YEREL HABERLER - 05 Nisan 2014 Cumartesi 20:06

Müsiad Çorum Şube Başkanı Bekiroğlu Güven Tazeledi

A
A
A
Müsiad Çorum Şube Başkanı Bekiroğlu Güven Tazeledi

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Çorum Şubesi 1. Olağan Genel kurulu yapıldı.
MÜSİAD’ta gerçekleşen genel kurula Sağlık Bakan Yardımcısı Agah Kafkas, AK Parti Çorum İl Başkanı Ahmet Sami Ceylan, MÜSİAD Çorum Şube Başkanı Rumi Bekiroğlu ve MÜSİAD üyesi işadamları katıldı.
Genel kurulda bir konuşma yapan Sağlık Bakan Yardımcısı Agah Kafkas, kentin Çorumlu müteşebbislerin birlikte oluşturacağı sinerjiyle yeni bir markaya ihtiyacının olduğunu söyledi.
MÜSİAD’ın kuruluşunu Anadolu sermayesinin evrensel sermaye ile buluşmasının miladı olarak yorumlayan Kafkas, “Bu süreçte Çorum bölgeye baktığınızda müteşebbis ruhu, gelişmiş işadamı kültürü, gelişmiş ortaklık ruhu ve kendi yağıyla kavrulan ayaklarının üzerinde duran bölgenin en önemli ekonomik merkezi. Ama bu ekonomik merkezi MÜSİAD’la buluşturamamışız. İş adamlarımız ve MÜSİAD arasındaki bir iletişim kazası yaşanmış. AK Parti İl Başkanımız, MÜSİAD başkanımız ve her birinizin özverili gayretiyle bu büyük buluşma gerçekleşti” dedi.
MÜSİAD’ın kentte faaliyet göstermesinin Çorum sermayesinin dünyaya açılması ve kabuğuna sığmayışının bir göstergesi olduğunu dile getiren Kafkas, bu çatı altında yapılan her girişimin Çorum’un dünyaya entegre olması anlamına geldiğini belirtti.
Tokat’la, Kastamonu’yla, Çankırı’yla ve Yozgat’la yarışan bir Çorum yerine Türkiye’nin marka değerini artıran, ülkenin dünyada layık olduğu yere yürüyüşüne katkı veren bir Çorum’a ihtiyaç olduğunun altını çizen Kafkas, Çorum’un sahip olduğu bilgi ve birikimin buna müsait olduğunun altını çizdi. Çorum’daki sanayi ve sektörlerin çeşitliliğine bakıldığında bunun çok rahat görülebileceğine dikkat çeken Kafkas, nitelikli sanayide farklı bir kültür ve ivmenin yakalandığını vurguladı.
Çorum’un sermayesi’nin Çorum’u kalkındırmaya, Türkiye’nin sermayesinin de ülkeyi kalkındırmaya yetmeyeceğini anlatan Kafkas, “10 yıldır yabancı sermayenin doğrudan yatırım olarak Türkiye’ye gelmesi konusunda hükümet ciddi çabalar sarf etti ve bunu sağladı. Çorum’un sermayesine baktığınız zaman kendi başımıza ürettiğimiz marka değerin ötesinde Çorumluların birlikte üreteceği bir markaya ihtiyacı var. Çorum değerli markalar üretti ama birlikte oluşturacağınız sinerjiyle elde edilecek bir markaya ihtiyaç vardır. Gittiğiniz yerde kuracağınız akrabalık ilişkileriyle ailenizi geliştirerek yabancı sermayenin Çorum’a gelmesine katkı vermenize ihtiyaç var. Yani Çorum Çorumlunun parasıyla kalkınacağı yere kadar gelmiştir. Bundan sonrada kalkınmasına devam edecektir.Ama elde edeceği ivme ile hedeflediği ivme arasında bir doğru orantı kuracaksak başkasının parasına ihtiyacımız var. Başkasının parasının burada iş, aş sanayi, tesis olmasına ihtiyaç var. Yetmez, onların bilgisinin, birikiminin, sinerjisinin, Çorum’a parası kadar katkı vermesine ihtiyaç var. Çankırı böyle bir yatırımı dünyadan aldı. Çorum’un alt yapısı buna daha müsait. Sanayici gidip bir yerde fabrika kurduğu zaman onun arızasına katkı verecek insan arar, imkan arar. Yöneticisinin gidip geleceği yolu arar. Havaalanı var. Demiryolu haricinde Çorum tüm bu imkanların hepsine sahip. Milletvekili olduğumuzda bir hevesimiz vardı. O güne baktığımızda iş adamlarımız duygusal yatırım yapmış. Hanesine sahip çıkmak için yatırım yapmış. 2002’de Çorumlunun yatırımını duygusaldan reeal hale getirmezsek iş dünyasının temsilcilerinin çocukları ve torunlarının kente yatırım yapmayacağını söyledim Sermayemizin kaçacağını belirtmiştim. . Çorum bugün reel yatırım yapılabilir bir haline geldi.
Türkiye kabuğuna sığmayan yürüyen bir fotoğrafa sahip oldu. Bu fotoğrafla Çorum fotoğrafını örtüştürüyor olmamız lazım” diye konuştu.
İŞADAMLARIMIZLA BİRLİKTE ÇORUM’U, ÇORUMLU BİRLİKTE TÜRKİYE’Yİ GELİŞTİRECEĞİZ
AK Parti Çorum İl Başkanı Ahmet Sami Ceylan ise, iş dünyası ve sivil toplum kuruluşlarını önemsediklerini belirterek, işadamlarıyla birlikte Çorum’u, Çorum’la birlikte Türkiye’ye geliştireceklerini söyledi.
Hedeflerinin 2023 yılında iş dünyasının katkıları dünyanın 10 büyük ekonomisi arasına girmek olduğunu açıklayan Ceylan, bu hedefi gerçekleştirmek için önlerinde hiçbir engel olmadığını belirtti.
Halkında 30 Mart seçimlerinde istikrar ve güvenden yana oy kullandığını anlatan Ceylan, “İstikrar ve güvenin olduğu yerde sıcak para vardır. İstikrar ve güvenin olduğu yerde istihdam vardır. İstikrar ve güvenin olduğu yerde iş hacmi büyür. Eğer istikrar ve güven kaybolduğu an sermayede bu ülkeden kaçar.s Sıcak parada bu ülkeden kaçar.s Ekonomik göstergelerde 17 Aralık’ta olduğu gibi tepe taklak olur. 30 Mart’tan sonra oluşan istikrar ve güvenin devam etmesi gerekiyor. 2023 hedefine iş adamlarımızla birlikte yürüyeceğiz. Dünden bugün Türkiye nasıl güzel olduysa, yarında Türkiye bugünden daha güzel olacak” diye konuştu.
ÇORUM’UN ADINI TÜRKİYE’YE DUYURMAK İSTİYORUZ
MÜSİAD Çorum Şu.e Başkanı Rumi Bekiroğlu, Çorum’un adını Türkiye’ye duyurmak istediklerini açıkladı.
MÜSİAD Çorum Şubesi olarak üyelerimizin kişisel, sektörel, kurumsal, kültürel ve toplumsal gelişimi yönünde faaliyetlerde bulunmaya gayret göstereceklerini dile getiren Bekiroğlu, ayrıca MÜSİAD olarak hem Çorum’a hem de Türkiye katkı sağlamak, katma değer sağlamak için çalışcaklarını belirtti.
MÜSİAD üyelerinin büyük bir özveri ile çalıştığını dile getiren Bekiroğlu, “MÜSİAD genel merkezimizin bir puanlama sistemi var. Çorum’u diğer şubelerin yanında söz sahibi olan bir konuma getireceğiz. Kuruluşunun üzerinden 90 gün geçmesine rağmen 45 etkinlik gerçekleştirdik. Bunda üyelerimizin katkıları oldu” diye konuştu.
Konuşmaların ardından genel kurula geçildi.Gündem maddelerinin okunarak ibraz edilmesinin ardından seçimlere geçildi.Tek liste ile gidilen seçimlerde Rumi Bekiroğlu MÜSİAD Çorum şube başkanlığına tekrar seçilerek güven tazeledi.
MÜSİAD Yönetim Rumi Bekiroğlu başkanlığında şu isimlerden oluşuyor: Fatih Yağlı, Hayri Şamlı, Lemzi Çöplü, Mahmut Öztemiz, Mücahit Ahmet Köksal, Şükrü Türkoğlu, Bülent Demirci, Adnan Tığlı, Engin Bıyıkoğlu, Orhan Coşkun.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Bakan Özhaseki: "Deprem bölgesinde evleri teslim ediyoruz" Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kütahya’da AK Parti önceki dönem ve mevcut yönetim kurulu üyeleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay ve AK Parti Kütahya Belediye Başkan Adayı Kamil Saraçoğlu’nun ardından kürsüye gelen Bakan Özhakesi, deprem bölgesinde halen 300 binden fazla konut inşaatının devam ettiğini ifade etti. Özhaseki, "Son 6 Şubat’ta bile tam 18 ilimiz etkilendi. 14 milyon insan zarar gördü. 680 bin konutumuz yıkıldı. 170 bin kadar da iş yerimiz yerle bir oldu. 850 bin bağımsız birim. Dile kolay. Zarar 104 milyar dolar olarak ifade ediliyor. Manevi zarar, onu ölçecek bir alet daha çıkmadı. Evleri teslim ediyoruz, hangi eve gitsek oturup çay içtiğimizde, o geceye geliyor konu. Evin sahibi biraz sonra olayları anlatmaya başlıyor hem o ağlıyor hem de biz ağlamaya başlıyoruz. Şu anda 300 binden fazla inşaatımız devam ediyor. Köylerde çelik karkastan evler yapıyoruz. Aslında yıkılan evler belki taştandı, basit evlerdi, aralarında harç bile yoktu bazılarının. Olsun Cumhurbaşkanımızın talimatı, ‘Madem o evler yıkıldı, hepsini en iyisiyle yapacağız’ dedi. Ve şimdi çelik karkastan evler yapıyoruz. Şehirlerin merkezlerini yapıyoruz bir taraftan. Bir taraftan altyapılarıyla ilgili büyük bir bütçe temin ettik. Altyapılarına başladık, gece-gündüz çalışıyoruz. 76 bin evimizi teslim ettik. Her ay bundan sonra da 10-15 bin evi vermeye devam edeceğiz" dedi. "Şimdi bütün bilim adamları diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere" Bakan Özhaseki, konuşmasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu eleştirdi. Özhaseki, "Son dönemde hiç anlayamadığımız başka bir şey çıktı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı başını çekiyor. Sonra onun kuyrukları Anadolu’da devam ediyorlar. Algı belediyeciliği diyorlar. Ne oluyor algı belediyeciliği olunca? Yapmadığını yapmış gibi sunma. Olmadığı halde olmuş gibi. Beyefendi tatilde çalışıyormuş gibi yan gelip yatıyor veya İngiliz büyükelçisiyle bir yerde, restoranda yemek yiyor ama iş başındaymış gibi gösteriyor. Ne kadar ayıp bir şey ya. Bunu da belediye bütçesinden yapıyorlar. Şimdi bütün bilim adamlar diyor ki, İstanbul’da deprem gelmek üzere. Evet hepimiz takip ediyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin geçen seneki ayırmış olduğu pay, 485 milyon lira. Ama algı operasyonları için beyefendiyi övmek için, beyefendi Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı veya da cumhurbaşkanı yapabilmek için tuttukları trol ordusuna verdikleri, ayırdıkları para 900 milyon lira. Bu para cebinizden çıkıyorsa bir şey demem, hoş karşılamam, bir şey demem. Eğer belediye bütçesiyse benim bir kuruşluk da hakkım varsa, haram olsun arkadaşlar. Doğru değil arkadaşlar. Bu dönemde böyle bir belediyecilik gördük. Hükümetin yaptığının üstüne yatmak, onun yaptıklarını kendi yapmış gibi anlatmak. Ya ayıptır günahtır" diye konuştu.
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.