YEREL HABERLER - 21 Mart 2014 Cuma 21:07

Bakan Kılıç “twitter Bizi Ciddiye Almaz İse Ne Yapacağız?”

A
A
A
Bakan Kılıç “twitter Bizi Ciddiye Almaz İse Ne Yapacağız?”

Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, “Twitter’larda kişilik haklarına saldırı olduğu zaman karşımızdaki bize bunun cevabını vermez ve bizi ciddiye almaz ise ne yapacağız?” dedi.
Belediye ve Özel İdare Çalışanları Birliği Sendikası (Bem-Bir Sen) Samsun Şubesi 30 Mart yerel seçimlerden sonra kapatılan Özel İdare çalışanlarına verilen dayanışma yemeğine katılan Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Twitter konusuna değindi.
Konuşmasına Gaziantep’te CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na bir vatandaşın ayakkabı atmasından dolayı ‘geçmiş olsun’ dileklerini ileterek başlayan Kılıç, “Duyduğum kadarıyla Kılıçdaroğlu’na ayakkabı fırlatılmış. Bir protesto olmuş. Bunlar tabi siyasetin içerisinde hazırlıklı olunması gereken şeylerdir. Diyor ya ‘demokratik tepkiyi dile getirme.’ Bir vatandaşımız da demokratik tepkisini dile getirmiş. Kendisine böyle bir tepki göstermiş. Ümit ediyoruz ki ayakkabı kendisine herhangi bir zarar vermemiştir. Bir protesto esnasında tabii ki hiç kimsenin zarar görmesini istemeyiz. Kendisini de geçmiş olsun diyoruz” dedi.
“ENGELLEME İLE YASAKLAMA ARASINDA FARK VAR”
AK Parti olarak teknoloji ile iletişim ile ve iletişimin gelişmesi ile hiçbir dertlerinin ve sıkıntılarının olmadığını belirten Bakan Kılıç, “Çünkü biz ‘özgürlükler’ diyoruz. İnsanların birbiriyle iletişim kurması diyoruz. Sadece Türkiye’de iktidar olduğumuzdan beri internet aboneliği sayısına bakarsanız, cep telefonu aboneliği sayısına bakarsanız zaten bizim teknoloji ve iletişim konusundaki performansımız ortaya çıkar. Ülkemizin en ücra köşesindeki okulda bilgisayar sınıfının oluşması için çaba sarf etmiş ve bu yönde çalışmış bir iktidardan, AK Parti’den bahsediyoruz. Bugün yine kullanılan kelimeler çerçevesinde ‘yasaklar’ olarak algılanan sözler kullanıldı. Engelleme ile yasaklama arasında bir fark olduğunu hepimiz biliyoruz. Gönül ister ki hiçbir şey engellenmesin, serbest olsun. Ama şunu da dikkat etmemiz gerekir ki, kişilik hakları bizim en önem verdiğimiz kutsalımız değil midir? Kişilik haklarımıza bir saldırı olduğunda bunu aradığımızda karşımızdaki bize bunun cevabını vermez ise, bizi ciddiye almaz ise ne yapacağız? Hiçbir zaman yasaklamalardan yana olmadık. Başbakanımız da olmadı. Milli güvenliğimiz söz konusu olur ise, vatandaşlarımızın kişilik hakları söz konusu olur ise, biz devlet olarak mahkemelerimizin verdiği kararların uygulanması noktasındaki duyarsızlığa karşı ne yapacağız? Biz kişilik haklarına saldırı olan, milli güvenliğimiz ile alakalı olan veya mahkemelerin noktasal olarak ‘kapatın’, ‘bunu engelleyin’, ‘bunlar kişilik haklarına saldırıdır’ dediği içerikleri bir kurum sizi hiç ciddiye almıyorcasına uygulamaz ise Türkiye Cumhuriyeti devletinin bağımsızlığının ve egemenliğinin de sembollerinden birisi olan bağımsız mahkemelerin verdiği kararları uygulamıyor ise, muhatap almıyor ise ne yapılacak verilen mahkeme kararları havada asılı mı kalacak?” diye konuştu.
“DİĞER ÜLKELERDEKİ TWİTTER ÖRNEKLERİ”
Diğer ülkelerdeki Twitter örneklerini veren Bakan Kılıç, “İngiltere’nin Londra kentinde 2001 yılında çıkan ayaklanmalarda İngiltere Başbakanı olayların farklı noktalara gitmesi dolayısıyla provokatif amaçla atılan tweetlerden dolayı ‘Twitter erişimini engelleyebilecekleri’ ifadesini kullandı. Olaylar daha sonra soğuduğu için bundan vazgeçildi. Hindistan’da Temmuz 2012 yılında Bodo kabilesi ile Müslümanlar arasındaki çatışmalar sürdüğünde 50 milyona aşkın Facebook kullanıcısı aynı şekilde Twitter kullanıcıları da var. Buradaki sıkıntılar sürünce Google, Facebook ve Twitter açıklama yaparak ‘olaylar farklı noktalara gidiyor’ diye Hint hükümeti ile işbirliği içersinde çalıştıklarını dile getirdiler. Fransa’da ırkçılığın ve nefretin bir temsili olan Yahudi karşıtı ve ırkçı tweetleri sitelerden kaldırılmıştır. Almanya’da Neo-Nazi örgütleri ile alakalı olarak bazı hesaplara engelleme gelmiştir. Bugün Twitter şirketi hemen Türkiye’deki bu konuyla ilgili olarak avukatlarla temasa geçip, temas etmek istemiş. İşte bizim dediğimiz de bu. Neden daha önce bu yapılmadı. Türkiye Cumhuriyeti devletinin, mahkemelerinin, sivil toplumunun, insanların taleplerine niye daha önce cevap veriyorsunuz. Biz kimsenin bir şeyini yasaklamak istemiyoruz. Bizim böyle bir derdimiz de yok. Ama milli güvenliğimiz, insanların kişilik haklarına saldırı olduğu zaman neden Türkiye söz konusu olduğunda farklı açıklamalar yapılıyor. Biz bunların olmasını istemiyoruz, biz olmamasını istiyoruz. Ama kendimizin de iradesini ortada tutmak zorundayız” şeklinde konuştu.
“TÜRKİYE ÜZERİNDE OYNANAN OYUNLARIN KARŞISINDAYIZ”
Türkiye üzerinde oynanmak istenen oyunların karşısında olduklarını ifade eden Bem Bir-Sen Genel Başkanı Mürsel Turbay, “Şu anda biz ülkemizin içinde bulunduğu konum ile ilgili biz tarafız. Biz kesinlikle ülkemiz üzerinde oynanmak istenen oyunların karşısındayız. Biz asla ülkemizi karanlıklara sürüklemek isteyenlere ve ülkemizin kaderiyle oynamak isteyenlere biz sendika hiçbir şekilde yakmadık, yıkmadık, kırmadık, vurmadık, dökmedik. Biz karşılıklı görüşerek o günkü şartlarda sözleşmelerimizi imzaladık. Kendisini sivil toplum olduğunu zannedenler, sivil toplum adına konuşanlar ama sokaklardaki taşları yıkanlar, ortalığı kırıp dökenler yani bunlar bu millete zülüm edenlerdir. Bu ülkenin gerçekten kalkınmasının önündeki engellerdir” ifadelerini kullandı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Hisarcıklıoğlu: “Adana, yüksek dönüşüm kapasitesine sahip iller arasında” Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Adana’nın yüksek dönüşüm kapasitesine sahip iller arasında olduğunu belirterek, “Sürdürülebilir olması için iş birliği içinde, stratejik planlarla gelecek vizyonu oluşturulmalıdır” dedi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Adana Sanayi Odası’nı ziyaret ederek, Adana Sanayi Odası Meclis Başkanı İsrafil Uçurum, Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, Yönetim Kurulu Üyeleri ve Meclis Üyeleri ile bir araya geldi. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Adana Sanayi Odası’nı ziyaret ederek, kentin sanayi potansiyeli ve geleceği hakkında değerlendirmelerde bulundu. Hisarcıklıoğlu, Adana’nın sadece bölgesel değil, aynı zamanda ulusal ve uluslararası düzeyde önemli bir sanayi merkezi olduğunu vurguladı. Kendisinin ve TOBB’un Adana’nın sanayi alanındaki gelişimini yakından takip ettiğini belirten Hisarcıklıoğlu, şehrin sanayi altyapısının güçlendirilmesi ve yenilikçi projelerle desteklenmesi gerektiğini ifade etti. Hisarcıklıoğlu, “Adana, Anadolu’nun sanayileşmesinin lokomotif illerinden biridir. Adana, yüksek dönüşüm kapasitesine sahip iller arasında yer alıyor. Ancak, bu başarı sadece bugüne ait değil, aynı zamanda gelecekte de sürdürülebilir olmalıdır. Bunun için, sanayi odaları, yerel yönetimler ve iş dünyası iş birliği içinde olmalı ve stratejik planlarla gelecek vizyonu oluşturmalıdır” dedi. Ayrıca, teknolojik dönüşümün öneminin altını çizen Hisarcıklıoğlu, Adana’nın dijitalleşme ve yenilikçilik konularında da öncü bir rol üstlenmesi gerektiğini vurguladı. TOBB Başkanı ayrıca, Adana’nın sahip olduğu coğrafi konumun ve lojistik altyapısının, uluslararası ticarette önemli bir avantaj olduğunu belirtti. Hisarcıklıoğlu, Adana Sanayi Odası’nın üyelerinin yaşadığı sektörel sıkıntıları ve taleplerini dinleyerek, çözüm odaklı yaklaşımların benimsenmesi gerektiğini ifade etti. Üyelerin karşılaştığı sorunların çözümü için iş birliği ve dayanışma içinde olunması gerektiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, Türkiye ekonomisinin güçlenmesi için Adana’nın öneminin giderek artacağını belirtti. Adana olarak büyük bir değişimin ve dönüşümün eşiğinde olduğunu belirten Adana Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç, “Adana’mız, yüzyılı aşkın bir süredir edindiği sanayi kültürü ile kentimizde çok çeşitli üretimin gelişimini desteklemiştir. Bugün, otomotivden elektronik karta, makineden mobilyaya, gemiden, tekstilde, yemeklik yağdan, kimya ürünlerine kadar yüzlerce farklı alandaki üretimiyle dünya pazarlarında yer almaktadır. TEPAV tarafından yapılan çalışmada Adana, Türkiye’de gelişim potansiyeli yüksek iki ilden biri olarak gösterilmiştir. Bu ilin gelecekteki konumu açısından önemli bir mesaj niteliğindedir. Adana’mız, toplam 5 yeni organize sanayi bölgesi, 15’e yakın küçük sanayi sitesinin kurulmasıyla Cumhuriyetimizin yeni yüzyılında ülkemiz ekonomisine katkı sağlayacak en önemli illerin başında yer alacaktır. Şimdilik 100 milyon metrekarenin üzerinde alanı sanayiye açıyoruz. Adana’mız bu yatırım alanların faaliyete geçmesiyle Türkiye’nin ikinci bir Marmara bölgesi olacaktır” dedi.