemyeşil ormanları, el değmemiş koyları, mavi bayraklı plajları ve tertemiz doğasıyla turizmin gözbebeği bir şehir. Geçtiğimiz yıl yarışın en zorlu etabı olan Kraliçe etabına (Fethiye-Babadağ) Muğla olarak ev sahipliği yaptık. Sporcularımız Babadağ’ın zirvesine başarılı bir şekilde yol aldılar. Yarışlar boyunca bisikletçilere eşsiz Ölüdeniz manzarası eşlik etti. Sadece Babadağ etabını ekranları başında 1 milyar kişi izledi. O nedenle yüzlerce televizyon kanalı ve medya kuruluşunun yarışları yakından takip edecek olması ilimizin tanıtımı için büyük bir avantaj. Yarışlar boyunca sporcular ilimizin önemli kültür rotalarında doğal güzellikleri arasında yol alırken ekranları başında yarışları izleyen sporseverde bu değerlerimizi tanıma fırsatı bulacaklar” dedi.
İstanbul İstanbul’da yeni mekanına ateş açılan DJ o anları anlattı: “Mekanın içerisinde 100 kişiye yakın müşteri vardı” Beyoğlu’nda çalıştığı bir mekandan ayrılarak başka mekanda işe başladığı için eski patronlarının tuttuğu tetikçi tarafından Esenyurt’taki evinin önünde silahlı saldırıya uğrayan DJ’in, bu kez de yeni çalıştığı işyerine ateş açıldı. Saldırı anı kameralara yansırken, DJ Muharrem Ülker, “Mekanın içerisinde 100 kişiye yakın müşteri vardı. Bunlara bir an önce gereğinin yapılmasını istiyorum” dedi. Esenyurt İncirtepe Mahallesi’nde geçtiğimiz hafta Perşembe günü saat 04.00 sıralarında meydana gelen olayda, Beyoğlu Gümüşsuyu semti Ömer Avni Mahallesi’ndeki bir mekanda Disk Jockey’lik (DJ) yapan Muharrem Ülker (36), bir süre önce işten ayrılmıştı. Bu süre zarfında başka bir mekanla anlaşan Ülker, yeni işyerinde çalışmak için harekete geçmişti. Eski patron “gereğini yaparız” mesajı demişti Ancak iddiaya göre, mekanın patronları Mehmet Mesut D. ve Veysi T., Ülker’in işten ayrılmasına ve başka bir mekana geçmesine sinirlenmişti. Bunun üzerine Veysi T., Ülker’in de bulunduğu mesajlaşma uygulamasındaki gruba “Sen düşündüğüm yere gitmeyi düşünüyorsan eğer, biz de gerekeni yaparız” içerikli bir mesaj atmıştı. Mesaja cevap vermeyen Ülker ardından gruptan ayrılmıştı. “Görkem ve Veysi’nin selamı var” deyip saldırmıştı Bu süre içerisinde DJ Muharrem Ülker, Bağcılar Mahmutbey’deki yeni işyerinde çalışmaya başlamıştı. Eski patronlarından tehdit mesajları almaya devam eden Ülker, geçtiğimiz hafta Perşembe günü sabaha karşı çalıştığı yeni mekanından araca binerek ayrılmıştı. Ülker, Esenyurt’taki evine gitmek için binanın kapı şifresini gireceği esnada arkasından yaklaşan saldırgan, “Görkem ve Veysi’nin selamı var” dedikten sonra kendisine 3 el ateş etmişti, Saldırı sonucu Ülker yara almadan kurtulurken, kurşunlar kapıya isabet etmişti. Saldırganın sokağa gelip saklandığı ve saldırıda bulunduğu anlar ise kameralara yansımıştı. Eski patron “Babalar sözünü tutar” paylaşımı yapmıştı Olayın ardından Muharrem Ülker’in ihbarı üzerine olay yerine polis ekibi sevk edilmişti. Kısa sürede olay yerine gelen ekipler inceleme yaptıktan sonra emniyete giderek şikayetçi olmuştu. Polis, Muharrem Ülker’in ifadesi sonrasında şikayetçi olduğu şahısları yakalamak için çalışma başlatmıştı. Öte yandan, Ülker’in şikayetçi olduğu eski patronlarından Veysi T. olaydan sonra sosyal medya hesabından “Babalar sözünü tutar” yazılı bir mesaj paylaştığı ortaya çıkmıştı. Polisin yaptığı çalışmada tetikçiyi olay yerine bırakan şahsın ise gözaltına alındığı ancak serbest kaldığı ortaya çıktı. Bu kez de DJ’in yeni mekanına ateş açılmıştı Öte yandan, geçtiğimiz Çarşamba günü saat 01.45 sıralarında bir saldırgan, DJ’in Bağcılar Mahmutbey Mahallesi’nde bulunan yeni işyerine gelmişti. Bir süre işyeri çevresinde dolanan saldırgan ardından silahını çekerek mekana kurşun yağdırmıştı. Saldırı anı kameralara yansırken, saldırgan koşarak olay yerinden uzaklaşmıştı. Mekandakiler ise panikle dışarıya çıkmıştı. “Mekanın içerisinde 100 kişiye yakın müşteri vardı” O esnada mekanda olan DJ Muharrem Ülker yaşananları anlattı. Ülker, “Beyoğlu’nda bir mekanda çalışıyordum. Bir patronum ayrılınca ben de ayrılmıştım. Bağcılar’da yeni bir mekanda işe başladım. Bir gün işten çıkıp eve gittiğimde arkamdan bir tetikçi şahıs elinde silahla bana doğru koşmaya başladı. Bana ateş etmeden önce görkem ve Veysi’in selamı var diyerek ateş etti. Ben kurtuldum fakat kurşunlar kapıya isabet etti. Polise gidip şikayetçi oldum ancak çarşamba gecesi bir şahıs çalıştım mekanın önüne gelip ateş edip kaçtı. Mekanın içerisinde 100 kişiye yakın müşteri vardı. Bunlara bir an önce gereğinin yapılmasını istiyorum” dedi. Eski patronu kadın müşterileri silahla kovalamıştı Diğer yandan Ülker’in şikayetçi olduğu eski patronlarından Veysi T.’nin geçtiğimiz sene 10 Temmuz tarihinde erkek arkadaşlarıyla mekana gelen iki kadını gürültü yaptıkları gerekçesiyle kovduğu, kendisine tepki gösteren kadınları ise sokakta silahla kovaladığı ortaya çıkmıştı. Kadınlara dehşeti yaşatan Veysi T.’nin silahla birlikte Beyoğlu Asayiş Büro Amirliği polisleri tarafından yakalanmış ancak adli makamlarca serbest kalmıştı.