YEREL HABERLER - 01 Nisan 2014 Salı 13:00

Ketem’de Bağırsak Kanseri Taraması Başladı

A
A
A
Ketem’de Bağırsak Kanseri Taraması Başladı

Kastamonu Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezi’nde (KETEM) bağırsak kanseri taraması başladı.
Kastamonu Halk Sağlığı Müdürlüğü, 1-7 Nisan Kanser Haftası nedeniyle hafta boyunca kanser konusunda toplumda farkındalığın arttırılması amacıyla çeşitli etkinliklerin yapılacağını duyurdu. Kastamonu Halk Sağlığı Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, “Kanser; son yıllarda gittikçe artış göstermesi nedeniyle, önemi tartışılmaz bir halk sağlığı sorunudur. Nedenleri arasında ilk olarak sigara gelmektedir. Diğer sebepler arasında ise, obezite, sağlıksız beslenme, bazı enfeksiyonlar, radyasyona maruziyet ve alkol yer almaktadır. Ülkemizde her yıl 175 bin kişiye yeni kanser tanısı konulmaktadır. Türkiye ve dünyada kanser sıklıkları değişiklik göstermektedir. Ülkemizde erkeklerde en sık akciğer, prostat, mesane ve kalın barsak kanserleri görülürken; kadınlarda meme, tiroid, kalın barsak ve rahim ağzı kanserleri görülmektedir. Dünyada ise ilk üç sırayı prostat, akciğer ve kalın bağırsak kanseri almaktadır. Kadınlarda meme kanseri en sık görülen kanser türüdür. Ülkemizde her 8 kadından biri meme kanserine yakalanmaktadır. Meme kanseri, tarama yöntemleri sayesinde erken teşhis ve tedavisi mümkün olan bir hastalıktır. Erken teşhiste bir diğer önemli faktör kişinin bu konuda bilinçlendirilmesidir. Uygulanması gereken üç temel yöntem, meme kanserinde geç kalma riskini ortadan kaldırmaktadır. Bunlar; belli periyotlarla evde kendi kendine yapılan meme muayenesi, yılda bir doktor tarafından yapılan meme muayenesi ve kırk yaşından itibaren iki yılda bir çektirilen mamografidir. Rahim ağzı kanseri de, belli aralıklarla yapılan smear testi sayesinde erken tanı ve tedavi imkanı olan bir hastalıktır. Dünya ölçeğinde 45 yaş altı kadınlarda en sık görülen 2. kanser türüdür. Müdürlüğümüze bağlı Merkez Toplum Sağlığı, ulusal kanser taramalarının en sağlıklı yürütüldüğü birimlerdir. Kastamonu’da da 2010’dan bu yana hizmet vermekte olan KETEM’de meme ve rahim ağzı kanseri taramaları yapılmaktadır. Bu tarama programları çerçevesinde 30-69 yaş arası bayanlardan her 5 yılda bir smear alınmakta; 40 yaş üzeri bayanlara da 2 yılda bir mamografi çekilmektedir. Taramaya katılan 30-40 yaş arası bayanlara gerek görülmesi halinde ultrason çekilmektedir. Yapılan tüm bu hizmetler ücretsizdir. Ayrıca Nisan ayı itibariyle KETEM’de 50-70 yaş arası kadın ve erkeklere bağırsak kanseri taramasına da başlanılmıştır. Ülkemizde en sık görülen ilk 10 kanser arasında olup önemli bir sağlık sorunudur. Barsak (kolorektal) kanseri gelişmeden önlemek ve erken evrede yakalayabilmek için ideal yöntem 2 yılda bir uygulanacak Gaitada Gizli Kan Testi (GGK) ve 10 yılda bir yapılacak kolonoskopi ile taramadır." dedi.
KETEM’in faaliyetleri arasında, toplumun kanser konusunda bilinçlendirilmesi amacıyla yaptığı eğitimlerin de önemli yer tuttuğu belirtilen açıklamada, Kur’an kursları, köyler, halk eğitim merkezleri, kurumlar başta olmak üzere daha birçok yerde eğitim faaliyetlerinin durmaksızın devam ettiği kaydedildi. Açıklamanın sonunda, "Halk Sağlığı Müdürlüğü Bulaşıcı Olmayan Hastalıklar, Programlar ve Kanser Şubesi olarak kanserin erken teşhisinin hayati önemini biliyoruz ve Kastamonulu bayanlara ücretsiz kanser taraması için KETEM’e bekliyoruz” denildi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Botulinum toksini uygulaması sonrası, sıcak banyo ve saunadan kaçının Dermatolog Hacer Köksal, botulinum toksini uygulamasının sadece estetik amaçlı değil bazı rahatsızlıkların tedavisinde de kullanıldığını, ancak etkisinin zayıflatılmaması için dikkat edilmesi gereken noktalar olduğunu vurguladı. Uzman Dr. Köksal, “Bu uygulamayı ister estetik ister tedavi amaçlı uygulatmış olanlar işlem sonrası belirli bir süre ağır egzersizlerden, sıcak banyo ve saunadan kaçınmalı, uygulama bölgesine masaj yapmamalı, yaptırmamalı” dedi. Acıbadem Kent Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Dr. Hacer Köksal son yıllarda kozmetoloji sektöründe en çok tercih edilen işlemlerden olan Botulinum toksini uygulaması ile bilgi verip, uyarılarda bulundu. Botulinum toksin uygulamalarını, hastane ortamında, uygun dozlarda ve Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı ilaç kullanımı ile yaptıklarını, bu şartları sağlamanın işlemin başarısında önemli olduğunu belirten Uzm. Dr. Köksal şöyle konuştu: “Botulinum toksini, yüzümüzdeki mimik kaslarını geçici olarak etkisiz hale getirir. Bu işlem, geri dönüşlü bir işlem olup, günümüzde en etkili kozmetik işlemlerden biri olarak kabul edilmektedir. Botulinum toksini uygulaması, danışanların mevcut asimetrilerini düzeltmek, düzenli uygulama ile mimik kullanımına bağlı kırışıklıkların oluşumunu engellemek ve yüze aydınlık bir görünüm kazandırmak amacıyla kullanılmaktadır. Ayrıca, botulinum toksini uygulamasıyla çiğneme kaslarının gücünü azaltmaktayız. Bu, gece uykuda diş sıkma problemi yaşayan hastalarımız için iyi bir tedavi seçeneğidir. 4 ay ara ile 3 kez yapıldığında oldukça faydalı sonuçlar alıyoruz. Güldüğünde diş etlerinin aşırı görünmesinden rahatsızlık duyan kişileri de memnun eden bir uygulama. Terleme tedavisinde ise botulinum toksini, koltuk altı, el ve ayak terlemesi gibi durumlar için oldukça etkili bir çözüm sunuyor.” “Etki süresi, kişiden kişiye değişiyor” Dermatolog Köksal, botulinum toksininin etki süresinin, kişiden kişiye değişiklik gösterse de ortalama 4 ay sürdüğünü, 6 ayda bir tekrar uygulama önerdiklerini söyledi. Bu uygulamanın hastane ortamında, uygun dozlarda ve Sağlık Bakanlığı tarafından onaylı ilaç kullanımı ile yapılması gerektiğinin altını çizen Dr. Köksal, “Elbette ki deneyimli sağlık profesyonelleri tarafından yapılmalıdır. Kişilerin ihtiyaçlarına ve beklentilerine özel olarak tasarlanmış tedavi planları çerçevesinde gerçekleştirilmelidir. Her uygulama öncesi, detaylı bir cilt analizi ve danışanın medikal geçmişi göz önünde bulundurularak, en uygun tedavi yöntemi belirlenmelidir” diye konuştu. “Uyarıları mutlaka dikkate alın” Botulinum toksini uygulamalarının sadece estetik amaçlarla değil, aynı zamanda kronik migren tedavisi gibi bazı medikal durumlar için de tercih edilen bir tedavi yöntemi olduğunu kaydeden Köksal, uygulama sonrası için şu uyarılarda bulundu: “Uygulama sonrasında da tedavinin etkinliğini artırmak ve muhtemel yan etkileri minimize etmek için özel bakım önerilerine de uyulması gerekiyor. İşlem yaptıranlar uygulama sonrasında belirli bir süre ağır egzersizlerden kaçınmalı. Uygulama bölgesine masaj yapmamalı ve yaptırmamalıdır. Ayrıca saunaya girmemeli, sıcak banyo yapmamalıdır. Bu dikkatli yaklaşım, botulinum toksini uygulamalarından en iyi sonuçların alınmasını sağlamak için kritik öneme sahiptir.”