YEREL HABERLER - 25 Mart 2014 Salı 14:01

Kars’taki Tüik Olayı

A
A
A
Kars’taki Tüik Olayı

Kars Valisi Eyüp Tepe, geçen hafta 7 kişinin ölümüyle sonuçlanan TÜİK olayıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Vali Eyüp Tepe, TÜİK olayında hayatını kaybeden Bölge Müdürü Mehmet Tolon’un sadece kendisine iftira atıldığı gerekçesiyle savcılığa müracaat ettiğini belirtti. Vali Eyüp Tepe, 6 kişi öldüren, 1 kişiyi de yaraladıktan sonra kendi kafasına sıkarak intihar eden Veysi Erim’e mobbing uygulandığı yönünde çıkan haberlerin de gerçeği yansıtmadığını kaydetti.
Kars Valisi Eyüp Tepe, gazetecilere yaptığı açıklamada, “Hiç yaşanmasını arzu etmeyeceğimiz elim bir olay. Çok üzüldük. Ama üzüntümüzü paylaşırken, oradaki personelimizle de paylaşırken, hep olabildiğince böyle bir hadisenin tekrardan yaşanmaması manasında teskin edici ve daha sükunet tavsiye edici konuşmalar yaptık. Onlar da bu manada sağ olsunlar serinkanlı davrandılar çalışanlarımız onlara şunu da söyledik. Artık orada hizmet yapmayacaklar. Belediye başkanımızla da yağmış olduğumuz görüşmeler neticesinde teşekkür ediyoruz kendilerine eski belediyenin olduğu yerde önümüzdeki haftadan itibaren hizmet vermeye başlayacak. Dün TÜİK’in yedek olarak görevlendirmiş olduğu personel ve müdür vekili de geldiler görevlerinin başına onlar şimdi taşınma işlemleri ve diğer tarafın hazırlanması ile alakalı hususlarla ilgilenecekler. TÜİK Başkan yardımcısının başkanlığında arkadaşlarımızda bu süre içerisinde idari izinli olarak göreve gelmeyecekler” dedi.
“DİYARBAKIR’A GİTME KONUSUNU KENDİNE BİR SAPLANTI HALİNE GETİRMİŞ”
"Yaptığımız resmi açıklamalara rağmen sağdan soldan doğru yanlış bilgilerle yapılan bazı açıklamalar bizi üzüyor. Nedir bu açıklamalar? Efendim işte bu arkadaşa daha önce mobbing yapıldığından dolayı müracaatlar olmuş. Bu arkadaşın tayin talebi yerine getirilmemiş. Efendim Kürt olduğu için şöyle olmuş. Şimdi bunları söyleyen arkadaşlarımız tabi konuyu yeterlice bilmeden duyumlara göre hareket ediyorlar" diyen Tepe, “Öncelikle TÜİK Başkanımızla paylaştığız bir konu ile başlayım. Bu arkadaşlarımız Türkiye’nin dört bir tarafından KPPS ile TÜİK’e giren arkadaşlar. Bu arkadaşlarımız TÜİK’deki bu sınavda KPSS’de aldıkları puanla İzmir’e, İstanbul’a, Adana’ya, Antalya’ya Ankara’ya yerleşebilecek düşük puan, almış olduğu puana göre Kars’ı tercih ediyorlar ve 5 yıl süreyle burada kalmak üzere buraya geliyorlar. Fakat bu arkadaşımız daha tabi mesleğe başlar başlamaz, TÜİK Başkanımızı ziyaret ederek hemen Diyarbakır’a tayin olmak istediğini söylüyor. TÜİK Başkanımızın ifadesi ile söylüyorum. ‘3. ayında bile değildi’ diyor. Yani arkadaşın bir saplantısı haline gelmiş. Ama bu arkadaş yani buraya gelir gelmez anladığım kadarıyla Diyarbakır’a gitme konusunu kendine bir saplantı haline getirmiş. Ancak mevzuatları buna müsaade etmediği için bu isteğini karşılatamamış. Sonra bayram değil, seyran değil bir anda mobbing muhabbeti başlamış. Kaldı ki bu iddia da ciddiye alınmış müfettiş istenmiş. Gelen müfettiş bütün oradaki herkesi dinlemiş. Böyle bir şey olmadığını orada çalışanlar içerisinde sadece Diyarbakırlı yoktu ki? Güneydoğulu bir sürü, sonuçta Kars’ta son derece modern anlayışlı bir yer. Buradaki vatandaşlarımız içerisinde Kürt de var, Azeri de var. Terekeme de var. Karapapak da var. Burada bugüne kadar kardeşçe yaşamışlar. Kim kime mobbing uygulamış burada? Kendi kurgusunu sanki bir gerçekmiş gibi lanse etmesini hadi anlayalım diyelim. Fakat bu arkadaşın ifadelerini ciddiye alıp, bununla alakalı açıklamalar yapanları doğrusu ben yadırgıyorum. Bu adam normal bir insan olsaydı bu faili işlemezdi zaten. Normal düşünen bilen bir insan, aklı selim bir insan şu haltı eden bir insan ortadayken, bu adamın yapmış olduğu haziyenlere, ya da açıklamalara dayanarak bunları istinat noktası yaparak hem TÜİK’i hem valiliği, ‘efendim bu arkadaş dikkate alınmadı’ gibi konular hakikaten bizim üzüntümüzü artırıyor. Biz Mehmet beyi 1,5 senedir tanıyoruz. Bir karıncayı dahi ezmeyecek bir insan mobbing yapıyor diye iki kere niye öldürülüyor? Bunu destekleyecek TÜİK’ten bir tane adam bulabilmiş mi bu arkadaşımız? Müfettiş raporları ortada. 50 tane ifade var orda. 50 ifade içerisinde bir tane bu arkadaşın hakikaten mobbing yapıyor. Ölenlere bakın birisi Mardinli, Birisi Siirtli. Çalışanlara bakın yani bizim doğusu güney doğusu diye bir şey yok ki böyle bir şey. Bu arkadaşın yapmış olduğu bu hezeyanlı açıklamayı ciddiye almayı ben üzüntüyle karşılıyorum. Böyle bir olay yok. Valiliğin koruma talebi olmuşta, böyle bir şey de yok. Böyle bir olay yok. Mehmet beyin kendisi bu arkadaşın ağa bayileriyle geldiği bir zamanda birkaç günlük bir koruma mevzusu. O zaman da dediğim gibi herhangi bir şey yok. Sadece zaten arkadaş raporlu o esnada ağabeyleriyle beraber görüşmeye geliyorlar. Bu görüşme esnasında Mehmet bey olası bir şey olmasın diye kendince o gün için söylüyor. Ama sanki bunu olaydan birkaç gün öncesine kadar polis varmışta çekmiş böyle bir şey yok. Kaldı ki polis olsa ne olur? Adam 3 şarjörle geliyor. 3 şarjörle gelen bir adama polis olsa ne olacak? Çağlayan Adliyesi’ndeki olayı gördünüz. Koruma vermişiz, polis vermişiz hem kadını öldürdüler, hem polisi öldürdüler. Bu işte niyetlenen adama bir şey engel olmaz. Ama böyle bir şey de yok. Biz rahatlıkla ifade ediyoruz” diye konuştu.
"SAVCILIĞA İNTİKAL MEDEN KONU İFTİRA İLE ALAKALI"
TÜİK olayında hayatını kaybeden Bölge Müdürü Mehmet Tolon’un koruma talebi olmadığını ifade eden Vali Eyüp Tepe, şunları söyledi:
“Savcılığa intikal eden konu iftirayla alakalı, yani iftira yapıldığına dair bir konu ile alakalı, yani koruma istiyorum. Güvenliğimden endişe ediyorum değil. Bir iftira atıldığı için, TÜİK Bölge müdürümüz bana iftira atıyor diye bir müracaatı olmuş savcılığa başka bir şey yok. Ama tabii ki bu konu araştırılacak. Ben bunu söylerken olay burada bitmiştir değil. Bu noktada hem TÜİK tarafından, hem bizim tarafımızdan gereken inceleme ve araştırmalar yapılacak. Ama üzüntümüzü katmerlendirmenin bir esprisi yok. Yani buradaki bu şahsın sütten çıkmış ak kaşık gibi gösterilip, ölenleri de sanki bu işin müsebbibiymiş gibi, mobbing yapanlar gibi söylemek doğrusu hakikaten bu insanlara büyük haksızlık olur. Adamlar canlarıyla ödediler. Böyle bir katliamı yaşadık burada kendilerini savunamayacak bu insanların arkasından bize mobbing uygulanmıştı veya ona mobbing uygulanmıştı gibi ifadeler kullanmak hakikaten bu insanlara yapılacak en büyük haksızlıktır. Onlar savunamıyor kendini, kim söyleyecek bunu? Ama daha önce ifadeler var. Ankara’dan müfettiş gelmiş. Tek tek ifadelerini aldı ifadelerde hiç böyle bir şey yok?”
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bayraktar TB3’ün toplam uçuş saati 272 saat 47 dakikaya ulaştı Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar TB3 SİHA test uçuşlarına hız kesmeden devam ediyor. Hafta boyunca süren testlerde iki prototipi de test uçuşları gerçekleştiren Bayraktar TB3’ün toplam uçuş saati 272 saat 47 dakikaya ulaştı. Baykar’ın milli ve özgün olarak geliştirdiği Bayraktar TB3 Silahlı İnsansız Hava Aracı (SİHA) test uçuşlarını ara vermeden sürdürüyor. Hafta boyunca gerçekleştirilen testlerde iki prototipi de uçuş icra eden milli SİHA’nın toplam uçuş saati 272 saat 47 dakikaya ulaştı. İki Bayraktar TB3 havada Cumhuriyet’in 100. yılını taçlandırmak amacıyla 27 Ekim 2023 tarihinde ilk uçuş testini başarıyla tamamlayarak gökyüzü ile buluşan Bayraktar TB3 SİHA’nın iki prototipi de test uçuşlarını Tekirdağ’ın Çorlu ilçesindeki AKINCI Uçuş Eğitim ve Test Merkezi’nde sürdürüyor. Bayraktar TB3 PT-1 ve PT-2, geçtiğimiz hafta boyunca orta irtifada icra edilen sistem ve dayanım performanslarının ölçüldüğü testlerin tamamını başarıyla tamamladı. Toplam uçuş 272 saate ulaştı Bayraktar TB3 SİHA bugüne kadar gerçekleştirilen test uçuşlarında toplam 272 saat 47 dakika havada kaldı. TEI tarafından yerli olarak geliştirilen PD-170 motoruyla havalanan milli SİHA, 20 Aralık 2023’te gerçekleştirilen uzun uçuş testinde yere inmeden 32 saat havada kalmış ve gökyüzünde 5 bin 700 km yol kat etmişti. Milli SİHA, milli kamera Bayraktar TB3 SİHA, 26 Mart 2024 tarihinde ilk kez Aselsan tarafından milli olarak geliştirilen ASELFLIR-500 ile uçtu. İcra edilen test kapsamında dünyadaki muadillerine göre en yüksek performansa sahip olan ASELFLIR-500 Elektro-Optik Keşif, Gözetleme ve Hedefleme Sistemi entegrasyonu başarıyla gerçekleştirildi. TCG ANADOLU’dan ilk uçuş 2024’te Bayraktar TB3 SİHA, katlanabilen kanat yapısıyla TCG Anadolu gibi kısa pistli gemilerden kalkış ve iniş kabiliyetine sahip dünyadaki ilk silahlı insansız hava aracı olacak. Baykar Yönetim Kurulu Başkanı ve Teknoloji Lideri Selçuk Bayraktar, Bayraktar TB3 için 2024 yılı içinde TCG Anadolu gemisinde testlere başlanmasını planladıklarını açıklamıştı. Bayraktar TB3’ün sahip olacağı kabiliyetler bu sınıftaki insansız hava araçları açısından da önemli bir yenilik olacak. Görüş hattı ötesi haberleşme kabiliyetine de sahip olacak milli SİHA, bu sayede çok uzun mesafelerden kumanda edilebilecek. Başlangıçtan bugüne tüm projelerini öz kaynakları ile yürüten Baykar, 2003 yılındaki İHA Ar-Ge sürecinin başlangıcından itibaren tüm gelirlerinin yüzde 83’ünü ihracattan elde etti. Öte yandan Baykar 2021 ve 2022 yıllarında Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre savunma ve havacılık sektörünün ihracat lideri oldu. Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından 2023’te de sektörün ihracat şampiyonu olduğu açıklanan Baykar, geçen yıl 1.8 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Son yıllarda gelirlerinin yüzde 90’ından fazlasını ihracattan elde eden Baykar, 2023’te savunma ve havacılık sektöründeki ihracatın 3’te 1’ini tek başına yaptı. Öte yandan Bayraktar TB2 SİHA için 33 ülkeyle, Bayraktar AKINCI TİHA için ise şimdiye kadar 9 ülke ile olmak üzere toplam 34 ülkeyle ihracat anlaşması imzalandı.